Ebru'dan Türkmen halısına, Marama'dan Koza İşi'ne: Türk dünyası geleneksel el sanatları
Ebru'dan Türkmen halısına, Marama'dan Koza İşi'ne: Türk dünyası geleneksel el sanatları
Türk kültürünün ortak millî unsurlarının kumaşa, ahşaba, kağıda yansıması geleneksel Türk el sanatları, Türk kültürünün tarihî kodlarını el işçiliğiyle nesilden nesile aktarıyor.
Oluşturulma Tarihi: 22 Kasım 2024, Cuma 00:58
Güncellenme Tarihi: 22 Kasım 2024, Cuma 12:10
Geleneksel Türk Sanatı Ebru
Geleneksel Türk Ebru sanatı; suyun üzerine yapılan bir kâğıt süsleme sanatı olarak Orta Asya’dan İpek Yoluyla Türkistan’a yayıldı. İsmi Farsça “bulutumsu” anlamındaki “ebr” kelimesinden gelen Türk ebru sanatı, eski zamanlarda kitaplarının kapaklarına ve sayfa kenarlarına diğer el sanatları Hüsn-ü Hat ve tezhip ile birlikte icra edildi. Öte yandan zamanla kendi başına bir sanat olarak kabul edilen Ebru sanatından yapılan bir eserin taklidi mümkün değil. Bu bakımdan yapılan her ebru, dünyada tek olma özelliğine sahip.
Kırım Tatar Dokuması
Kırım Tatar kadınlarının “pidali” adı verilen dokuma tezgahlarında “Kıbrıs” denilen peşikir, evciyar, elbez, maramada gibi ürünler dokumuştur. Marama dokumalarında kalın ve ince pamuk ipliği aynı anda kullanılmış, “uzatha” denilen çözgü iplikleri ve “atma” adı verilen atkı iplikleri, desen yapmak için kalın pamuk iplikleri kullanılmıştır. Kırım Tatar kadınlarının geleneksel kıyafetlerinde büyük bir öneme sahip olan maraba dokumalarıyla iki yana ayırarak ördükleri saçlarının uçlarına nazardan korunmak amaçlı saç duası takarlar. Kırım’da yapılan marabaların, Yengi, Tollu, Toprak bastı, Ağır Yün ve Ference denilen türleri ve çeşitli anlamları vardır.
Azerbaycan Türklerinin Kelağayı El Sanatı
Azerbaycan Türkü kadınlar için dört köşeli ipek iplikten yapılan geleneksel baş örtüsü: Kelağayı geleneksel el sanatı. İpekçilik ülkesi Azerbaycan’da ipek kumaşların geleneksel motiflerle bezenmesi ile elde edilen kelağayı örtülerinin ilk örneği, 5-7. yüzyılda Mingeçevir’deki altın işlemeli ipekten yapılan başörtüsü olarak bilinir. Geleneksel Azerbaycan motiflerinden “buta”nın ve diğer motiflerin ahşap baskılarla ipek kumaşlara basılmasıyla elde edilen Kelağayı, güzelliğin, iffetin, haysiyetin, saygının ve sadakatin sembolü olmasının yanı sıra, Azerbaycan'ın tarihini, kültürünü ve geleneklerini yansıtır.
Özbek Seramik El Sanatı
Özbek Seramik el sanatı, dünyanın en eski ve en iyileri seramik sanatları arasında yer alır. Tarihî İpek Yolu ile Türkistan coğrafyasına yayılan Özbek Seramik el sanatında bitki özlerinden elde edilen kök boyalar kullanılır. Özbekistan’ın kendine has mavisi lapis lazuli taşının veya yabani ıshor bitkisinin elde öğütülmesinden elde edilir. Çömleklerin üzerine resmedilen motifler ise, Özbek sözlü geleneğinden gelir. Çömleklerle birlikte tarihî şehir Semerkant’ta yer alan medreseleri de süsleyen Özbek seramik sanatı, babadan oğula geçen Özbek kültürünün göz alıcı sanatlarından biridir.
Kırgız Keçe İşçiliği
Kırgız Türk erkeklerinin kendilerine has millî başlıklarının kökleri eskilere, göçebe yaşama kadar uzanır. Tefskayık-ters dikiş ile süslenen başlıklar; giyen kimin yaşına, bayrama, mateme, düğüne, savaşa ve mevsime göre değişiklik gösterir. Keçeden yapılan Malakay başlığını, genç erkek çocukları; değerli kürklerden dikilen Tebetey başlığını, 50 yaş üstü erkekler; fikir ve hürriyeti temsil eden beyaz keçeden üretilerek üzerine geleneksel Kırgız desenleri işlenen Kalpak başlığını, tüm Kırgız erkekleri takmaktadır.
Dünyaya Nam Salmış Türkmen Halıları
Türkmen halıları, Türkmen Türk kültürünün sembollerinden biri olarak, anneden kıza aktarımla yaşamaya devam eder. Göçebe kültürün derin izlerini taşıyan Türkmen halıları, Yurt adı verilen çadırların her köşesinde kullanılır. Bununla birlikte kadim el işçiliği ile dokunan Türkmen halıları, yüzyıllar boyunca dayanır. Goli adı verilen desenleri ve kendine has kırmızısı ile bir sanat eseri olan Türkmen halıları, günde 3 bin düğüm atılarak yapılır.
Uygur Türklerinin Ayakkabı Ustacılığı
Uygur Türklerinin geleneksel el sanatları arasında yer alan geleneksel ayakkabıcılık, Uygur Türklerinde ne zaman ortaya çıktığı tam olarak bilinmemekle birlikte Tanrı dağlarının kuzey ve güneyinde bulunan ayakkabı kalıntıları ve bazı tarihî kaynaklardaki bilgiler, Uygur Türklerinin yaklaşık 4 bin yıldır geleneksel ayakkabıcılığı icra ettikleri gösterir. Deriden veya keçi kılından yapılan ve geleneksel Uygur motifleri işlenmiş ayakkabılar; “seper (karvançe) ötük”, “halka ötük”, “pes paşna/ara paşna ötük”, “tüz mese”, “toğra tumşuk mese” ve “buğday tumşuk mese” olarak çeşitlenir. Uygur Türklerinin doğrudan günlük hayatlarında ve kültürel yaşamlarında yansımış olan bu el sanatı, Uygur Türklerinin kültürel aktarımın bir parçası olmaya devam eder.
Kazakların Süsleme Sanatı
Kazakların süsleme sanatı biz keste, bir süsleme sanatı olarak süzeni tekniğinin yorganlara, yastıklara, geleneksel Kazak kıyafetlerine, örtülere ve gelin ve damat çeyizlerine uygulanmasıdır. Biz keste Kazakistan’da en fazla duvar keçesi anlamına gelen “tus kiyiz” denilen kumaşın ince ve hafif keçe ile astarlanmasıyla elde edilen duvar askılarında kullanılır. Bununla birlikte işlenen her motifin farklı anlamlara gelir. Tabak motifi kabile işaretiyken, çanak motifi bir Kazak boyu olan Tabın’ın savaş parolası olma özelliği taşıyor.
Kıbrıs Türklerinin Koza İşi El Sanatı
Koza işi el sanatı, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde ipek böceği kozalarının işlenmesiyle yapılır. Kıbrıs Türk kültüründe ipek kumaşlarla ve ipek kadifelerle birlikte kullanılan kozalar, evlerin en güzel köşelerinde; bir aile fotoğrafının etrafında ya da askere giden nişanlısının resmini süsler. İpek böceğinin kozasından çıkıp kelebeğe dönüşüyle geride kalan kozalarla dokunan Koza işi, Kıbrıs Türklerinin kültürel aktarımının el sanatıyla birleştiği noktalardan biri olarak aktarılmaya devam ediyor.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Ebru'dan Türkmen halısına, Marama'dan Koza İşi'ne: Türk dünyası geleneksel el sanatları
Türk kültürünün ortak millî unsurlarının kumaşa, ahşaba, kağıda yansıması geleneksel Türk el sanatları, Türk kültürünün tarihî kodlarını el işçiliğiyle nesilden nesile aktarıyor.
Oluşturulma Tarihi: 22 Kasım 2024, Cuma 00:58
Güncellenme Tarihi: 22 Kasım 2024, Cuma 12:10
Geleneksel Türk Sanatı Ebru
Geleneksel Türk Ebru sanatı; suyun üzerine yapılan bir kâğıt süsleme sanatı olarak Orta Asya’dan İpek Yoluyla Türkistan’a yayıldı. İsmi Farsça “bulutumsu” anlamındaki “ebr” kelimesinden gelen Türk ebru sanatı, eski zamanlarda kitaplarının kapaklarına ve sayfa kenarlarına diğer el sanatları Hüsn-ü Hat ve tezhip ile birlikte icra edildi. Öte yandan zamanla kendi başına bir sanat olarak kabul edilen Ebru sanatından yapılan bir eserin taklidi mümkün değil. Bu bakımdan yapılan her ebru, dünyada tek olma özelliğine sahip.
Kırım Tatar Dokuması
Kırım Tatar kadınlarının “pidali” adı verilen dokuma tezgahlarında “Kıbrıs” denilen peşikir, evciyar, elbez, maramada gibi ürünler dokumuştur. Marama dokumalarında kalın ve ince pamuk ipliği aynı anda kullanılmış, “uzatha” denilen çözgü iplikleri ve “atma” adı verilen atkı iplikleri, desen yapmak için kalın pamuk iplikleri kullanılmıştır. Kırım Tatar kadınlarının geleneksel kıyafetlerinde büyük bir öneme sahip olan maraba dokumalarıyla iki yana ayırarak ördükleri saçlarının uçlarına nazardan korunmak amaçlı saç duası takarlar. Kırım’da yapılan marabaların, Yengi, Tollu, Toprak bastı, Ağır Yün ve Ference denilen türleri ve çeşitli anlamları vardır.
Azerbaycan Türklerinin Kelağayı El Sanatı
Azerbaycan Türkü kadınlar için dört köşeli ipek iplikten yapılan geleneksel baş örtüsü: Kelağayı geleneksel el sanatı. İpekçilik ülkesi Azerbaycan’da ipek kumaşların geleneksel motiflerle bezenmesi ile elde edilen kelağayı örtülerinin ilk örneği, 5-7. yüzyılda Mingeçevir’deki altın işlemeli ipekten yapılan başörtüsü olarak bilinir. Geleneksel Azerbaycan motiflerinden “buta”nın ve diğer motiflerin ahşap baskılarla ipek kumaşlara basılmasıyla elde edilen Kelağayı, güzelliğin, iffetin, haysiyetin, saygının ve sadakatin sembolü olmasının yanı sıra, Azerbaycan'ın tarihini, kültürünü ve geleneklerini yansıtır.
Özbek Seramik El Sanatı
Özbek Seramik el sanatı, dünyanın en eski ve en iyileri seramik sanatları arasında yer alır. Tarihî İpek Yolu ile Türkistan coğrafyasına yayılan Özbek Seramik el sanatında bitki özlerinden elde edilen kök boyalar kullanılır. Özbekistan’ın kendine has mavisi lapis lazuli taşının veya yabani ıshor bitkisinin elde öğütülmesinden elde edilir. Çömleklerin üzerine resmedilen motifler ise, Özbek sözlü geleneğinden gelir. Çömleklerle birlikte tarihî şehir Semerkant’ta yer alan medreseleri de süsleyen Özbek seramik sanatı, babadan oğula geçen Özbek kültürünün göz alıcı sanatlarından biridir.
Kırgız Keçe İşçiliği
Kırgız Türk erkeklerinin kendilerine has millî başlıklarının kökleri eskilere, göçebe yaşama kadar uzanır. Tefskayık-ters dikiş ile süslenen başlıklar; giyen kimin yaşına, bayrama, mateme, düğüne, savaşa ve mevsime göre değişiklik gösterir. Keçeden yapılan Malakay başlığını, genç erkek çocukları; değerli kürklerden dikilen Tebetey başlığını, 50 yaş üstü erkekler; fikir ve hürriyeti temsil eden beyaz keçeden üretilerek üzerine geleneksel Kırgız desenleri işlenen Kalpak başlığını, tüm Kırgız erkekleri takmaktadır.
Dünyaya Nam Salmış Türkmen Halıları
Türkmen halıları, Türkmen Türk kültürünün sembollerinden biri olarak, anneden kıza aktarımla yaşamaya devam eder. Göçebe kültürün derin izlerini taşıyan Türkmen halıları, Yurt adı verilen çadırların her köşesinde kullanılır. Bununla birlikte kadim el işçiliği ile dokunan Türkmen halıları, yüzyıllar boyunca dayanır. Goli adı verilen desenleri ve kendine has kırmızısı ile bir sanat eseri olan Türkmen halıları, günde 3 bin düğüm atılarak yapılır.
Uygur Türklerinin Ayakkabı Ustacılığı
Uygur Türklerinin geleneksel el sanatları arasında yer alan geleneksel ayakkabıcılık, Uygur Türklerinde ne zaman ortaya çıktığı tam olarak bilinmemekle birlikte Tanrı dağlarının kuzey ve güneyinde bulunan ayakkabı kalıntıları ve bazı tarihî kaynaklardaki bilgiler, Uygur Türklerinin yaklaşık 4 bin yıldır geleneksel ayakkabıcılığı icra ettikleri gösterir. Deriden veya keçi kılından yapılan ve geleneksel Uygur motifleri işlenmiş ayakkabılar; “seper (karvançe) ötük”, “halka ötük”, “pes paşna/ara paşna ötük”, “tüz mese”, “toğra tumşuk mese” ve “buğday tumşuk mese” olarak çeşitlenir. Uygur Türklerinin doğrudan günlük hayatlarında ve kültürel yaşamlarında yansımış olan bu el sanatı, Uygur Türklerinin kültürel aktarımın bir parçası olmaya devam eder.
Kazakların Süsleme Sanatı
Kazakların süsleme sanatı biz keste, bir süsleme sanatı olarak süzeni tekniğinin yorganlara, yastıklara, geleneksel Kazak kıyafetlerine, örtülere ve gelin ve damat çeyizlerine uygulanmasıdır. Biz keste Kazakistan’da en fazla duvar keçesi anlamına gelen “tus kiyiz” denilen kumaşın ince ve hafif keçe ile astarlanmasıyla elde edilen duvar askılarında kullanılır. Bununla birlikte işlenen her motifin farklı anlamlara gelir. Tabak motifi kabile işaretiyken, çanak motifi bir Kazak boyu olan Tabın’ın savaş parolası olma özelliği taşıyor.
Kıbrıs Türklerinin Koza İşi El Sanatı
Koza işi el sanatı, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde ipek böceği kozalarının işlenmesiyle yapılır. Kıbrıs Türk kültüründe ipek kumaşlarla ve ipek kadifelerle birlikte kullanılan kozalar, evlerin en güzel köşelerinde; bir aile fotoğrafının etrafında ya da askere giden nişanlısının resmini süsler. İpek böceğinin kozasından çıkıp kelebeğe dönüşüyle geride kalan kozalarla dokunan Koza işi, Kıbrıs Türklerinin kültürel aktarımının el sanatıyla birleştiği noktalardan biri olarak aktarılmaya devam ediyor.