Bizim Kırım, Hizb-ut Tahrir’le Meydan Radyosunun canlı yayınında tartıştı- TEKRAR

Kırım Tatar halkının aktüel sorunları, 25 Kasımda Kırım Tatar sivil toplum teşkilatı “Bizim Kırım” ile Hizb-ut Tahrir örgütü arasında Meydan Radyosunun canlı yayınında tartışıldı.
“Bizim Kırım” teşkilatından tartışmaya teşkilat başkanı Abduraman Egiz, Arsen Jumadilov ve Ennan Sadreddinov katılırken, Hizb-ut Tahrir tarafından tartışmaya İbraim İbraimov, Lütfiye Zudiyeva, Fazıl Amzayev, Kırım Tatar halkının birliği ve bu birliğe ulaşma yolları konusunda fikirlerini paylaştı.
Tartışmada büyük önem Kırım Tatar halkı içinde birlik sağlanmasının yolları, Kırım Müslümanlarının Ukrayna hükümetine karşı tutumu konularına verildi.
Canlı yayın sırasında her katılımcıya söz konusu konularda fikrini söylemek için 6 dakika süre verildi. Kırım Tatar halkı içinde birliği sağlama yolları konusunda Abduraman Egiz ile İslam hukuku alanında yüksek lisans yapan Kırım eski Müftüsü Yardımcısı İbraim İbraimov tartıştı.
Abduraman Egiz, Kırım Tatar halkının birliği konusunda, Kırım Tatarlarının sürgünden vatana döndükten sonra kendi kültürel ve manevi mirası için aktif olarak mücadele etmeye başladığını kaydetti. Egiz, bu mücadelede Kırım Tatar Milli Hareketinin büyük rol oynadığını belirtti. Bizim Kırım teşkilatı başkanına göre İslam’ın esaslarını farklı şekilde anlatan değişik dini partiler ve hareketlerinin meydana gelmesiyle halk bölünmeye başladı, Kırım Tatar gençleri arasında ise bu bir hastalık haline geldi. Egiz, “Bu hastalık ancak birlikle tedavi edilir” dedi.
Abduraman Egiz’in yandaşı Arsen Jumadilov, “Şu anda Kırım Tatar halkının öncelikli amacı- güvenilir, sağlıklı manevi ev kurmaktır. Bu evin inşaatına, evin duvarlarında zamanla evin yıkılmasına neden olacak çatlaklar bırakan yabancı devlet temsilcilerinin çağırılmaması gerekir” dedi.
Bizim Kırım temsilcilerinin rakibi İbraim İbraimov, halk içindeki birliğin kendiliğinden meydana gelemeyeceğini belirtti. İbraimov, “Ana güdüler umursanmadığı takdirde birliğe ulaşılamaz. Kırım Tatar halkı içinde birliğin sağlanmasının yolu hilafete götüren şeriata göre yaşamaktır” dedi.
İbraimov, konuşmasını “Kalplerinde bir damla bile imanı olmayan Tony Blair, Georghe Bush, Vladimir Putin gibi insanlar bile hilafet beklentisi içinde iken kendilerini Müslüman olarak kabul eden soydaşlarımızın bunun bir ütopi olduğunu öne sürmesi şaşırtıcıdır” şeklinde sürdürdü. İbraimov, Kırım Tatar halkının içinde birlik eksikliğinin hilafet olmamasından kaynaklandığını bildirilmesinin dr yanlış olduğunu sözlerine ekledi.
İbraimov, bir takım insanların halk içinde birliğin sağlanması için Kırım Tatar Milli Meclisine (KTMM) itaat etme veya belli bir insana oy verme çağrısının Kırım Müslümanlarını yanlış yönlendirdiğini savundu. İbraimov, Hizb-ut Tahrir’in KTMM’ye karşı olmadığını kaydetti. İbraimov, “Şu anda KTMM’nin faaliyetleri şeraite uymuyor. Tarih, dinin siyasetle yan yana olduğunu gösteriyor” diyerek KTMM’nin kendisini laik kurum kabul etmesinin yanlış olduğu iddia etti. İbraimov, “KTMM’nin var olması şart, ancak KTMM İslam’ın öğrettiği prensiplere göre faaliyetlerini yürütmeli” dedi.
İbraimov, KTMM’nın tavsiyede bulunduğu şeyleri yapmayanların hemen irticacı ve tarikatçı olarak ilan edildiğini kaydetti ve bundan dolayı duyduğu memnuniyetsizliğini dile getirdi.
İbraimov, “İslama göre problemlerin çözüm yöntemlerini umursamayıp bizi mantıksız ve şeriate uzak olan görüşlere itaat etmeye zorluyorlar” dedi.
Egiz, İbraimov’a cevap olarak Hizb-ut Tahrir taraftarlarına KTMM’ye danışarak hareket etme çağrısında bulundu. Tartışmaya katılan Hizb- ut Tahrir yanlısı Kırım Mühendislik ve Pedagoji Üniversitesi öğrencisi Lütfiye Zudiyeva, uzlaşma çağrılarına rağmen gerçek tablonun farklı olduğunu kaydetti. Zudiyeva, bunun örneği olarak Kırım Müftülüğünün Hizb-ut Tahrir yandaşlarına uyguladığı Ramazan ayında camilerde iftar yapma yasağı ve Eski Kırım (Starıy Krım) şehrindeki camide Ramazan Bayramını kutlama yasağını hatırlattı. Bizim Kırım temsilcileri, buna cevap olarak Hizb-ut Tahrir’cilerin bu konularda Kırım Müftülüğüne danışarak hareket etmesi halinde bu sorunların meydana gelmeyeceğini söyledi. Egiz, “Bundan sorun yapmamak lazım. Biz Müftülüğün kararına saygı göstermeliyiz” dedi.
Hizb-ut Tahrir üyeleri, Kırım Müslümanlarının Ukrayna devletine karşı tutumu konusuna değinirken Kırım Tatar halkının vatana dönmesine rağmen belli bir statüsün olmadığını, Ukrayna devletinin Kırım Tatar halkını manevi ve etnik olarak sömürme konusunda aktif şekilde çalıştığını öne sürdüler. Hizb-ut Tahrir taraftarları, yasama faaliyetinin ancak Allah’a ait olduğundan dolayı Müslümanların parlamento gibi çalışması günah olan yerlerde görev almaması gerektiği kanaatinde olduğunu söyledi. Hizb-ut Tahrir üyeleri, Müslümanların ancak “Krımvodokanal” (Kırım Su Dağıtım Kurumu), “Krımteploenergo (Kırım Isı ve Elektrik Enerji Dağıtım Kurumu), mektepler gibi devlet kurumlarında çalışabildiğini öne sürdü. Bizim Kırım teşkilatı temsilcileri, ekonomik, sosyal veya koordinasyon fonksiyonu üstlenen devlet kurumlarının bir sistem olarak çalıştığını öne sürerek bu konuda karşı taraftakilere katılmadıklarını kaydetti. Bizim Kırım temsilcileri, Kırım Tatarlarının yasama, yürütme ve temsili organlara katılmadan Kırım Tatar halkının aktüel problemlerinin çözülmesinin mümkün olmadığını savundu.
Taraflar, tartışma sırasında diyalog olmadan fikirlerin karşılıklı şekilde anlaşılmasının mümkün olmadığını kaydederek karşılarındakilere diyalog kurma çağrısında bulundular.
Yunus Seythalilov- Osman Bayramaliyev



QHA