
Türkiye Ukrayna Romanya Kırım Sanayici İş İnsanları Derneği (TURKSİD) Başkanı Ertan Baştuhan, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı’nın 81. yıl dönümüne özel olarak Kırım Haber Ajansına (QHA) bir anma mesajı verdi.
Baştuhan, mesajında şu ifadelere yer verdi:
“18 Mayıs sürgünü biz Kırım Tatarlarının en acı günüdür. Rusya'nın ve zalim Stalin’in halkımızı bir gecede hayvan vagonlarına yükleyerek Sibirya steplerine göndermesi, bu sürgünde aç-susuz bitap bir şekilde insanlarımızın telef olması, ölenlerimizin cesetlerini vagonlardan dışarı atmaları ve halkımızın yarısının bu sürgün yolculuğunda ölmesi, bu unutulacak bir şey değil.
Her sene 18 Mayıs'ta bu travmayı yaşıyoruz. Büyüklerimizin yaşadığı bu acıyı tekrar tekrar yüreğimizde hissediyoruz. Bu sürgünde hayatlarını kaybeden insanlarımızı minnetle anıyorum.
Mekanları cennet olsun.”
18 MAYIS 1944 KIRIM TATAR SÜRGÜNÜ VE SOYKIRIMI
81 yıldır dinmeyen, azalmayan ve adalet bekleyen acı: 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı pic.twitter.com/3M7ndq29Vy
— QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) May 17, 202518 Mayıs 1944 günü bir şafak vaktinde, milletler hapishanesi Sovyetler Birliği’nin diktatörü Josef Stalin’in emriyle Kırım Tatar halkı öz vatanlarından koparıldı.
Sovyet yönetimi, sürgünden sonra Kırım’da, Kırım Tatarlarının varlığına işaret eden her şeyi ortadan kaldırmaya başladı. Adeta bir kültürel soykırım dalgası başladı. Köy, kasaba, ilçe ve şehirler başta olmak üzere yarımadadaki binden fazla yerleşim yerinin Kırım Tatarca olan adları değiştirildi.
Sovyet yönetimi, Vatan Kırım’ın demografik yapısını değiştirmeyi amaçladı. Ancak Kırım Tatarları, bağrından koparıldıkları o aziz vatanı, Kırım’ı hiçbir zaman unutmadı. Sürgünlük yollarında, sürgün edildikleri yerlerde vatana dönmek için çaba gösterdi. Nihayet, yıl 1989’u gösterdiğinde Kırım Tatarları, yavaş yavaş ata topraklarına dönmeye başladı. O tarihten itibaren Kırım Tatarları yaşadıkları yokluklara rağmen vatanda kalma mücadelesini sürdürdü.
Kırım Tatarları, 1989’un sonuna kadar sürgün yerlerinde zorla tutuldu. O döneme değin gerçekleşen vatan Kırım’a geri dönme teşebbüsleri, hapisle ve yeni sürgünle cezalandırılıyordu. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla birlikte Kırım Tatarları vatana dönmeye başladı. Ancak yaklaşık 150 bin Kırım Tatarı maddi yetersizlik ve yasal engeller nedeniyle Türkistan bölgesinde kaldı.
2015 yılında Ukrayna Parlamentosu, Kırım Tatar Sürgünü’nü soykırım olarak kabul etti ve 18 Mayıs tarihini “Kırım Tatar Soykırım Kurbanlarını Anma Günü” olarak ilan etti.
2019 yılında Letonya ve Litvanya meclisleri, 2022’de Kanada parlamentosunun alt kanadı olan Avam Kamarası, 2024'ün temmuz ayında Polonya Parlamentosunun alt kanadı olan Sejm, 2024'ün ekim ayında Estonya Parlamentosu (Riigikogu) ve 2024'ün aralık ayında Çekya Parlamentosunun üst kanadı olan Senato, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü'nü soykırım olarak tanıdı.