Tuncer Kalkay: İşgale karşı duruşumuz aynı kararlılıkla devam ediyor!

Kırım Vakfı Başkanı Tuncer Kalkay, 18 Mart 2024 tarihinde Kırım Haber Ajansı (QHA) ile gerçekleştirdiği özel röportajda, Vakfın çalışmalarını, 9 Mart 2024'te gerçekleşen Kırım Tatar Teşkilatları Platformunun toplantı gündemini, 18 Mayıs 1944 Sürgünü ve Soykırımı'nın 80. yılında tertip edilecek anma programını ve 2 yılı aşkın süredir devam eden Rusya'nın Ukrayna’ya karşı topyekûn işgal girişimi sonrasında Türkiye'ye gelen Kırım Tatarlarının yaşadığı sorunlara yönelik yürüttükleri faaliyetleri anlattı.

"VAKFIMIZIN TEMEL ÖZELLİKLERİNDEN BİRİSİ KIRIM KÜLTÜRÜNÜN YAŞATILMASI"

Tuncer Kalkay, Kırım Vakfının kuruluş sürecini ve amaçlarına ilişkin olarak, Kırım Derneğinin kurumsal kimliğinin sürdürülebilmesi, yaşatılabilmesi ve desteklenmesi amacıyla 1999 yılında, Kırım Derneğinin o dönemki Genel Başkanı Dr. Ahmet İhsan Kırımlı'nın çabalarıyla kurulduğunu kaydederek sözlerini şöyle sürdürdü:

"Vakfımızın tabii ki temel özelliklerinden birisi Kırım kültürünün yaşatılması. Bununla ilgili olarak eski değerlerimizin günümüze taşınması, yani var olan değerlerimizin ortaya çıkarılması bağlamında çalışmalarımızı başlattık. Kırım Derneğinin kurumsal kimliğiyle alakalı olarak da hem maddi hem manevi yönden yine çalışmalarımız devam ediyor. Zaten ofisimiz de aynı yerde, aynı mekânı kullanarak çalışmalarımızı devam ettiriyoruz."

Vakıf olarak en çok önem verdikleri konunun Kırım Tatarları ile ilgili daha önceden yapılan ancak günümüze taşımayan ya da bilinmeyen çalışmaları gündeme getirmek olduğunu belirten Kalkay, "O bakımdan şu anda Türkiye'de yapılan eserleri biz gündemimize almaya başladık. Göç konusunda Türkiye'deki yerleşimleri inceleyen eserleri, Kırım Türklerinin Türkiye'nin kuruluşunda vermiş olduğu katkıları ve Hakan Kırımlı Hocamızın eseriyle Kırım Hanlık sülalesi Gerayları işledik. Buradaki amacımız hem bu çalışmaları teşvik etmek hem de bilinmeyen konuları bugüne taşımak, dolayısıyla yaşamasını sağlamak." dedi.

"KTMM'NİN HER İKİ BİNASI TÜRKİYE'DEKİ KIRIM TATARLARININ DİREKT KATKILARIYLA SAĞLANDI"

Kalkay, 9 Mart 2024'te Kırım Tatar Teşkilatları Platformunun teşkilât temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirdiği toplantıyla ilgili şu açıklamalarda bulundu: 

"Kırım'ın ilk defa işgalinden sonra, bir asırdan fazla süren kitlesel göçlerin sonucunda Kırım Tatarlarının vatan edindiği en önemli yerlerden birisi de Türkiye. Kırım Tatarları, Türkiye Cumhuriyeti'yle birlikte kendi geleceklerinin kararını verdi. Türkiye Cumhuriyeti'yle birlikte bu kutsal birliktelikte yol aldılar. Bununla birlikte anavatanlarından da hiçbir zaman vazgeçmediler. 18 Mayıs 1944 tarihinde vatanlarından koparılarak sürgüne gönderilen Kırım Tatarlarının, 1980'li yılların sonuna doğru sürgün yerlerinden vatanlarına dönmeye başladıkları, yeniden filizlendikleri vatan mücadelesinde, vatandaşlarını yalnız bırakmadılar. Onların yerleşimlerine ve millî müesseselerini kurmalarına katkı sağladılar. Kırım Tatar Milli Meclisinin her iki binası da Türkiye'deki Kırım Tatarlarının direkt maddi katkılarıyla sağlandı. Bununla birlikte, Kırım'da yeniden kök salındığı, filizlenmeye başlandığı dönemde pek çok destekleri oldu. 27 Şubat 2014 tarihinde Parlamento baskını olduğunda, aynı gün burada Ukrayna Büyükelçiliği ile birlikte, neler yapabiliriz diye ortak bir toplantı yaptık. 3 gün içerisinde Türkiye genelinde organize olarak o günün şartlarıyla Ankara'da büyük bir miting yapmıştık. 10 yıl önce başladığımız mitingler, hem bu işgal günlerinde hem 18 Mayıs 1944 anma günlerinde hem de Numan Çelebicihan'ın şehadet günlerinde devam etti. 10 yıldan beri bizim duruşumuz devam ediyor. Bu yıl, hem bu işgalinin 10 yılı, sürgünün 80. yıl dönümü ve Ukrayna'ya yapılan saldırıların 2. yıl dönümü olması vesilesiyle ayrı bir eee önem arz diyor."

18 MAYIS 1944 SÜRGÜNÜ VE SOYKIRIMI'NIN 80. YILI ANMA PROGRAMI ESKİŞEHİR'DE

Eskişehir'de gerçekleşen toplantının da bu öneme binaen, Kırım Tatar teşkilâtları olarak neler yapılabileceği gündemiyle toplandığını kaydeden Kalkay, "Bu bahsettiğimiz günlerle alakalı olarak işgale karşı duruşumuzun aynı şekilde devam ettiğini, bu işgali kabul etmediğimizi, yine Rusya'nın Ukrayna genelinde başlatmış olduğu saldırganlığına karşı duruşumuzun devam ettiğini göstermek amacıyla bir araya geldik. Yine vatanımızda müsaade edilmeyen matem günlerimizi Türkiye'de daha önceki yıllarda yaptığımız gibi 80. yılına yaraşır bir şekilde yapılmasına bu toplantıda karar aldık. 18 Mayıs 2024 tarihinde Türkiye'de faaliyet gösteren bütün Kırım Tatar teşkilatlarla bir araya geleceğiz. Yine hem bu sürgünümüzü ve matem günümüzü anacağız hem de tek vücut halinde vatanımızda zor durumda olan, vatanımızda baskı gören, kaçırılan, esaret altında tutulan, Rusya'nın değişik yerlerine gönderilen vatandaşlarımızın yalnız olmadıklarını hissettirmek için Eskişehir'de olacağız." ifadelerini kullandı.

Tuncer Kalkay son olarak, Vakfın Rusya'nın 2014 yılında Kırım'ı işgal etmesi ve Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne karşı 2022 yılında saldırı başlatmasının ardından Türkiye'ye gelmek zorunda kalan Kırım Tatarlarına yönelik çalışmaları hakkında ise, "İlk olarak Vakfımızın ve Derneğimizin imkanlarıyla bunlara cevap vermeye çalışıyoruz. Vakfımızın imkanları ölçüsünde onları misafir edebiliyoruz. Ayrıca yine imkanlarımız çerçevesinde odalar ve evler kiralıyoruz. Bu vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını imkanlarımız ölçüsünde karşılamaya çalışıyoruz. Yine bu süreçte Türkiye'deki ikamet izinleri başta olmak üzere diğer konularda yardımcı olmaya çalışıyoruz. Ama bu insanlarımız daha iyi imkanları bulduğu takdirde başka ülkelere de gidebiliyor. Özellikle İrlanda'ya buradan çok sayıda insanımız gitti." açıklamasında bulundu.