Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı Refat Çubarov, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in ölümünün yalnızca Rusya değil, tüm dünya için bir dönüm noktası olacağını belirtti.
Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Başkanı Refat Çubarov, 11 Ekim 2025 tarihinde yaptığı açıklamada, Rusya Devlet Başknaı Vladimir Putin’in ölümü sonrasında doğabilecek senaryolara ilişkin görüşlerini paylaştı.
Çubarov, Putin’in ölümünün yalnızca Rusya için değil, bütün dünya için dönüm noktası olacağını belirterek, Batı ve Ukrayna’nın bu süreçte önceden hazırlanmış, tek ve koordineli bir planla hareket etmesi gerektiğini vurguladı.
ÇUBAROV: DEĞİŞİM SÜRECİNE HAZIRLIKLI OLUNMALI
KTMM Başkanı Çubarov, başkent Kıyiv’de uzun yıllardır tanıdığı bir Kırım politikacısıyla yaptığı görüşmeyi aktardı. Sohbet sırasında muhatabının “Batı, Putin sonrasındaki iktidar değişimi aşamasında tek bir eylem planına sahip olmalı.” sözünü paylaştığını ifade eden Çubarov, bu görüşle hemfikir olduğunu ve kendi düşüncelerini kamuoyuyla paylaştığını bildirdi.
Çubarov, Putin sonrası dönemde Rusya’da yaşanabilecek güç boşluğu, iktidar mücadelesi ve bölgesel huzursuzluklara dikkat çekti ve “Putin rejimi, kişisel bağlılığa dayanan bir güç piramididir; korku, yolsuzluk ve bağlılıkla ayakta duruyor. Zirve düştüğünde piramidin içinde güç mücadeleleri başlayacak, güvenlik güçleri, oligarklar ve bölgesel elitler kaynaklar ve ‘büyük devlet’ mirası için yarışacak.” dedi.
Ayrıca, ulusal cumhuriyetlerde ve baskıya maruz kalmış halklar arasında ayaklanmalar ve silahlı eylemler riskine işaret etti.
ÇUBAROV: YENİ YÖNETİM BARIŞI DONDURMAK İSTEYEBİLİR AMA BU BİR TUZAK
Çubarov, yeni bir Moskova yönetiminin zaman kazanmak amacıyla savaşı dondurma, geçici ateşkes veya görüşme teklif edebileceğini, bunun resmî olarak barışı amaçlıyormuş gibi görünse de aslında iç stabilizasyon ve kontrol sağlama aracı olacağını kaydetti. Bu nedenle Batı’nın “geçici barış” tuzağına düşmemesi gerektiğini vurguladı.
“ÖNCEDEN HAZIRLANMIŞ STRATEJİK PLAN GEREKİYOR”
Çubarov, Putin’in ölümünün ardından ortaya çıkabilecek felaketi önlemek için Ukrayna ve uluslararası toplumun önceden üzerinde anlaştığı, net ve uygulanabilir bir planla hareket etmesi gerektiğini belirtti. Çubarov, paylaştığı planda kilit maddeleri şu şekilde sıraladı:
1. Derhâl ateşkes: Herhangi bir ateşkes, Rus birliklerinin Ukrayna topraklarından, Kırım dâhil olarak tamamen çekilmesine bağlı olmalı.
2. Yasa dışı yerleşimcilerin tahliyesi: İşgal edilen topraklara yerleşmiş tüm Rus vatandaşları, yabancılar ve vatansız kişiler çıkarılmalı.
3. Uluslararası kontrol: Ukrayna ile Rusya arasındaki devlet sınırına Birleşmiş Milletler (BM), Avrupa Güvenlik ve İş Birliği Teşkilatı (AGİT) ve uluslararası gözlemci misyonları yerleştirilmeli.
4. Savaş suçlarının hesaplaşması: Ukrayna ve vatandaşlarına karşı işlenen suçlarda sorumlular yargılanmalı; bununla birlikte yeni Rus rejiminin plana gerçek katkısı ve iş birliği şartıyla uluslararası hukuk makamları şahsi anlaşmalarla hafifletici düzenlemeler yapabilir.
5. Rusya içindeki halkların kendi kaderini tayin hakkı: Çeçenler, İnguşlar, Tatarlar, Başkurtlar, Dağıstan halkları, Sibirya ve Uzak Doğu topluluklarının meşru bağımsızlık veya konfederatif çözümlerine Batı tarafından saygı gösterilmesi gerektiği; bunun, Rusya’nın dekolonizasyon sürecinin doğal ve gerekli bir parçası olduğunun kabul edilmesi.
6. Askersizleştirme ve demokratik dönüşüm: Yeni Rusya’nın uluslararası topluma dönmesi için tazminat ve reformları gerçekleştirmesi; ordu ve güvenlik güçlerinin reformu; özgür seçimler; yeni bir anayasa ve gerçek demokratik dönüşüm şart koşulmalı.
1990’LARIN HATALARINA DÜŞÜLMEMELİ
Çubarov, 1990’ların başında Sovyetler Birliği’nin dağılmasında yaşanan hatalara atıfta bulunarak, o dönemde Rus imparatorluk yapısının yeterince tasfiye edilmediğini ve bunun olumsuz sonuçlar doğurduğunu belirtti.
Bu kez uluslararası toplumun kararlı ve koordineli hareket etmesi gerektiğini söyleyen Çubarov, aksi takdirde Moskova’nın yeniden saldırgan hâle geleceği uyarısında bulundu.