SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

“Suriye’de ne kadar çok kaos olursa Rusya için o kadar iyi”

Ukrayna’nın eski Türkiye Büyükelçisi ve günümüzde Türkiye ve Kafkasya’dan Sorumlu Özel Görevler Büyükelçisi Sergey Korsunskiy, Türkiye’nin Rusya ve Batı ile ilişkilerini yorumladı.

Haber Giriş Tarihi: 02.12.2016 13:39
Haber Güncellenme Tarihi: 02.12.2016 13:46
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
“Suriye’de ne kadar çok kaos olursa Rusya için o kadar iyi”

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Fırat Kalkanı operasyonunun amaçlarından birinin Suıriye Cumhurbaşkanı Beşşar Esad’ın devrilmesi olduğunu açıkladı. Kremlin, Erdoğan tarafından yapılan bu açıklama'yı “sürpriz” olarak nitelendirdi. Erdoğan’ın Sıriye muhalefetini, Putin’in ise Esad’ı desteklediği dikkate alınırsa Türkiye ve Rusya’nın Suriye çatışmasının çözülmesine yönelik görüşleri farklı.
 
Ukrayna’nın eski Türkiye Büyükelçisi ve günümüzde Türkiye ve Kafkasya’dan Sorumlu Özel Görevler Büyükelçisi Sergey Korsunskiy, QHA’ya yaptığı açıklamada Türkiye’nin Rusya ve Batı ile ilişkilerini yorumladı.
 
Suriye’de ne kadar çok kaos olursa Rusya için o kadar iyi
 
Bir uzlaşmaya varmak mümkün ise, Türkiye ve Rusya nasıl bir şekilde anlaşabilecekler? Suriye, Türkiye-Rusya ilişkileri için ciddi bir engel olabilir mi? Sizce, Türkiye'nin Suriye konusunda bir sonraki adımları ne olabilir?
 
Sergey Korsunskiy: Suriye’deki çatışmanın başlangıcından beri Türkiye, Suriye’deki rejimin değişmesinden yanaydı. Bundan dolayı Erdoğan’ın açıklaması, bir rastlantı olarak kabul edilmemeli. Türk ordusu artık 
Suriye’de bulunduğu için söz konusu açıklama büyük dikkat çekti ve bu, Esad rejiminin devrilmesi amacıyla saldırı olarak değerlendirilebilirdi. Ama benzer yorumun doğru olduğunu düşünmüyorum. Türkiye’nin Suriye’yi işgal etmeyi planlamadığından eminim.

Türkiye’nin, Esad ordusunu düşman olarak gören Suriye’nin muhalif güçlerini desteklemesi başka bir mesele. Rusya için Erdoğan’ın benzer açıklmasının yenilik olması, Moskova’nın Türkiye konusunda doğru değerlendirme yapmadığını kanıtlıyor: onlar, ilişkileri normalleştirme sürecinin başlaması sebebiyle Türkiye’nın tamamen Kremlin’in politikasına uygun şekilde davranması gerektiğini düşünüyorlar, ama bu öyle değil. Türkiye ve Rusya’nın Suriye’deki vazifeleri farklı. Türkiye için terör örgütlerinin faaliyetlerine karşı sınırların güvenliğini sağlamak, sığınmacıların dönebileceği bir tampon bölgesi oluşturmak, Türkiye’nin güneydoğu bölgelerinde istikrarı sağlamak önemli. 
 
Rusya için ise, Suriye’de ne kadar çok kaos olursa o kadar iyi, ne kadar çok sığınmacı olursa o kadar iyi, çünkü Rusya’nın tek hedefi gerginlik bölgesi oluşturmak, Rusya olmadan çözülmesi imkansız olacak bir çatışma oluşturmak. Deneyimlere göre, benzer durumlarda Türkiye sabırlı davranıyor ve ne pahasına olursa olsun karşılıklı anlayış bulmaya çalışıyor. Ancak bunu başaramazsa durum değişir.
 
Bunun dışında ABD’nin yeni idaresinin kurulması beklenmeli ve söz konusu idarenin, Suriye meselesine, stratejik müttefiği Türkiye’nin fikrini dikkate alarak çok dikkatli yaklaşacağı şüphesiz.
 
Türkiye, NATO’nun önemli ve sadık üyesi olarak kalıyor
 
Ankara ve Moskova arasında ilişkilerin normalleşmesi, Avrupa ve çeşitli uluslararası kuruluşların endişelerine neden oldu. Rusya ve Türkiye’nin yeniden yakınlaşmaya başladığı zamanda dile getirilen Türkiye’nin Rusya’yı NATO’ya tercih edeceğine dair tahminler, daha sonra hem Ankara hem NATO tarafından yalanlanmıştı. Rusya Türkiye üzerinden NATO'nun kararlarını etkileyebilir mi?
 
Sergey Korsunskiy: Türkiye NATO’nun sadık ve en önemli üyesi olarak kalıyor. Rusya ile yakınlaşmalar söz konusu durumu değiştirmeyecek. Rusya’nın Türkiye üzerinden NATO kararlarını etkileme olanağının olduğunu düşünmüyorum. Evet, Rusya ve Türkiye arasındaki diyalogun bir kısmı askeri ve askeri-teknik işbirliği ve bu hem NATO üyeleri hem Ukrayna’nın endişe duymasına neden olmuyor değil. Ancak bu alanda belirli bir sonuçlar görünmezken, Türkiye, Birleşmiş Milletler’in kabul ettiği Kırım’da insan hakları ihalleri ile ilgili kararını desteklemenin yanı sıra sponsorlardan biri oldu. NATO, çok ciddi bir örgüt ve bazı ülkelerin Rusya ili işbirliğine yönelik ikili adımları örgütün politikasını değiştirmiyor. Türkiye ise çok pragmatik bir dış politikası olan ülke, ancak Türkiye’nin değiştirilmesi kolay olmayan ilkeleri de var.
 

 

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.