Fidan, NATO Toplantısında Türkiye’nin Ukrayna'ya desteğini vurgulayacak

Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 3 Aralık 2025’te Brüksel’de düzenlenecek olan NATO'nun dışişleri bakanları toplantısına katılacak.

Haber Giriş Tarihi: 02.12.2025 13:11
Haber Güncellenme Tarihi: 02.12.2025 13:11
https://www.qha.com.tr/

Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 3 Aralık 2025 tarihinde Belçika'nın başkenti Brüksel'de düzenlenecek olan NATO'nun dışişleri bakanları toplantısına katılacak.

Dışişleri Bakanlığı kaynaklarından alınan bilgiye göre, Bakan Fidan'ın, toplantı vesilesiyle NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi ve AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Kaja Kallas, AB Komisyonunun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Marta Kos, Birleşik Krallık Dışişleri Bakanı Yvette Cooper, İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares ve diğer bazı mevkidaşlarıyla ikili görüşmeler yapması planlanıyor.

NATO Karargahı'nda düzenlenecek toplantı, haziran ayında yapılan Lahey Zirvesi'nin sonuçlarının gözden geçirilmesi ile Türkiye'nin ev sahipliğinde 7-8 Temmuz 2026'da Ankara'da tertiplenecek NATO Zirvesi'nin hazırlıklarına ilişkin Dışişleri Bakanları arasındaki ilk görüş alışverişine imkân sağlayacak.

Bununla birlikte toplantı iki oturum hâlinde düzenlenecek.

UKRAYNA-RUSYA SAVAŞI ELE ALINACAK

NATO üyesi ülkelerin dışişleri bakanları, toplantının ilk oturumunda İttifak gündemindeki öncelikli konuları değerlendirecek. Bu kapsamda özellikle Ukrayna-Rusya Savaşı ve Avrupa-Atlantik güvenliğinde son dönemde yaşanan gelişmeler toplantının ana başlıklarını oluşturacak.

Bakanların ayrıca NATO’nun doğu kanadındaki güvenlik durumu, İttifak’ın güney istikametine yönelik politikaları, Balkanlar’daki son gelişmeler ve Asya-Pasifik bölgesinin Avrupa-Atlantik güvenliğine etkileri gibi uluslararası güvenliği yakından ilgilendiren konular üzerinde durması bekleniyor.

TÜRKİYE’NİN KATKILARINI VE ANKARA ZİRVESİ HAZIRLIKLARINI VURGULAMASI BEKLENİYOR

NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı kapsamında düzenlenecek oturumda Dışişleri Bakanı Fidan’ın, Türkiye’nin güçlü ve modern askeri kabiliyetleri ile gelişmiş savunma sanayisinin İttifak’a ve Avrupa güvenliğine sağladığı önemli katkıları aktaracağı öngörülüyor.

Fidan’ın ayrıca yaklaşan NATO Ankara Zirvesi hazırlıkları konusunda müttefik mevkidaşlarına bilgi sunması bekleniyor. Bakanın, NATO’nun Avrupa sütununu güçlendirme çabalarının tekrara düşmeyen, tamamlayıcı nitelikte olması gerektiğinin altını çizeceği kaydediliyor.

Türkiye’nin bu çerçevede, savunma alanındaki AB girişimlerinin NATO üyesi olmayan ittifak müttefiklerine de açık olması gerektiğini vurgulaması öngörülüyor.

SAVUNMA SANAYİSİ İŞ BİRLİĞİ VE TÜRKİYE’NİN KATKILARI VURGUSU

Toplantı kapsamında gerçekleştirilecek oturumda Fidan’ın, savunma sanayisi iş birliğinin önemine dikkat çekerek müttefikler arasındaki tüm kısıtlamaların kaldırılması yönündeki beklentisini yeniden dile getirmesi öngörülüyor.

Bakan Fidan’ın ayrıca Türkiye’nin, NATO misyon ve harekâtlarına en fazla katkı sağlayan ikinci müttefik konumunda bulunduğunu hatırlatarak, bu kapsamda NATO liderliğindeki Kosova Barış Gücü (KFOR) Komutanlığı görevini bu yıl ekim ayında ikinci kez üstlenecek olmasına değinmesi bekleniyor. Türkiye’nin İttifak içindeki operasyonel katkılarının altının çizilmesi planlanıyor.

NATO-UKRAYNA KONSEYİ’NDE SAVAŞIN SEYRİ VE BARIŞ ÇABALARI GÖRÜŞÜLECEK

Toplantının ikinci ve son oturumu olan NATO-Ukrayna Konseyine, Ukrayna Dışişleri Bakanı Andriy Sıbiha’nın yanı sıra AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi ve Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Kallas’ın katılması planlanıyor. Bu oturumda Ukrayna-Rusya Savaşı’nın mevcut durumu, çatışmanın sonlandırılmasına yönelik uluslararası çabalar ve Ukrayna’daki reform süreci ele alınacak.

Dışişleri Bakanı Fidan’ın oturumda, Türkiye’nin Ukrayna’nın bağımsızlığına, egemenliğine ve toprak bütünlüğüne verdiği desteği yinelemesi; Ukrayna’ya sağlanan yardımlar hakkında bilgi paylaşması bekleniyor.

Fidan’ın ayrıca, savaşın sonlandırılması için diplomasiye alan açılması gerektiğini vurgulayacağı, Türkiye’nin adil ve kalıcı barışın tesisine yönelik sürece her türlü katkıyı sunmaya hazır olduğunu ifade edeceği öngörülüyor.