Türkiye Dışişleri Bakanlığı'ndan Sürgünün 70. yıldönümü bildirisi

Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı Kırım Tatar sürgününün 70. yıldönümü münasebetiyle yayınladığı bildiride, Kırım Tatarlarının halkının bugün karşı karşıya oldukları imtihanı, birlik, bütünlük ve sükûnet içinde, demokratik ve barışçıl yöntemlerle aşacaklarına, bu suretle Kırım’daki varlıklarını devam ettirerek, hak ve menfaatlerini koruyacaklarına olan inancı ifade ederek, Türkiye'nin bunun sağlanması için üzerine düşen her türlü görevin gereğini yerine getireceğini kaydetti.

Bildirinin tam metni:

Kırım Tatar Türk halkının 18 Mayıs 1944 yılında Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği tarafından sürgüne gönderilmelerinin 70. yıldönümünü hüzün ve teessürle hatırlıyoruz. Bundan 70 yıl önce bugün, çoğunluğu çocuk ve kadınlardan oluşan 250 bine yakın Kırım Tatar Türkü, gece yarısı silahlı askerlerce evlerinden alınıp, insan onuruna aykırı şartlarda yük vagonlarına doldurulmuş, aç ve susuz olarak anavatanlarından binlerce kilometre uzaklıktaki bölgelere doğru zorla sürülmüş, köklerinden koparılan bu insanların yarısı yolculuk boyunca ve vardıkları yerlerde maruz kaldıkları ağır şartlarda açlık, bakımsızlık ve hastalıktan hayatlarını kaybetmiştir.

Tarihteki bu büyük zulmün yol açtığı, bugün bir kez daha hatırlanan derin acılar, tüm Türk milletinin ortak hafızasında silinmez izler bırakmıştır. Sürgün nedeniyle hayatını kaybeden tüm soydaşlarımızı rahmetle anıyoruz.

Kırım Tatar Türk halkı, onyıllar sonra, (Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu liderliğindeki mücadelesi neticesinde) 1989 yılından itibaren anavatanlarına dönmeye başlamıştır. Bugün halen 100 bin’in üzerinde Kırım Tatar Türkü anavatanları Kırım’a dönememiştir.

Kırım Tatar Türklerine halen içinden geçmekte oldukları olağanüstü şartlarda, güçlü desteğimizi bu vesileyle bir kez daha ifade ediyoruz. Kırım Tatar Türk halkının bugün karşı karşıya oldukları imtihanı, birlik, bütünlük ve sükûnet içinde, demokratik ve barışçıl yöntemlerle aşacaklarına, bu suretle Kırım’daki varlıklarını devam ettirerek, hak ve menfaatlerini koruyacaklarına olan inancımızı yineliyoruz. Türkiye bunun sağlanması için üzerine düşen her türlü görevin gereğini yerine getirecektir.