Kırım Tatar meselesi, uluslararası hukuk meselesidir

Kırım Tatar Milli Meclisi’nin diplomatik misyonlar ve Ukrayna'da kayıtlı uluslararası kuruluşların temsilcileri ile her yıl yaptığı görüşmelerin dördüncüsü 15 Aralık tarihinde Kiev’de gerçekleştirildi.
 
Görüşmenin konusu “Kırım’ın Rus işgali koşullarında insan haklarının ihlali ve Kırım Tatar halkı temsilcilerinin uğradığı takibat: Ukrayna ve uluslararası toplum tarafından sağlanabilecek olası koruma imkânları” oldu.

27253

Ukrayna Cumhurbaşkanı’nın Kırım Tatarlarından Sorumlu Yetkilisi, Ukrayna milletvekili, Kırım Tatar halkının milli lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu ve Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı, Ukrayna milletvekili, Dünya Kırım Tatar Kongresi Başkanı Refat Çubarov, Kırım Tatar Milli Meclisi üyeleri, aktivistler ve Kırım Tatar devlet görevlilerinin katıldığı görüşmeye 28 büyükelçilik ve Ukrayna’da faaliyet gösteren yaklaşık 10 uluslararası kuruluşun temsilcileri iştirak etti.

Toplantıda yaptığı konuşmada, Kırım’ın köklü halkının haklarının iade edilmesi meseleleri ve meseleleri çözme yolları i ile ilgili konuların ele alınması nedeniyle benzer görüşmelerin çok önemli olduğunu belirten Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, “Kırım Tatar meselesi sadece Ukrayna’nın iç meselesi değil de, tüm dünya toplumunun çözmesi gereken mesele” diye kaydetti.

Ülke temsilcilerine Kırım’ı işgal eden yönetimin, Kırım Tatar halkının vatanından acımasızca sürgün edildiği komünist totaliter rejiminden daha kötü olduğunu bildirerek, “Şimdi bizim için en önemlisi Kırım’ın işgalden kurtarılması meselesidir. Rusya yönetiminin tüm araçlarla Kırım Tatarlarını Kırım’ın dışına itmeye çalışacağından şüphem yok. Şimdi dünya toplumunun yaptırımları ve Rusya üzerine baskıyı azaltmaması önemli” dedi.

Kırım’da Türklere yönelik düzensizlik ve işgalci yönetimin tehlikeli politikası konusuna değinen Kırımoğlu, şöyle devam etti: “Kırım Tatarlarıyla evli olanları dahil onlarca Türk aileleri Kırım’dan sürgün ediliyor, Türk şirketleriyle iş yapan işadamları iflasın eşiğine geldi.”
 
Kırım Tatar Milli Meclisi Başkanı Refat Çubarov, “Rus askerlerinin Kırım’a istila etmesinden sonra geçen 21 ay 17 gün içinde Kırım Tatar halkının milli lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, Kırım Tatar Milli Meclisi üyeleri ile birlikte farklı devlet ve uluslararası kuruluşları başkanları ile onlarca görüşme yapıldığını” bildirdi.
 
Ukrayna ve Avrupa ülkeleri yönetiminin Kırım Tatar halkının hakları savunulmasına yönelik olumlu faaliyetler gerçekleştirdiğini ifade eden Çubarov, söz konusu ülkelerin temsilcilerine teşekkürlerini bildirdi. Ayrıca Refat Çubarov, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) temsilcilerinin hazırladığı raporların, işgal edilen Kırım’da Kırım Tatarlarının hakları çiğnenmesi ile ilgili korkunç durumu gösterdiğini ve tüm katılımcılara Ukrayna’nın topraklarının işgalden kurtarılması imkanlarını görüşme çağrısı yaptı.
 
Çubarov, “İşgalden kurtarma konusu, anlaşılmayan nedenlerden dolayı Minsk Anlaşmaları’nın dahil edilmedi. Bu, Kırım’ın gerçekten kaybedilmesine neden olabilir ve Kırım Tatarları işgalcilerin parçalatılmasına bırakılabilir” diye konuştu.

Görüşme ardından Kırım’la ilgili konuların görüşülmesi basına kapalı şekilde devam etti. Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu ve Refat Çubarov, toplantıdan sonra düzenledikleri basın toplantısında görüşme sonuçları ile ilgili bilgi verdi.
 
KTMM Başkanı Refat Çubarov, büyükelçilik ve uluslararası kuruluşların temsilcilerinin Kırım Tatar meselesinin uluslararası hukuk meselesi olduğunu doğruladığını ve adaletin üstün gelmesi için çalışmalarda bulunacaklarında temin ettiğini bildirdi.
 
Kırım Tatar halkının milli lideri Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, toplantının tüm katılımcılarının yarımadada Kırım Tatarlarının haklarının sağlanmasını gözetleyecek Birleşmiş Milletler’in temsilciliğinin kurulması ve Rusya Federasyonuna karşı yaptırımların uzatılması fikrini desteklediğini kaydetti.
 
KTMM Başkanı Çubarov, böylece Kırım Tatar meselesi, işgalden kurtarma, Kırım Tatar halkının durumu, halkın hakları iade edilmesi konularının sadece Ukrayna yanı sıra uluslararası politika gündemine yeniden getirildiğini belirtti.