Adnan Oktar, Kırım Türklerini Türk İslam Birliğine davet etti- TEKRAR

Haber Giriş Tarihi: 12.04.2009 08:24
Haber Güncellenme Tarihi: 12.04.2009 08:24
https://www.qha.com.tr/
Dünyada Harun Yahya olarak bilinen dini cemaat lideri Adnan Oktar, Kırım Türklerini ikinci anavatanları olarak kabul ettikleri Türkiye’nin liderliğinde oluşacak Türk İslam Birliği’nin manevi kalkanı altında yer almaya davet etti. Oktar, Kırım Türklerinden Türk devletlerinin liderlerine mektup yazarak bu birliği talep etmelerini istedi.Adnan Oktar yazdığı mektupta şu ifadeleri kullandı:“Kırım Türkleri yaklaşık 3 asırdır kendi halklarından ve kendi köklerinden uzak yaşamak zorunda bırakıldılar. Osmanlı İmparatorluğu’nun himayesi altında huzur, barış ve güven içinde yaşamış olan bu halk, ardından gelen esaret dönemiyle birlikte çok ciddi zorluklara karşı sabır gösterdi. Dinlerinin gereklerini yaşamaktan ve Türk Milletine has gelenek-göreneklerinden uzaklaşmaları için baskıya maruz kaldılar.”“Bu nedenledir ki Kırım Türkleri’nin yüzlerce yıldır özlem duydukları güven ve huzur ortamına bir an önce yeniden kavuşmaları son derece önemlidir. Onlara hayalini kurdukları huzurlu ortamı sağlayabilecek tek yol ise, ikinci anavatanları olarak kabul ettikleri Türkiye’nin liderliğinde oluşacak Türk İslam Birliği’nin manevi kalkanı altında yer almalarıdır.”“Yaşanan olaylar, sadece Kırım Türklerinin değil tüm Türk ve Müslüman halkların güvenliğe ve refaha kavuşması, tüm dünyada barışın sağlanması için tek kalıcı çözümün, Türk İslam Birliği olduğunu açıkça göstermektedir. Türkiye'nin öncülüğünde tesis edilecek güçlü bir Türk-İslam Birliği, hem İslam coğrafyasının tamamına kalıcı ve kesin bir barış ve huzur getirecek hem de Kırım da dahil olmak üzere, tüm Müslümanların müthiş zenginleşmesine, askeri ve ekonomik olarak çok güçlenmesine, sanat, bilim ve teknolojik olarak çok ileri gitmesine vesile olacaktır. Oluşacak bu birlik, hem Kırım Türkleri’nin hem de diğer Türk Müslüman toplumların yaşadıkları maddi ve manevi sıkıntıları tam anlamıyla sona erdirecek; imanı güçlü, zengin ve müreffeh bir toplum oluşmasına vesile olacaktır.”“Unutulmamalıdır ki Kırım Türkleri’nin azınlık konumuna düştükleri kendi topraklarında diledikleri gibi yerleşmeleri, hürce ibadetlerini yerine getirmeleri, kendi öz vatan topraklarında güven, huzur ve mutluluk içinde yaşayabilmeleri ancak Türk İslam Birliği’nin sağlayacağı manevi güç, askeri, siyasi ve ekonomik işbirliği ile mümkün olacaktır. Dinleri bir, dilleri bir, inançları bir olan Türk Müslüman halklarıyla, yani kardeşleriyle, tam anlamıyla kaynaşacak olan Kırım halkı manevi bir güçle sarmalanacak, sadece Kırım topraklarında değil tüm bölgede ve hatta dünyada söz sahibi bir konuma gelecektir.”“Ancak bunun için Türk İslam Birliği’nin acil olarak inşa edilmesi şarttır. Müslümanların dinlerini rahat yaşayabilmeleri, hak ettikleri saygı ve sevgiyi görmeleri, yaşadıkları zulüm ve haksızlıklardan kurtulup huzurlu, mutlu ve güven içinde yaşamaları için bu birliğin bekletilmeksizin hızla tesis edilmesi gerekmektedir.”“Bu nedenledir ki tüm Kırımlı kardeşlerimizin bu birliği hayati bir mesele olarak görmesi, yazılarında, konuşmalarında, sohbetlerinde sürekli gündemde tutması son derece önemlidir. Kırımlı kardeşlerimiz Türk İslam Birliği'ne duydukları özlemi ve bu birliğin bir an önce kurulmasını gönülden talep ettiklerini yazacakları dilekçelerle gündemde tutabilirler. Türk Devletlerinin Cumhurbaşkanlıklarına, Başbakanlıklarına, bakanlıklarına, milletvekillerine, elçiliklere, Türk İslam Birliği’nin önemini, gerekliliğini anlatan, bir an önce bu birliğin oluşmasını istediklerini ifade eden dilekçeler, mektuplar, bültenler gönderebilirler. Allah’ın izniyle, bu gayretler, Türk İslam Birliğinin oluşmasını hızlandıracak güzel birer vesile olacaktır.”QHA