SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Kanada

QHA - Kırım Haber Ajansı - Kanada haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kanada haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

“Transatlantik Atölyesi: Kırım Tatar ve Kanada Yerli Halklar Çalışmalarında Perspektifler” isimli çalıştay Ankara’da başladı Haber

“Transatlantik Atölyesi: Kırım Tatar ve Kanada Yerli Halklar Çalışmalarında Perspektifler” isimli çalıştay Ankara’da başladı

Şefika Gaspıralı Uluslararası Kadın Birliği ve Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Merkezi iş birliğinde, Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ), Kanada MacEwan Üniversitesi, Alberta Üniversitesi ile Kanada Ukrayna Çalışmaları Enstitüsü ortaklığında "Transatlantik Atölyesi: Kırım Tatar ve Kanada Yerli Halklar Çalışmalarında Perspektifler" başlıklı çalıştay, 12 Haziran 2025 tarihinde ODTÜ ev sahipliğinde saat 09.30’da Ankara’da başladı. "Transatlantik Atölyesi: Kırım Tatar ve Kanada Yerli Halklar Çalışmalarında Perspektifler" başlıklı çalıştayın açılış konuşmalarında ilk olarak, ODTÜ Öğr. Görevlisi Taner Zorlu söz aldı. Zorlu konuşmalarına bu çalıştayı mümkün kılan kurumlara teşekkürlerini ileterek başladı ve “Umarım bu çalıştay, hem Kırım Tatarlarının hem de çevredeki tüm yerli halkların hak ve özgürlüklerine yönelik çalışmalara ve sorunlarını çözmesine yardımcı olur.” dedi. “KIRIM TATARLARININ TARİHİ KAPANMIŞ BİR SAYFA DEĞİLDİR” ODTÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Yozgatlıgil, konuşamalarına Kırım Tatarlarının Türkiye için sadece akademik bir ilgi konusu olmadığını belirterek başladı. Yozgatlıgil, “Kırım Tatarları, Türkiye için, bizim için sadece akademik bir ilgi konusu olarak sınırlandırılamaz. Onlar, Kırım Yarımadası'ndaki uzun süreli varlıklarıyla göç, değişen siyasi manzaralar ve kültürel çeşitlilikle şekillenen uzun bir tarihe sahip olan, ancak dilleri, hafızaları ve aidiyet duyguları yeni olan insanlardır. Onların tarihi kapanmış bir sayfa değildir. Gelişmeye, bize meydan okumaya ve kimlik, adalet ve aidiyetler hakkında daha geniş konuşmalara hitap etmeye devam ediyor.” ifadelerini kullandı. Bununla birlikte gerçekleşen çalıştayın önemine vurgu yapan Yozgatlıgil, “Kırım Yarımadası'nın yerli topluluklarından biri olarak tanınan Kırımlı Tatarlarının derin tarihî kökleri yüzyıllar öncesine uzanmaktadır. Varlıklarını sürdürmeleri, kendilerine özgü dilleri ve kültürel pratikleri ile ata yurtlarıyla olan uzun süreli bağları, güçlü bir aidiyet ve kimlik duygusunu yansıtmaktadır. Bu tarihî ve kültürel sürekliliğin kabul edilmesi, bölgesel tarih anlayışımıza ve uluslararası hukuk, kültürel miras ve insan hakları alanlarındaki daha geniş tartışmalara anlamlı bir katkı sağlamaktadır. Bu çalıştay, Kırım Tatarlarının tarihini ve kültürünü daha iyi anlamak ve onların akademik ve kültürel hayattaki yeri üzerine düşünmek için değerli bir fırsat sunmaktadır.” dedi. “BU ÇALIŞTAY DÂHİYANE VE YENİLİKÇİ” Kanada'nın Ankara Büyükelçisi Kevin Hamilton, Kanada’nın yerli halkları olan Métis ve Inuit halklarıyla uzlaşma sağlamak için çok fazla çaba sarf ettiğini belirtti. Bu sebeple de gerçekleşen çalıştayın önemine vurgu yapan Hamilton, “Elbette ülke genelinde yerli kimlikleri var, ancak bu yerli kimliklerini içine alan ve Kanada'yı bir ulus ve uluslararası sahnede bir aktör olarak bu kadar özel kılan şeyin bir parçası haline getiren millî bir kimlik var. Bu nedenle Kanada'nın yerli halklarının Alberta Üniversitesi ve MacEwan Üniversitesi aracılıyla bir araya gelmesini dâhiyane buluyorum.” şeklinde konuştu. Büyükelçi cümlelerini, “Çalıştayın Kanada'nın yerli halklarının işgal altındaki Kırım'ın yerli halkı olan Kırım Tatarları ile bağlar kurma öngörüsüne ve yaratıcılığına sahip olması, çok dâhiyane ve yenilikçi. Bunun harika bir girişim olduğunu düşünüyorum ve buradaki çalışmalarınız sırasında elde edeceğiniz sonuçları, yeni yolları ve yakınlıkları, ortak noktaları duymak için sabırsızlanıyorum.” ifadelerini ile sonlandırdı. “ŞÜPHESİZ KIRIM İŞGALDEN KURTULACAKTIR” Ukrayna’nın Ankara Büyükelçiliği Müsteşarı Denis Zolotarov cümlelerine, Ukrayna’nın Ankara Büyükelçisi Neriman Celal’in çalıştayın başarılı geçmesini dilediği bir mesajını ileterek başladı. Zolotarov Kırım’ın 2014 yılında işgal edilmesine ithafen, “Rusya'nın Kırım'ı işgal ettiğini ve Kırım'ın, yani Ukrayna'nın yerli halklarından birinin ana vatanı olan Kırım'da askerî üs inşa ettiğini biliyoruz.” dedi. Zolotarov ayrıca, Ukrayna’nın Kırım Tatarlarının Kırım’ın yerli halkı ve Kırım Tatar Millî Meclisinin (KTMM) Kırım Tatarlarının resmî meclisi olarak tanıdığını hatırlattı. Kırım Tatarlarının Türkiye ve Ukrayna arasında bir köprü olduğunu belirten Zolotarov, “Ancak hiç şüphe yok ki, Ukrayna bu savaşı kazanacak ve Kırım Tatarları tarihî vatanları Kırım'a geri dönerek orada yaşamaya devam edecek.” dedi. YÜKSEL’DEN ÇALIŞTAYIN BİRLEŞTİRİ GÜCÜNE VURGU KTMM Üyesi ve Şefika Gaspıralı Uluslararası Kadın Birliği Başkanı Prof. Dr. Gayana Yüksel, gerçekleştirdiği konuşmada, "Transatlantik Atölyesi: Kırım Tatar ve Kanada Yerli Halklar Çalışmalarında Perspektifler" başlıklı çalıştayın uzun süredir devam eden bir diyaloğun, karşılıklı güvenin ve akademik değişimin değerine, kimlik ve tarihsel hafıza hakkının önemine ve dünya genelinde yerli halkların hakları için verilen mücadelede çabaların birleştirilmesi gerektiğine dair ortak bir inancın sonucu olduğunu söyledi. Aynı zamanda söz konusu projenin temelinin 2023 yılında atıldığını belirten Yüksel, “Bu girişim 26 Ağustos-17 Eylül 2023 tarihleri arasında bir proje başlattı ve bu projenin bir parçası olarak Kanada yerli halkları ile Ukrayna toplumu üyelerini Ukrayna kültür köyünde ve yerli geçidinde iki günlük bir keşif programında bir araya getirdi.” dedi. Yüksel gerçekleşen bu çabalar sayesinde bu çalıştayın düzenlendiğine vurgu yaptı ve “Bugün burada, Türkiye'nin kalbinde, ortak zorlukları, tarihleri ve uzmanlıkları tartışmak üzere bir arada bulunabiliyoruz. Bu etkinliklerin özü ve ruhu, kıtalar arasında, topluluklar arasında, tarihsel travma deneyimleri ile yasal, eğitimsel ve kültürel koruma için çağdaş stratejik çabalar arasındaki kesişme noktasında yatmaktadır.” ifadelerini kullandı. “UKRAYNA KÜLTÜREL ÇALIŞAMALARI ALANINDA SESLERİ YÜKSELTMEK İÇİN BURADAYIZ” MacEwan Üniversitesi Ukrayna Kaynak ve Gelişim Merkezi (URDC) Direktörü Larısa Hayduk cümlelerine Türkçe olarak, “Günaydın, burada olmak çok güzel. Kapılarınızı bize açtığınız için teşekkür ederiz.” diyerek başladı. Hayduk konuşmasının devamında, direktörü olduğu Kaynak ve Gelişim Merkezinin (URDC) kuruluş aşamaların ve tarihini anlattı. Bu bağlamda Hayduk, “Temsil ettiğim Ukrayna Kaynak ve Gelişim Merkezi, 1988 yılında MacEwan Üniversitesi bünyesinde kurulmuş bir kurumdur. Merkez, en başından beri çiftçi değişiminden ESL programlarına, kapsayıcı eğitimden sanat iş birliğine ve sağır ve işitme güçlüğü çeken topluluklara yönelik çalışmalara kadar çok sayıda Kanada-Ukrayna projesinde aktif olarak yer almıştır.” dedi. Bununla birlikte Rusya'nın Ukrayna'ya karşı 24 Şubat 2022 tarihinden bu yana sürdürdüğü topyekûn işgal girişimi ve saldırılarına atıf yapan Hayduk, “2022 yılında, acımasız Rus işgali sırasında Ukraynalı meslektaşlarımızı desteklemek için Ukrayna Odak programımızı önemli ölçüde yoğunlaştırdık. Merkez, eğitim, araştırma, kültürel değişim ve toplum bağlantıları için hayati bir merkezdir. Öğrenciler, öğretim üyeleri ve topluluklar için yerel ve uluslararası düzeyde anlamlı fırsatlar yaratıyoruz. Ve tüm çalışmalarımız güvenilir, anlamlı ilişkilere ve karşılıklılığa dayanıyor.” şeklinde konuştu. Hayduk cümlelerini, “Bu proje, açıklık ve cesaretle bir araya geldiğimizde neler olabileceğinin bir kanıtıdır. Diyaloğu sürdürmek, karşılıklı ilgi alanlarını keşfetmek, hikâyeler paylaşmak ve özellikle Ukrayna kültürel çalışmaları alanında sesleri yükseltmek için buradayız.” şeklinde sonlandırdı. “KIRIM TATARLARI İÇİN BURADAYIZ” Alberta Üniversitesi Kanada Ukrayna Araştırmaları Enstitüsü Direktörü Natalya Hanenko-Friesen, Kanada Ukrayna Çalışmaları Enstitüsünün 1974 yılında Sovyetler Birliği zamanında çalışmalarına başladığını söyledi. Hanenko-Friesen, “Enstitüde benden önce görev yapan meslektaşlarım, seleflerim, sadece kendi toplumlarının üyeleri için bir eğitim enstitüsü inşa etmediklerini biliyorlardı. Hayır, onlar Ukrayna, Sovyetler Birliği rejimi altındayken Ukrayna çalışmalarına odaklanmayı sürdürmek ve Ukrayna çalışmalarını inşa etmek için bir güç merkezi, bir kale inşa ediyorlardı.” dedi. Bununla birlikte enstitünün 2014'ten ve 2022'den bu yana, Ukrayna ile ortaklaşa, Ukrayna'yı desteklemek için çalıştığını belirten Khanenko-Friesen, “Bu nedenle, hem Ukrayna'daki hem de Kanada'daki yerel Ukrayna toplumuna katılmanın, önümüzdeki günlerde yapacağımız görüşmelerde önemli bir noktaya geldiğini ve bu birkaç gün birlikte çalışacağımızı açıklıyorum. Kırım Tatarları çalışmalarını geliştirme çabalarını desteklemek ve Rus işgalinden kurtulduğunda evlerine dönmeyi özleyen Kırım Tatarlarının gelecek nesillerini inşa etmek için buradayız.” cümlelerini sarf etti. İLK OTURUMDA KANADA’NIN YERLİ HALKLARI ÜZERİNE YAPILAN ÇALIŞMALARA ODAKLANILDI Çalıştayın birinci oturumu, “Kanada’da Yerli Bilgi Sistemleri” başlığı altında yapıldı. Oturumun ilk konuşmacısı MacEwan Üniversitesi Öğr. Üyesi Prof. Dr. Shelby LaFramboise, Kanada’nın yerli halklarından “Michif/Métis” yerlilerinin toplumsal yaşamları, kültürleri ve tarihleri üzerine bir konuşma gerçekleştirdi. LaFramboise, Ailesinin Kızıl Nehir bölgesinden geldiğini ve geleneksel olarak ova halkı olduklarını ifade etti. Ayrıca LaFramboise, konuşmasında, yerle bağlantı, göç yolları, anlaşmalar (treaty), ve zorla yerinden edilmenin yarattığı tarihsel travmalara değindi. Alberta Üniversitesi Öğr. Üyesi Doç. Dr. Paul L. Gareau da Kanada’nın “Michif/Métis” yerlilerinin toplumsal yaşamları, kültürleri ve tarihleri üzerine bir konuşma gerçekleştirdi. Ayrıca Yerli Çalışmalar Fakültesinin hayata geçirdiği çalışmalar hakkından bilgi verdi. MacEwan Üniversitesi Sağlık ve Toplum Çalışmaları Kütüphanecisi Lindsey Whitson, kütüphaneciliği yalnızca teknik bilgi sunma pratiği olarak değil, topluluklarla uzun vadeli, güvene dayalı ilişkiler kurma süreci olarak tanımladı. Whitson özellikle Alaska Yerlileri Merkezi ve Ukrayna Kaynak Geliştirme Merkezi ile yürüttüğü iş birliklerinden bahsetti. Bu merkezlerle kurduğu ilişkilerin yalnızca mesleki değil, aynı zamanda yaşam biçimini dönüştüren ilişkiler olduğunu vurguladı. Alberta Üniversitesi Kanada Ukrayna Araştırmaları Enstitüsü Direktörü Prof. Dr. Khanenko-Friesen, konuşmasında özellikle yerli akademisyenlerin ve toplulukların seslerinin önceliklendirildiği alanlarda çok sesliliği nasıl mümkün kılacaklarını düşünerek bu oturumu kurguladıklarını ifade etti. Ukrayna kökenine de değinen akademisyen, Sovyetler Birliği döneminde anadilini ve tarihini öğrenme hakkının elinden alındığını hatırlatarak, bu kimlik bastırmasının yerli halkların yaşadığı deneyimlerle bazı benzerlikler taşıdığını söyledi. Ayrıca Ukrayna çalışmaları alanındaki kurumsal temsilciliğiyle, hem yerli halklarla hem de Kırım Tatarları gibi diğer yerinden edilmiş halklarla bağ kurmaya çalıştıklarını vurguladı. Alberta Üniversitesi Yerli Kırım Tatar Çalışmaları alanında doktora öğrencisi Nara Narimanova, sözlerine Kırım Tatarca dilinde kendini tanıtarak başladı. “Ana dilim Kırım Tatarca. Size bu dilde kendimi tanıtmak, sizinle ilk bağı böyle kurmak istedim.” diyen Narimanova konuşmasında, hem Kanada’daki yerli halklarla geliştirdiği ilişkileri hem de Kırım Tatarlarının tarihsel ve güncel mücadelelerini anlattı. 2014’teki Rusya’nın Kırım’ı işgali sonrası Ukrayna’ya taşındığını belirten Narimanova, diaspora içinde kimlik arayışının ve ortak belleğin ne kadar önemli olduğuna dikkat çekti. Ayrıca Kanada’daki eğitim sürecine dair de konuşan Narimanova, aldığı doktora eğitiminin bakış açısını değiştirdiğini kaydetti. Fakültenin yerli halkların bilgi sistemlerini merkeze alan bu akademik ortamda “batılı bilgi”ye karşı eleştirel bir duruş geliştirdiğini söyleyen Narimanova, Kırım Tatarlarının da benzer bir bilgi sömürüsüyle karşı karşıya olduğunu belirtti. Narimanova, “Ama Kırım Tatarları çok misafirperver insanlar. Kırım Tatarlarına gerçekte ne olduğunu başkalarının da bilmesini istiyorlar. Tüm bilgileri paylaşmak istiyorlar. Ben, araştırmacıların bulguları gerçekten kabul etmelerini ve paylaşmalarını istiyorum.” dedi. Gerçekleşen çalıştay kapsamında, Türkiye, Kanada ve Kırım’dan gelen akademisyenler ve araştırmacılar heyeti, ODTÜ Rektörü Ahmet Yozgatlıgil ile görüştü. Ayrıca heyet ilk oturum sonrasında aile fotoğrafı çektirdi.

Kanada Kırım Tatarları Derneği yeni başkanını seçti Haber

Kanada Kırım Tatarları Derneği yeni başkanını seçti

Kanada Kırım Tatarları Derneği 9 Haziran 2025 tarihinde yaptığı açıklamada, Kanada Kırım Tatarları Derneğinin yeni başkanını açıkladı. “Savaşın Dehşetinden Kapılar” projesinin kurucusu Ruslan Kurtveliev'in Kanada Kırım Tatarları Derneğinin yeni başkanı olarak seçildi. Dernek tarafından yapılan açıklamada, “’Savaşın Dehşetinden Kapılar’ projesinin kurucusu Ruslan Kurtveliev'in Kanada Kırım Tatarları Derneğinin yeni başkanı olarak seçildiğini duyurmaktan mutluluk duyuyoruz. Kendisine içtenlikle güç, ilham ve toplumumuz ve Kırım için yapacağı çalışmalarda başarılar diliyoruz! Birbirimizi desteklemeye devam edelim ve hatırlayalım. Birlikte güçlüyüz!” ifadeleri kullanıldı. DERNEĞİN YÖNETİM KURULU BAŞKANI SEÇİLDİ Ayrıca Kanada Kırım Tatarları Derneğinin kurucusu ve eski başkanı Rüstem İrsay'ın da Yönetim Kurulu tarafından oybirliğiyle derneğin yönetim kurulu başkanlığına seçildiği açıklandı. Konuyla ilgili olarak, “Rüstem Bey'e Ukrayna ve Kırım Tatar toplumları yararına özverili çalışmaları, sayısız etkinlik ve miting düzenlemesi, Kırım Tatar kültürünü tanıtması, işgal altındaki Kırım'da insan haklarını savunması ve Kanada'daki Kırım Tatar toplumunun büyümesini teşvik etmesi nedeniyle teşekkür ediyoruz. Kendisine Dernek Yönetim Kurulu Başkanı olarak yeni görevinde başarılarının devamını diliyoruz!” ifadelerine yer verildi.

Rus kargo uçağı, 38 aydır pistte bekliyor: Kanada hükûmeti hukuki süreci başlattı Haber

Rus kargo uçağı, 38 aydır pistte bekliyor: Kanada hükûmeti hukuki süreci başlattı

Kanada hükûmeti, üç yılı aşkın bir süredir Mississauga'daki Toronto Pearson Uluslararası Havalimanı'nda mahsur kalan Rus kargo uçağına el koyabilmek için yeni yasal girişimler başlattı. "RUSLAN YAKINDA UKRAYNA'DA ÜLKEMİZİN YARARINA HİZMET EDECEK YENİ BİR EVE SAHİP OLACAK" Ukrayna'nın Avrupa ve Avrupa-Atlantik Entegrasyonundan Sorumlu Başbakan Yardımcısı Olga Stefanişına (Olha Stefanishyna), Kanada'nın Antonov An-124 Ruslan nakliye uçağına el koymak için mahkeme süreci başlattığını 6 Mayıs 2025 tarihinde duyurdu. Yetkili, yaptığı yazılı açıklamada "Rus Ruslan uçağına el konulması, Adalet Bakanı olarak ilk ayımdaki ilk hedeflerimden biriydi. Ve şimdi, ekibimizin çalışmalarının sonucu Kanada, Rus havayolu şirketi Volga-Dnepr'e ait olan ve halihazırda Kanada'da bulunan An-124 Ruslan nakliye uçağına el koyma sürecini başlattı." ifadelerine yer verdi. Açıklamasında tüm eylemlerin tek bir şeye yol açtığına inandığını belirten yetkili, "Ruslan yakında Ukrayna'da ülkemizin yararına hizmet edecek yeni bir eve sahip olacak." şeklinde konuştu. 38 AYDIR PİSTTEKİ YERİNİ KORUYOR İhtilaf konusu olan dünyanın en büyük seri üretim kargo uçağı Antonov An-124; Rusya'nın Ukrayna'ya karşı topyekûn işgal girişimi ve saldırılarını başlatmasından kısa bir süre sonra Kanada hava sahasının Rus uçaklarına kapatılması sebebiyle,  27 Şubat 2022'den bu yana Pearson'daki pistte park halinde bulunuyor. Aradan 38 ay geçmesine rağmen büyük kargo jeti, Kanada'nın en büyük ve en işlek havalimanının yanındaki 427 numaralı otoyoldan hızla geçen çok sayıda sürücü için ilginç bir görüntü oluşturmaya devam ediyor. Ayrıca havalimanına iniş ve kalkış yapan pek çok yolcu tarafından da kolayca fark edilebiliyor. KANADA KONUYU MAHKEMEYE TAŞIDI Kanada hükûmeti, ihtilaflı konuyu mahkemeye taşıdı. Global Affairs Canada'dan bir sözcü INsauga.com'a yaptığı bir açıklamada, davanın Ontario'daki en yüksek mahkemelerden birinin elinde olduğunu söyledi. Sözcü, “Kanada Başsavcısı, 18 Mart 2025 tarihinde Ontario Yüksek Mahkemesi tarafından bir Başvuru Bildirimi yayınlanmasını talep ederek el koyma işlemlerini başlattı. El konulan mülkte menfaati ya da hakkı olan bir kişi ya da kuruluş, kanıt sunma ve idari ve adli işlemlere katılma fırsatına sahiptir.” ifadelerini kullandı. KANADA, 2023'TEN BU YANA UÇAĞA EL KONULMASI İÇİN ÇALIŞIYOR Kanada hükûmeti ise 2023 yazından bu yana, kargo uçağını Toronto Pearson Uluslararası Havalimanı'ndan Ukrayna'ya verme girişimlerini sürdürüyor. Ottawa 8 Haziran 2023 tarihinde uçağa el koyduktan sonra, uçağı bir yardım paketinin parçası olarak Ukrayna'ya teslim etmeyi hedeflediğini belirtti. Kanada, bu hususu mahkemeye taşınmaya devam ediyor.  UÇAĞIN UKRAYNA'YA VERİLMESİ PLANLANIYORDU Dönemin Başbakanı Justin Trudeau, Ukrayna Devlet Başkanı Volodımır Zelenskıy'a el konulan Rus tescilli uçağın bir daha asla Rusya tarafından kullanılmaması için yakında Ukrayna'ya verileceğini belirtmişti. Ancak uçağın kayıtlı sahibi olan Rusya'nın Volga-Dnepr Havayolları, el koyma işlemine itiraz etti ve kargo uçağının iadesi için görüşmelere başlamak üzere 2023 yılında Ottawa'ya başvurduğu bildirildi. Ardından yaşanan bu uluslararası çekişme, Kanada mahkemesine taşındı ve hukuki mücadele süreci hâlâ devam ediyor. 

Kanada'nın yeni Başbakanı, Ukrayna'ya desteğin altını çizdi Haber

Kanada'nın yeni Başbakanı, Ukrayna'ya desteğin altını çizdi

Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodımır Zelenskıy (Volodimir Zelenski) ülke genelinde gerçekleştirilen seçimlerde galibiyet elde eden Kanada Başbakanı Mark Carney ile telefon görüşmesi yaptı.  Başbakan Carney, 30 Nisan 2025 tarihli görüşmede Kanada'nın Ukrayna'ya kalıcı barış ve güvenlik sağlanması yolunda destek verme konusundaki kararlılığını vurguladı. KALICI BARIŞ İÇİN UKRAYNA'NIN MASADA OLMASI ŞART! Cumhurbaşkanı Zelenskıy ise seçim zaferi elde eden Başbakan Carney'i tebrik etti. Liderler, kalıcı barışın yalnızca Ukrayna'nın masada olmasıyla sağlanabileceğinin altını çizdi. KANADA'NIN YENİ BAŞBAKANI MARK CARNEY: ABD İLE ENTEGRASYON SONA ERDİ Kanada'da Liberal Parti Genel Başkanı Mark Carney, ülkenin yeni başbakanı olarak seçildi. Ancak 28 Nisan 2025 tarihinde yapılan seçimde iktidarda kalmayı başaran Liberal Parti, Carney'nin istediği çoğunluğu elde edemeyerek koalisyona gitti. Öte yandan Carney, yaptığı zafer konuşmasında Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ile eski ilişkilerinin bittiğini bildirdi.  ABD İLE OLAN ESKİ İLİŞKİMİZ BİTMİŞTİR Yeni Başbakan Carney, “ABD ile olan eski ilişkimiz, sürekli artan entegrasyona dayalı ilişkimiz sona erdi. Kanada'nın İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana güvendiği, mükemmel olmasa da on yıllardır ülkemize refah sağlamaya yardımcı olan, Amerika Birleşik Devletleri tarafından desteklenen açık küresel ticaret sistemi sona erdi.” ifadelerini kullandı. Bunun trajedik ama aynı zamanda yeni gerçeklik olduğunu kaydeden Carney, gelecek ayların zorlu geçeceğini ve fedakârlık gerektireceğini söyledi.

Kanada'nın yeni Başbakanı Mark Carney: ABD ile entegrasyon sona erdi Haber

Kanada'nın yeni Başbakanı Mark Carney: ABD ile entegrasyon sona erdi

Kanada'da Liberal Parti Genel Başkanı Mark Carney, ülkenin yeni başbakanı olarak seçildi. Ancak 28 Nisan 2025 tarihinde yapılan seçimde iktidarda kalmayı başaran Liberal Parti, Carney'nin istediği çoğunluğu elde edemeyerek koalisyona gitti. Öte yandan Carney, yaptığı zafer konuşmasında Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ile eski ilişkilerinin bittiğini bildirdi.  ABD İLE OLAN ESKİ İLİŞKİMİZ BİTMİŞTİR Yeni Başbakan Carney, “ABD ile olan eski ilişkimiz, sürekli artan entegrasyona dayalı ilişkimiz sona erdi. Kanada'nın İkinci Dünya Savaşı'ndan bu yana güvendiği, mükemmel olmasa da on yıllardır ülkemize refah sağlamaya yardımcı olan, Amerika Birleşik Devletleri tarafından desteklenen açık küresel ticaret sistemi sona erdi.” ifadelerini kullandı. Bunun trajedik ama aynı zamanda yeni gerçeklik olduğunu kaydeden Carney, gelecek ayların zorlu geçeceğini ve fedakârlık gerektireceğini söyledi. TRUMP’IN KARŞISINDA CARNEY Carney öncesinde ithalat tarifeleri konusunda Vaşington'a karşı sert bir yaklaşım vaat etmiş ve Kanada'nın ABD'ye olan bağımlılığını azaltmak için milyarlarca dolar harcaması gerektiğini söylemişti. Bu süreçte eski Kanada Başbaşkanı Justin Trudeau istifasını açıklamış, ABD Başkanı Doanld Trump ise Kanada mallarına yüzde 25 ek vergi getirme ve Kanada'yı ABD'nin 51. eyaleti yapma tehditlerini yapmıştı. Trump’ın bu söylemlerini sert bir dille eleştiren Carney, “ABD toprağımızı, kaynaklarımızı, suyumuzu ve ülkemizi istiyor. Bunlar boş tehditler değil. Başkan Trump ABD’nin bize sahip olabilmesi için bizi parçalamaya çalışıyor. Bu asla ve asla gerçekleşmeyecek." dedi.

Kanada'dan Rusya’ya mesaj: Ateşkes için son tarih belirlenmeli Haber

Kanada'dan Rusya’ya mesaj: Ateşkes için son tarih belirlenmeli

NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı'nın ikinci günü 4 Nisan 2025 tarihinde Belçika'nın başkenti Brüksel'de devam ediyor. European Pravda’nın haberine göre; toplantıya katılan Kanada Dışişleri Bakanı Melanie Joly, Karadeniz’deki seyrüsefer güvenliği ve enerji altyapısına yönelik varılan mutabakata rağmen enerji altyapılarını hedef almaya devam eden Rusya hakkında konuştu. Toplantı öncesi gazetecilere demeç veren Joly, “Rusya'nın ateşkes anlaşmasına uymayı fiilen reddetmesinin sonuçları olmalı ve Kremlin'in bu anlaşmaya katılıp katılmayacağına dair nihai kararını vermesi için bir son tarih belirlenmelidir.” şeklinde konuştu. Ayrıca Kanada Dışişleri Bakanı, Kremlin’in ateşi kesmeyi fiilen reddetmesinin pratik sonuçları olması gerektiğini vurguladı. Bu bağlamda Bakan, “Rusya'nın net bir tutumla geri dönmesi gerekiyor. Ateşkes önerisine verdiği yanıtın gecikmesi önemli. Nihayetinde ateşkesi kabul etmemesi hâlinde bunun sonuçları olması gerektiğine inanıyoruz” dedi. Mevcut Amerika Birleşik Devletleri (ABD) yönetiminin Avrupa ve Kanada'nın Rusya'nın doğrudan bir tehdit olduğu görüşünü paylaşıp paylaşmadığı sorulduğunda ise Joly, “Rusya'nın bir tehdit olduğu konusunda hepimizin hemfikir olması önemlidir.” dedi ve “Aksi takdirde neden savunma harcamalarını artıralım ki?” diye ekledi. Gazetecilerin Rusya'nın ateşkese katılıp katılmayacağına karar vermesi için bir son tarih belirlemenin mantıklı olup olmayacağı sorusuna Joly, destek verdi ve “Kesinlikle, benim duruşum bu.” dedi. PUTİN ATEŞKES GÖRÜŞMELERİNİ SABOTE EDİYOR Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot 4 Nisan'da NATO karargâhında İngiliz mevkidaşı David Lammy ile birlikte düzenlediği basın toplantısında, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’i Ukrayna’da ateşkese yönelik müzakereleri kasıtlı olarak geciktirmekle suçladı. Birleşik Krallık Dışişleri Bakanı Lemmy ve Fransa Dışişleri Bakanı Barrot, Rusya'nın ABD'nin Ukrayna'da 30 günlük tam ve derhal yürürlüğe girecek bir ateşkes teklifini fiilen reddettiğini savundu. Lammy, “Putin’in hâlâ oyalamaya, zaman kazanmaya çalıştığını düşünüyoruz.” diyerek tepki gösterdi. Lammy, Putin’in ateşkesi kabul etmek yerine Ukrayna’yı bombalamaya devam ettiğini belirterek, “Bu saldırılar sivilleri ve enerji altyapısını hedef alıyor. Seni görüyoruz Vladimir Putin. Ne yaptığını biliyoruz.” ifadelerini kullandı. Barrot ise, Ukrayna’nın üç hafta önce ateşkes teklifini kabul ettiğini hatırlatarak, artık Rusya’nın ABD’ye net bir yanıt vermesi gerektiğini söyledi. Fransız Bakan, “Bu cevap ya 'evet' ya da 'hayır' olmalı. Sürekli tutum değiştirmek, enerji altyapısını vurmaya devam etmek ve savaş suçları işlemek, barıştan yana olmadığınızı gösteriyor.” değerlendirmesinde bulundu. ABD’NİN ATEŞKES TEKLİFİ 11 Mart’ta Suudi Arabistan’da yapılan ABD-Ukrayna görüşmesinde, ABD tarafı Rusya ile tam kapsamlı bir ateşkes önerdi. Bu toplantıyı takip eden iki görüşme daha gerçekleşti ve her iki taraf ortak açıklamalar yayımladı. ABD tarafından önerilen saldırıların koşulsuz olarak durdurulması teklifine Ukrayna destek verdi. Ancak şu ana dek Rusya’dan resmî ve net bir cevap gelmedi.

Çin ve Rusya, yapay zekâyla Kanada seçimlerini hedef alabilir! Haber

Çin ve Rusya, yapay zekâyla Kanada seçimlerini hedef alabilir!

Kanada Güvenlik İstihbaratı Servisi (CSIS); Kanada’nın demokratik seçimlerine yönelik tehditleri değerlendirdiği raporda, Çin, Rusya ve İran gibi ülkelerin yapay zekâyı, dezenformasyon kampanyaları yürütmek veya siber saldırılar düzenlemek için kullanmayı hedeflediğini belirtti. 28 sayfalık belgede tehditlerin gerçekliği ve giderek geliştiği vurgulandı. Kanada siber istihbaratı, yapay zekâ destekli faaliyetlerin, ülkedeki 28 Nisan 2025'te yapılacak olan genel seçimleri etkilemek için kullanılacağını dile getirdi. Raporda, "Bu aktörlerin, Kanadalılar arasında bölünme yaratmak ve yabancı devletlerin çıkarlarına hizmet eden söylemleri yaymak için en çok üretken yapay zekâyı kullanması muhtemeldir," denildi. Ayrıca, "Kanadalı politikacılar ve siyasi partiler, özellikle kimlik avı girişimleri yoluyla siber tehdit aktörlerinin hedefi olma açısından daha büyük bir risk altında" ifadesine yer verildi. ÜRETKEN YAPAY ZEKA ARAÇLARI KULLANACAKLAR Üretken yapay zekâ, büyük veri setleri üzerinde eğitilmiş ve kullanıcılardan gelen geniş kapsamlı taleplere yanıt üretebilen ChatGPT gibi popüler yapay zeka araçlarını destekleyen bir teknoloji olarak biliniyor. Raporda, hızla gelişen ve giderek daha erişilebilir hâle gelen bu teknolojinin metin, görsel, bilgisayar kodu, müzik veya video üretebildiği ve bazı araçların verileri hızla sıralayıp analiz edebildiği vurgulandı. Kanada Siber Güvenlik Merkezi Başkan Yardımcısı Bridget Walshe, yapay zekânın sosyal medyada otomatik olarak bir hesap oluşturabileceğini, giriş yapıp paylaşım yapmaya başlayabileceğini ve böylece dezenformasyonun endüstriyel ölçekte yayılmasına olanak tanıyabileceğini söyledi ve "hesapları insanın oluşturmasına gerek yok" dedi. YABANCI ÜLKE MÜDAHALESİNE DAİR ŞİMDİDEN BAZI İŞARETLER VAR Geçen ay, Kanada'da yabancı seçim müdahalelerini izlemek için kurulan Seçimlere Yönelik Güvenlik ve İstihbarat Tehditleri Görev Gücü (SITE), Liberal Parti Milletvekili ve Başbakan Yardımcısı Chrystia Freeland’in bir dezenformasyon kampanyasının hedefi olduğunu bildirdi. SITE, Freeland’i hedef alan "koordineli ve kötü niyetli faaliyetler" tespit ettiğini açıkladı. Bu faaliyetlerin, Çin popüler sosyal medya platformu WeChat’te, kimliği bilinmeyen ancak geniş takipçi kitlesine sahip bir haber hesabına kadar izinin sürüldüğünü belirtti. Hükumetin görev gücü, söz konusu hesabın Çin Halk Cumhuriyeti ile bağlantılı olduğunu bildirdi. ÇİN, HİNDİSTAN, RUSYA VE PAKİSTAN GÜNDEMDE CCCS Operasyon Müdür Yardımcısı Vanessa Lloyd, 25 Mart 2025 tarihinde yaptığı açıklamada, söz konusu devletlerin seçimlere müdahale etmek için yapay zeka temelli sistemlerden giderek daha fazla yararlandığını dile getirdi. Seçimlere müdahale hakkında Çin'i işaret eden Lloyd, ayrıca "Hindistan hükumetinin de Kanada halkına ve demokratik sürecine müdahale etme niyetine ve kabiliyetine sahip olduğuna tanık olduk." dedi. Öte taraftan; Vanessa Lloyd, Rusya ve Pakistan'ın da Kanada'ya karşı benzer faaliyetler yürütebileceğini ifade etti. KANADA, 28 NİSAN'DA ERKEN GENEL SEÇİME GİDECEK Kanada istihbaratı; 2022 yılında Çin'in 2019'daki meclis seçimlerine etki etmek üzere bazı adayları örtülü bir ağla finanse ettiğini ileri sürmüştü. Dönemin Başbakanı Justin Trudeau'nun söz konusu faaliyetler hakkında bilgilendirildiği öne sürülmüştü. Kanada'da 28 Nisan 2025 tarihinde erken genel seçim yapılacak.

G7 Dışişleri Bakanları Zirvesi, Ukrayna gündemiyle toplanacak Haber

G7 Dışişleri Bakanları Zirvesi, Ukrayna gündemiyle toplanacak

Kanada, Ukrayna'daki durumun ele alınacağı G7 (Yedili Grup) Dışişleri Bakanları toplantısına ev sahipliği yapacak. G7’nin Kanada Başkanlığı Ofisi tarafından 8 Mart 2025 tarihinde yapılan açıklamaya göre; G7 dışişleri bakanları, 12-14 Mart tarihleri arasında Kanada’nın Quebec şehrinde bir araya gelecek.  Yapılan açıklama göre gerçekleşecek olan zirvede, Ukrayna gündemi ele alınacak. Ayrıca görüşmelerde; Orta Doğu'daki durum, Hint-Pasifik, Amerika ve Afrika'daki gelişmelere odaklanılacak. Canada is hosting a #G7ForeignMinisters meeting from March 12 to 14 in Charlevoix, Quebec. Discussions will focus on Ukraine, the situation in the Middle East, the Indo-Pacific, the Americas, and Africa. Follow us to stay informed #G7Canada #G7Kananaskis2025 pic.twitter.com/KBfPgsaqXd — G7 (@G7) March 7, 2025 G7 ÜLKELERİNDEN ORTAK AÇIKLAMA: UKRAYNA'YA DESTEK VURGUSU Kanada, Fransa, İtalya, Almanya, Japonya, Birleşik Krallık ve Amerika Birleşik Devletleri'nden (ABD) oluşan G7 ülkelerinin dışişleri bakanları, 2025 yılının şubat ayında gerçekleşen 61. Münih Güvenlik Konferansı sonrasında ortak bir açıklama yayımladı. Bakanlar, Rus saldırıları altındaki Ukrayna'nın toprak bütünlüğü ve egemenliğine yönelik desteğini yineledi. Ayrıca G7 Dışişleri Bakanları, Çin ile İran'ı Rusya'ya yardımda bulunmasını kınadı. Kuzey Kore'nin Rusya'ya yönelik desteğine işaret eden bakanlar, söz konusu yardımın çatışmanın tehlikeli bir şekilde genişlemesi anlamına geldiğini ve bu durumun Avrupa ve Hint-Pasifik güvenliği için ciddi sonuçlar doğuracağını kaydetti.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.