“Kırım’da kolonizasyon safhası devam ediyor”

Ukrayna’da faaliyet gösteren Dışişleri Meydanı Vakfı’nın uzmanı, Kırımlı analist Yuriy Smelyanskiy, Rusya tarafından işgal edilen Kırım’da kolonizasyon safhasının devam ettiği fikrini paylaştı.
 
Kiev’de 14 Mart Pazartesi günü düzenlenen “Uluslararası Güvenlik İçin Bir Tehdit Olarak İşgal Edilen Kırım’ın Militarizasyonu” konulu uluslararası konferansta konuşan Yuriy Smelyanskiy, “İşgal edilen Kırım’da işgalci ülkenin mevzuatına uyum sağlama safhası devam ediyor. İşgal edilen bölgedeki aktifler değerlendiriliyor. Örneğin, Rusya Federasyonu Başkanlığı sitesi, Kırım’daki Artek uluslararası çocuk kampı, Massandra şarap şirketi, Ukrayna mülkiyetinde olan bir dizi köşk ve yarımadadaki birçok önemli tesisin artık Rusya Federasyonu Başbakanlık İdaresi’ne ait olduğu bildiriliyor” dedi.
 
Rusya tarafından işgal edilen Kırım’da ikamet eden Ukrayna vatandaşlarının sadık olmayanlar olarak görüldüğünü, bundan dolayı Rusya’nın federal bölgelerine işgal edilen Kırım’da göre 3 kat daha fazla gizli servis görevlisinin bulunduğu, liselerde Rusya tarihini öğrenilmesi için yeni derslerin eklendiğini dile getiren Smelyanskiy, “Kolonizasyon süreci, bölgede sadakatin sürdürülmesi için kuvvetin olmasını öngörüyor. Askeri üssün faaliyeti sağlanması için bir askere 4 sivil düşüyor. Böylece 120 bin kişiden oluşan askeri örgütün faaliyetini sağlamak için hizmet verecek 840 bin Kırım sakini gerekiyor. Bununla birlikte Kırım’daki istihdam yüzde 25 oranında azaldı” diye kaydetti.
 
Kırım’ın askerileştirilmesi nedeniyle Ukrayna’nın ana kısmının güney bölgelerinin işgal tehdidi altında olacağı ve Karadeniz sahanlığında kaynak çıkartılmasının imkansız olacağı fikrini paylaşan Yuriy Smelyanskiy, “Bizi şöyle sonuçlar bekliyor: NATO üye ülkelerinin güvenliğine tehdit, askeri dengenin bozulması, Ukrayna’nın güney kıyısı için askeri tehdidin oluşması, Suriye’de askeri varlığın genişletilmesi, nüfusu sadakate zorlama politikasının genişletilmesi, farklı fikre sahip olanlar ve medyaya karşı baskılar, enerji köprüsü projesini gerçekleştirme çabası, işgalcilerin Kırım’daki doğal kaynakları kullanmasının genişlemesi” diye belirtti.