Ukrayna, BM’ye barış gücü ile ilgili karar tasarısını sundu

Ukrayna, Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’ne Ukrayna’nın doğusuna BM barış misyonunun gönderilmesi ile ilgili yenilenmiş karar tasarısını sundu.
 
Ukrayna’daki bir televizyon kanalında bugün 9 Eylül'de konuyla ilgili açıklama yapan Ukrayna Cumhurbaşkanlığı İdaresi Başkan Yardımcısı Konstantin Yeliseyev, “Yenilenmiş karar tasarısı, birkaç gün önce Güvenlik Konseyi ortaklarımıza verildi. Tabii ki çalışmalara devam etmeye hazırız” diye kaydetti.
 
Yeliseyev barış misyonunun gönderilmesinin ancak ilgili kararın kabul edilmesinden birkaç ay sonra mümkün olacağını belirtti.

159086

Ayrıca Konstantin Yeliseyev, Eylül ayında Ukrayna Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko'nun New York’ta Birleşmiş Milletler Genel Kurulu ve Güvenlik Konseyi toplantılarında konuşacağını da hatırlattı.
 
Daha önce Ukrayna Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko’nun, Eylül ayında düzenlenecek Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu’nda Donbas’a barış gücü gönderilmesini isteyeceği bildirilmişti. Poroşenko konuyla ilgili olarak, “Barış gücü fikrini ben gelecek ay New-York’ta BM Genel Kurulu’nda sunmayı planlıyorum. Evet, saldırgan ülke BM Güvenlik Kurulu’nun daimi üyesi ve maalesef veto hakkına sahip, ancak bu bizi söz konusu çözüme ulaşmamızdan alıkoymamalı.” demişti.
 
Ardından 5 Eylül tarihinde Rusya Federasyonu Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya tarafından desteklenen teröristler ve Ukraynalı askerler arasında çatışmaların sürdüğü Ukrayna’nın Donbas bölgesine Birleşmiş Milletler (BM) barış gücünün gönderilmesinin “yerinde” olduğunu ifade ederek Rusya Dışişleri Bakanlığı’na Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne ilgili kararı sunma görevi verdiğini bildirdi.
 
Putin’in ilgili açıklamasını eleştiren Ukrayna Dışişleri Bakanlığı, Rusya Devlet Başkanı’nın açıklamasının Ukrayna’nın doğusundaki çatışmanın tarafı olarak Rusya’nın saldırganlığını Ukrayna’ya ait bir iç çatışma olarak gösterme ve barış operasyonu fikri ile asıl amaçlarını kamufle etme çabası olduğunu, bu atılımın Donbas’ta barışın ve Ukrayna’nın toprak bütünlüğünün yeniden tesis edilmesine yönelik esas amaca ulaşılmasına yardımcı olmayacağını kaydetti.