Prof. Dr. Gayana Yüksel yazdı: Ukrayna'daki Kırım Tatarlarının Geleceği
Kırım Tatar Millî Meclisi (KTMM) Üyesi ve Şefika Gaspıralı Uluslararası Kadın Birliği Başkanı Prof. Dr. Gayana Yüksel'in, Rus işgali altındaki Kırım'ı, Ukrayna-Türkiye arasındaki stratejik ortaklığı ve Kırım Tatarlarını ele aldığı kapsamlı yazısı Daily Sabah gazetesinde yayımlandı.
"ŞUBAT UKRAYNA İÇİN KRİTİK VE TRAJİK BİR AY"
"Ukrayna'daki Kırım Tatarlarının Geleceği" başlıklı yazısında Prof. Dr. Yüksel, Ukrayna ile Türkiye'nin 3 Şubat 1992'de diplomatik ilişkilere başladığını, 20 Şubat 2014'te Rusya'nın Kırım'ı işgal etmek için harekete geçtiğini ve 24 Şubat 2022'de Rusya'nın Ukrayna'nın tamamına karşı geniş çaplı saldırı başlattığını belirterek, şubat ayının Ukrayna için kritik derecede önem arz eden ve trajik bir ay olduğunu vurguladı.
KIRIM'IN İŞGALİ
Savaşın 2014 yılında başladığına işaret eden Yüksel, Vladimir Putin idaresindeki Rusya'nın 2014 yılında sürgünden sonra var olma mücadelesiyle yeniden canlanmaya başlayan Kırım'ın işgal edildiğini belirtti. Yüksel, KTMM temsilcilerinin Rusya'nın bu işgalci eylemlerini ve sözde referandumunu alenen kınadığını; bu nedenle Rusya'nın Meclis'i aşırılıkçılıkla suçlayarak yasakladığını kaydetti. Yüksel, Kırım'ın işgalinden bu yana Yarımada'da haksız tutuklamaların olduğunu, 28'i Kırım Tatarı olmak üzere 60 kişinin öldürüldüğünü, 236 kişinin ise siyasî tutuklu olarak Rus hapishanelerinde olduğunu bildirdi.
Siyasî tutsaklardan 24'ünün kayıp olduğunu ifade eden Yüksel, "Bu üzücü istatistik, bir zamanlar Kırım için öncü rol oynamış birçok aktivist ve kültürel figürü evlerinden kaçmaya zorlayan sürekli aramalar, tutuklamalar ve sindirme dalgasıyla daha da kötüleşiyor." değerlendirmesini yaptı.
UKRAYNA KIRIM TATAR DİLİNİN VE KÜLTÜRÜNÜN CANLANMASINI DESTEKLEMİŞTİ
18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü'nden sonra Kırım Tatar halkının 1990'ların başında toplu olarak vatanlarına döndükten sonra Ukrayna'nın Kırım Tatar dili ve kültürünün yeniden canlanmasını desteklediğini aktardı. Yüksel o dönemi şöyel anlattı:
Kırım'da ulusal tiyatrolar, kütüphaneler ve Kırım Tatar radyo ve televizyon kanalları aktif olarak çalışıyordu. Anadilde eğitim veren okullar ve sınıflar açılıyordu. Bir dizi altyapı projesi başlatıldı ve uygulandı. Kırım Tatarları için mahalleler inşa edildi, yollar, su temin sistemleri, elektrik ve gaz ağları döşendi. Kırım Tatar yaşamının siyasi çekirdeği, 1991'de yeniden kurulan Kurultay ve resmen tanınan temsili bir organ olan Meclis'ti. 2014'te Kırım'da yaklaşık 250 yerel ve bölgesel meclis vardı ve yerli halkın dört bine kadar aktif temsilcisini bir araya getiriyordu.
KIRIM TATARLARI İÇİN TÜRKİYE'NİN GİRİŞİMLERİ
Türkiye'nin de Ukrayna'nın yerli halkı olan Kırım Tatarlarını her daim desteklediğinin altını çizen Yüksel, "Türkiye ayrıca Yarımada'yı geçici olarak terk etmek zorunda kalan Kırım Tatarları için insani girişimlerde bulundu. Özellikle Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA), diğerlerinin yanı sıra kültürel ve eğitim projelerine fon sağlayarak, sınır dışı edilen ve yerinden edilen insanları destekleyen birçok programa katılıyor. Türkiye'nin arabuluculuğu sayesinde Meclis Başkan Yardımcısı Ahtem Çiygöz ve İlmi Umerov da dahil olmak üzere birçok siyasi tutuklu serbest bırakıldı. Rusya'nın 24 Şubat 2022'deki tam kapsamlı işgal girişiminden sonra Ankara, Kırım Tatarları da dahil olmak üzere savaş esirleri ve siyasi tutukluların değişimi için müzakerelere katılarak barışı koruma misyonunu sürdürdü." ifadelerini kullandı.
Yazısında Kırım'ın Ukrayna'nın bir parçası olduğunun altını çizen Yüksel, Kırım'ın işgalden kurtarılması ve Ukrayna'nın zafer elde etmesi ile egemenliğini sağlamasının tüm küresel toplumun hedefi olduğunu söyledi.