Ankara'da Kırım'ın Rus işgaline Direniş Günü programı: Ankara'dan Ukrayna'ya tam destek

Kırım'ın Rus işgaline Direniş Günü'nde Ankara'dan Ukrayna'ya tam destek

Haber Giriş Tarihi: 08.11.2022 17:46
Haber Güncellenme Tarihi: 08.11.2022 17:46
https://www.qha.com.tr/

Esma Kasar/QHA Ankara

Ukrayna Ankara Büyükelçiliği tarafından "26 Şubat Kırım’ın Rus İşgaline Direniş Günü" kapsamında Ankara Milli Kütüphane'de program düzenlendi. Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik işgal girişiminin gölgesinde düzenlenen etkinlik yoğun ilgi gördü. Programın açılış konuşmasını Ukrayna Ankara Büyükelçisi Vasıl Bodnar, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu ve Kırım Derneği Genel Başkanı Mükremin Şahin gerçekleştirdi. Ardından yapılan panelde, Rusya'nın 2014 yılında Kırım Tatar halkının anavatanı Kırım ve Donbas bölgesi başta olmak üzere son günlerde Ukrayna'ya yönelik işgal faaliyetleri protesto edildi.

Ankara’da 25 Şubat 2022 tarihinde Ukrayna Büyükelçiliği tarafından Kırım’ın Rus İşgaline Direniş Günü etkinliği düzenledi. Ukrayna Ankara Büyükelçiliğinin düzenlediği programın açılış konuşmalarını, Ukrayna’nın Ankara Büyükelçisi Vasıl Bodnar, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Başkanı Mükremin Şahin yaptı. Ardından düzenlenen panelde, Emekli Büyükelçi Fatih Ceylan ve Gazeteci Gönül Şamilkızı, Kırım'ın işgalinin 8. yıl dönümü ve Rusya'nın Ukrayna'ya topyekün savaş başlatmasını değerlendirdi.

"RUSYA'NIN PROVOKATİF HABERLERİNE İNANMAYIN. UKRAYNA'NIN KAZANACAĞINA İNANIYORUM"

Ukrayna Ankara Büyükelçisi Vasıl Bodnar, Rusya'nın Ukrayna'ya karşı açık bir savaş başlattığını kaydederek, "2014 yılında Kırım'ın işgaliyle başlayan ve sekiz yıldır devam eden bir savaştan bahsediyoruz. İki gecedir Kıyiv'e saldırıyorlar. Kayıplarımızı artık 100'lerle ifade ediyoruz. Kıyiv'e girmeye çalışıyorlar. Sanki İkinci Dünya Savaşı günlerine döndük. Dünya maalesef olayları seyrediyor. Suç sadece saldırgan ülke Rusya'nın değil buna tepki koyamayan ülkelerinde suçu var. 2014 yılında Kırım işgali başladığında Ukrayna, NATO bağlamında tarafsızdı. Sadece gündemdeki yaptırımların Rusya'yı durduracağından emin değilim. Hepimiz şunu anlamalıyız, bugün Ukrayna'nın başına gelen yarın başka bir ülkenin başına gelebilir. Türkiye de bunun dışında değil. Kremlin'in kanlı rejiminin ne zaman duracağı belli değil. Bugün her şeyden çok Ukrayna'nın desteğe ihtiyacı var. Gıda ürünlerinden, silah ve mühimmata kadar. Biz Rus saldırılarına rağmen direniş gösteriyoruz. Buna da devam edeceğiz. Savaşa hayır demeliyiz. Rusya'nın Ukrayna kadınlarını ve çocuklarını öldürmesine son vermeliyiz." ifadelerini kullandı.

Ukrayna'nın asla umudunu kaybetmediğinin altını çizen Bodnar, "Rusya'nın medyada yayımladığı provokatif haberlere inanmayın. Ben Ukrayna'nın kazanacağına inanıyorum. Eminim Türkiye'nin yardımlarıyla bölgede barışı ve istikrarı sağlayabiliriz" dedi.

BAŞDANIŞMAN YALÇIN TOPÇU: TÜRKİYE, UKRAYNA'DA YAŞAYAN İNSANLARIN CAN GÜVENLİĞİ İÇİN ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMAYA HAZIRDIR

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Topçu, "Türkiye, Minsk Anlaşmasını ihlal eden Rusya'nın askeri harekatını, Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne, bölgenin ve dünyanın barışına vurduğu bu ağır darbeyi asla kabul etmiyor ve reddediyor. Ukrayna topraklarında yaptığı işgali, ilhakı ve tanımayı reddediyoruz. Stratejik ortağımız, komşumuz Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü ve egemenliğini korumak için verdiği bu destansı mücadeleyi destekliyoruz, bunu dünya kamuoyuna açıkça beyan ediyoruz. Ukrayna'da yaşayan soydaşlarımız Kırım Tatarları başta olmak üzere Ukrayna'da yaşayan tüm insanların can güvenliği için Türkiye üzerine düşeni yapacaktır. Türkiye, devleti ve milletiyle Rusya-Ukrayna arasındaki bu sorunun diyalog ve Minsk protokolü yönünde çözülmesi yönünde ısrarcıyız. Ukrayna topraklarının, Kırım Tatarlarının evlerine dönmesi ve çocukların babalarına kavuşması için dünyanın tüm ülkelerinin üzerine düşen görevi bir an evvel yapmasını diliyoruz." açıklamasını yaptı.

MÜKREMİN ŞAHİN: BİR KARIŞ TOPRAK DAHİ PAZARLIK KONUSU OLMAMALI, O ZAMAN UKRAYNA KAZANACAKTIR

Kırım Derneği Genel Başkanı Mükremin Şahin, Rusya'nın tarihteki işgal ve soykırım fiillerini hatırlatarak, Rus devletinin işgal etmeden, başka halkları yok etmeden duramayan bir kültürel koda sahip olduğunu ifade ederek, "Tarihten ders alarak bugün kendi coğrafyamızda hukuku ve adaleti kurmak için mücadele edeceğiz. Biz bugün Ukrain'iz. Biz bugün Ukrayna halkıyla dayanışma içerisindeyiz. Mücadelelerine her türlü desteği vereceğiz. Bu uzun soluklu bir mücadele olacak. Biz Kırım Tatarlarının milli hareketi 120 yıldır devam ediyor. Bundan sonra da Ukrayna halkıyla bu mücadeleye devam edeceğiz. Bugün Ukrayna'da Ukrain milletinin kaderi çiziliyor. Ukrainler, kendi kaderlerine kendileri karar verecek. Biz onlara kardeş olarak, onlara tavsiye ettiğimiz tek şey mücadele etmeli ve savaşmalılardır. Bağımsızlıktan asla geri dönmemeliler. Bir karşı toprak dahi pazarlık konusu olmamalı. O zaman Ukrayna kazanacaktır. ifadelerini kullandı.

Kırım Derneği Genel Başkanı, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün "Hattı müdafaa yoktur, sath-ı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır" ifadelerini hatırlatarak, Ukrayna'nın işgalci Rusya'ya karşı mücadeleye devam etmesi gerektiğini vurguladı.

Açılış konuşmalarının ardından, panel konuşmalarına geçildi. Moderatörlüğünü Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Filiz Tutku Aydın'ın yaptığı panelde, Emekli Büyükelçi Fatih Ceylan ve gazeteci-yazar Gönül Şamilkızı, 2014 yılında Kırım'ın işgali ve Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik saldırısı çerçevesinde konuşmacılar süreci değerlendirdi.

Moderatör Dr. Öğretim Üyesi Filiz Tutku Aydın, Kırım'ın işgali ve son dönemde Rusya'nın Ukrayna'ya topyekun saldırısı hakkında, "Kırım Tatarları, kaderlerini demokratik Ukrayna ile kendi milli iradeleriyle birleştirmiştir. Bundan sonra ne Ukrainler ne de Kırım Tatarları, otoriter bir rejim altında yaşamak istememektedir. 100'den fazla etnik gruba sahip olan Rusya'da azınlıkların ve yerli halkların hakları tanınmamaktadır. Kırım, Donbas ve bugünkü Ukrayna'ya topyekun saldırının sebeplerini konuşacağız." açıklamasını yaptı.

"UKRAYNA'NIN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜ TÜRKİYE İÇİN OLMAZSA OLMAZDIR"

Em. Büyükelçi Fatih Ceylan, konuşmasında Türkiye'nin Ukrayna'nın yanında olduğunu vurgulayarak, Rusya Federasyonu'nun uluslararası hukuku, insan hakları prensiplerini ve hatta kendi imzaladığı anlaşmaları dahi ayaklar altına aldığını kaydetti. Ceylan, Türkiye'nin Rusya'nın ortaya koyduğu ihlaller ve saldırganlıkların karşısında olduğunu kaydetti. Ceylan, "Ukrayna'nın toprak bütünlüğü ve egemenliği Türkiye için olmazsa olmazdır" dedi. Emekli Büyükelçi, “Herkes kendi imparatorluğunu kurmaya kalkarsa dünyada hukuk kalmaz. Rusya’yı durdurmak kolay olmaz. Bu yüzden davranışlarımızı tutumlarımızı ona göre ayarlamalıyız” ifadelerini kullandı.

Ceylan, Putin yönetimindeki Rusya Federasyonu'nun ortaya koyduğu işgalin kabul edilecek hiçbir tarafı olmadığını kaydetti.

ŞAMİLKIZI: RUSYA'NIN UKRAYNA'YI İŞGALİ KONUSUNDA TABİİ Kİ TARAFSIZ DEĞİLİM

Gazeteci Yazar Gönül Şamilkızı, ise Rusya'nın bugünkü Ukrayna saldırısı ve Kırım Tatar halkının ana vatanı Kırım'da işgalden bu yana sekiz senedir yaşanan insan hakları ihlallerini değerlendirdi. Şamilkızı, "Rusya'nın Ukrayna'yı işgali konusunda tabii ki tarafsız değilim. Tecavüzcü ile mağdur, hırsız ile ev sahibi arasında nasıl tarafsız kalınabilir. Bundan bize ne sorusunu da aptalca görüyorum....Bana dokunmayan yılan bin yaşasın diye düşünmenin kimseye bir faydası yok. Çünkü bu yılan artık herkese dokunacak." ifadelerini kullandı.

KIRIM TATAR HALKININ ANA VATANI KIRIM SEKİZ YILDIR RUS İŞGALİ ALTINDA

İşgalci Rus askerleri Kırım’a ilk olarak, 20 Şubat 2014 tarihinde girdi. Sekiz yıl önce, sabahın erken saatlerinde plakaları sökülmüş askeri araçlar ve rütbe işaretleri taşımayan silahlı milisler Kırım’ın stratejik noktalarını ve hükûmet binalarını ele geçirmeye başladı. Rus propaganda medyalarında “Kırım Özsavunması” oldukları iddia edilen, kamuflaj giymelerinden hareketle “kibar yeşil adamlar” olarak da adlandırılan Rus askerleri ve onların yanında gezen işbirlikçi milisler, yarımadanın kontrolünü yasa dışı olarak ele geçirdi. Rus propaganda mekanizmasınca işgal, sözde “bağlanma” adı altında legalleştirilmeye çalışılsa da dünya kamuoyu bu adımı asla tanımadı.

SİLAHLARIN GÖLGESİNDE SÖZDE REFERANDUM

Rus işgalinin akabinde 2014 yılının Mart ayında düzenlenen sözde referandumda Kırım sakinlerinin yarımadanın Rusya’ya bağlanması konusunda iradesini “özgürce” tecelli ettiği ileri sürüldü. Avrupa Birliği ülkeleri, ABD ve dünyanın birçok ülkesi, Kırım’da yapılan sözde “kendi kaderini belirleme referandumunun” sonuçlarını kabul etmeyi reddetti. Ukrayna, Kırım’ı geçici olarak işgal edilen bölgesi olarak kabul ediyor. Ukrayna Parlamentosu resmi düzeyde, 20 Şubat 2014 tarihini Kırım ve Sivastopol’ün (Akyar) Rusya tarafından işgalinin başlangıç tarihi olarak kabul etti. Dönemin Ukrayna Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko, ilgili yasayı 7 Ekim 2015 tarihinde imzaladı. Avrupa Birliği (AB) ve Amerika Birleşik Devletleri (ABD), Rusya’nın Kırım’ı işgal etmesi ve Ukrayna’ya yönelik politikası dolayısıyla Rusya Federasyonu’na karşı yaptırımlar uyguladı. Kırım’ın işgalinden sonra Ukrayna’nın Donbas bölgesinde Rusya tarafından desteklenen teröristler ile Ukrayna askerleri arasında çatışmalar başladı.

YARIMADADA 8 YILDIR BASKI VE ZULÜM DEVAM EDİYOR

Rus işgaliyle adeta “açık hava cezaevi”ne dönüşen Kırım yarımadası, bir yandan silahlandırma hamleleriyle dünyayı tehdit eden askeri bir üs haline getirildi. Diğer yandan da işgale direnen Kırımlılar baskı mekanizmasının sürekli hedefi haline geldi. Yarımadada 2014’ten beri Rus işgalini onaylamadıklarını ifade eden ve tutumlarıyla belirten Kırım Tatarları başta olmak üzere Ukrayna’ya bağlı kalmak isteyenler, kaçırılmalarla, düzmece davalarla, keyfi baskın ve sorgularla korkutulmaya çalışılıyor.