SON DAKİKA
Hava Durumu

Gaber: Ukrayna büyük oyunun küçük aktörü değil diğer ülkelerle eşit haklara sahip, egemen, bağımsız bir ülkedir

Gaber: Ukrayna büyük oyunun küçük aktörü değil diğer ülkelerle eşit haklara sahip, egemen, bağımsız bir ülkedir

Haber Giriş Tarihi: 15.02.2022 18:17
Haber Güncellenme Tarihi: 16.02.2022 10:03
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
Gaber: Ukrayna büyük oyunun küçük aktörü değil diğer ülkelerle eşit haklara sahip, egemen, bağımsız bir ülkedir

Aydın Pazarcıklı/Dobriç

12 Şubat 2022 Cumartesi akşamı Twitter'da gazeteciler; Ceyhun Aşirov (Azerbaycan), Gülsüm Halilova (Ukrayna), Gönül Şamilkızı (Azerbaycan) ve Nazgül Kencetay (Kazakistan) gibi Türk gazetecilerin inisiyatifiyle "Ukrayna-Rusya Savaşı" adlı sohbet etkinliği yapıldı. 7 binden fazla katılımın olduğu sohbette başka gazetecilere, araştırmacılara, emekli Türk generallerine ve sosyal medya fenomenlerine de söz verildi.

Sohbete katılan Ukraynalı eski diplomat, güvenlik ve dış siyaset uzmanı Doç. Dr. Yevgeniya Gaber, sohbete katılan bazı konuşmacıların bilerek veya bilmeyerek Ukrayna'yı uluslararası ilişkilerde bir özne olarak değil de bir nesne olarak göstermesine itiraz ederek, "Ukrayna büyük oyunun küçük aktörü değil, diğer ülkelerle eşit haklara sahip, egemen, bağımsız bir ülkedir" dedi.

"TÜRKİYE'DE KOMPLO TEORİLERİ VE UKRAYNA'YI NESNE OLARAK GÖSTEREN KİŞİLER ÇOK YAYGIN"

Hibrit savaştan bahsediyoruz, sadece askeri boyuttan bahsetmiyoruz. Bunun büyük bir kısmı bilgi savaşları ve bilgi operasyonlarıdır. Daha önce Türkiye'de 4 yıl çalıştığım için bunun örneklerini (bilgi operasyonları) çok fazla duydum. Birincisi tüm komplo teorileridir. Diğer konu da Ukrayna'yı uluslararası ilişkilerde bir nesne olarak görmektir. Bunu da şimdi bu yayında çok iyi duydum. Çok farklı insanlardan duyuyorum zaten ve tabii ki herkes kendi fikrini söyleyebilir. Fakat Ukrayna'yı sanki egemen bağımsız bir ülke olarak değil de NATO ile Rusya arasında veya Kolektif Batı ile Rusya arası "büyük oyunda" pazarlık kozu olarak gösteren ve göstermeye çalışan çok, isteyerek veya istemeyerek, bilerek veya bilmeden. Fakat bence bu algı kendiliğinden çok yanlış, çünkü bu noktadan çıkacak olursak, ona göre hareket edelim diyecek olursak eğer, bu zaten Ukrayna'nın egemenliğini kısıtlama anlamına gelecek ilk baştan.

UKRAYNA HALKI, İTTİFAK SEÇİMİNİ YAPMADAN ÖNCE MOSKOVA'DAN İZİN ALACAK DEĞİL

Şu an Ukrayna'nın NATO üyeliği söz konusu değil. Ukrayna halkının sadece iç politikasında değil, aynı zamanda dış politikada da kendi seçimini yapma hakkından bahsediyoruz. Şimdi bugün nasıl olabilir? Yarın diyelim ki NATO değil başka bir uluslararası örgüt olabilir, fakat herhangi bir seçim yapmadan önce biz kesinlikle Moskova'ya gidip ondan izin alacak durumda değiliz. Çünkü egemenlik sonuçta sadece Ukrayna'nın içindeki eylemlerden değil aynı zamanda uluslararası arenadaki kararlarından da bahsediyoruz. Ukrayna'nın NATO'ya üye olması için birincisi Ukrayna'nın içinde referandumun olması şart. Daha Ukrayna halkı evet ve hayır demedi. Burada Gülsüm (Halilova) Hanım çok doğru rakamları söyledi, büyük ihtimalle böyle bir referandum olursa eğer evet oyu çıkacak. Yüzde 65 şu an, bence Rusya bu şekilde devam ederse yüzde 70, yüzde 80 de olabilir. Fakat referandum bile yapılmadı. NATO, bir tek NATO değil ki. NATO'nun içinde 30 tane ülke var. O 30 ülkenin evet oyu çıkması şart. O aşamaya bile gelinmedi ama buna rağmen Ukrayna'nın üyeliğine müsaade edebilir miyiz, müsaade edemez miyiz diye konuşuluyor.

UKRAYNA HALKI KARAR VERECEK, RUSYA DA DEĞİL, BRÜKSEL DE DEĞİL, AMERİKA DA DEĞİL

Sonuçta Ukrayna'nın dış politikasındaki kararları üzerinde karar verecek olan Ukrayna halkıdır. Rusya da değil, Brüksel de değil, Amerika da değil. Şu an mesela birçok aşamada görüşmeler devam ediyor. Şimdi Batı ülkeleri ile görüşmelerde de biz kendi pozisyonumuzu savunuyoruz. Mesela geçenlerde sözde üçlü temas grubu çerçevesinde farklı görüşmelere devam ediyoruz. Normandiya Formatı çerçevesinde Almanya, Fransa, Rusya ve Ukrayna temsilcileri var orada. 9 saat süren toplantıda sunulan bazı teklifleri de kabul etmiyoruz. Çünkü sonuçta kendi egemenliğimizi koruyoruz. Bütün ülkelerden ittifaklar farklı olabilir, müttefikler farklı olabilir. Biz şu an NATO üyeliğinden ziyade Ukrayna'nın dış politikada ve iç politikada tam anlamda egemenliğinden bahsediyoruz.

TÜRKİYE İLE BİRÇOK KONUDA DIŞ POLİTİKA GÖRÜŞLERİMİZ AYNI

Türkiye'nin tutumu her açıdan çok önemli ve burada bu tutumunu çok takdir ediyoruz Ukrayna olarak. Çünkü zaten iki ülke de Karadeniz ülkesidir. Bu bölgede biz yaşıyoruz. Onun için bu bölgeyle biz ilgileneceğiz ilk önce. Herhangi bir Batı veya Doğu ülkesi değil, biz ilgileneceğiz. İkinci olarak biz Türkiye'den her anlamda destek aldık. Hem siyasi destek, diplomatik destek, hem de savunma sanayii konusunda da ilişkilerimiz son derece iyi gelişiyor. Mesela Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın en son ziyareti de çok olumlu değerlendirildi. Artık diplomat olarak değil de analist olarak, eksper olarak çalışıyorum. Mesela işte eksperler arasında ve halk seviyesinde bile bu çok olumlu karşılandı. Çünkü bu zor günlerde sayın Cumhurbaşkanı bize geldi, destekte bulundu açık açık. Biz Kırım'ın işgalini tanımıyoruz ve tanımayacağız, hatta SİHA'lar konusunda iş birliklerimiz devam edecek, Rusya'nın tutumuna rağmen, ne olursa olsun biz yine de çalışacağız.

Birçok konuda dış politika görüşlerimiz aynı. Zaten hem Ukrayna'nın hem de Türkiye'nin istediği bir tek şey var, o da Karadeniz'de istikrar, barış ve güvenliktir. Onu sağlamak için işbirliklerimizi geliştiriyoruz ve daha da geliştireceğiz. Zaten bu saatten sonra artık hangi ülke, hangi blokun, hangi uluslararası örgütün üyesi olmak isterse istesin yeter ki bu konuda kendisinin karar verme hakkı olsun. Hem Türkiye hem Ukrayna olarak biz bunu savunuyoruz.

TÜRKİYE, UKRAYNA'NIN EN ÖNEMLİ 3 MÜTTEFİKİ ARASINDA GÖRÜLÜYOR

Geçtiğimiz günlerde bir araştırma yapıldı, daha çok dış politikayla ilgilenen uzmanlar arasında. Şimdiki Ukrayna'nın müttefikleri arasındaki 3 veya 5 en önemli ülkeyi söyleyin denildi. Türkiye mesela ilk 3 ülke arasına girdi. İngiltere vardı, ABD vardı, bir de Türkiye vardı. Yani bence bu çok önemli bir gelişme. Dolayısıyla da yeter ki biz bunu konuşurken ve haberleri paylaşırken bunu aklımızda tutalım.

Ukraynalı uluslararası İlişkiler Uzmanı, Doç. Dr. Yevgeniya Gaber konuşmasını, "Ukrayna büyük oyunun küçük aktörü değil, diğer ülkelerle eşit haklara sahip, egemen, bağımsız bir ülkedir" sözleriyle tamamladı.

DOÇ. DR. YEVGENİYA GABER KİMDİR?

Doç. Dr. Yevgeniya Gaber halen Carleton Üniversitesi (Kanada), Norman Paterson Uluslararası İlişkiler Okulu, Modern Türkiye Araştırmaları Merkezi'nde misafir kıdemli araştırmacıdır. Bundan önce Ukrayna Başbakanı Dış Politika Danışmanı, Ukrayna Dışişleri Bakanlığı Diplomatik Akademisi Direktör Yardımcısı, Ukrayna'nın Ankara Büyükelçiliği'nde İkinci Sekreter (siyasi işler) ve Odesa Ulusal Mechnikov Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü'de Doçent olarak çalıştı.

Kıyiv Şevchenko Milli Üniversitesi'nde Siyaset Bilimi Bölümünden mezun olan Gaber aynı üniversitede Uluslararası İlişkiler alanında yüksek lisans ve doktorasını tamamladı. Araştırma alanlarını, özellikle Ukrayna ve Türkiye'nin güvenlik ve dış politikaları odağında Avrupa ve Karadeniz bölgesel güvenliğini kapsamaktadır. Gaber ayrıca diplomasi araştırmaları, özellikle diplomatik yorumlama, kültürlerarası iletişim, uzman ve bilim diplomasisi alanında uzmanlaşmıştır.

Kendi uzmanlık alanlarında Ukrayna'da ve yurtdışında çeşitli akademik dergiler ve medya da dahil olmak üzere çok sayıda yayın yaptı. Ukraince, Rusça, İngilizce ve Türkçeyi akıcı olarak konuşan Gaber, orta seviyede Fransızca bilmektedir.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.