
Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) tarafından Dünya Mirası olarak kabul edilen, kadim Türk-İslam şehri Hive; 26-27 Nisan 2025 tarihlerinde 4. Uluslararası Bahşı Sanatı Festivali kapsamında gerçekleşen 2. Türk Dünyası Kültür Forumu'na ev sahipliği yaptı.
Forum sırasında, sözlü halk sanatının korunması ve geliştirilmesine adanmış uluslararası bilimsel ve uygulamalı bir konferans düzenlendi. Konferans, Türk dili konuşan ülkelerden önde gelen hükûmet ve akademisyenleri bir araya getirdi.
Foruma; Azerbaycan Cumhuriyeti Kültür Bakanı Adil Karimli, Uluslararası Türk Kültür Teşkilatı (TÜRKSOY) Genel Sekreteri Sultan Raev, Türk Kültür ve Miras Vakfı Başkanı Aktotı Raimkulova, Türk Akademisi Başkanı Şahin Mustafayev yer aldı, Türk Devletleri Parlamenter Asamblesi (TÜRKPA) Genel Sekreteri Mehmet Süreyya Er, Kırgızistan Kültür, Enformasyon, Spor ve Gençlik Politikaları Bakan Yardımcısı Gulbara Abdıkalıkova ve diğer üst düzey yetkililer katılım sağladı.
HİVE'NİN FORUMA EV SAHİPLİĞİ YAPMASI SEMBOLİK ÖNEM TAŞIYOR
Özbekistan Kültür Bakanı Ozodbek Nazarbekov, gerçekleştirdiği açılış konuşmasında Hive'nin böylesine prestijli bir foruma ev sahipliği yapmasının sembolik önemini vurguladı. Nazarbekov, "Hive, tarihi mirasın bir incisi ve eski çağlardan beri bilim, kültür ve sanatın gelişmesinde kilit rol oynamış manevi bir merkezdir. Festivale bu şehirde ev sahipliği yapmak, kültürel geleneklerimizin sürekliliğini ve gelecek nesiller için korunmasının önemini vurgulamaktadır. Hive'nin 2020 yılında Türk Dünyası Kültür Başkenti ve 2024 yılında İslam Turizm Başkenti seçilmesi, uluslararası tanınırlığını ve kültürel önemini yansıtmaktadır." ifadelerini kullandı.
ÖZBEKİSTAN, TÜRK DİLLERİNİ VE EDEBİYATINI GELİŞTİRMEYE ADANMIŞ ULUSLARARASI KONFERANSLARA AKTİF OLARAK KATILIYOR
Ayrıca Bakan, son yıllarda kardeş ülkelerde düzenlenen büyük konferansların ve bu etkinliklerde ortaya konan öneri ve girişimlerin manevi birliğin güçlendirilmesine, ortak değerlerin korunmasına ve halkların birbirine yakınlaşmasına katkıda bulunduğunu vurguladı. Özellikle de Azerbaycan'ın incisi ve Türk dünyasının kültür başkentlerinden biri olan Şuşa'da düzenlenen 1. Türk Dünyası Kültür Forumu'nun, dostane ilişkilerin derinleştirilmesi ve iş birliğinin yeni bir düzeye taşınmasında önemli bir kilometre taşı olduğunu vurguladı.
Bakan Nazarbekov, Özbekistan'ın Türk dillerini ve edebiyatını geliştirmeye adanmış uluslararası konferanslara aktif olarak katıldığına dikkat çekti.
Öte yandan Bakan, gerçekleştirilen iş birliklerinin pratik sonuçları arasında Özbekistan, Türkiye, Kazakistan, Kırgızistan, Azerbaycan, Türkmenistan ve Macaristan'dan 450'den fazla klasik ve çağdaş yazarın eserlerini içeren “Türk Edebiyatının Şaheserleri” başlıklı 100 ciltlik bir serinin bulunduğunu ve bu serinin de Özbekçe olarak yayınlandığının altını çizdi.
"BU FORUM BİZİM İÇİN SADECE BİR KÜLTÜRLER BULUŞMASI DEĞİL"
TÜRKSOY Genel Sekreteri Sultan Raev de uluslararası konferansta yaptığı konuşmada Özbekistan'ın Türk medeniyetinin gelişmesindeki özel bir rolü olduğunu vurguladı. Raev, konuşmasında TÜRKSOY'un 30 yılı aşkın bir süredir Türk dünyasının ortak kimliğini sanat, dil, edebiyat ve müzik aracılığıyla korumayı en önemli görevi olarak gördüğünü aktardı.
Raev, "Bu forum bizim için sadece bir kültürler buluşması değil. Ortak değerlere ve gelecek için ortak hedeflere dayalı yeni bir medeniyet anlayışının oluşumunu simgelemektedir. Büyük düşünürlerin, şairlerin ve filozofların ülkesi olan Özbekistan, tarihsel olarak Türk-Müslüman medeniyetinin kalbinde yer almıştır. Ali Şir Nevai'den İmam Maturidi'ye, Bahauddin Nakşibend'den Ebu Rayhan Beruni'ye kadar büyük alimler bize sağlam muhakeme ve yüksek ahlak yolunu göstermişlerdir. Türk dünyasının bilim, kültür ve kadim bilgeliğinin beşiği olan Özbekistan'da böylesine önemli bir konferansta sizlerle birlikte olmak benim için büyük bir onur ve büyük bir zevktir." şeklinde konuştu.
KÜLTÜREL MİRAS KİMLİĞİMİZİ GÜÇLENDİRİR
Türk Kültür ve Miras Vakfı Başkanı Aktotı Raimkulova ise Hive'deki konferansta yaptığı konuşmada şunları kaydetti:
"Kültürel mirasımız sadece geçmişin bir hatırası değil, geleceğe giden yolu aydınlatan bir ışıktır. Bize ilham verir, kimliğimizi güçlendirir ve Türk dünyasını birleştiren manevi çekirdek haline gelir. Bugün, bu hazineleri koruma ve zenginleştirme misyonunu bütünüyle benimsiyoruz."
Öte yandan Raimkulova, Vakfın çalışmalarını “Türk Dünyası Vizyonu - 2040” ve “Türk Zamanı” stratejik belgeleri temelinde inşa ettiğini ve Türk devletlerinin başkanlarının direktifleri tarafından yönlendirildiğini vurguladı. Türk halklarının zengin kültür ve mirasını korumayı amaçlayan çeşitli projeler hayata geçirdiklerini kaydeden Raimkulova, birçok konuda konferansın düzenlendiğini belirtti.
Vakfın aynı zamanda Özbekistan'la ilgili birkaç önemli proje yürüttüğünü kaydeden Raimkulova, "2024 yılında, çok dilli bir katalog ve dijital platform ‘Türk Mirası’ oluşturmak için Özbekistan da dahil olmak üzere Türk dünyasından akademisyenlerle iş birliği başlattık. Bu proje, bölgemizin geniş kültürel kaynaklarına daha geniş kitlelerin erişimini sağlayacaktır" ifadelerini kullandı.
4. ULUSLARARASI BAHŞI SANATI FESTİVALİ
Özbekistan’ın tarihi şehri Hive, bu yıl 4. Uluslararası Bahşı Sanatı Festivali’ne ev sahipliği yapıyor. Türkistan'ın sözlü edebiyat geleneğini yaşatmayı amaçlayan festivalde, Özbekistan, Kore, Macaristan ve Türkiye gibi çeşitli ülkelerden halk ozanları sahne alıyor.
Katılımcılar, destanları canlı performanslarla anlatırken, geleneksel müzik ve dans gösterileri de büyük ilgi görüyor. Aynı zamanda UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde bulunan Hive kenti, festival boyunca kültürel bir şölen sunuyor.