Çin ve Rusya'dan ABD'ye yönelik benzeri görülmemiş istihbarat tehdidi

ABD, yeni onaylanan strateji planı ile uluslararası casusluk faaliyetlerini zayıflatmayı hedefliyor. Bu strateji, ABD’yi tehdit eden casusluk faaliyetlerinin, özellikle Rusya ve Çin’in öncülüğünde, eşi benzeri görülmemiş bir düzeye ulaştığını vurguluyor.

BİDEN: ÇİN VE RUSYA EN BÜYÜK TEHDİT

ABD Başkanı Joe Biden, geçen hafta imzaladığı Ulusal Karşı Casusluk Stratejisi'nde Rusya, Çin, İran ve Kuzey Kore’yi başlıca tehdit olarak sıraladı. Özellikle Rusya ve Çin, “en büyük casusluk tehditleri” olarak tanımlandı. Ancak bu belgede, bu ülkelerin giderek daha agresif hareket ettiği ve hatta diğer ülkelerle iş birliği yaparak ABD’yi hedef aldığına dikkat çekiliyor.

KÜRESEL CASUSLUK İŞ BİRLİĞİ ARTIYOR

Strateji, ABD’nin karşı casusluk yetkililerinin, başlıca rakiplerin daha sık iş birliği yaptığını ve bu durumun tehditleri artırdığını gözlemlediğini belirtiyor. Çin, Rusya ve İran’ın casusluk faaliyetlerinin çoğunun hâlâ keşfedilmediği de vurgulanıyor. Ayrıca, “ticari varlıkların” rolünün giderek daha önemli hale geldiği ifade ediliyor.

TEKNOLOJİK ARAÇLAR VE TİCARİ ŞİRKETLERİN ROLÜ BÜYÜYOR

Yabancı casusluk ajanslarının, gözetleme ve veri toplama amaçlı geniş çapta kullanılan ürünlere yöneldiği belirtiliyor. Casusların, ABD hükümeti ve özel sektöre ait kritik sistemlere teknoloji yoluyla sızdığı da ifade ediliyor. “Artan sayıda ticari şirket, yüksek kaliteli siber saldırı araçlarını piyasaya sürerek, ağlarımızı ve personelimizi tehdit eden yabancı casusluk aktörlerinin sayısını artırıyor” deniliyor.

RUSYA VE ÇİN ABD SEÇİMLERİNE MÜDAHELE ETMEYİ PLANLIYOR

Amerikan istihbarat yetkilileri, Rusya’nın yaklaşan ABD başkanlık seçimlerine müdahale etmek için Rus özel şirketlerine yöneldiğini belirtiyor. Ayrıca, Çin’in de Çin, Orta Doğu ve Latin Amerika’daki şirketleri kullanarak dezenformasyon faaliyetleri yürüttüğü ve diğer etki operasyonları gerçekleştirdiği ifade ediliyor.

"DEVLET DIŞI AKTÖRLER DE BU DURUMU TAKLİT EDİYOR"

Başkan Biden, yeni stratejiyi tanıtırken, “Yabancı istihbarat ve güvenlik ajansları ile onların temsilcileri, en hassas bilgilerimizi, teknolojilerimizi ve fikri mülkiyetimizi elde etmeye çalışıyor. Devlet dışı aktörler de bu durumu taklit ediyor" ifadeleriyle stratejinin, ABD’nin yabancı casusluk tehditleriyle başa çıkmak için avantajlı bir konumda olmasını sağlayacağını belirtti.