KTMM Başkanı Çubarov’dan Srebrenitsa Soykırımı mesajı: Sessizlik soykırıma yol açar

KTMM Başkanı Refat Çubarov, Srebrenitsa Soykırımı’nın 30. yılında yayımladığı mesajda, bu trajedinin yalnızca geçmişe ait olmadığını vurgulayarak, sessizliğin ve siyasi kayıtsızlığın yeni soykırımlara zemin hazırlayabileceği uyarısında bulundu.

Haber Giriş Tarihi: 11.07.2025 17:52
Haber Güncellenme Tarihi: 11.07.2025 17:52
https://www.qha.com.tr/

Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Başkanı Refat Çubarov, Srebrenitsa Soykırımı’nın 30. yıl dönümü vesilesiyle bir mesaj paylaştı. Mesajında Çubarov, 1995 yılında Avrupa’da İkinci Dünya Savaşı’ndan sonraki en korkunç katliamlardan birinin yaşandığını hatırlattı.

Sosyal medya üzerinden yayımladığı mesajda Çubarov, 11 Temmuz’un Srebrenitsa Soykırımı Kurbanlarını Anma Günü olduğunu vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:

“30 yıl önce, 11-19 Temmuz 1995 tarihlerinde, Bosna Savaşı sırasında, General Ratko Mladiç komutasındaki Sırp silahlı birlikleri, Bosna-Hersek’in doğusundaki Srebrenitsa’da 8 binden fazla Boşnak Müslüman erkeği ve genci katletti. Kurbanlar 12 ile 77 yaş arasındaydı. Kurşuna dizildiler, toplu mezarlara gömüldüler, bazı cesetler daha sonra yer değiştirilerek gizlenmeye çalışıldı. Kadınlar ve çocuklar bölgeden sürüldü; tecavüz, işkence ve yağma vakaları da kayda geçti.”

Çubarov, soykırımın doğrudan sorumlularının Ratko Mladiç ve dönemin Sırp Cumhuriyeti Başkanı Radovan Karaciç olduğunu, her iki ismin de Lahey’deki Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından ömür boyu hapse mahkûm edildiğini hatırlattı. Ayrıca onlarca subay ve suç ortağının da yargılandığını belirtti.

KTMM Başkanı mesajında, Srebrenitsa’nın yalnızca geçmişe dair bir trajedi olmadığını, aynı zamanda sessizliğin, eylemsizliğin ve siyasi kayıtsızlığın soykırıma nasıl yol açabileceğinin bir uyarısı olduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:

Srebrenitsa, küresel dünyayı Rus saldırganlığından korumak için Ukrayna ile birlikte çalışmaya cesaret edemeyen devletlerin hükûmetlerine, parlamentolarına ve politikacılarına bir uyarıdır.

SREBRENİTSA SOYKIRIMI NASIL GERÇEKLEŞTİ?

1992’de Yugoslavya’dan ayrılarak bağımsızlığını ilan eden Bosna Hersek, 3 buçuk yıl süren bir savaşa sahne oldu. Birleşmiş Milletler (BM) tarafından güvenli bölge ilan edilen Srebrenitsa’nın, can güvenliği tehlikesi yaşayan 25 bin sığınmacıya yuva olması bekleniyordu. Ancak, burası binlerce insana mezar oldu.

11 Temmuz 1995’i gösterdiğinde Srebrenitsa’yı korumakla yükümlü Birleşmiş Milletler Temsilcisi Hollandalı Albay Ton Karremans ve 400 kişilik sözde Hollandalı Barış Gücü askeri, bölgeyi Sırpların eline teslim etti.

Sonradan “Bosna kasabı” olarak anılacak olan savaş suçlusu Sırp Komutan Ratko Mladiç, bir ilkokulun öğretmenler odasında atılan imza ile Srebrenitsa’da Müslümanların katledilmesi için Sırp güçlerine emir verdi.

Evlerinden “Elleriniz yukarıda dışarı çıkın, bir şey olmayacak” sözleriyle çıkarılan Müslüman Boşnaklar, o gün ölüme yürüdü. Kadınlar ve erkekler birbirinden ayrıldı. Tecavüze uğrayan kadınların çocukları ve eşleri ise dağlarda, ormanlarda kurşuna dizildi.

Yaşanan insanlık ayıbını örteceğini düşünen Sırplar katliamın izini silmek için öldürülen Boşnakların kemiklerini toplayıp toplu mezarlara gömdü. Yetmedi, uydu görüntüleriyle toplu mezarları gizlemeye kalktılar. Katledilen Boşnakların ahını duyan mavi kelebekler mezarların başında kanat çırpmaya başladı. Böylelikle katliamın kanıtları bir bir ortaya döküldü.

Lahey Uluslararası Adalet Divanı, Srebrenitsa’da yaşanan katliamı, 2007 yılında soykırım olarak nitelendirdi. Bosna kasabı Mladiç ve katliamdan sorumlu Sırplar, savaş suçlusu olarak müebbet hapis cezasına çarptırıldı.

Müslüman olduğu için katledilen 8 bin 372 kimliği tespit edilen Boşnakın, kemikleri her sene katliamın yıldönümünde Potoçari Anıt Mezarlığı’na defnediliyor.

Katliamın acısı yürekleri kanatsa da bilge lider Aliya İzzetbegoviç’in şu sözleri akıllara geliyor:

“Ne yaparsanız yapın soykırımı unutmayın. Çünkü unutulan soykırım tekrarlanır”