SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Eskender Bariyev

QHA - Kırım Haber Ajansı - Eskender Bariyev haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Eskender Bariyev haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

İşgalci mahkemeden engelli Kırım Tatarına 8 yıl hapis cezası Haber

İşgalci mahkemeden engelli Kırım Tatarına 8 yıl hapis cezası

İşgalci Rus yönetimi, Kırım başta olmak üzere işgal altındaki Ukrayna topraklarında; Kırım Tatar halkına zulmetmek için kurgulanan sözde "Numan Çelebicihan Taburu Davası" çerçevesinde bir kişiyi daha mahkûm etti. Kırım Tatar Kaynak Merkezi Başkanı ve Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Üyesi Eskender Bariyev’in aktardığına göre, Rus işgali altında bulunan Herson bölgesinin Heniçesk kentindeki Kremlin kontrolündeki sözde mahkeme, Numan Çelebicihan Taburuna mensup olma iddiasıyla alıkonulan 47 yaşındaki Kırım Tatarı Eldar Karamurzayev’i 8 yıl hapis cezasına çarptırdı. Sözde mahkeme kararının 12 Aralık’ta açıklandığını belirten Bariyev, bu kararın işgal altındaki Herson ve Zaporijjya bölgelerinde söz konusu düzmece dava kapsamında verilen 30’uncu hüküm olduğunu kaydetti. Karamurzayev, 25 Şubat 2025’te evinde yapılan yasa dışı aramanın ardından alıkonuldu. İşgal makamları, Karamurzayev’i “Numan Çelebicihan Kırım Tatar Gönüllü Taburuna katılmak” ve “Kırım’ın ekonomik ablukasına destek vermekle” suçladı. Bariyev, Karamurzayev’in doğuştan serebral palsi hastası olduğunu belirterek, “Eldar engelli bir insan. Bir ayağında aksama var ve ağır fiziksel işlerde çalışması mümkün değil” dedi. Bariyev ayrıca, alıkonma sırasında işgalcilerin Karamurzayev’e ait FIAT marka otomobile ve ruhsatına da el koyduğunu aktardı. 4 ÇOCUK BABASI VE 2. GRUP ENGELLİ Doğuştan serebral palsi hastalığı nedeniyle ikinci grup engelli olan Eldar Karamurza, dört çocuk babası. 2014 yılından önce aile Kırım’da yaşıyordu ancak Rusya yarımadayı işgal ettikten sonra Jıtomir’e taşındı. Birkaç yıl sonra ise aile Kırım’a daha yakın olan Novooleksiyivka’da yaşamaya başladı. EN AZ 53 KİŞİ ALIKONULUYOR Kırım Tatar Kaynak Merkezinin verilerine göre, işgalciler 2014 yılından bu yana sözde Numan Çelebicihan Taburu Davası çerçevesinde, 21’i işgal altındaki Kırım’dan, 52'si işgal altındaki Herson ve Zaporijjya bölgeleriinden olmak üzere toplamda en az 73 kişiyi alıkoydu. Kırım’da 7 kişi mahkûm edilirken, Karamurzayev yeni işgal edilen bölgelerde bu davadan hüküm giyen 30’uncu kişi oldu. Kırım Tatar Kaynak Merkezi Başkanı Bariyev, tutuklanan 73 kişiden hiçbirinin bugüne kadar serbest bırakılmadığına veya esir takasında yer almadığına dikkat çekerek, bu kişilerin Üçüncü Cenevre Sözleşmesi kapsamında savaş esiri sayılması ve değişime tabi tutulması gerektiğini belirtti. KIRIM TATARI RÜSTEM VİRATİ RUS ESARETİNDE CAN VERDİ 12 Mart 2025 tarihinde Rus işgal güçleri tarafından Herson bölgesinde sözde Numan Çelebicihan Taburu üyesi olma iddiasıyla alıkonulan Kırım Tatarı Rüstem Virati'nin, esaret altındayken hayatını kaybettiği öğrenildi. İŞGALCİLER, NUMAN ÇELEBİCİHAN DAVASINI KIRIM TATARLARINDAN İNTİKAM ALMAK İÇİN KULLANIYOR KrımSOS insan hakları örgütü uzmanı Yevgeniy Yaroşenko, bu hususta, “İşgalci Rus yönetimi, Numan Çelebicihan Taburu Davası'nı, Herson bölgesinde yaşayan Kırım Tatarlarından ‘Kırım’ın ablukası’ için intikam almak için kullanıyor” ifadelerini kullanmıştı. NUMAN ÇELEBİCİHAN TABURU NEDİR? Numan Çelebicihan Taburu fikri Ukrayna’da 2016 yılından beri tartışılıyordu. Bununla birlikte tabur resmî olarak, Rusya’nın, Ukrayna’ya karşı geniş çaplı işgal girişimi ve saldırı başlattığı 24 Şubat 2022 tarihinden sonra kuruldu. Diğer yandan, Rus özel servisleri bu bahaneyi öne sürerek, Kırım Tatar halkına karşı baskı uygulamaya başladı.

Rusya, Kırım Tatar siyasi tutsakların takasını engelliyor Haber

Rusya, Kırım Tatar siyasi tutsakların takasını engelliyor

Rusya, esir takası görüşmelerinde Kırım Tatarlarını ve gazetecileri özellikle görüşme dışı bırakıyor. Kırım’ın 2014’teki işgalinden bu yana gerçekleştirilen esir takaslarında sadece 12 Kırımlı siyasi tutsak serbest kalabildi. Bunların sekizi 2022’den önce, dördü ise geniş çaplı işgal saldırısı başladıktan sonra özgürlüğüne kavuştu. Ukrayna’nın başkenti Kıyiv’de dün "Kırım Parantez Dışında mı? Kırımlı Siyasi Tutsakları Özgürleştirmek İçin Bir Şans Var mı?" konulu basın toplantısı düzenlendi. Etkinlikte konuşan Kırım Tatar Kaynak Merkezi Başkanı ve Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Üyesi Eskender Bariyev, Rusya’nın özellikle Kırım Tatarlarını takas görüşmelerinin dışında tutmaya çalıştığını belirterek şu ifadeleri kullandı: Mayıs ayında Ukrayna Cumhurbaşkanı ile görüştüğümüzde, Rusların takas görüşmeleri sırasında; gazeteciler, Kırım Tatarları ve Azov mensupları hakkında konuşmak istemediğini söyledi. Bu nedenle tüm müzakere taraflarına çağrımız nettir: Her takasta Kırım’dan insanlar ve Kırım Tatar halkının temsilcileri yer almalıdır. Bu yalnızca adalet değil, işgal altındaki soydaşlarımız için bir umut meselesidir. Ukrayna İnsan Hakları Yetkilisi Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Akyar Temsilcisi Elvin Kadırov, ise devlet kurumlarının sınırlı bilgiye rağmen siyasi tutsakların serbest bırakılması için çalışmaya devam ettiğini anlattı. Kadırov, ofislerinin Kırım’daki insan hakları ihlallerini sürekli olarak kayda aldığını ve bu verilerin uluslararası girişimlere temel oluşturduğunu kaydederek, “Bugüne kadar devlet kurumlarının ve uluslararası ortakların ortak çabalarıyla 160 sivil esiri geri getirmeyi başardık. Ancak Rusya’da kaç sivilin alıkonulduğuna dair resmi veri yok. Tahminler 30 binden başlıyor ve bana göre sayı çok daha yüksek.” dedi. Kadırov, Türkiye Kamu Denetçiliği Kurumu (Ombudsmanlık) ile de temas kurarak hasta ve ağır durumdaki esirlerin listelerini ilettiklerini, tıbbi yardım sağlanması veya serbest bırakılmaları için girişimde bulunulduğunu ifade etti. Kırım Tatar Kaynak Merkezi Uzmanı ve insan hakları savunucusu Volodımır Lyaşenko ise serbest bırakılan birçok siyasi tutsak için ortaya çıkan yeni bir sorun hakkında bilgi verdi. Lyaşenko, Ukrayna belgelerinin olmaması nedeniyle ceza süresi biten kişilerin işgal altındaki Kırım’dan veya Rusya’dan çıkamadığını kaydetti. Bunun çok karmaşık bir sorun olduğuna dikkat çeken Lyaşenko, “Bu sorun, işgalin 12 yıldır sürüyor olmasının bir sonucu. Ukrayna’da kimlik doğrulama sistemi 2016’dan itibaren tek demografik kayıt sistemine bağlandı. Kırım’daki birçok kişi hakkında bu sistemde herhangi bir kayıt bulunmuyor.” dedi. Kırım Tatar Kaynak Merkezinin verilerine göre, 10 Aralık itibarıyla Rusya’daki cezaevlerinde ve kolonilerde 42’si kadın olmak üzere toplam 325 Kırımlı siyasi tutsak bulunuyor.

Ukrayna Yerli Halklar Kongresi’nde “Yerli Halklar Yasası” masaya yatırıldı Haber

Ukrayna Yerli Halklar Kongresi’nde “Yerli Halklar Yasası” masaya yatırıldı

Ukrayna’da bu sene ilk kez düzenlenen Yerli Halklar Kongresi 2 Aralık’ta Kıyiv’de gerçekleştirildi. Etkinlik kapsamında "Yerli Halklar Yasası: Yerli Halkların Haklarının Gerçekleştirilmesinin Garantisi" başlıklı panel düzenlendi. Panelde Ukrayna’daki yerli halkların statüsü, yasal çerçevenin güçlendirilmesi ve yerli halkların işgal koşullarında korunmasına yönelik mekanizmalar ele alındı. Panele; Ukrayna Milletvekili Tamila Taşeva, Avrupa Konseyi Ukrayna Ofisi Başkan Yardımcısı Hilde Haug, Ukrayna Cumhurbaşkanının Kırım Özel Temsilcisi Olha Kurışko, BM Yerli Halklar Hakları Uzman Mekanizması Üyesi ve İnuit Kutup Çevresi Konseyi Başkanı Dalee Sambo Dorough, Kırım Tatar Kaynak Merkezi Başkanı ve Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Üyesi Eskender Bariyev, Ukrayna Uluslararası Hukuk Derneği Başkanı Olga Butkevıç ve Kırım Yerli Halklarını Destekleme Vakfı Başkan Yardımcısı Vyaçeslav Lombrozo katıldı. Oturum, Ukrayna Enstitüsü Başkan Yardımcısı ve insan hakları savunucusu Alim Aliyev tarafından yönetildi. “KIRIM TATARLARININ STATÜSÜNE DAİR AYRI YASA GEREKLİ” Ukrayna Milletvekili Tamila Taşeva, genel bir çerçeve sağlayan Yerli Halklar Yasası'nın yanı sıra, Kırım Tatar halkının statüsünü ayrıntılı biçimde düzenleyecek özel bir yasanın hazırlanmasının zorunlu olduğunu belirtti. 2022’de hazırlanan ve ilgili kurumlarla uyumlandırılan taslağın AGİT’ten olumlu görüş aldığını, şimdi ise Avrupa Konseyi’nden değerlendirme beklediklerini açıkladı. Aynı zamanda Taşeva uluslararası ortaklarla etkileşim sürecinin daha karmaşık olduğunu, çünkü birçok kuruluşun ağırlıklı olarak ulusal azınlıklarla çalıştığını ifade etti. KIRIM TATAR DİLİ KONUSUNDA ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR Cumhurbaşkanının Kırım Daimî Temsilcisi Olha Kurışko, temsilcilik için en önemli önceliklerden birinin Kırım Tatar dili ve edebiyatının geliştirilmesi olduğunu söyledi. Yerli Halklar Yasası sonrası kabul edilen Kırım Tatar Dilini Geliştirme Stratejisi ve kurulan ulusal komisyonun, bakanlıklar arasındaki yetki devri sorunları nedeniyle yaklaşık bir yıldır tam kapasiteyle çalışamadığını aktardı. Kurışko, “Kırım Temsilcisi olarak işgal meselesi benim için de önemli, çünkü yasa ve devlet politikasının varlığı Ukrayna'ya yerli halkları korumak için ek argümanlar ve fırsatlar sağlıyor. Bugün Kırım işgal altındayken ve siyasi tutsakların çoğu Kırım Tatarı iken Ukrayna ek koruma mekanizmaları uygulamalıdır." dedi. “DİL POLİTİKASI: AVRUPA STANDARTLARIYLA UYUMLU VE KAPSAYICI OLMALI” Avrupa Konseyi Ukrayna Ofisi Başkan Yardımcısı Hilde Haug, dil politikasının Avrupa standartları ile Ukrayna siyasi ulusunun güçlendirilmesini ve yerli halkların kimliklerinin korunmasını birleştirmesi gerektiğini söyledi. Ayrıca Ukrayna ile uzman iş birliğinin önemine dikkat çeken Haug, bu sayede 2023 İnsan Hakları Komiseri raporundaki bulgular aracılığıyla Kırım'daki insan hakları savunucularına yönelik zulme dikkat çekildiğini hatırlattı. “ASIL ZORLUK, YASAYI HAYATA GEÇİRMEK” BM Yerli Hakları Uzman Mekanizması Üyesi Dalee Sambo Dorough, yerli halklara ilişkin yasal düzenlemelerin en büyük zorluğun uygulama aşaması olduğunu belirtti. Kanada’nın 2021 sonrası ilerlemelerinden örnek veren Dorough, kültürel ve siyasi hakların hâlâ tam güvence altında olmadığını söyledi. Dorough, Ukrayna yasasının en önemli avantajının “yerli halk” tanımının net bir biçimde yapılmış olması olduğunu kaydetti ve yasanın etkin uygulanması için uluslararası mekanizmaların ve yeterli mali kaynakların gerekli olduğunu ifade etti. “KTMM’İN STATÜSÜ NETLEŞMELİ, İŞGALDEN KURTARILMASI SONRASI DÖNEM İÇİN HAZIRLIK YAPILMALI” Uluslararası hukuk uzmanı Olga Butkevıç, yasanın uygulanmasının iki yönde ilerlemesi gerektiğini belirtti. Birinci hemen alınabilecek kararlar örneğin KTMM’nin temsilci organ olarak yasal tescilinin tamamlanması; ikinci ise işgalden kurtarılması sonrası dönem için hazırlık kapsamında yerli halkların mülkiyeti, iş birlikçilerin sorumluluğu ve anayasal değişiklikler dahil, Kırım'ın işgalden kurtarılması sonrası döneme yönelik normatif çözümlerin hazırlanması. Butkevıç, bu konuların uluslararası alanda her zaman popüler olmayabileceğini ancak savunulması gerektiğini vurguladı. “YERLİ HALKLARIN KORUNMASI İÇİN GERÇEK ARAÇ YASA VE ALT DÜZENLEMELER” KTMM Üyesi Eskender Bariyev, yerli halk kavramının kökenden değil; dil, kültür, gelenek, kimlik ve inançların korunması ile öz yönetim hakkından kaynaklandığını ifade etti. Bariyev bu sorunların bir bildirgeyle değil, ancak gerçek hakların korunmasının bir aracı olarak yasayla çözülebileceğini belirterek, yerli halklara ilişkin yasanın tam anlamıyla yürürlüğe girmesi için 17 alt yasal düzenlemenin kabul edilmesi gerektiğini hatırlattı. “TOPLUMUN BİLGİ EKSİKLİĞİ UYGULAMAYI YAVAŞLATIYOR” Kırım Yerli Halklarını Destekleme Vakfı Başkan Yardımcısı Vyaçeslav Lombrozo, Ukrayna toplumunun yerli halklarla ilgili temel kavramları yeterince bilmediğini, bu nedenle yasayı destekleyen kamu talebinin oluşmadığını kaydederek halkın bilinçlendirilmesinin hem siyasi iradeyi hem de reform sürecini güçlendireceğini söyledi.

Kırım’da insan hakları ihlallerinin yüzde 60’ından fazlası Kırım Tatarlarına yönelik Haber

Kırım’da insan hakları ihlallerinin yüzde 60’ından fazlası Kırım Tatarlarına yönelik

Kırım Tatar Kaynak Merkezi Başkanı ve Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Üyesi Eskender Bariyev, 2017-2025 yılları arasında işgal altındaki Kırım’da 10 binden fazla insan hakları ihlali kaydedildiğini, bunların 6 binden fazlasının Kırım Tatarlarına karşı işlendiğini açıkladı. Sosyal medya üzerinden açıklama yapan Bariyev, Berlin’de 27-28 Kasım tarihlerinde düzenlenen Yerli Halklar Diyalog Platformu’na katıldığını bildirdi. Etkinlikte Rusya’daki yerli halkların durumu ve sürgündeki Rus demokratik güçleriyle iş birliğinin ele alındığını belirten Bariyev, “Bu tür etkinlikler, Kırım'daki gerçek durum ve yerli Kırım Tatar halkının temsilcilerine yönelik sistemli baskılar hakkında konuşmak için bir fırsattır.” dedi. Etkinlikte konuşan Bariyev’in aktardığına göre Rusya’nın kontrolündeki cezaevleri ve tutukevlerinde şu anda 176’sı Kırım Tatarı olmak üzere 316 Kırımlı siyasi tutsak alıkonuluyor. Tutsaklar arasında en az 41 kadın, 64 genç, 28 yaşlı ve 10 engelli kişinin yer aldığını belirten Bariyev, “2017–2025 yılları arasında işgal altındaki Kırım’da 10 binden fazla insan hakları ihlali kaydedildi. Bunların 6 binden fazlası Kırım Tatarlarına karşı işlendi.” ifadelerini kullandı. Ayrıca Bariyev Kırım Tatar Kaynak Merkezinin, işgal süresince toplam 477 kişinin siyasi nedenlerle tutuklandığını veya ceza davalarıyla baskı altına alındığını tespit ettiğini bildirdi. Bu vakaların 269’u ise Kırım Tatarlarına yönelik. Bununla birlikte işgal döneminde 32 kişi zorla kaybedildi; bu kişilerin 18’i Kırım Tatarıydı. Kırım Tatar Kaynak Merkezi Başkanı, işgalci yönetimin 2025 yılında en çok “casusluk”, “vatana ihanet”, "Numan Çelebicihan Taburuna katılım", Rus ordusunu “itibarsızlaştırma” ve “Hizb-ut Tahrir üyeliği” gibi suçlamaları kullanarak Kırım sakinlerini hedef aldığını belirtti. Bariyev, Kırım’ın işgalinin Kırım Tatar halkı için ağır sonuçlar doğurduğunu vurgulayarak, “Kırım'ın işgali, bir yandan Kırım Tatar halkı için büyük bir tehdit, diğer yandan ise dünyada daha görünür ve özne olma fırsatı. Pek çok şey Kırım Tatar halkının nasıl davrandığına bağlı. Ancak en ağır sonuç insan kaybıdır.” dedi.

İşgalciler Kırım’da 8 kişiyi daha sözde “vatana ihanet” suçlamasıyla alıkoydu Haber

İşgalciler Kırım’da 8 kişiyi daha sözde “vatana ihanet” suçlamasıyla alıkoydu

Rusya’nın 2014’ten bu yana işgal altında tuttuğu Kırım’da baskılar artarak sürüyor. Kırım Tatar Kaynak Merkezi Başkanı ve Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Üyesi Eskender Bariyev, Rus işgal güçlerinin yarımadada sekiz kişiyi daha uydurma “vatana ihanet” suçlamasıyla alıkoyduğunu bildirdi. Eskender Bariyev'im 26 Kasım’da sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamaya göre alıkonulan isimler şunlar: Andriy Bryukhanov, Taras Hudak, Enver Çavuş, Olha Tsiryk, Hlib Kutsenko, Anatoliy Revyut, Evelina Melnychuk ve Tetyana Dyakunovska. Rus işgal güçlerinin büyük baskısına rağmen Kırımlıların direnmeye devam ettiğini belirten Bariyev, “Bu insanlar tüm risklere rağmen direniyor çünkü özgür, demokratik ve bağımsız bir ülkede yaşamak istiyorlar.” dedi. Açıklamasında Kırımlıların Rusya’nın dayattığı kimlik, dil, bayrak ve yönetimi kabul etmediğini vurgulayan Bariyev, “Bu gözaltılar basit bir gerçeği gösteriyor: İşgal ne kadar uzun sürerse sürsün, Ukrayna vatandaşları Rus düzenini benimsemedi, işgalciyle iş birliği yapmadı ve Rusya yönetimi altında yaşamak istemiyor.” ifadelerini kullandı. Kırım Tatar Kaynak Merkezinin verilerine göre, işgalin başlangıcından bu yana Kırım’da, 268’i Kırım Tatarı olmak üzere en az 473 kişi siyasi tutuklama veya sözde ceza davaları kapsamında baskıya maruz kaldı.

En az 174 Kırım Tatarı Rusya tarafından haksız yere alıkonuluyor Haber

En az 174 Kırım Tatarı Rusya tarafından haksız yere alıkonuluyor

Kırım Tatar Kaynak Merkezi, Kırım'da Rusya tarafından çeşitli düzmece davalar çerçevesinde alıkonulan siyasi tutsakların güncel sayılarını duyurdu. Kırım Tatar Kaynak Merkezi Başkanı ve Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Üyesi Eskender Bariyev, merkezin ulaştığı bilgilere göre Rusya’nın 174’ü Kırım Tatarı olmak üzere en az 312 Kırımlıyı hukuka aykırı bir şekilde alıkoyduğunu bildirdi. Öte yandan Rus işgal güçleri tarafından uydurma davalarla alıkonulan kişilerin gerçek sayısının çok daha fazla olduğuna dikkat çeken Bariyev, “Ancak Kırım işgalden kurtarıldıktan sonra gerçek verileri görebileceğiz. Şu an açıklanan hiçbir rakam gerçeği yansıtmıyor.” dedi. KIRIM'DAKİ TUTUKEVLERİ DÜZMECE SUÇLAMALARLA ALIKONULANLARLA DOLUP TAŞIYOR Bazı yetkililerin dile getirdiği rakamların eski verilere dayandığını belirten Bariyev, “Geçtiğimiz günlerde işgal altındaki Kırım'ın farklı şehirlerinde yaşayan ancak düzmece bir suçlama nedeniyle Akmescit'teki (Simferopol) tutukevinde idari tutuklama cezasını çeken iki kişiyle konuşma fırsatım oldu. İkisi de bana aynı şeyleri söyledi. Ukraynalı yetkililer tarafından açıklanan Kırım sakinlerine yönelik idari tutuklamaların sayısıyla ilgili rakamların en az 5 ile çarpılabileceğini bildirdiler. Çünkü Kırım'daki tutukevleri, işgalcilere göre, yanlış paylaşımlar yapan, yanlış müzik dinleyen, işgal yetkilileri ve Rus ordusunu itibarsızlaştıran yorumlar yapan veya Ukrayna’ya karşı savaşan Rus askerleri hakkında kötü konuşan kişilerle dolup taşıyor.” şeklinde aktardı.

İşgalciler Numan Çelebicihan Taburu Davası kapsamında 70 kişiyi alıkoydu Haber

İşgalciler Numan Çelebicihan Taburu Davası kapsamında 70 kişiyi alıkoydu

Rus yönetimi, Kırım başta olmak üzere işgal altındaki Ukrayna topraklarında; Kırım Tatar halkına zulmetmek için kurmaca suçlamalar ile sözde davaları etmeye devam ediyor. Bu kapsamda, kurgulanan sözde "Numan Çelebicihan Taburu Davası" çerçevesinde 2014'ten bu yana Kırım Tatarlarına ve işgale karşı çıkan Ukrainlere yönelik baskılar sürüyor. Rus işgalcilerin söz konusu düzmece dava kapsamında toplamda 70 Ukrayna vatandaşını hapse attığı bildirildi. Kırım Tatar Kaynak Merkezi Başkanı Eskender Bariyev, sosyal medya üzerinden bugün paylaştığı açıklamada, işgal altındaki Kırım’da 21, Herson bölgesinde ise 49 Ukrayna vatandaşının sözde Numan Çelebicihan Taburuna mensup olduğu iddiasıyla alıkonulduğunıu duyurdu. Ayrıca Bariyev, işgalcilerce uydurulan sözde Numan Çelebicihan Taburu Davası kapsamına mahkum edilen 2 kardeşin hikayesini kamuoyuna duyurdu. İŞGALCİLER DÜZMECE DAVA ÇERÇEVESİNDE 2 KARDEŞİ HAPSE ATTI Kırım’ın Akşeyh (Razdolnoye) bölgesi sakini Volodımır ve Oleksiy Settarov 2023 yılın mayıs ayı başında, tarlalarından çalıştıkları sırada Rus işgal güçleri tarafından alıkonuldu. Bir süre boyunca boyunca 2 kardeş hakkında hiçbir şey bilinmiyordu. 29 Mayıs 2023’te ise iki kardeş hakkında tutuklama kararının alındığı öğrenildi. 23 Ekim 2023’de işgalci mahkeme 24 yaşındaki Oleksiy Settarov’u 5 yıl hapis cezasına mahkûm etti. 22 Kasım 2023 tarihinde ise 22 yaşındaki Volodımır Settarov hakkında 5 yıl 6 ay hapis cezası kararı alındı. Bariyev, iki kardeşe karşı açılan davaların gizli tanıkların ifadelerine dayandırıldığını, FSB’nin Volodımır ve Oleksiy Settarov’a baskı uygulayarak kendileri aleyhine ifade vermeye zorladığını aktardı. Ayrıca iki kardeşin alıkonunduğu gün, daha henüz soruşturmanın ve mahkemenin yapılmadan, Rus yetkililer tarafından “terörist listesine” dahil edildiğini belirtti. NUMAN ÇELEBİCİHAN TABURU NEDİR? Numan Çelebicihan Taburu fikri Ukrayna’da 2016 yılından beri tartışılıyordu. Bununla birlikte tabur resmî olarak, Rusya’nın, Ukrayna’ya karşı geniş çaplı işgal girişimi ve saldırı başlattığı 24 Şubat 2022 tarihinden sonra kuruldu. Diğer yandan, Rus özel servisleri bu bahaneyi öne sürerek, Kırım Tatar halkına karşı baskı uygulamaya başladı. Rusya Yüksek Mahkemesi, 1 Haziran 2022’de Numan Çelebicihan Taburunu güya “terör örgütü” olarak tanıdı. Böylece Rus işgalciler, Kırım Tatarlarına baskıyı artırmak için bir araç daha elde etmiş oldu. İşgalciler, Rusya’nın 24 Şubat 2022 tarihinde Ukrayna’ya karşı geniş çaplı saldırı başlatmasından sonra, 30’dan fazla kişiyi Numan Çelebicihan Taburu üyesi olma iddiasıyla alıkoydu. RUSYA, NUMAN ÇELEBİCİHAN DAVASINI KIRIM TATARLARINDAN İNTİKAM ALMAK İÇİN KULLANIYOR! KrımSOS insan hakları örgütü uzmanı Yevgeniy Yaroşenko, bu hususta, “İşgalci Rus yönetimi, Numan Çelebicihan Taburu davasını, Herson bölgesinde yaşayan Kırım Tatarlarından ‘Kırım’ın ablukası’ için intikam almak için kullanıyor” ifadelerini kullanmıştı.

Kırım’da işgalin 11. yılında baskılar artıyor: 473 siyasi tutuklu, 268’i Kırım Tatarı Haber

Kırım’da işgalin 11. yılında baskılar artıyor: 473 siyasi tutuklu, 268’i Kırım Tatarı

Rusya’nın Kırım’ı işgalinin 11. yılında, yarımadada sistematik baskı, keyfi tutuklamalar ve bilgi kontrolü artarak devam ediyor. Kırım Tatar Kaynak Merkezi, Kasım 2025 itibarıyla 473 kişinin siyasi gerekçelerle tutuklandığını, bunların 268’inin Kırım Tatarı olduğunu açıkladı. Merkez, Birleşmiş Milletler Ukrayna İnsan Hakları İzleme Misyonu ile yaptığı görüşmede, işgal altındaki bölgelerdeki insan hakları ihlallerini gündeme taşıdı. SİYASİ TUTSAKLAR: 226 KİŞİ CEZAEVİNDE Kırım Tatar Kaynak Merkezinin verilerine göre, 127’si Kırım Tatarı olmak üzere 226 kişi hüküm giyerek cezaevine gönderildi, 47’si Kırım Tatarı olan 91 kişi ise hâlâ gözaltı merkezlerinde tutuluyor. Ayrıca 56 kişi denetimli serbestlik altında, 63 kişi serbest bırakıldı, 37 kişi ise yargısal baskı altında yaşamaya zorlanıyor. 70’ten fazla vaka ise ailelerin güvenlik endişesi nedeniyle kamuoyuna açıklanmadı. BARİYEV: SINIR DIŞI TEHDİDİ VAR Kırım Tatar Kaynak Merkezi temsilcileri, 4 Kasım’da Birleşmiş Milletler Ukrayna İnsan Hakları İzleme Misyonu ile bir toplantı gerçekleştirdi; toplantının ayrıntıları 7 Kasım’da açıklandı. Kırım Tatar Kaynak Merkezi Başkanı ve Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Üyesi Eskender Bariyev, toplantıda Kırım Tatarları, Karaimler ve Kırımçakların hak ihlallerinin sistematik şekilde belgelenmesi yönündeki çalışmaları ve Rus işgal makamlarının uyguladığı yeni baskı yöntemlerini gündeme taşıdı. Bariyev ayrıca, Rus vatandaşlığının siyasi tutsaklardan alınmasının, Türkistan coğrafyasındaki ülkelere zorla sınır dışı edilme riski doğurduğunu vurguladı. “HİZB-UT TAHRİR DAVASINDA MAHKÛMLAR SERBEST BIRAKILMADI” Kırım Tatar Kaynak Merkezi Müdürü Zarema Bariyeva ise, Kırım Tatarlarının uydurma davalarla topluca yargılandığını belirtti. Bunlar arasında “Hizb-ut Tahrir”, Numan Çelebicihan Taburu’na katılım, “vatana ihanet” ve “casusluk” suçlamaları öne çıkıyor. Zarema Bariyeva, “Hizb-ut Tahrir davasında hüküm giyen hiçbir mahkûm, esir değişimlerinde serbest bırakılmadı. Bu durum, Rusya’nın Kırım Tatarlarına yönelik bilinçli ve ayrımcı politikasının göstergesidir.” ifadelerini kullandı. Toplantıda ayrıca Kırım’daki bilgi kontrolü gündeme geldi; mesajlaşma uygulamalarının engellenmesi, Rus “MAX” uygulamasının dayatılması ve yarımada halkıyla iletişimin zorlaştırılması öne çıktı. ULUSLARARASI TOPLUMA ÇAĞRI Toplantının sonunda Kırım Tatar Kaynak Merkezi, uluslararası topluma Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) bölgesinde yerli halkların durumunu iyileştirmek için Eylem Planı hazırlanması, devletler arası çatışma bölgelerinde yaşayan yerli halklara yönelik BM insani yardım planı oluşturulması ve Kazakistan, Gürcistan ile Azerbaycan gibi ülkelerin arabuluculuk rolüyle Kırım’daki siyasi tutsakların serbest bırakılması için destek sağlanması yönünde önerilerde bulundu.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.