SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Donbas

QHA - Kırım Haber Ajansı - Donbas haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Donbas haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Zelenskıy: Berlin’de savaşın sona ermesine ilişkin beş kritik belge üzerinde görüşüldü Haber

Zelenskıy: Berlin’de savaşın sona ermesine ilişkin beş kritik belge üzerinde görüşüldü

Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodımır Zelenskıy (Volodimir Zelenski), Berlin’de gerçekleştirilen görüşmelerde savaşın sona erdirilmesine ilişkin beş temel belge üzerinde müzakereler yürütüldüğünü açıkladı. Zelenskıy, belgelerin bir bölümünün güvenlik garantilerini, bir bölümünün ise savaş sonrası yeniden inşa sürecini kapsadığını belirtti. Cumhurbaşkanı Zelenskıy, Ukrayna ile ABD arasında Berlin’de yapılan 2 günlük görüşmelerin ardından pazartesi günü gazetecilere açıklamalarda bulundu. Zelenskıy, güvenlik garantilerinin ABD Kongresi tarafından onaylanmasının ve NATO’nun 5. maddesine benzer nitelikte olmasının hedeflendiğini vurgulayarak, "Bu güvenlik garantilerinin, barış anlaşmalarının veya ateşkesin saldırgan, yani Rusya Federasyonu tarafından ihlal edilmesi durumunda ortaklarımızın hukuken bağlayıcı sorumluluğu haline gelmesi gerekiyor. Bu, NATO'nun 5. maddesinde olduğu gibi bir tepki olmalıdır." ifadelerini kullandı. Güçlü güvenlik garantilerine çok yaklaşıldığını vurgulayan Ukrayna lideri, bu belgeler üzerinde çalışırken ABD ve Avrupa'yı birleştirebilmiş olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Sonucu göreceğiz. Ama bir adım atıldı." dedi. YENİDEN İNŞA İÇİN ÖZEL BİR FON KURULMALI Zelenskıy, müzakerelerde yeniden inşa başlığı altında özel bir fon kurulmasının, enerji altyapısı, okullar, üniversiteler ve diğer kritik alanların onarımının ele alındığını söyledi. Ayrıca savaş nedeniyle evlerini kaybeden yerinden edilmiş kişiler için 70-80 milyar doları bulabilecek bir finansman ihtiyacına dikkat çekti. Hayatını kaybeden askerlerin ailelerine yönelik destek programlarının da gündemde olduğunu belirten Zelenskıy, bunun Ukrayna’nın ahlaki sorumluluğu olduğunu, ancak uluslararası destekle sürecin hızlandırılabileceğini ifade etti. DONBAS SORUNU: REFERANDUM SÖZ KONUSU DEĞİL Cumhurbaşkanı, barış görüşmelerinde anahtar konulardan biri olan toprak meselesi hakkında da bilgi verdi. Donbas’ın geleceğine ilişkin olarak şu aşamada referandum seçeneğinin gündemde olmadığını belirten Zelenskıy, “Şimdilik referandumdan bahsetmiyoruz. Karmaşık bir belge, karmaşık kararlar. Savaş nedeniyle zaten zor olan Ukraynalıların hayatını, şu ya da bu kararla daha da zorlaştırmamak için elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz." dedi. Rusya'nın tutumunun değişmediğini ve Donbas'ı istediklerini söyleyen Zelenskıy, Ukrayna'nın tutumunun ise pratik, gerçekçi ve adil olduğunu ve topraklarını vermeyeceklerini vurguladı. ABD tarafının "Serbest Ekonomik Bölge" teklif ettiğini doğrulayan Zelenskıy, ancak bunun Rusya yönetimi altında bir yapı anlamına gelmediğinin altını çizerek, "Ne hukuken ne de fiilen, geçici olarak işgal altında bulunan Donbas topraklarını Rus toprağı olarak tanımayacağız." dedi.

AB Yüksek Temsilcisi Kallas: Donbas, Rusya için nihai hedef değil Haber

AB Yüksek Temsilcisi Kallas: Donbas, Rusya için nihai hedef değil

Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, Rusya’nın Donbas’ta durmayı planlamadığını ve bu nedenle Ukrayna’nın diğer bölgeleri koruyacak güvenilir güvenlik garantilerine ihtiyaç duyduğunu ifade etti. AB Dışişleri Konseyi toplantısı öncesinde açıklama yapan Kallas, önlerinde yoğun bir diplomatik hafta olduğunu belirterek, özellikle Ukrayna’ya sağlanacak finansman konusunun bu hafta açısından belirleyici olacağını ifade etti. Konuşmasında ayrıca Donbas’ın Putin için nihai bir hedef olmadığını hatırlatan Kallas, “Eğer Donbas düşerse, bu bir kalenin düşmesi anlamına gelir ve ardından tüm Ukrayna’yı ele geçirmeye çalışırlar. Ukrayna düşerse, diğer bölgeler de tehlike altına girer. Tarih bunu bize defalarca gösterdi ve tarihten ders almalıyız.” dedi. Avrupalı liderlere gerçekleri açıkça dile getirme çağrısında bulunan Kallas, “Bir saldırgan var, bir de kurban. Güvenlik garantilerine ihtiyaç duyan taraf Ukrayna’dır, Rusya değil.” diye konuştu. Son 100 yılda Rusya’nın en az 19 ülkeye saldırdığını hatırlatan Kallas, bu ülkelerden hiçbirinin Rusya’ya saldırmadığını vurgulayarak, Moskova’nın güvenlik garantilerine değil, diğer ülkelerin korunmaya ihtiyacı olduğunu söyledi. Kallas ayrıca, ülkelerin NATO’ya katılma isteğinin temel nedeninin Rusya tehdidi olduğuna dikkat çekti. İsveç ve Finlandiya’nın yanı sıra Baltık ülkelerinin de bu nedenle NATO’ya üye olduklarını belirten AB Yüksek Temsilcisi, “Eğer NATO üyeliği mümkün değilse ya da dışlanıyorsa, o zaman güvenlik garantilerinin kâğıt üzerinde kalmaması gerekir. Bunlar gerçek birlikler, gerçek yetenekler olmalı ki Ukrayna kendini savunabilsin.” ifadelerini kullandı.

Tehdit, şantaj, yalan: Putin Ukrayna ile anlaşma imzalamayacağını söyledi! Haber

Tehdit, şantaj, yalan: Putin Ukrayna ile anlaşma imzalamayacağını söyledi!

Savaş suçlusu Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te düzenlenen Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü Zirvesi'nin ardından yaptığı basın toplantısında ABD'nin sözde barış planı taslağını değerlendirdi. RUS TARAFI BARIŞ PLANI TASLAĞINI İNCELEMİŞ Plan taslaklarının ortada olmadığını, istişare ve formüle edilmesi gereken tekliflerin ve sorularının olduğunu ileri süren Putin, "Alaska zirvesi öncesi bu konuları ABD'li müzakerecilerle istişare ettik. Bundan sonra 28 maddelik olası anlaşma listesi oluşturuldu. Bu bize belirli kanallar üzerinden iletildi. Bunu inceledik." dedi. ABD'Lİ YETKİLİLER GELECEK HAFTA MOSKOVA'DA Bu bağlamda Ukraynalı yetkililerin ABD'li yetkililerle Cenevre'de yaptığı görüşmeye değinen Putin, görüşmenin ardından verilen kararın Moskova'ya iletildiğini öne sürdü. Putin, bazı konuların konuşulması gerektiğini sözlerine ekledi. Avrupa'ya saldırma gibi bir hedefinin olmadığını iddialarında yer veren savaş suçlusu devlet başkanı, ayrıca ABD'li yetkililerin gelecek hafta Moskova'yı ziyaret edeceğini söyledi. Putin, Abu Dabi'de Rus ve Ukraynalı özel servis temsilcileri arasında müzakerelerin yapıldığını iddia ederek, görüşmelerin insanî boyutta ve esir takası üzerine olduğunu ileri sürdü. DONBAS TEHDİDİNE DEVAM EDİYOR Öte yandan Donbas topraklarındaki çatışmanın ne zaman son bulacağına yönelik olarak sorulan soruya Putin, Ukrayna birliklerinin geri çekilmesiyle mümkün olacağını, aksi takdirde silah yoluyla hedefe ulaşacaklarını söyleyerek tehdit yağdırdı. PUTİN, ANLAŞMAYA İMZA ATMAYACAK MI? Ukrayna cumhurbaşkanlığı seçimlerinin savaş döneminde yapılmaması nedeniyle başkanlık statüsünün kaybolduğu yönünde hukuksuz açıklamalarda bulunan savaş suçlusu devlet başkanı, "Ukrayna yönetimiyle anlaşmalara imza atmanın anlamı yok." dedi. Böylelikle saldırgan tutumuna devam edeceğine işaret eden Putin'in barış planından çok uzakta olduğu görülüyor.

ABD'nin 28 maddeden oluştuğu iddia edilen "Ukrayna Barış Planı" nedir? Haber

ABD'nin 28 maddeden oluştuğu iddia edilen "Ukrayna Barış Planı" nedir?

Ukrayna'nın tamamına karşı başlattığı topyekûn işgal girişimini sürdüren Vladimir Putin emrindeki işgalci Rus güçleri 24 Şubat 2022'den bu yana sivil ve kritik altyapı tesisi hedefli saldırılarını sürdürüyor. Rusya'nın Ukrayna'ya karşı işlediği insanlık suçu devam ederken, birçok uluslararası basın kuruluşu, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump'ın 28 maddeden oluşan Ukrayna Barış Planı'nı hazırladığını iddia etti. Savaşın sona erdirilmesi üzerine kurulan planda Ukrayna'nın Kırım dahil olmak üzere Donbas bölgesindeki Rus işgalini tanıması, ordusunu küçültmesi, NATO'dan vazgeçmesi ve Rusya'nın G7'ye alınması gibi maddeleri içerdiği ileri sürüldü. Radio Europe Liberty (Özgür Avrupa Radyosu) ise iddia edilen barış planında şu maddelerin yer aldığını öne sürdü: "Herson ve Zaporijya temas hattında 'dondurulacak.' Bölgelerin bir kısmı fiilen Rus kontrolü altında silahsızlandırılmış tampon bölge haline gelecek. NATO Ukrayna'ya asker konuşlandırmayacak, Polonya'ya konuşlandıracak. ABD ve Avrupa, Ukrayna'nın yeniden inşası için büyük bir yatırım paketi başlatacak. Yaptırımlar kademeli olarak kaldırılacak. 'Herkes için herkes' anlayışı ilesivillerin ve çocukların geri dönüşü sağlanacak. Anlaşmanın imzalanmasından 100 gün sonra seçimler yapılacak..." Beyaz Saray Basın Sözcüsü Karoline Leavitt, plan hazırlanırken her iki tarafla da "eşit bir şekilde" görüşmeler yaptıklarını kaydederek söz konusu planın var olduğunu kabul etti. Moskova tarafından ise konuyla ilgili herhangi bir açıklama yapılmadı. WITKOFF SESSİZCE ÇALIŞIYOR ABD Savaş Bakanlığı (Pentagon) üst düzey yetkilileri, Ukrayna-Rusya Savaşı'nı sona erdirme çabalarını görüşmek üzere Kıyiv'e gitmişti. Üst düzey bir yetkili BBC'ye yaptığı açıklamada Trump'ın Özel Temsilcisi Steve Witkoff'un söz konusu teklif üzerine sessizce çalıştığını, savaşı sona erdirme konusunda hem Rusya hem de Ukrayna tarafından görüşler aldığını aktarmıştı. Öte yandan sözde barış planını ilk kez ortaya atan Axios, planın Ukrayna'ya acı vereceğini ama "eşi benzeri görülmemiş" güvenlik garantileri vaat ettiğini öne sürdü. ZELENSKIY'DAN BARIŞ PLANI'NA İLİŞKİN AÇIKLAMA Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodımır Zelenskıy (Volodimir Zelenski) ise dün gece saatlerinde yaptığı açıklamada üst düzey ABD'li yetkililerle görüştüğünü bildirdi. Görüşmede, yetkililerin ABD'nin savaşı sona erdirmeye yönelik bir planın maddeleri olan önerilerini sunduklarını aktaran Cumhurbaşkanı Zelenskıy, "Savaşın ilk günlerinden beri çok basit bir duruşumuz oldu: Ukrayna’nın barışa ihtiyacı var. Gerçek bir barışa; üçüncü bir işgalle bozulmayacak bir barışa... Onurlu bir barışa; bağımsızlığımıza, egemenliğimize ve Ukrayna halkının onuruna saygı duyan koşullara sahip bir barışa... Ve tam da bu koşulları güvence altına almalıyız." ifadelerine yer verdi. Kendi şartlarını ortaya koyduğunu belirten Zelenskıy, öneriler üzerinde çalışılacağını kaydetti. Ayrıca Avrupalı yetkililerle görüşmelere devam ettiklerini vurgulayan Zelenskıy, destekleri için müttefik ülkelere teşekkür etti. Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodımır Zelenskıy, ABD Başkanı Donald Trump ile görüşmeyi beklediğini sözlerine ekledi. "RUSYA'NIN BARIŞ İÇİN BİR İSTEĞİ OLMADIĞININ FARKINDAYIZ" Rusya'nın yaptırımları geciktirmeyi ve savaşı uzatmayı amaçladığını dile getiren Zelenskıy, "Rusya’nın barış için gerçek bir isteği olmadığının da farkındayız." dedi. Zelenskıy, "Ukrayna’nın barışa ihtiyacı var ve dünyada hiç kimsenin diplomasiye zarar veren tarafın biz olduğumuzu söyleyememesi için Ukrayna elinden gelen her şeyi yapacaktır." ifadelerini kullandı.

Rusya, Donetsk'teki stratejik Pokrovsk kentini kuşattı! Haber

Rusya, Donetsk'teki stratejik Pokrovsk kentini kuşattı!

Ukrayna’nın doğusundaki Donetsk bölgesinde yer alan Pokrovsk kenti, Rusya’nın yoğun askeri baskısı altında. Rus askeri bloglarına göre, Rus birlikleri şehri neredeyse tamamen kuşattı ve küçük, hareketli birliklerle şehir içine sızmaya başladı. Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodımır Zelenskıy, şehirde ve çevresinde şiddetli çatışmalar yaşandığını ve lojistik desteğin zorlaştığını belirtti. POKROVSK NEDEN ÖNEMLİ? Pokrovsk, önemli bir kara ve demiryolu kavşağı olmasının yanı sıra, Ukrayna’nın doğu cephesindeki ikmal hatları için kritik bir noktada bulunuyor. Şehir, Donetsk bölgesinin batısında kalan yaklaşık yüzde 10’luk Ukrayna kontrolündeki alanın giriş kapısı olarak görülüyor. Ayrıca, Ukrayna’nın kok kömürü üreten tek madeni Pokrovsk’un 10 km batısında yer alıyor. Bu maden, ülkenin çelik sanayisi için stratejik öneme sahipti ancak ocak ayında faaliyetleri durduruldu. RUSYA’NIN HEDEFİ NE? Rusya, Donbas bölgesinin tamamını ele geçirme hedefi doğrultusunda Pokrovsk’u almak istiyor. Şehrin kontrolü, Moskova’ya Kramatorsk ve Sloviansk gibi büyük Ukrayna şehirlerine ilerleme imkânı tanıyacak. Ayrıca, Çasiv Yar’ın yüksek konumunu ele geçirerek daha geniş bir alanı kontrol etme şansı doğacak. Pokrovsk’un düşmesi, Rusya’nın Dnipropetrovsk bölgesine yönelik saldırılarını da kolaylaştırabilir. RUSYA’NIN TAKTİK DEĞİŞİKLİĞİ Bahmut’ta uyguladığı ölümcül cephe saldırıları yerine, Rusya bu kez çevreleme ve sızma taktiği izliyor. Küçük birlikler ve SİHA’larla Ukrayna’nın lojistik hatlarını hedef alarak şehirde bir “gri bölge” oluşturdu. Bu alan, ne Rusya ne de Ukrayna tarafından tam olarak kontrol edilemiyor ve savunulması oldukça maliyetli. SON DURUM: KRİTİK EŞİK Ukrayna, Pokrovsk’taki savunma hatlarını güçlendirmeye çalışıyor. Ancak DeepState adlı Ukraynalı askerî analiz grubu, Rus birliklerinin şehre sızmaya devam ettiğini ve durumun kritik eşiğe yaklaştığını belirtiyor. Rusya Genelkurmay Başkanı Valeriy Gerasimov, bölgedeki çok sayıda Ukrayna askerinin kuşatıldığını Putin’e bildirdi. CEPHE HATTININ GENELİ Rusya, şu anda Ukrayna topraklarının yüzde 19’unu kontrol ettiğini iddia ediyor. Pokrovsk dışında Kupiansk, Dnipropetrovsk ve Zaporijjya bölgelerinde de ilerleme kaydedildiği bildiriliyor.

Ukrayna'da müftülükten askerliğe uzanan hayat hikayesi: Said İsmagilov Haber

Ukrayna'da müftülükten askerliğe uzanan hayat hikayesi: Said İsmagilov

Ukrayna'da müftülükten askerliğe uzanan hayat hikayesiyle dikkat çeken Said İsmagilov, ülkesinin bağımsızlığı için Ruslara karşı verdiği mücadeleyi anlattı. Birleşik Krallık ve Avrupa'daki Müslümanların yaşamıyla ilgili haberler servis eden önde gelen medya kuruluşu Hypen, Asteğmen Said İsmagilov ile Ukrayna-Rusya Savaşı’ndaki cephe hayatını ve Ukrayna’nın verdiği mücadele hakkında konuştu. 46 yaşındaki İsmagilov’un ataları bir asır önce Sovyetler Birliği tarafından Kazan’dan Ukrayna’nın Donbas bölgesine sürüldü. İmam olmadan önce, çocukluğunun bir kısmını geçirdiği Ukrayna'nın doğusundaki Donbas bölgesinin en büyük şehri olan Donetsk'te ve Moskova'da eğitim gördü. Müftü İsmagilov, Rusya'nın Ukrayna'ya karşı topyekun savaş başlattığı 24 Şubat 2022 tarihinden önce Umma (Ümmet) Ukrayna Müslümanları Dini İdaresinin başındaydı. İsmagilov, röportajda Donbas'ı vatanı olarak nitelendirerek, “Donbas'ta dinî bir hayat inşa ettik. Orası benim vatanımdı.” ifadelerini kullandı. 2014 yılına gelindiğinde; bölgenin endüstriyel iş gücüne olan talebinden kaynaklanan onlarca yıllık göçün ardından Donbas, İsmagilov gibi etnik Tatarlar, Gürcistan'dan sürgün edilen Ahıska Türkleri ve İkinci Dünya Savaşı sırasında zorla yerlerinden edilen Kırım Tatarları da dâhil olmak üzere Ukrayna'nın Kırım dışındaki en büyük Müslüman nüfusuna sahipti. Ancak o yıl kitlesel halk gösterilerinin Ukrayna’nın Eski Cumhurbaşkanı Viktor Yanukoviç'i devirmesinin ardından Rusya, Kırım'ı işgal etti ve Donbas'ta ayrılıkçı bir çatışmayı körükledi. Rus destekli güçler devlet dairelerini ele geçirdi ve iki ayrılıkçı cumhuriyet ilan edildi. Protesto eden ya da Ukrayna'yı desteklediğinden şüphelenilen insanlar, hapishanelerde ve derme çatma gözaltı merkezlerinde alıkonuldu. 30 BİN MÜSLÜMAN EVLERİNİ TERK ETMEK ZORUNDA KALDI İsmagilov'un tahminine göre o zamandan bu yana 30 bin kadar Müslüman, Ukrayna'nın diğer bölgelerine, diğerleri ise Rusya ve Türkiye'ye gitmek zorunda kaldı. Buna karşın İsmagilov ve işgali kabul etmeyen halk, Donetsk'in merkezinde her gün barışçıl protestolara başladı. O günleri anlatan İsmagilov, “Sırayla Ukrayna için dua ettik; Hıristiyanlar kendi dualarıyla, Müslümanlar kendi dualarıyla. Ancak bu bile bir tehdit olarak görüldü” dedi. Dua maratonu, işgalci güçler tarafından Eylül 2014'te yarıda kesildi. On altı katılımcı alıkonuldu ve bazıları işkence gördü. İşgalci Rus güçleri, İsmagilov'un camisine onu alıkoymak için geldi. Ancak bir papazın kendisine baskını haber vermesi nedeniyle o ve ailesi Donetsk'i çoktan terk etmişti. Rus işgali altındaki Kırım'dan ve Ukrayna'nın doğusundan yerlerinden edilen pek çok insan gibi İsmagilov da Kıyiv bölgesindeki Buça'da bir daire satın aldı. Rusya'nın Ukrayna'ya karşı 24 Şubat 2022 tarihinden bu yana sürdürdüğü topyekûn işgal girişimi ve saldırılarıyla birlikte savaş, yine onun kapısını çalmıştı. Buça, o yılın şubat ayında Rus kuvvetleri tarafından işgal edildi. İsmagilov, ailesini tahliye etmeyi ve Kıyiv'e ulaştırmayı başardı. Ancak yerel öz savunma gruplarıyla birlikte eğitim alarak geniş çaplı bir savaşa hazırlanan İsmagilov, askerlik şubesi tarafından deneyimsiz olduğu gerekçesiyle geri çevrildi. İsmagilov, bunun üzerine gönüllü sağlık görevlisi oldu ve Mart 2022'nin sonunda işgalden kurtarıldıktan sonra Buça’da ve daha sonra Ukrayna'nın doğusundaki çatışmaların yoğun olduğu bölgelerden yaralıları tahliye etti. İsmagilov konuyla ilgili olarak, “Silahlarımız vardı ama asıl silahlarımız yaralıları kurtarmaya çalıştığımız ellerimizdi” şeklinde konuştu. MÜFTÜLÜKTEN ASTEĞMENLİĞE Said İsmagilov, Kasım 2022'de müftülükten istifa etti. Ancak mümkün olduğunda cepheye yakın camilerde namaz kıldırmaya devam etti, hatta Rusya tarafından işgal edilmeden önce Bahmut'un kalıntıları arasında Kur’an-ı Kerim bile okudu. Buna karşın ordu görevleri her şeyden önce geliyordu. Öyle ki “İslam bir erkeğe ailesini, vatanını, halkını, toprağını korumasını emreder” diyen İsmagilov cümlelerine şu şekilde devam etti:  Peygamber Efendimiz Muhammed (sav) bile elinde bir silahla savaşa girdi ve yaralandı. Müslüman bir ruhani lider için bu normal bir şeydir. 2023’ün ekim ayına gelindiğinde İsmagilov, silahaltına alındı. Kıyiv bölgesinin uçaksavar kuvvetlerinde ve daha sonra Harkiv cephesinde bulunan 57. Ayrı Motorize Piyade Tugayının insansız havacılık birimine geçti. İsmagilov, üç yıllık görev süresi boyunca, savaşın şartlarının tamamen değiştiğine bizzat şahit olduğunu dile getirdi. Üç yılın verdiği deneyimle birlikte İsmagilov, birinci şahıs görüşü (FPV) ve silahlı insansız hava araçlarına (SİHA) hâkim olduğunu söyledi. Savaşın mevcut seyrini değerlendiren İsmagilov, “Temaslı çatışma nadiren görülüyor. Bunun bir anlamı yok, çünkü bir asker sığınaktan çıkar çıkmaz bir FPV drone onu vuracaktır. Savaş tamamen farklı bir şey hâline geldi.” ifadelerini kullandı. RUSYA KIRIM TATARLARINI ZORLA SAVAŞTIRIYOR İsmagilov aynı zamanda, Rusya'nın propaganda faaliyetleri nedeniyle bilgi savaşında da mücadele ediyor. Geçen yıl Ramazan ayında, Ukrayna'daki savaş esiri kamplarından birini ziyaret etti. Burada, Tataristan'dan Rus ordusuna katılan ve Ukrayna'ya esir düşen Tatar askerlerle konuşma fırsatı buldu. Burada mahkûmların rızasıyla yapılan röportajlardan bazıları ise internet ortamında paylaşıldı. İsmagilov, “Rusya ve Ukrayna'da yaşayan Tatarlara ve ilgilenen herkese bu insanları neyin harekete geçirdiğini göstermek istedim” ifadelerini kullandı. İsmagilov, konuştuğu 20 askerin de evlerindeki ipotek olması, borçları ve işsiz kalmaları nedeniyle orduyla sözleşme imzalamak zorunda kaldığını dile getirdi. İsmagilov, konuştuğu kişilerin üçte birinin Tatarca bildiğini, birkaçının kendisini Tatar bile değil Rus olarak tanımladığını sözlerine ekledi. İsmagilov, bu durumu Rusya'da etnik bir azınlığın üyesi olmanın utanç verici olmasına ve tek bir milletin üyesi olmanın ise moda olarak kabul edilmesine bağladı. Rusya'daki askerî kayıpların çoğunun ise etnik azınlıklardan oluştuğunu vurguladı. İsmagilov, bu durumun Ukrayna'yı tutkuyla savunmasının nedenlerinden biri olduğunu söyledi. UKRAYNA’DA MÜSLÜMANLAR ÖZGÜRCE YAŞIYOR: BİRLİKTE SAVAŞIYOR, BİRLİKTE İNŞA EDİYORUZ İsmagilov, Rusya'daki 20 milyon Müslümanın, Kremlin merkezli baskı mekanizması tarafından damgalanıp tehdit olarak görüldüğünü hatırlattı. Ancak, Ukrayna'da nüfusun yaklaşık yüzde 1,4'ünü oluşturan Müslümanların tam bir din özgürlüğüne sahip olduğunu ve hem parlamentoda hem de orduda görev alarak topluma iyi bir şekilde entegre olduklarını kaydetti. Bilindiği gibi; Ukrayna'da Savunma Bakanı olarak bir Kırım Tatarı olan Rüstem Umerov görev yapıyor. Onun haricinde birçok Kırım Tatarı da Ukrayna'da üst düzey görevler üstleniyor. Ayrıca, Ukrayna, ülkedeki Müslümanlar için helal karne uygulamasını hayata geçirecek. Bu hususta İsmagilov, “Bizler sivil bir tutum alıyoruz. Birlikte savaşıyoruz, birlikte inşa ediyoruz ve birlikte savunuyoruz. Çünkü, ülkemizde Müslümanlara karşı normal bir tutum var. Onlar yabancı, düşman ya da göçmen olarak değil Ukrayna milletinin bir parçası olarak görülüyor” şeklinde değerlendirme yaptı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.