SON DAKİKA
Hava Durumu

#Birleşmiş Milletler

QHA - Kırım Haber Ajansı - Birleşmiş Milletler haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Birleşmiş Milletler haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Cumhurbaşkanı Tatar: Holguin’den beklentim; Kıbrıs'ta son yarım asırda yaşananları en iyi şekilde tahlil edip, bunları raporuna yansıtmasıdır Haber

Cumhurbaşkanı Tatar: Holguin’den beklentim; Kıbrıs'ta son yarım asırda yaşananları en iyi şekilde tahlil edip, bunları raporuna yansıtmasıdır

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin Cuellar 8 Mayıs'ta ile görüştü. Görüşmenin ardından Tatar ve Holguin görüşmeye dair basın açıklaması yaptı.  TATAR'DAN CUELLAR'A "KENDİSİNDEN BEKLENTİM; YAZACAĞI RAPORDA, BÜTÜN BU GERÇEKLERİ, KIBRIS'TA SON YARIM ASIRDA YAŞANANLARI EN İYİ ŞEKİLDE TAHLİL EDİP, BUNLARI RAPORUNA YANSITMASIDIR" Holguin'e yürüttüğü bütün çalışmalardan dolayı teşekkür eden Cumhurbaşkanı Tatar, “Kendisinden beklentim; yazacağı raporda, bütün bu gerçekleri, Kıbrıs'ta son yarım asırda yaşananları en iyi şekilde tahlil edip, bunları raporuna yansıtmasıdır. Çünkü kendisi altı aydır muhataplarıyla Kıbrıs meselesinin özünü anlama ve tekrar öğrenme fırsatı bulmuştur. Dolayısıyla, bütün bunları, Kıbrıs Türk halkını yapılan haksızlıkları ve Kıbrıs Rum halkının nasıl pozisyonunu istismar ederek esas itibarıyla Kıbrıs’ta çözümsüzlüğün esas kaynağı olduğunu rapora yansıtması benim temennim ve dileğimdir.” ifadelerini kullandı.  ULUSLARARASI TOPLUM KIBRIS'TA KALICI ÇÖZÜMÜ DESTEKLİYOR  Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin Cuellar, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a bazı ülkelere yaptığı ziyaretlerden bahsettiğini ve uluslararası toplumun Kıbrıs'ta kalıcı çözümü desteklemesinin önemli olduğunu düşündüğünü aktardı. Holguin, yapıcı bir görüşme gerçekleştirdiğini ve Tatar’ın pozisyonunu yinelediğini ifade ederek “Artık sorumluluk liderlerdedir.” dedi. TATAR-HOLGUIN İKİNCİ GÖRÜŞMESİ Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar,  Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri’nin Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin Cuellar ile KKTC Cumhurbaşkanlığında ikinci kez bir araya gelmişti. Cumhurbaşkanı Tatar ile Temsilci Holguin’in 2 Şubat'ta gerçekleşen ikinci görüşmesine, ilk görüşmede yer alan heyetler katılmamıştı. Baş başa geçen görüşme yaklaşık 30 dakika sürmüştü. Holguin görüşmede, Kıbrıs’ta bulunduğu süre içinde yaptığı temaslarla ilgili izlenimlerini Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile paylaşmıştı. Cumhurbaşkanı Tatar ise, yeni ve resmî bir müzakere sürecinin başlaması için KKTC'nin egemen eşitlik ve eşit uluslararası statüsünün teyit edilmesi gerektiğinin bir kez daha altını çizmişti.

Srebrenitsa Soykırımı ile ilgili son karar BM'de! Haber

Srebrenitsa Soykırımı ile ilgili son karar BM'de!

Avrupa'nın İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra gördüğü en büyük katliamların yaşandığı Bosna Hersek Savaşı'nın (1992-1995) acı izi hala hafızalardaki yerini koruyor. Bosna Hersek'in Srebrenitsa kentinde 8 binden fazla Müslüman Boşnak'ın katledildiği Srebrenitsa Soykırımı Birleşmiş Milletlerin (BM) gündeminde.  ULUSLARARASI SOYKIRIMI ANMA GÜNÜ İLE İLGİLİ SON KARAR BM'DE Bosna Hersek'in BM daimi temsilcisi Zlatko Lagumdzija, 11 Temmuz'u "Srebrenitsa'daki Uluslararası Soykırımı Anma Günü" kabul eden nihai karar teklifinin BM Genel Kurulu Başkanı Dennis Francis'e ve BM'deki tüm daimi misyonlara gönderildiğini duyurdu. 1 Mayıs 2024 tarihinde açıklama yapan Büyükelçi Lagumdzija, "Çeşitli kapsayıcı danışma turundan sonra, cross-regional core group (bölgeler arası çekirdek grup) tarafından hazırlanan "Srebrenitsa 1995 Soykırımı Uluslararası Anma Günü" karar tasarısı, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu Başkanı Dennis Francis'e ve tüm BM Daimi Misyonlarına gönderildi. 1 Mayıs kutlu olsun!" ifadelerini kullandı.  Nakon više krugova inkluzivnih konsultacija, Finalni prijedlog Rezolucije “Medjunarodni Dan refleksije i komemoracije Genocida u Srebrenici 1995”, od strane “cross- regional core group”, otišao prema Predsjedniku @UN_PGA i svim stalnim misijama u UN. Sretan 1. Maj! — Zlatko Lagumdžija (@LagumdzijaZ) May 1, 2024 "GELECEKTE SOYKIRIM OLAYLARININ ÖNLENMESİ İÇİN ANMADIR" BM'nin son karar metninde "Srebrenitsa'daki soykırımın inkarını tarihi bir olay olarak koşulsuz olarak kınamakta ve üye devletleri, eğitim sistemleri de dahil olmak üzere, aynı zamanda bir işaret olarak uygun programlar geliştirerek yerleşik gerçekleri korumaya çağırmaktadır. Gerçeklerin inkarını, çarpıtılmasını ve gelecekte soykırım olaylarının önlenmesi için anmadır" ifadeleri yer aldı. Ayrıca BM, Srebrenitsa'daki soykırımın sorumluları da dahil olmak üzere, uluslararası mahkemeler tarafından savaş suçları, insanlığa karşı suçlar ve soykırımla suçlananları yücelten eylemleri kayıtsız şartsız kınadığı belirtildi. SREBRENİTSA KATLİAMI NASIL GERÇEKLEŞTİ? 1992’de Yugoslavya’dan ayrılarak bağımsızlığını ilan eden Bosna Hersek, 3 buçuk yıl süren bir savaşa sahne olacaktı. Birleşmiş Milletler (BM) tarafından güvenli bölge ilan edilen Srebrenitsa’nın, can güvenliği tehlikesi yaşayan 25 bin sığınmacıya yuva olması bekleniyordu. Ancak, burası binlerce insana mezar oldu. Tarihler 11 Temmuz 1995’i gösterdiğinde Srebrenitsa’yı korumakla yükümlü Birleşmiş Milletler Temsilcisi Hollandalı Albay Ton Karremans ve 400 kişilik sözde Hollandalı Barış Gücü askeri, bölgeyi Sırpların eline teslim etti.  Sonradan “Bosna Kasabı” olarak anılacak olan savaş suçlusu Sırp Komutan Ratko Mladiç, bir ilkokulun öğretmenler odasında atılan imza ile Srebrenitsa’da Müslümanların katledilmesi için Sırp güçlerine emir verdi.  Evlerinden “Elleriniz yukarıda dışarı çıkın, bir şey olmayacak” sözleriyle çıkarılan Müslüman Boşnaklar, o gün ölüme yürüdü. Kadınlar ve erkekler birbirinden ayrıldı. Tecavüze uğrayan kadınların çocukları ve eşleri ise dağlarda, ormanlarda kurşuna dizildi. Yaşanan insanlık ayıbını örteceğini düşünen Sırplar katliamın izini silmek için öldürülen Boşnakların kemiklerini toplayıp toplu mezarlara gömdü. Yetmedi, uydu görüntüleriyle toplu mezarları gizlemeye kalktılar. Katledilen Boşnakların ahını duyan mavi kelebekler mezarların başında kanat çırpmaya başladı. Böylelikle katliamın kanıtları bir bir ortaya döküldü.  Lahey Uluslararası Adalet Divanı, Srebrenitsa’da yaşanan katliamı, 2007 yılında soykırım olarak nitelendirdi. Bosna kasabı Mladiç ve katliamdan sorumlu Sırplar, savaş suçlusu olarak müebbet hapis cezasına çarptırıldı.  Müslüman olduğu için katledilen 8 bin 372 kimliği tespit edilen Boşnakın, kemikleri her sene katliamın yıldönümünde Potoçari Anıt Mezarlığı’na defnediliyor.  Katliamın acısı yürekleri kanatsa da bilge lider Aliya İzzetbegoviç’in şu sözleri akıllara geliyor: “Ne yaparsanız yapın soykırımı unutmayın. Çünkü unutulan soykırım tekrarlanır”

KKTC Dışişleri Bakanlığı:  BM Barış Gücünün misyonu statüko bekçiliğinden öteye gidememiştir Haber

KKTC Dışişleri Bakanlığı: BM Barış Gücünün misyonu statüko bekçiliğinden öteye gidememiştir

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Dışişleri Bakanlığı, 4 Mart 2024 tarihinde Birleşmiş Milletler (BM) Barış Gücünün adaya konuşlanmasının 60. yılı hakkında yaptığı yazılı açıklamada Barış Gücüne eleştiride bulundu. BM BARIŞ GÜCÜ STATÜKO BEKÇİLİĞİNDEN ÖTEYE GİDEMEDİ KKTC Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada “Kıbrıs Rumlarının kan gölüne çevirdiği Kıbrıs adasında “barışı tesis etmek” ve Kıbrıs Türk halkına karşı uygulanan mezalime son vermek hedefiyle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin 4 Mart 1964 tarih ve 186 sayılı kararı ile görevlendirilen Birleşmiş Milletler Barış Gücü, 60 yılın ardından dünyadaki en uzun 'Barış Gücü' misyonu olmuş, bu süre zarfında barışı tesis etmek veya taraflar arasında bir uzlaşı sağlamaktan ziyade, statüko bekçiliğinden öteye gidememiştir” ifadeleri yer aldı. BARIŞI KORUYAN VE SAĞLAYAN YEGANE TARAF: ANAVATAN TÜRKİYE CUMHURİYETİ Açıklamada, 103 Kıbrıs Türk köyünün BM Barış Gücü de dahil olmak üzere uluslararası toplumun gözü önünde yok edildiği hatırlatılarak “BM Barış Gücü’nün adadaki varlığının yıldönümü bizim açımızdan övgüyle kutlanılacak bir gün değil, aksine özden gelen ve meşru haklarımızın elimizden alındığı tarihin simgesidir. Kıbrıs Türk halkının 11 yıl boyunca yaşadığı mezalime son veren ve bugün hala barışı sağlayan ve koruyan yegane taraf, 1974 yılında 1960 Uluslararası Antlaşmalarından kaynaklanan meşru hakları çerçevesinde adaya müdahale eden Anavatan Türkiye Cumhuriyeti’dir”  vurgusu yapıldı.

Slovenya Avrupa ve Dışişleri Bakanlığı Devlet Sekreteri Stucin: BM Güvenlik Konseyinde bir reforma ihtiyaç var Haber

Slovenya Avrupa ve Dışişleri Bakanlığı Devlet Sekreteri Stucin: BM Güvenlik Konseyinde bir reforma ihtiyaç var

1-3 Mart tarihleri arasında düzenlenen Antalya Diplomasi Forumu’nda "Barış için Yeni Gündem: Barışa Doğru Paradigma Değişimi" başlıklı panel gerçekleşti. Panelde Birleşmiş Milletler (BM) tarafından geçen yıl temmuzda yayımlanan, "Barış İçin Yeni Gündem" başlıklı politika belgesi değerlendirildi. “DÜNYA DEĞİŞİYOR AMA BM DEĞİŞMİYOR” Panelde konuşmacı olarak yer alan Slovenya Avrupa ve Dışişleri Bakanlığı Devlet Sekreteri Marko Stucin, "BM Güvenlik Konseyinde bir reforma ihtiyaç var. Daha önce de söylenmişti bu. Dünya değişiyor ama BM değişmiyor ve son geçen yılda 56 tane ihtilaf sivillerin ölümüne sebep oldu. Bu, aslında son yüzyıldır en yüksek rakam. Biz, şuna şahit oluyoruz, burada bir paradigma değişimi var ve barışa doğru değil ihtilafa, savaşa doğru bir paradigma değişimi var. Bunu tamamıyla tersine çevirmemiz gerekiyor. BM reformu da aslında yapılması gereken en kilit reformlardan biri" dedi. “ÇOK TARAFLI BİR KRİZ” ABD Barış Enstitüsü Başkanı Lise Grande, Ukrayna ve Gazze'de yaşanan durumlara işaret ederek "BM Güvenlik Konseyi, neden işini daha iyi yapamıyor, burada neler oluyor?" sorusunu Slovenya Avrupa ve Dışişleri Bakanlığı Devlet Sekreteri Marko Stucin’e yöneltti. Çok taraflılıkla ilgili bir kriz yaşandığını söyleyen Stucin "Şu an karşı karşıya olduğumuz şey, Ukrayna'da olsun, Gazze'de olsun, medeni dünyanın hareket etmemesi, inanılır gibi değil ama hareket etmiyoruz" dedi.

Azerbaycan'da "yeşil enerjiye geçiş" toplantısı yapıldı Haber

Azerbaycan'da "yeşil enerjiye geçiş" toplantısı yapıldı

Azerbaycan'da bugün Birleşmiş Milletler (BM) Birleşmiş Milletler (BM) İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (UNFCCC) İcra Sekreteri Simon Stiell ile "yeşil enerjiye geçiş” konusunda bir görüşme yapıldı. Azerbaycan Enerji Bakanı Perviz Şahbazov, 2 Şubat 2024 tarihinde gerçekleşen görüşmeye ilişkin açıklamasında, “BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesinin İcra Sekreteri Simon Steele ile COP29 hazırlıkları, karşılıklı işbirliği ve Azerbaycan'ın Yeşil enerjiye geçiş konusundaki faaliyetleri hakkında verimli görüşmeler yaptık” ifadelerine yer verdi. BMT-nin İqlim Dəyişmələri üzrə Çərçivə Konvensiyasının icraçı katibi Saymon Stil ilə #COP29-a hazırlıq işləri, qarşılıqlı əməkdaşlıq və Azərbaycanın #YaşılEnerji keçidi üzrə fəaliyyətinə dair səmərəli müzakirələr apardıq. pic.twitter.com/6tfdTEzWg9 — Parviz Shahbazov (@ParvizShahbazov) February 2, 2024 AZERBAYCAN YENİLENEBİLİR ENERJİ İHRAÇ EDECEK  Yenilenebilir Enerji Kaynakları Devlet Ajansı (AREA) Müdürü Cavid Abdullayev, 18 Ocak’ta gerçekleşen çevrim içi oturumda konuya ilişkin "yeşil enerji" potansiyelinden, mevcut ve gelecekteki projelerden ve yeşil enerjinin ihracat olanakları ve yolları hakkında bilgilendirme yapmıştı. Toplantıda, Azerbaycan’da 2030 yılına kadar 7 gigawatt kapasiteli yenilenebilir enerji projelerinin hayata geçirilmesi ve bu kapasitenin 5 gigawatt'ının ihraç edilmesinin planlandığı açıklanmıştı.

Ukraynalıların yüzde 40'ı insani yardıma ihtiyaç duyuyor Haber

Ukraynalıların yüzde 40'ı insani yardıma ihtiyaç duyuyor

Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne yönelik olarak topyekun saldırı ve işgal girişimi başlatan Rusya, sivilleri hedef almaya devam ediyor. Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (OCHA), can güvenliği tehlikesi yaşayan Ukraynalıların insanî yardıma ihtiyacı olduğunu belirtti. OCHA'dan yapılan açıklamada, Ukrayna genelinde nüfusun yüzde 40'ının insanî yardıma muhtaç olduğu kaydedildi. UKRAYNALILARIN YÜZDE 40'I İNSANİ YARDIMA MUHTAÇ OCHA ve Ukrayna'daki Birleşmiş Milletlerin (BM) misyonu tarafından 9 Ocak 2024 tarihinde yapılan açıklamada, Rusya'nın Ukrayna'da enerji ve kritik altyapı tesislerini bombaladığını hatırlatarak, Ukraynalıların bu kış şartlarında daha zor bir durumda olabileceğine işaret etti. OCHA, 24 Şubat 2022'de başlayan Rus saldırılarının başından bu yana ülkesinde hayata tutunma mücadelesi veren Ukraynalıların 6.3 milyonunun yurt dışına sığınmak mecburiyetinde kaldığını aktardı.   UKRAYNALILAR YENİ YILI SIĞINAKLARDA KUTLADI Öte yandan BM'nin Ukrayna misyonu, "Siviller her gün öldürülüyor ve yaralanıyor, evleri ve kritik altyapıları yok ediliyor. Ocak ayının ilk haftası, Ukrayna'ya 29 Aralık'ta başlayan ve bugüne kadar devam eden bir saldırı dalgası getirdi. Ukrayna'nın dört bir yanındaki aileler, yeni yılı hava saldırısı sirenleri eşliğinde, yer altı barınaklarına ve metrolara sığınarak, istasyonlarında veya evlerinin bodrumlarında kutladı" dedi. Bu kapsamda BM'nin Ukrayna Misyonu oluşabilecek daha kötü şartlar olabileceğini vurgulayarak, ülkelere daha fazla destek için çağrıda bulundu. Misyon tarafından yapılan açıklamada, "Ukrayna ve komşu ülkelerdeki en acil ihtiyaçların karşılanması, Üye Devletler, özel sektör ve ortaklardan artan ve sürekli destek gerektirecektir" ifadesi yer aldı. OCHA, BM'NİN UKRAYNA MİSYONU VE BM ACİL DURUM YARDIM ARASINDA UKRAYNA'YA DESTEK PLANI OCHA ve BM'nin Ukrayna misyonu, BM Acil Durum Yardım Koordinatörü Martin Griffiths ve Mülteciler Yüksek Komiseri Filippo Grandi 15 Ocak 2024'te Cenevre'de Ukrayna için "hayat kurtarmak ve acıyı gidermek için" koordineli plan sunacaklarını duyurdu.

KKTC'nin "iki devletli çözüm" kararlılığı karşısında Rum basını işi yokuşa sürüyor Haber

KKTC'nin "iki devletli çözüm" kararlılığı karşısında Rum basını işi yokuşa sürüyor

Lefkoşa merkezli Yunanca yayımlanan Haravgi gazetesi, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in kişisel temsilcisi olarak atadığı Maria Angela Holguin Cuellar’ı zor bir görevin beklediği değerlendirmesinde bulundu. Rum basını, böylelikle 2024 yılında bu konu üzerinde bir gelişme olabileceğine olumlu bakmayarak daha baştan uzlaşı taraftarı olmadıklarını göstermiş oldu.  Gazete, 7 Ocak’taki haberinde; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin “iki devletli çözüm” kararlılığını taraflar arasında görüş ayrılıklarının bir sebebi olarak değerlendirdi. İki devletli çözüme sıcak bakmayan Rum tarafı, federal çözüme yaklaşacak adımlar atılması gerektiğini iddia etti.  KKTC'NİN TAVRI NET: İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM  Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC), Rum tarafının federal çözüm diretmesine karşı "iki devletli" çözümü kabul etmeleri gerektiğini her defasında vurguluyor. KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar,  daha önce Avrupa Birliği (AB)'nin federal çözüm önerisine de tepki göstererek, iki devletli çözümü yeniden gündeme getirmişti.  "HER 6 AYDA BİR, KIBRIS İÇİN FEDERAL BİR ÇÖZÜM ADINA MASAYA OTURMAMIZI İSTİYORLAR" KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, ABD merkezli basın servisi Politico'ya 10 Aralık 2023'te konuya ilişkin açıklamada bulundu. Kıbrıs Adası'nın güneyi ile kuzeyinin birleşemeyeceğini hatırlatan Tatar, "AB yıllardır aynı şeyi yapıyor, hiçbir şey değişmiyor. Federal anlaşma planları 50 yıl boyunca tartışıldı ama hiçbir şey başarılamadı. Birleşmiş Milletler de Avrupalılar da bunun farkında. Ama her 6 ayda bir, Kıbrıs için federal bir çözüm adına masaya oturmamızı istiyorlar" ifadelerini kullanmıştı.  BM GENEL SEKRETERİ GUTERRES, ŞAHSİ KIBRIS TEMSİLCİSİNİ ATADI Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres 5 Ocak 2024'te 2010 ile 2018 yılları arasında Kolombiya Dışişleri Bakanlığı görevini yürüten Maria Angela Holguin Cuellar'ın Kıbrıs Kişisel Temsilcisi olarak atandığını duyurmuştu. Genel Sekreter, Cuellar’den, ileriye yönelik ortak zemin araması ve Kıbrıs meselesi hakkında kendisine tavsiyelerde bulunması için kendisi adına iyi niyet görevi üstlenmesini istemişti.

İran'daki insan hakları ihlalleri BM Genel Kurulunda Haber

İran'daki insan hakları ihlalleri BM Genel Kurulunda

Birleşmiş Milletler (BM) 70. Genel Kurulu, 19 Kasım 2023 tarihlli kararını oy çokluğuyla kabul etti. Kararda İran'ın kıyafet kuralları gerekçesiyle hapse ve hatta ölüme terk ettiği kadınlara uyguladığı insan hakları ihlalleri yer aldı.  ORTADOĞU'DAKİ SALDIRILARDAN YARARLANAN İRAN, İNFAZ SAYISINI ARTIRDI İran Ulusal Direniş Konseyi'nin (NCRI) Başkanı Meryem Racavi, yaptığı değerlendirmede, kararın dünyakamoyunda fikir birliğine işaret ettiğini dile getirdi. Racavi, "İran, insan hakları, ilke ve standartlarını sürekli ve ciddi bir biçimde ihlal etmektedir. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin tüm maddelerini sürekli ihlal eden bir infaz ve soykırım rejimi, Ortadoğu'daki korkunç savaştan (İsrail'in Filistin'e yönelik saldırıları) yararlanarak infazların sayısını artırdı. 7 Ekim 2023'ten bu yana 245 infaz, Kasım ayında ise aralarında siyasi tutuklular ve isyan kahramanlarının da bulunduğu 120 infaz kaydedildi." bilgisini verdi. "KÜRSEL TOPLUM, İRAN REJİMİ İLE İLİŞKİLERİNİ ASKIYA ALMALI" Racavi yaptığı değerlendirmede, insanlığa karşı suç işleyen ve soykırım uygulayan İran dini lideri Hamaney ve benzer isimlerin adalete teslim edilmesi gerektiğini vurguladı. Dünya kamuoyuna çağrıda bulunan Racavi, "Küresel toplum, bu acımasız rejimi yatıştırmak yerine, mahkumlara yapılan işkence ve infazlar, protestocuların katledilmesi sona erinceye kadar onunla siyasi ve ekonomik ilişkilerini askıya almalıdır." ifadelerini kullandı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.