Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Başkanı Refat Çubarov, Türkiye’de çalışma ziyaretinde bulundu. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop ile bir araya gelen Çubarov, Kırım Haber Ajansına (QHA) görüşmelerin ayrıntılarını anlattı.
Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı Refat Çubarov Türkiye'deki çalışma ziyareti temasları kapsamında Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop ile görüşmeler gerçekleştirdi. Çubarov, Kırım Tatar halkının milli lideri, Ukrayna Milletvekili Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu ile birlikte İstanbul'da 5 Kasım'da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya geldi. KTMM Başkanı, daha sonra 8 Kasım’da KTMM Başkan Yardımcısı İlmi Umerov ve Kırım Derneği Genel Başkanı Mükremin Şahin ile birlikte Ankara’da TBMM Başkanı Mustafa Şentop ile görüştü. Türkiye’deki temaslarına ilişkin Kırım Haber Ajansına konuşan Refat Çubarov iki görüşmede ele alınan konular hakkında bilgi verdi.
8 YILDA KIRIM'I YAKLAŞIK 35 BİN KIRIM TATARI TERK ETTİİstanbul'da Kırım Tatar halkının milli lideri, Ukrayna Milletvekili Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu ile birlikte Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya geldiğini bildiren Çubarov, “Kısa görüşme oldu. Ama bizim için çok önemli olan mevzuları ele aldık. Bunlar arasında işgal altındaki Kırım’da yaşayan Kırım Tatarlarının durumu da var. Rusların ilan ettiği seferberlik nedeniyle halkımızın durumu daha da kötüleşti. Seferberlik kapsamında Rus ordusuna alınmamak için binlerce soydaşımız Kırım’ı terk etti. 2014 yılında Kırım’ı terk eden ile 24 Şubat 2022’den sonra ve seferberliğin ilan edildiği 21 Eylül 2022’den sonra Kırım’ı terk eden Kırım Tatarlarının toplam sayısı yaklaşık 35 bin. Bu halkımız için çok büyük bir rakam. Kırım’daki Kırım Tatar nüfusun sayısı yaklaşık 300 bin, 30-35 bin kişi ise halkın yüzde 10’u demek. Bu durum da halkımızı zayıflatıyor.” dedi.
Kırım’ın Rus işgalinden kurtarılmasının artık sadece zaman meselesi olduğunu söyleyen Çubarov, şu ifadelere yer verdi:
“Şimdi ise Ukrayna yönetimiyle birlikte, Kırım Rus işgalcilerden kurtulduktan sonra halkımızı vatanında yine toplamak için neler yapabiliriz diye düşünüyoruz. Ukrayna, ve Türkiye devleti ile KTMM iş birliğinde bazı sosyal projeleri planlayalım ve onlar etrafında hazırlıklar yapalım dedik. Bu projelerin amacı toplumun sorunlarını çözmek ve halkımızı vatanında güçlendirmek olacak. Örneğin Kırım’da Kırım Tatar ve Ukrain okulların açılması, inşa edilmesi için şimdiden hazırlıklar yapalım dedik. Kırım işgalden kurtarıldıktan sonra Kırım Tatar okulları inşa etmek gerek. Ayrıca farklı yerleşim yerlerinde hem Kırım Tatar hem Ukrain okulların açılması gerekiyor. Çünkü tek kendimizi değil komşularımızı da düşünmeliyiz. Bu okullarda çalışacak öğretmenler için lojmanların inşa edilmesi gerekiyor. Daha sonra Kırım Tatarlarının geri dönmesini teşvik etmek için istihdamın yaratılması gerekiyor. Bunun için Türkiye’deki firmalar Ukrayna devleti ile birlikte Kırım’daki şartlara göre belki turizm belki farklı alanlarda yatırım programları hazırlayabilir. Bu yatırımlar sayesinde insanlar iş bulabilir. Bunları konuştuk.”
SİYASİ TUTSAKLAR KONUSU ELE ALINDIBununla birlikte Erdoğan ile yapılan görüşmede Kırım Tatar siyasi tutsaklar konusunun da ele alındığını aktaran KTMM Başkanı, “Siyasi tutsakların serbest bırakılması konusunda birkaç seçeneği görüştük. Bildiğiniz gibi Recep Tayyip Erdoğan her zaman Kırım konusunda açıklamalarda bulunuyor. Ve bu mevzu her zaman gündemde.” dedi.
"SAVAŞIN SONU YAKLAŞTIKÇA KIRIM KONUSU DAHA AKTİF KONUŞULACAK"Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Mustafa Şentop ile yaptığı görüşmede de aynı konuların ele alındığını aktaran Çubarov, “Mustafa Şentop ile Türkiye milletvekillerinin tüm uluslararası platformlardaki rolü hakkında konuştuk. Kırım konusu ile Kırım'ın geleceği konusu şu an daha da aktif şekilde konuşulmaya başlayacak. Mustafa Şentop ile yaptığımız görüşmede, Kırım’ın geleceğinin Kırım Tatar halkının geleceğine doğrudan bağlı olduğuna dikkat çekerek Türk milletvekillerini çeşitli uluslararası platformlarda bu konuya vurgu yapmaya davet ettik.” dedi.
Ayrıca Çubarov, Kırım’ı terk ederek Türkiye’ye sığınan insanların sorunlarının da görüşmede ele alındığını belirtti.
“HERSON’DAN 60-65 KİŞİ AKMESCİT TUTUKEVİNDE ESİR GİBİ TUTULUYOR”Rus işgal güçlerinin 24 Şubat’tan sonra kontrol altına aldığı Herson ve Zaporijjya bölgelerindeki durumu değerlendiren Çubarov, şunları kaydetti:
“Rus işgali altında bulunan Herson ve Zaporijjya bölgelerindeki durum berbat. Çünkü hiçbir kural yok. Sözde referandum düzenleyerek bu toprakları ilhak ettiklerini açıkladılar ama bu o kadar uyduruk yapıldı ki… Kırım’da 2014 yılında Ruslar sözde referandumdan sonra hemen tüm kurumlarını çalıştırdılar; SBU, Soruşturma Komitesi vs. Ama şu an işgal altındaki Herson ve Zaporijjya bölgelerinde durum farklı. Rus yasaları da orada henüz uygulanmıyor, sadece savaş yasaları geçiyor. İnsanlara çok baskı uygulanıyor. Rus özel güçleri, insanları kaçırıyor. Kaçırılan insanlardan haftalarca haber alınamıyor. Sonra kaçırılan insanlar çok farklı yerlerde bulunuyorlar. Mesela genç Kırım Tatarı Appaz Kurtamet’ten 2,5 ay boyunca haber alınamadı. Sonra ise onun Akmescit’te (Simforopol) tutukevinde olduğu öğrenildi. Yani tam bir kanunsuzluk mevcut. Elimizde olan bilgilere göre tutukevinde Herson’dan Kırım Tatarları da dahil 60-65 kişi işgalcilerce alıkonuluyor. Çoğu Kırım Tatarı ‘Numan Çelebicihan Taburu davası’ çerçevesinde yargılanıyor. Bu 60-65 kişi ayrı tutuluyor, sanki esir gibi.”
“BİNLERCE KIRIM TATARI KIRIM’I TERK ETMEK ZORUNDA KALDI”Rus ordusu tarafında savaştırılan Kırım Tatarlarının sayısı konusunda yorum yapan Çubarov, “Elimizde bir rakam yok. Çünkü Ruslar bu bilgileri gizliyor. Bunlar çoğunlukla 2021 yılında zorunlu askerliğe alınanlar veya 2022’den önce ordu ile sözleşmeli askerlik anlaşmasını imzalayanlar. Allah’a şükür, halkımızın sayısına göre Rus ordusunda savaşan Kırım Tatarlarının oranı çok çok az. Ama maalesef varlar. Öte yandan binlerce Kırım Tatar erkek Rusya tarafında Ukrayna’ya karşı savaşmamak için yarımadayı terk etmek zorunda kaldı.” ifadelerini kullandı.