35 Kırım Tatarının tutuklanmasının ayrıntıları

Avukat Emil Kurbedinov, Rusya tarafından işgal edilen Kırım’ın Colman (Pionerskoye) köyünde dün, 2 Nisan tarihinde bir kafede bulunan 35 Kırım Tatarı maskeli ve silahlı kişiler tarafından tutuklanmasının ayrıntılarını paylaştı.

Avukat Emil Kurbedinov, 2 Nisan tarihinde 35 Kırım Tatarı maskeli ve silahlı kişiler tarafından tutuklandığını, tutuklama sırasında kimse kendini tanıtmadığını ve kimliklerinin göstermediğini şu şekilde aktardı:

“Saat yaklaşık 22.30’da “Bağdat” Kafeye maskeli ve silahlı kişiler baskın yaptı. Kafede bulunan herkesi duvara dizerek on sekiz yaş altı olanları ve Slavları (Ruslar ve Ukrainler) hemen serbest bıraktılar. Kalanlarının üstleri arandı, kim olduğu belli olmayan bir kadın tutuklananların uyuşturucu etkisinde olup olmadıklarını kontrol etti (görsel denetim). Saldırganlar kafedeki koltukları devirerek kırdılar, nargileler kırıldı, birkaç tane de koltuğu yaktılar. Ondan sonra baskın yapanlar tutuklananların arabalarına geçti, arabaların içleri arandı. Tabi ki de hiçbir arama izni olmadan! Tüm bunlar küfürler eşliğinde yapılıyordu. Kavga çıkartmaya çalışıyorlardı.

Herkesi otobüs içine soktular, 26 kişilik otobüs tamamen doluydu bazı insanlar ayakta kaldı. Tutuklananları Akmescit’in Dikabristı sokağına getirdiler. Bu bina Aşırıcı (radikal) Faaliyetlerle Mücadele Merkezi'ne ait ancak binada hiçbir tabela göremezsiniz. Bu yüzden baskın yapan kişiler (aslında) tutukladıkları Müslümanları Dekabristı sokağında bilinmeyen bir binaya götürdüler.

Tutuklananlar Aşırıcı (radikal) Faaliyetlerle Mücadele Merkezi'nde diğer kafe ve kulüplerde tutuklanan 40-50 kişinin olduğunu bildirdi. Onların arasında Çeçenler, Dağıstanlılar, Özbekler ve Azeriler de vardı. Tanıklar “Bağdat” kafeden getirilenlere daha kötü muamele yapıldığını söylediler. Herkesi art arda dizdiler, ellerini önünde duran kişinin omuzuna koydurarak (tek sıra halinde) bodruma götürdüler. (Bu bodrumla daha önce gazeteci Zair Akadırov da korkutulmuştu.) Bazı Çeçenler şaşırarak Kırım Tatarlarının böyle bir muameleyi hak edecek ne yaptıklarını sorudular.

Herkesin parmak izi ve salya örnekleri alındı, fotoğraflarını çektiler ve sorguladılar. Sorguda hangi camiye gittikleri, hangi mezhebe ait oldukları gibisinden sorular soruldu. Tutuklananlar yaşadıkları baskıyla tüm belgeleri imzalamak zorunda kaldılar. Mağdurlar, resmi bir açıklama duymak istiyorlar, baskın yapanlar kimdi ve neden böyle bir şey yapıldı? Şu an şikayet dilekçeleri hazırlanıyor, saldırganlarının resimleri de hazırlanacak.

Hatırlatırım, şu an Aşırıcı (radikal) Faaliyetlerle Mücadele Merkezi ve savcı Poklonskaya adına mahkemede en az dört şikayet bulunuyor. Söz konusu olay Akmescit merkez pazarında meydana geldi, olay sırasında yüzlerce kişi tutuklandı onlardan da DNA ve parmak izi almaya çalıştılar. Bu davada yetkililer tarafından ihlal edilen bir sürü yasa kayda geçti ve dava beklenen sonuca yaklaşıyor. Bence mağdurlar, haklarını çiğneyenlere karşı cezai takibat başlatmayı başaracaklar.”