Siyasi tutsak Remzi Bekirov: Etnik ve dini sebeplerden dolayı kovuşturuluyorum

İşgalcilerin Kırım Tatarlarına baskı uygulamak amacıyla kurguladığı “Hizb-ut Tahrir davası” kapsamında açılan İkinci Akmescit Grubunun davası, Rusya’nın Rostov-na-Donu kentindeki Güney Askeri Bölgesi Mahkemesinde görüldü. Duruşmada konuşma yapan Kırım Tatar siyasi tutsak, yurttaş gazeteci Remzi Bekirov, kendisine karşı etnik ve dini ayrımcılığın uyguladığını söyledi.

Haber Giriş Tarihi: 06.04.2021 21:10
Haber Güncellenme Tarihi: 06.04.2021 21:10
https://www.qha.com.tr/

İşgalcilerin Kırım Tatarlarına baskı uygulamak amacıyla kurguladığı “Hizb-ut Tahrir davası” kapsamında açılan İkinci Akmescit Grubunun davası, Rusya’nın Rostov-na-Donu kentindeki Güney Askeri Bölgesi Mahkemesinde görüldü. Duruşmada konuşma yapan Kırım Tatar siyasi tutsak, yurttaş gazeteci Remzi Bekirov, kendisine karşı etnik ve dini ayrımcılığın uyguladığını söyledi.

Kırım Tatar siyasi tutsak, yurttaş gazeteci Remzi Bekirov, dün Rus mahkemede yaptığı konuşmada işgalci devlet Rusya’nın; Müslüman, Kırım Tatarı ve yurttaş gazeteci olduğu için kendisine zulmettiğini ifade etti. Alıkonulmadan önce Kırım’daki aramalar ve keyfi tutuklamalar hakkında haberler hazırladığını anlatan siyasi tutsak, "Bu yüzden alıkonulduğumu düşünüyorum. Etnik ve dini sebepler ayrıca gazetecilik faaliyetleri nedeniyle kovuşturuluyorum. Böylece Kırım’daki sivil aktivistlere; insan hakları savunucuları, gazeteci ve bloggerlara baskı uygulanıyor." diye kaydetti.

SÖZDE HİZB-UT TAHRİR DAVASI ÇERÇEVESİNDE 74 KİŞİ ALIKONULUYOR

Kırım İnsan Hakları Grubu koordinatörü Olga Skripnik, Dom televizyon kanalında, dün yaptığı konuşmada, işgalcilerin Kırım Tatarlarına baskı uygulamak amacıyla kurguladığı “Hizb-ut Tahrir davası” kapsamında 74 kişinin alıkonulduğunu anlattı.

İnsan hakları savunucu yaptığı konuşmada, “Çoğunlukla Kırım Tatarı olan söz konusu kişilerin hakları devamlı olarak ihlal ediliyor. Bu insanlar arasında birçok aktivist bulunuyor. Ve bu onların baskı görmenin gerçek nedeni.” ifadeleri kullandı.

İŞGALCİLERİN TOPLU BASKINI

Rus işgali altında bulunan Kırım’da işgalcilerin Kırım Tatar halkına baskı uygulamak amacıyla uydurduğu sözde “Hizb-ut Tahrir” davası çerçevesinde 27 Mart 2019 tarihinde, en az 25 Kırım Tatar ailesinin evine toplu baskın düzenlendi.

Baskın sonucunda 20 Kırım Tatarı gözaltına alındı. Ayrıca, evlerinde arama yapılan soydaşlarını desteklemek için evlerin yakınına gelen iki aktivist gözaltına alındı. Bunlardan birine 5 gün hapis cezası, diğerine ise 500 ruble para cezası verildi.

28 Mart tarihinde ise Rus işgalcilerin, bir gün önce Kırım’da Kırım Tatarlarının evlerine düzenledikleri toplu baskınlar sırasında yerlerini tespit edemediği 4 Kırım Tatarından 3’ü; Remzi Bekirov, Osman Arifmemetov ve Vladlen Abdulkadırov Rusya’nın Rostov-na-Donu şehrinde gözaltına alındı. Dördüncü kayıp Kırım Tatarı Edem Yayaçikov’un bulunduğu yeri hala belli değil. Kırım’ın sözde Kievskiy Bölge Mahkemesi, işgalcilerce 27 Mart tarihindeki baskınlar çerçevesinde alıkonulan Kırım Tatarları hakkında 15 Mayıs tarihine kadar tutukluluk kararı verdi.

Ukrayna Parlamentosu İnsan Hakları Yetkilisi (Ombudsman) Lyudmila Denisova, 30 Mart’ta yaptığı açıklamada işgalcilerce rehin alınan 23 Kırım Tatarının Rostov bölgesinde bulunduğunu bildirdi.

Cemil Gafarov, Akim Bekirov, Farhad Bazarov, Enver Ametov, Riza İzzetov, Bilal Adilov, Mecit Abdurahmanov, Tofik Abdulgaziyev, Alim Karimov, İzet Abdullayev, Asan Yanikov, Server Gaziyev, Rüstem Seythalilov, Rüstem Şeyhaliyev, Şaban Ümerov, Ruslan Süleymenov, Yaşar Muedinov, Seyran Murtaza, Erfan Osmanov, Seytveli Seytabdiyev 27 Mart 2019’da alıkonuldu; Vladlen Abdulkadırov, Osman Arifmemetov, Remzi Bekirov 28 Mart 2019’da alıkonuldu.

Öte yandan, diğer Kırım Tatarı Raim Ayvazov 16 Mart 2019’da, Eskender Süleymanov ise 10 Haziran 2019’da alıkonuldu.

KIRIM TATAR AKTİVİSTLERE VE BAĞIMSIZ GAZETECİLERE BASKI

Rusya 2014’te Kırım’ı işgal ettikten sonra yarımadada düzenli olarak sivil aktivistlerin, bağımsız gazetecilerin, Kırım Tatar milli hareketi aktivistlerinin ve Kırım Tatar Milli meclisi üyelerinin evlerine aramalar düzenliyor. İşgalci yönetim, böylelikle baskı uygulayarak Rus işgaline karşı çıkan herkesi susturmaya çalışıyor.