SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Bahçesaray

QHA - Kırım Haber Ajansı - Bahçesaray haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Bahçesaray haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Topçu'dan Kırım Tatarlarının çilekeş doktoru Ahmet Özenbaşlı'yı anma mesajı Haber

Topçu'dan Kırım Tatarlarının çilekeş doktoru Ahmet Özenbaşlı'yı anma mesajı

Türkiye Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, Türk dünyasında aydınlanmanın büyük öncüsü, ünlü Kırım Tatar fikir adamı İsmail Bey Gaspıralı’nın açtığı yoldan yetişmiş nadide şahsiyetlerden birisi olan Dr. Ahmet Özenbaşlı'yı anma mesajı yayımladı. 4 Aralık 1958'de yaşama gözlerini yuman Özenbaşlı'nın vefatının 67. münasebetiyle yayımladığı mesajında Yalçın Topçu, şu ifadelere yer verdi: Kırım'ın ve kadim halkı Tatar soydaşlarımızın özgürlük davası için ömrünün 6 yılını çalışma kampında, 8 yılını cezaevinde geçiren Kırım Tatar Türklerinin çileli doktoru Ahmet Özenbaşlı'yı vefatının yıldönümünde (4 Aralık 1958) saygı ve rahmetle anıyoruz. El-Fatiha!.. DR. AHMET ÖZENBAŞLI KİMDİR? Kırım Tatarı siyaset ve fikir adamı Dr. Ahmet Özenbaşlı 10 Şubat 1893’te Bahçesaray’da doğdu. Babası ressam ve hattat Seyit Abdullah Özenbaşlı, Tercüman Gazetesine şiirler ve makâleler yazan bir sanat adamıydı. İlkokulu bitirdikten sonra Akmescit lisesinde okumaya başlayan Ahmet Özenbaşlı’nın, ailesinin ekonomik durumu babasının hastalığı nedeniyle kötüleşmişti. Yetenekli ve akıllı bir çocuk olan Ahmet’in eğitim masraflarını, Kırımlı hayırseverlerin kurduğu ”Hayriye Cemiyeti” karşıladı. Kendisini okutan hayırseverleri utandırmayan Ahmet Özenbaşlı, 1914 yılında okulundan dereceyle mezun oldu. Ancak başarılı genç, aldığı madalyanın sevincini yaşayamadan, kendisi için ”Hoca” şiirini yazdığı Gaspıralı İsmail Bey’in ölümüyle sarsıldı. ÖZENBAŞLI, "KIRIM TALEBE CEMİYETİ" VE "VATAN CEMİYETİ" GİBİ KURULUŞLARDA ÖNEMLİ ROL OYNADI 1915 yılında Odesa’daki Novorissiya Tıp Fakültesi’ne giren ve okulunda aktif bir öğrenci olan Ahmet Özenbaşlı, üniversitenin Demokratik Öğrenci Komitesi başkanlığına seçildi. Tıp Fakültesi günlerinde fikir dünyası da şekillenmeye başlayan genç doktor adayı, lise yıllarında Tercüman’ı sürekli takip etmiş, Abdürreşid Mediyev gibi millî yazarların yazılarıyla büyümüştü. Üniversitede ise millî düşüncelerinin olgunlaşmasında İstanbul’da Numan Çelebicihan ve Cafer Seyitahmet Kırımer tarafından kurulan ”Kırım Talebe Cemiyeti” ve ”Vatan Cemiyeti” önemli rol oynadı. GEÇİCİ KIRIM MÜSLÜMAN İCRA KOMİTESİ ÜYELİĞİNE SEÇİLDİ 1917 yılında Kırım’a dönen Ahmet Özenbaşlı, Geçici Kırım Müslüman İcra Komitesi üyeliğine seçildi. 1917 Kasım’ında toplanan Kırım Tatar Millî Kurultayı’nın üyelerinden biri oldu. Kırım Tatar Millî Kurultayı 26 Aralık 1917’de Anayasasını onayladı ve Kırım Millî Hükumetini kurdu. Ne yazık ki millî hükümetin ömrü çok uzun olamadı. 27 Ocak’ta Akmescit’in işgaliyle ve Hükümet başkanı Numan Çelebicihan’ın tutuklanmasıyla yıkıldı. Ahmet Özenbaşlı, Kırım’dan ayrılmayı reddetti ve diğer arkadaşlarıyla birlikte gizli faaliyetlere başladı. 1921 Ekimi’nde Kırım’da Sovyet hakimiyeti başlamıştı. Milletinin haklarını savunmak için Kırım’dan ayrılmayan Özenbaşlı, Totayköy Öğretmen Okulu’nun müdürlüğüne atandı. Müdürü olduğu okulun öğretmenleri arasında Prof. Bekir Sıtkı Çobanzâde, Asan Çetev, Şevki Bektöre ve Abibullah Odabaş gibi Kırım’ın en değerli aydınları vardı. Ahmet Özenbaşlı yarım bıraktığı tıp eğitimini tamamlamak için Kırım Devlet Üniversitesi’nin Tıp Fakültesi’ne girdi ve buradan sinir hastalıkları doktoru olarak mezun oldu. Akmescit hastanelerinde nöro-patoloji uzmanı olarak görev yapan Özenbaşlı, yalnız bir tıp adamı ve siyasetçi değildi. O aynı zamanda başarılı bir yazar ve yetenekli bir şâirdi. 1917 yılından itibaren gazete ve dergilere, târih ve etnoğrafya alanında makâleler yazmış, yine aynı dönemde ”Çarlık Hâkimiyetinde Kırım Fâciası” adlı kitabını tamamlamıştı. AHMET ÖZENBAŞLI, BOLŞEVİKLER TARAFINDAN YARGILANDI VE 10 YIL SÜREYLE ÇALIŞMA KAMPI CEZASINA ÇARPTIRILDI 1928 yılında Kırımlı aydın ve siyasetçilere tutuklamalar başlamıştı. 12 Nisan gecesi Ahmet Özenbaşlı’nın Akmescit’teki evine gelenler, yaptıkları aramalarda 1917’de kurulan Kırım Millî Hükümeti’ne ait belgeler bulmuşlardı. Millî Hükumetin kurucularından olan Ahmet Özenbaşlı aynı zamanda Millî Fırka üyesiydi. Tüm bunlar Dr. Ahmet Özenbaşlı’nın tutuklanma sebebi oldu. Suçlamalar arasında devrim karşıtlığı ve Türkiye’de muhacerette bulunan Kırım Türkleri ile görüştüğü iddiası da vardı. Ahmet Özenbaşlı yargılandı ve 10 yıl sürecek çalışma kampı cezasına çarptırıldı. Altı yıl sonra 1934’te serbest kaldı ve Uzak Doğu’ya gitti. İkinci Dünya Savaşı sırasında Almanlar tarafından işgal edilen vatanına dönen Özenbaşlı, kendisine yapılan Almanlar ile ittifak tekliflerini reddetti. O, Almanlar’ın Ruslar’dan farklı olmadığını çok iyi biliyordu. Kendisine yapılan tekliflere her şeyden önce milletimin çıkarını gözetirim diye karşılık veren Dr.Özenbaşlı, önce bir zamanlar öğrenci olarak bulunduğu Odesa’ya ardından Romanya’ya gitti. Romanya’da kendisini takip eden Sovyet ajanları tarafından tutuklandı ve Moskova’ya götürüldü. 1947’nin Eylül ayında 25 yıl hapis cezasına çarptırılan Özenbaşlı, Stalin sonrası yumuşama ile cezaevinden çıktığında sene 1955’ti. Sekiz yıllık hapis hayatından sonra çocuklarına kavuşmak isteyen Ahmet Özenbaşlı, Tacikistan’da halalarıyla birlikte yaşayan oğlu Dilaver ve kızı Meryem’i bulmak için Hucand’a gitti. Ailesini buldu ve Hucand’da nöroloji uzmanı olarak çalışmaya başladı. Dr.Özenbaşlı’nın çocuklarıyla mutlu yaşamı ne yazık ki çok uzun sürmedi. Tacikistan’a geldikten üç yıl sonra 4 Aralık 1958 târihinde yaşama gözlerini yumdu. Eski Hucand mezarlığına defnedilen Dr. Ahmet Özenbaşlı’nın vasiyeti, Bahçesaray’da; ”Hocam” dediği Gaspıralı İsmail Bey’in yakınında yatmaktı. 8 Ağustos 1993’te vasiyeti gerçekleştirildi. Kırım Tatarlarının çilekeş doktoru Ahmet Özenbaşlı, kendi vatan toprağında, mânevi hocası Gaspıralı İsmail Bey’in yanında ikinci kez toprağa verildi.

İşgal altındaki Kırım'ın kültürel mirası Hansaray'ın sözde restorasyonu uzatıldı! Haber

İşgal altındaki Kırım'ın kültürel mirası Hansaray'ın sözde restorasyonu uzatıldı!

Sözde tadilat ile Rus işgali altındaki Kırım'da kültürel ve tarihî değerlere zarar vererek Kırım Tatarlarının kültürel geçmişini hedef alan işgalciler, Bahçesaray'daki Hansaray'ın "restorasyon" çalışmasını uzattı. Kırım Yeniden Entegrasyon Derneği, işgalciler tarafından sözde onarım çalışmasının bir yıl daha uzatıldığını bildirdi. Ayrıca onarım çalışmaları için bütçenin 479 miyon rubleye çıkarıldığı belirtildi. Açıklamada; aynı şirketin daha önce Vorontsov Sarayı, Kırlangıç ​​Yuvası ve Canköy'deki Lenin Anıtı gibi yapılarda da büyük miktarları kullandığı aktarılarak, "Bu nedenle, 'yenileme' maliyetinin şimdi 479 milyon rubleye çıkarılması ve 'yenileme' süresinin bir yıl daha uzatılması, büyük olasılıkla da son kez olmayacak olması şaşırtıcı değil." denildi. Kırım Tatar Kaynak Merkezi ise daha önce Rus işgali altındaki Kırım'da kültürel mirası koruma haklarının ihlâl edildiğini vurgulamıştı. Merkez, "Bahçesaray'daki Han Sarayı'nın uzun yıllar süren 'restorasyonu', anıtın özgün görünümünü bozmuş ve UNESCO miras alanı statüsünü tehlikeye atmıştır. Akmescit'te ve Mengli Geray Cami arazisinde kaçak inşaat çalışmaları devam etmektedir; türbenin temelleri ve tarihi yapılar tahrip edilmiştir. Tavriçeski Çersones'te tarihi katmanlar tahrip edilmiş, eserler Rusya Federasyonu'na götürülmüş ve kazı alanına bir açık hava tiyatrosu inşa edilmiştir." bilgisini vermişti. Kırım Yeniden Entegrasyon Derneği, işgalcilerin mart ayında eski bir freksi söktüğünü de belirtimişti. Ressamlar tarafından Hansaray'ın üst duvarına inşa edilen resimlerin sıvayla kapatıldığı bildirilen açıklamada, işgalciler tarafından alaycı bir şekilde tekrar boyanmasının önerildiği ifade edildi. RUSYA, KIRIM TATARLARININ KÜLTÜREL MİRASINI YOK EDİYOR Rusya, Kırım’ı işgal ettikten sonra Yarımada'daki kültür mirasını çalmaya ve yok etmeye başladı. Sözde restorasyon kılıfı altında yapılan tahrifat, zaman zaman gündeme getiriliyor. Ukrayna uzun süredir bu barbarlıkla mücadele etmeye çalışıyor. Rusya, Kırım Tatar saray mimarisinin dünyadaki tek örneği olan Hansaray’ı, restorasyon adı altında yürüttüğü uygulamalarla tahrip ederken, tam anlamıyla bir kültürel soykırıma imza atıyor. İŞGALCİLER KIRIM'DAKİ KIRIM TATAR İZLERİNİ SİLMEK İSTİYOR Kırım Tatarları için Hansaray sadece bir mimari anıt değil, aynı zamanda halkın tarihinin, kültürünün ve Kırım Hanlığı devletinin bir simgesi. Tarihi duvar resminin yok edilmesi ise basit bir hata değil, 11 yıl önce Kırım’ı işgal eden Rusya'nın Kırım Tatar halkının kültürel mirasını yok ederek Kırım’daki Kırım Tatar izlerini silmeyi amaçlayan politikasının bir parçasıdır.

Kırım’da su krizi: Bahçesaray bölgesinde 6 köyde kuyular kurudu Haber

Kırım’da su krizi: Bahçesaray bölgesinde 6 köyde kuyular kurudu

Rusya işgali altındaki Kırım’da su sorunu giderek büyüyor. Bahçesaray bölgesine bağlı altı yerleşim yerinde kuyular tamamen kurudu, halka şimdilik tankerlerle su taşınıyor. İşgalci yönetimin Bahçesaray’daki sözde idare başkanı Anjelika Yastrebova, Yanı Berdak (Trudolyubovka), Ulaklı (Glubokiy Yar), Küçük Süyren (Maloye Sadovoye), Taş Bastı (Bolşoye Sadovoye), Süyren (Siren) ve Albat (Kuybişevo) köylerinde su kaynaklarının tükendiğini açıkladı. İşgalci yetkiliye göre Atçeut (Kazanka) köyünde ise şebekedeki arıza nedeniyle su belirli saatlere göre veriliyor. İşgalciler, Şçastlivenske Barajı’ndan yeni bir hat inşa edilerek bölgenin kısmen su ihtiyacının karşılanacağını, çalışmaların 2026 sonunda tamamlanmasının planlandığını ileri sürdü. Ancak su sıkıntısı sadece Bahçesaray’la sınırlı değil. Sarı Kurdele direniş hareketi, işgal altındaki Kırım’da su kesintilerinin sıklaştığını, Akmescit (Simferopol) ve Aluşta bölgelerinde de uzun süren su kıtlığının yaşandığını bildirdi. Aluşta’da bazı mahalleler iki haftadır susuz kalırken, şehir sokaklarına teknik su temini için bidonlar yerleştirildi. KIRIM’DAKİ SU KAYNAKLARI HIZLA TÜKENİYOR İşgal yönetimi krizi sıcak hava gibi doğal sebeplerle açıklamaya çalışsa da uzmanlar farklı nedenlere dikkat çekiyor. Kıyiv-Mohıla Akademisi Milli Üniversitesi Doğa Bilimleri Fakültesi Dekanı Yevhen Hlobıstov’a göre su kıtlığının başlıca sebepleri, kaynakların Rus ordusunun ihtiyaçları için kullanılması, Rusya’dan nüfus aktarımıyla artan tüketim ve yıllardır süren kontrolsüz yeraltı suyu kullanımı. Bu faktörler hem miktarı hem de kalitesi azalan su kaynaklarını hızla tüketiyor. Daha önce Rus işgali altındaki Kırım’da, Sak bölgesinde kuraklık nedeniyle “doğal afet kaynaklı yerel acil durum tehdidi” ilan edilmişti. Ayrıca Aluşta yakınlarındaki Körbekül (İzobilnenskoye) Barajı neredeyse tamamen kuruduğunu bildirilmişti. ????Rus işgali altındaki Kırım’da, Aluşta yakınlarındaki Körbekül (İzobilnenskoye) Barajı neredeyse tamamen kurudu. Bir zamanlar Güney Kıyı’nın en büyük su kaynaklarından biri olan baraj, yıllarca aşırı kullanım, bakım eksikliği ve rekor sıcaklar nedeniyle bugün neredeyse yok olmuş… pic.twitter.com/iHVNF4zN3f — QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) August 19, 2025

Tarak Tamgalı bayrak 107 yıl önce Hansaray'da yükseldi: Kırım Halk Cumhuriyeti'nin kuruluş yıl dönümü Haber

Tarak Tamgalı bayrak 107 yıl önce Hansaray'da yükseldi: Kırım Halk Cumhuriyeti'nin kuruluş yıl dönümü

26 Aralık 1917 tarihinde Bahçesaray’da toplanan ilk Kırım Tatar Milli Kurultayı, Kırım Anayasası’nı kabul ederek Kırım Halk Cumhuriyeti’nin kurulduğunu ilan etti. Demokratik esaslarla kabul edilen millî hükûmet, Türk dünyasında da bir ilki temsil ediyor. 9 Aralık 1917’de Bahçesaray’da açılışını yapan Kırım Tatar Milli Kurultayı, 26 Aralık 1917 tarihinde oylanıp kabul edilen Kanun-u Esasî (Anayasa) ile birlikte Kırım Halk Cumhuriyeti esasını da kabul etmişti. Böylece Kurultay kendisini Kırım Halk Cumhuriyeti’nin meclisi olarak ilan ederken; meclise daimi reis olarak Hasan Sabri Ayvaz, Cafer Ablayev ve Ablâkim İlmiy seçilmişti. Dünya tarihinde ilk kez kadınların seçme ve seçilme hakkını birlikte kullandığı Kurultay Vekilleri seçimleri ile Kırım Tatarları Kurultaya katılmak üzere 5’i kadın 76 vekil belirlemişti. KIRIM TATAR HALKININ GÖK BAYRAĞI HANSARAY’IN ÜZERİNDE YÜKSELDİ: KIRIM HALK CUMHURİYETİ VE NUMAN ÇELEBİCİHAN Kurultay’a Yarımada'nın dört bir yanından gelen yaklaşık 10 bin Kırım Tatarı iştirak etti. Kongre, Kırım’ın farklı halklarının temsilcileri, Ukrayna Sovyetlerinin olağanüstü temsilcileri ve Letonya’daki teşkilatları selamlarken, Rusya’da yaşayan Türk halklarından çok sayıda kutlama telgrafı alındı. Aynı zamanda Kırım, Ukrayna, Polonya, Litvanya ve Batı Rusya Müslümanlarının Müftüsü de olan 32 yaşındaki Numan Çelebicihan'ın kurduğu hükûmet, Bolşeviklerin işgaline dek varlığını sürdürebildi. Kurultaydan kısa bir süre önce Çelebicihan konuşmasında, Kırım Tatarlarının yeni siyasi programını ilan etti: “Kırım’ı korumak için, Kırım’da kendi kanunlarımızı ve düzenimizi kurmak için Kırım Müslümanları Kurultayını toplamaya karar verdik. Çünkü Kurultay, yüzlerce yıldır Türkler tarafından düzen ve adaleti sağlayan yasama organı olarak tanınmaktadır… Kurultay, Kırım’ın diğer sakinleriyle adil ve beraber yaşama ilkesini hayata geçirmek istiyor… Kırım yarımadasında çeşitli renklerde birçok zarif gül, zambak, lale vardır. Ve bu lâtif ruh-i naz çiçeklerin hepisinin kendilerine has bir güzelligi, kendilerine has lâtif kokuları var. Bu güller, bu çiçekler Kırım’da yaşayan milletler: Tatarlar, Ruslar, Ermeniler, Yahudiler, Almanlar ve diğerleridir. Kurultayın maksadı onları bir yere toplayıp hepsinden güzel ve nefis bir buket yapmaktır, güzel Kırım adasında hakiki ve medeni bir İsviçre tesis etmektir.” Kırım halklarının farklı renklerde bir buketle böylesine şiirsel bir karşılaştırması halen Çelebicihan’ın en ünlü ifadesi olarak kabul edilmektedir. İşte o zaman ilk kez “Ant Etkenmen” marşı seslendirilmiş ve Kırım Tatarlarının Gökbayrağı, Hansaray’ın üzerinde yükselmiştir. İlk Kurultay, 18 gün devam etti. Bu süre içinde Kurultay, Anayasa’yı kabul etti, devletçiliğin temellerini attı ve parlamentoyu kurdu. Dönemin kaynaklarına göre Kırım Tatarlarının önerdiği anayasa, gayet demokratik bir yapıdaydı. Belgede kadın erkek eşitliği, eşit oy hakkı, ayrıcalıkların ve mülklerin kaldırılması, kişisel ve kamusal yaşam özgürlüğü düzenlendi. Anayasada kadın erkek eşitliği, eşit oy hakkı, ayrıcalıkların ve sınıfların kaldırılması, kişisel ve kamusal yaşam özgürlüğü öngörülüyordu. Daha Kurultay’dan önce Müslüman İcra Komitesi Amet Özenbaşlı başkanlığındaki heyeti Kıyiv’e Ukrayna Milli Radası yönetimine, Mihaylo Gruşevskiy ve Volodımir Vinniçenko ile müzakerelere gönderdi. Mücadelenin bu aşamasında hem Ukrainler hem Kırım Tatarları kendi halkları için bağımsızlık kazanmaya çalışıyorlardı. KIRIM HALK CUMHURİYETİ BOLŞEVİK İŞGALİ NEDENİYLE AKAMETE UĞRADI 14 Ocak 1918’de Akmescit’e Bolşevikler girdi ve Kurultay’ın çalışmalarını durdurdu, liderlerini mevcut olmayan bir anlaşmayı ihlal etmekle suçladı. Kırım’dan kanlı kızıl terör dalgası başladı. Dışişlerinden sorumlu Cafer Seydahmet Türkiye’ye ulaşabildi. Numan Çelebicihan tutuklandı ve deniz birliklerine mensup anarşistler tarafından Akyar'a (Sivastopol) götürüldü. 27 gün hapis tutulduktan sonra kurşuna dizildi ve cesedi Karadeniz’e atıldı. İki ay süren sıkı çalışmadan sonra Kırım Tatarlarının milli hareketi inanılmaz kayıplara uğradı. Kırım Tatar tarihçi Gülnara Bekirova, verdiği bir demeçte bu yaşananları, "Ya kalıp belli bir süreliğine bu sistemin bir parçası haline geliyorsun, ama yine de seni öldürüyorlar (Bolşeviklerin ülkesi böyle gelişiyordu işte), ya da gidiyorsun, vatandan uzakta yaşıyor ve ordaki süreçlere dahil olamıyorsun ama bir şekilde hayatını kurtarıyorsun. Öte yandan, Numan Çelebicihan’ın siyasi faaliyetleri sadece bir yılı kapsıyor, ama biz onu bir kahraman olarak hatırlıyoruz ve Kırım Tatar halkı yaşadığı sürece -ki ebediyen yaşayacağını ümit ediyorum- Kırım Tatar halkının varlığı için verdiği 12 aylık mücadele için, Kırım Tatarlarını kendi toprağının sahibi yapma çabaları için bu ismi hep hatırlayacağız" sözleriyle özetledi. 26 Aralık 1917'de Kırım Tatar halkının Tarak Tamgalı Gökbayrağı, Hansaray üzerinde yükseldi. Kırım Tatar halkının bağımsızlığa olan azminin nişanesi olan Kırım Halk Cumhuriyeti, halen hafızalardaki yerini koruyor.

Bursa'da Bahçesaray Çorbacısı açıldı! Haber

Bursa'da Bahçesaray Çorbacısı açıldı!

Kırım Gelişim Vakfı Bursa Şube Başkanı Haluk Yaşayanlar tarafından Bursa'nın Kestel ilçesine bağlı Barakfaki bölgesindeki sosyal tesisin içinde Lezzet Durağı Bahçesaray Çorbacısı açıldı. 22 Haziran 2024 tarihinde yapılan açılış töreninde TURKSİD, Eskişehir Kırım Derneği, Kırım Derneği Gebze Şubesi, Düzce Kırım Derneği, Kırım Derneği Afkyonkarahisar Şubesi, Kırım Ailesi ve tekstil alanında iş insanları ile birlikte geniş bir katılım oldu. Açılış, kurdele kesimiyle başladı. Ardından Rus saldırıları nedeniyle Ukrayna'dan Eskişehir'e gelen ve faaliyetlerini Eskişehir'de yürüten Kırım Ailesi çocukları Kırım Tatar halkının geleneksel oyunlarından biri olan Kaytarma'yı oynadı. Ayrıca törende restoran, tarak tamgalı gök bayrak Kırım Tatar bayrağın renkleriyle süslendi. KIRIM TATAR YEMEKLERİ MENÜYE EKLENECEK Yaşayanlar, konuyla ilgili olarak Kırım Haber Ajansına (QHA) yaptığı değerlendirmede çorbacının isim babasının Kırım Tatar Teşkilatları Platformu, Kırım Gelişim Vakfı Başkanı Ümit Şilit'e ait olduğunu söyledi. Yaşayanlar, Rus işgali altındaki Kırım'ın Bahçesaray kentine özlem duyduklarını belirtti. Restoranın Ankara-Bursa yolu üzerinde olduğunu belirten Yaşayanlar, ulaşımın rahatlıkla sağlanabildiğini aktardı. Ayrıca Yaşayanlar, zamanla Bahçesaray Çorbacısı'nda çibörek, şorpa gibi Kırım Tatar yemeklerini de menüye ekleyeceklerini dile getirdi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.