Akmescit bölgesindeki Saraylı Kıyat (Mirnoye) ve Ataş Kıyat (Beloglinka) köylerinin girişinde köylerin tarihi adlarının yer aldığı tabelaların yerleştirilmesi ile ilgili kararı destekleyen Saraylı Kıyat Köy Şurası üyeleri alenen ölümle tehdit edildi.
Haber Giriş Tarihi: 15.12.2016 01:49
Haber Güncellenme Tarihi: 15.12.2016 01:55
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
Akmescit bölgesindeki Saraylı Kıyat (Mirnoye) ve Ataş Kıyat (Beloglinka) köylerinin girişinde köylerin tarihi adlarının yer aldığı tabelaların yerleştirilmesi ile ilgili kararı destekleyen Saraylı Kıyat Köy Şurası üyeleri alenen ölümle tehdit edildi.
İşbirlikçilerce hadsiz ve çirkin bir şekilde, daha önce Karadeniz'de sürgün esnasında bir tekneye bindirilerek batırılmasıyla katledilen Arabat köylülerine atfen Saraylı Kıyat Köy Şurası üyelerinin Karadeniz’e atılması teklif edildi.
Kırımlı sivil toplum aktivistleri Natalya Krıjko, Rusya’nın “Partiya Rosta” (Büyüme Partisi) Rusya Devlet Duması’na eski milletvekili adayı Aleksandr Talipov ve Tavriya Birliği sivil toplum kuruluşunun eski Başkan Yardımcısı Liliya Didenko’nun Facebook sosyal ağında yaptıkları tartışmada, tarihi adların yer aldığı tabelaların yerleştirilmesi ve köylerin adlarının değiştirilmesi olarak adlandırdıkları teklifte Kırım Tatar Milli Meclisi’nin izi olduğunu ileri sürdüler.
Liliya Didenko, “Söz konusu fikrin menbaının Orkapı (Perekop) ötesinde olduğunu düşünüyorum… Artık Ukrain etkisinin yanı sıra Meclis etkisi de ortaya çıkıyor…” dedi.
Irk temelli ayrımcılık örneği sergiledikleri bu mesajlarda Kırım Tatar sürgününde hayatını kaybeden insanlar üzerinden korkunç göndermelerde bulunmaktan çekinmediler.
Krıjko ise, söz konusu kararın başlatıcısının Saraylı Kıyat Şurası üyesi Snaver Halilov’un olduğunu bildirdi. Buna cevaben sivil toplum aktivisti Talipov, “bu üyenin aynı yere gönderilmesini”, Krıjko ise Halilov gibi şura üyeleri için bir trenin sipariş edilmesini teklif ettiler.
Trenlerin Kırım’ın dışına gidemediği belirtilince Krıjko, farklı düşünceye sahip olanlarla mücadele etmek için daha sert önlemler teklif ederek: “O zaman bir mavna sipariş edilsin ve Karadeniz’in en derin yerine gönderilsinler… Böylece onların sadece yüzleri hatırlanır” ifadesini kullandı.
Bilindiği gibi 18 Mayıs 1944 sürgününün ardından Kırım'daki Arabat köyünün boşaltılmasının unutulunca, Sovyet işgalciler buradaki Kırım Tatarlarını köhne bir gemiye bindirerek mahzene kapattıktan sonra gemiyi Karadeniz açıklarında batırmışlardı. İşgalci Rusya yanlıları, hadsiz mesajlarında bu insanlık dışı eylemi, sanki kabahatlerini itiraf edercesine kinayeli mesajlarına alet etmekten çekinmediler.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
İşbirlikçilerden aleni ölüm tehdidi!
Akmescit bölgesindeki Saraylı Kıyat (Mirnoye) ve Ataş Kıyat (Beloglinka) köylerinin girişinde köylerin tarihi adlarının yer aldığı tabelaların yerleştirilmesi ile ilgili kararı destekleyen Saraylı Kıyat Köy Şurası üyeleri alenen ölümle tehdit edildi.
Akmescit bölgesindeki Saraylı Kıyat (Mirnoye) ve Ataş Kıyat (Beloglinka) köylerinin girişinde köylerin tarihi adlarının yer aldığı tabelaların yerleştirilmesi ile ilgili kararı destekleyen Saraylı Kıyat Köy Şurası üyeleri alenen ölümle tehdit edildi.
İşbirlikçilerce hadsiz ve çirkin bir şekilde, daha önce Karadeniz'de sürgün esnasında bir tekneye bindirilerek batırılmasıyla katledilen Arabat köylülerine atfen Saraylı Kıyat Köy Şurası üyelerinin Karadeniz’e atılması teklif edildi.
Kırımlı sivil toplum aktivistleri Natalya Krıjko, Rusya’nın “Partiya Rosta” (Büyüme Partisi) Rusya Devlet Duması’na eski milletvekili adayı Aleksandr Talipov ve Tavriya Birliği sivil toplum kuruluşunun eski Başkan Yardımcısı Liliya Didenko’nun Facebook sosyal ağında yaptıkları tartışmada, tarihi adların yer aldığı tabelaların yerleştirilmesi ve köylerin adlarının değiştirilmesi olarak adlandırdıkları teklifte Kırım Tatar Milli Meclisi’nin izi olduğunu ileri sürdüler.
Liliya Didenko, “Söz konusu fikrin menbaının Orkapı (Perekop) ötesinde olduğunu düşünüyorum… Artık Ukrain etkisinin yanı sıra Meclis etkisi de ortaya çıkıyor…” dedi.
Irk temelli ayrımcılık örneği sergiledikleri bu mesajlarda Kırım Tatar sürgününde hayatını kaybeden insanlar üzerinden korkunç göndermelerde bulunmaktan çekinmediler.
Krıjko ise, söz konusu kararın başlatıcısının Saraylı Kıyat Şurası üyesi Snaver Halilov’un olduğunu bildirdi. Buna cevaben sivil toplum aktivisti Talipov, “bu üyenin aynı yere gönderilmesini”, Krıjko ise Halilov gibi şura üyeleri için bir trenin sipariş edilmesini teklif ettiler.
Trenlerin Kırım’ın dışına gidemediği belirtilince Krıjko, farklı düşünceye sahip olanlarla mücadele etmek için daha sert önlemler teklif ederek: “O zaman bir mavna sipariş edilsin ve Karadeniz’in en derin yerine gönderilsinler… Böylece onların sadece yüzleri hatırlanır” ifadesini kullandı.
Bilindiği gibi 18 Mayıs 1944 sürgününün ardından Kırım'daki Arabat köyünün boşaltılmasının unutulunca, Sovyet işgalciler buradaki Kırım Tatarlarını köhne bir gemiye bindirerek mahzene kapattıktan sonra gemiyi Karadeniz açıklarında batırmışlardı. İşgalci Rusya yanlıları, hadsiz mesajlarında bu insanlık dışı eylemi, sanki kabahatlerini itiraf edercesine kinayeli mesajlarına alet etmekten çekinmediler.
Son Haberler