SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Kırım Tatar Kaynak Merkezi

QHA - Kırım Haber Ajansı - Kırım Tatar Kaynak Merkezi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kırım Tatar Kaynak Merkezi haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Kırım’da siyasi baskı artıyor: Tutsak mağdur sayısı bir yılda 487’ye ulaştı Haber

Kırım’da siyasi baskı artıyor: Tutsak mağdur sayısı bir yılda 487’ye ulaştı

Kırım Tatar Kaynak Merkezi, işgal altındaki Kırım'da son bir yıl içinde siyasi gerekçelerle yargılanan ve takip edilen kişi sayısında korkutucu bir artış yaşandığını duyurdu. Merkezin verilerine göre, bir yıl önce 371 olarak kaydedilen siyasi tutsak ve baskı altındaki kişi sayısı 487’ye yükseldi. Bu kişilerden 273’ünün Kırım Tatarı olduğu belirtildi. Geçen yıl ise siyasi gerekçelerle kovuşturulan Kırım Tatarların sayısı 229 kişi idi. Bu artış, işgalci yönetimin özellikle yarımadanın yerli halkı olan Kırım Tatarları üzerindeki sistematik baskıyı daha da derinleştirdiğini ortaya koyuyor. Güncel tabloda yer alan 487 mağdurun yaklaşık yüzde 56’sını Kırım Tatarları oluşturuyor. Siyasi gerekçelerle takip edilen kişilerin mevcut durumlarına dair detayları paylaşan Kırım Tatar Kaynak Merkezine göre; 227 kişi (133’ü Kırım Tatarı) halihazırda cezaevlerinde hükümlü olarak tutuluyor. 99 kişi (47’si Kırım Tatarı) tutukevlerinde mahkeme süreçlerini beklerken, 60 kişi (29’u Kırım Tatarı) denetimli serbestlik veya adli kontrol şartıyla takip ediliyor. Ayrıca, 63 (36’sı Kırım Tatarı) kişinin serbest bırakıldığı ancak takip altında tutulduğu, 38 kişinin (28’i Kırım Tatarı) ise aktif olarak kovuşturmaya maruz kaldığı kaydedildi. İnsan hakları savunucuları, siyasi davaların kapsamının genişlediğini belirterek, neredeyse her gün listeye yeni isimlerin eklendiğini ve hukuki süreçlerin şeffaflıktan uzak bir şekilde yürütüldüğüne dikkat çekiyor.

İşgalci mahkemeden engelli Kırım Tatarına 8 yıl hapis cezası Haber

İşgalci mahkemeden engelli Kırım Tatarına 8 yıl hapis cezası

İşgalci Rus yönetimi, Kırım başta olmak üzere işgal altındaki Ukrayna topraklarında; Kırım Tatar halkına zulmetmek için kurgulanan sözde "Numan Çelebicihan Taburu Davası" çerçevesinde bir kişiyi daha mahkûm etti. Kırım Tatar Kaynak Merkezi Başkanı ve Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Üyesi Eskender Bariyev’in aktardığına göre, Rus işgali altında bulunan Herson bölgesinin Heniçesk kentindeki Kremlin kontrolündeki sözde mahkeme, Numan Çelebicihan Taburuna mensup olma iddiasıyla alıkonulan 47 yaşındaki Kırım Tatarı Eldar Karamurzayev’i 8 yıl hapis cezasına çarptırdı. Sözde mahkeme kararının 12 Aralık’ta açıklandığını belirten Bariyev, bu kararın işgal altındaki Herson ve Zaporijjya bölgelerinde söz konusu düzmece dava kapsamında verilen 30’uncu hüküm olduğunu kaydetti. Karamurzayev, 25 Şubat 2025’te evinde yapılan yasa dışı aramanın ardından alıkonuldu. İşgal makamları, Karamurzayev’i “Numan Çelebicihan Kırım Tatar Gönüllü Taburuna katılmak” ve “Kırım’ın ekonomik ablukasına destek vermekle” suçladı. Bariyev, Karamurzayev’in doğuştan serebral palsi hastası olduğunu belirterek, “Eldar engelli bir insan. Bir ayağında aksama var ve ağır fiziksel işlerde çalışması mümkün değil” dedi. Bariyev ayrıca, alıkonma sırasında işgalcilerin Karamurzayev’e ait FIAT marka otomobile ve ruhsatına da el koyduğunu aktardı. 4 ÇOCUK BABASI VE 2. GRUP ENGELLİ Doğuştan serebral palsi hastalığı nedeniyle ikinci grup engelli olan Eldar Karamurza, dört çocuk babası. 2014 yılından önce aile Kırım’da yaşıyordu ancak Rusya yarımadayı işgal ettikten sonra Jıtomir’e taşındı. Birkaç yıl sonra ise aile Kırım’a daha yakın olan Novooleksiyivka’da yaşamaya başladı. EN AZ 53 KİŞİ ALIKONULUYOR Kırım Tatar Kaynak Merkezinin verilerine göre, işgalciler 2014 yılından bu yana sözde Numan Çelebicihan Taburu Davası çerçevesinde, 21’i işgal altındaki Kırım’dan, 52'si işgal altındaki Herson ve Zaporijjya bölgeleriinden olmak üzere toplamda en az 73 kişiyi alıkoydu. Kırım’da 7 kişi mahkûm edilirken, Karamurzayev yeni işgal edilen bölgelerde bu davadan hüküm giyen 30’uncu kişi oldu. Kırım Tatar Kaynak Merkezi Başkanı Bariyev, tutuklanan 73 kişiden hiçbirinin bugüne kadar serbest bırakılmadığına veya esir takasında yer almadığına dikkat çekerek, bu kişilerin Üçüncü Cenevre Sözleşmesi kapsamında savaş esiri sayılması ve değişime tabi tutulması gerektiğini belirtti. KIRIM TATARI RÜSTEM VİRATİ RUS ESARETİNDE CAN VERDİ 12 Mart 2025 tarihinde Rus işgal güçleri tarafından Herson bölgesinde sözde Numan Çelebicihan Taburu üyesi olma iddiasıyla alıkonulan Kırım Tatarı Rüstem Virati'nin, esaret altındayken hayatını kaybettiği öğrenildi. İŞGALCİLER, NUMAN ÇELEBİCİHAN DAVASINI KIRIM TATARLARINDAN İNTİKAM ALMAK İÇİN KULLANIYOR KrımSOS insan hakları örgütü uzmanı Yevgeniy Yaroşenko, bu hususta, “İşgalci Rus yönetimi, Numan Çelebicihan Taburu Davası'nı, Herson bölgesinde yaşayan Kırım Tatarlarından ‘Kırım’ın ablukası’ için intikam almak için kullanıyor” ifadelerini kullanmıştı. NUMAN ÇELEBİCİHAN TABURU NEDİR? Numan Çelebicihan Taburu fikri Ukrayna’da 2016 yılından beri tartışılıyordu. Bununla birlikte tabur resmî olarak, Rusya’nın, Ukrayna’ya karşı geniş çaplı işgal girişimi ve saldırı başlattığı 24 Şubat 2022 tarihinden sonra kuruldu. Diğer yandan, Rus özel servisleri bu bahaneyi öne sürerek, Kırım Tatar halkına karşı baskı uygulamaya başladı.

Rusya, Kırım Tatar siyasi tutsakların takasını engelliyor Haber

Rusya, Kırım Tatar siyasi tutsakların takasını engelliyor

Rusya, esir takası görüşmelerinde Kırım Tatarlarını ve gazetecileri özellikle görüşme dışı bırakıyor. Kırım’ın 2014’teki işgalinden bu yana gerçekleştirilen esir takaslarında sadece 12 Kırımlı siyasi tutsak serbest kalabildi. Bunların sekizi 2022’den önce, dördü ise geniş çaplı işgal saldırısı başladıktan sonra özgürlüğüne kavuştu. Ukrayna’nın başkenti Kıyiv’de dün "Kırım Parantez Dışında mı? Kırımlı Siyasi Tutsakları Özgürleştirmek İçin Bir Şans Var mı?" konulu basın toplantısı düzenlendi. Etkinlikte konuşan Kırım Tatar Kaynak Merkezi Başkanı ve Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Üyesi Eskender Bariyev, Rusya’nın özellikle Kırım Tatarlarını takas görüşmelerinin dışında tutmaya çalıştığını belirterek şu ifadeleri kullandı: Mayıs ayında Ukrayna Cumhurbaşkanı ile görüştüğümüzde, Rusların takas görüşmeleri sırasında; gazeteciler, Kırım Tatarları ve Azov mensupları hakkında konuşmak istemediğini söyledi. Bu nedenle tüm müzakere taraflarına çağrımız nettir: Her takasta Kırım’dan insanlar ve Kırım Tatar halkının temsilcileri yer almalıdır. Bu yalnızca adalet değil, işgal altındaki soydaşlarımız için bir umut meselesidir. Ukrayna İnsan Hakları Yetkilisi Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Akyar Temsilcisi Elvin Kadırov, ise devlet kurumlarının sınırlı bilgiye rağmen siyasi tutsakların serbest bırakılması için çalışmaya devam ettiğini anlattı. Kadırov, ofislerinin Kırım’daki insan hakları ihlallerini sürekli olarak kayda aldığını ve bu verilerin uluslararası girişimlere temel oluşturduğunu kaydederek, “Bugüne kadar devlet kurumlarının ve uluslararası ortakların ortak çabalarıyla 160 sivil esiri geri getirmeyi başardık. Ancak Rusya’da kaç sivilin alıkonulduğuna dair resmi veri yok. Tahminler 30 binden başlıyor ve bana göre sayı çok daha yüksek.” dedi. Kadırov, Türkiye Kamu Denetçiliği Kurumu (Ombudsmanlık) ile de temas kurarak hasta ve ağır durumdaki esirlerin listelerini ilettiklerini, tıbbi yardım sağlanması veya serbest bırakılmaları için girişimde bulunulduğunu ifade etti. Kırım Tatar Kaynak Merkezi Uzmanı ve insan hakları savunucusu Volodımır Lyaşenko ise serbest bırakılan birçok siyasi tutsak için ortaya çıkan yeni bir sorun hakkında bilgi verdi. Lyaşenko, Ukrayna belgelerinin olmaması nedeniyle ceza süresi biten kişilerin işgal altındaki Kırım’dan veya Rusya’dan çıkamadığını kaydetti. Bunun çok karmaşık bir sorun olduğuna dikkat çeken Lyaşenko, “Bu sorun, işgalin 12 yıldır sürüyor olmasının bir sonucu. Ukrayna’da kimlik doğrulama sistemi 2016’dan itibaren tek demografik kayıt sistemine bağlandı. Kırım’daki birçok kişi hakkında bu sistemde herhangi bir kayıt bulunmuyor.” dedi. Kırım Tatar Kaynak Merkezinin verilerine göre, 10 Aralık itibarıyla Rusya’daki cezaevlerinde ve kolonilerde 42’si kadın olmak üzere toplam 325 Kırımlı siyasi tutsak bulunuyor.

Kırım’da son 8 yılda 10 binden fazla hak ihlali: En büyük hedef Kırım Tatarları Haber

Kırım’da son 8 yılda 10 binden fazla hak ihlali: En büyük hedef Kırım Tatarları

Rus işgali altındaki Kırım’da insan hakları ihlallerinin boyutu giderek ağırlaşıyor. Kırım Tatar Kaynak Merkezi’nin verilerine göre 2017–2025 yılları arasında yarımadada toplam 10 bin 727 temel insan hakkı ihlali kaydedildi. Bu ihlallerin 7 bin 166’sı, en ağır baskıyı yaşayan yerli Kırım Tatar halkını hedef aldı. Kırım Tatar Kaynak Merkezi 10 Aralık 2025 tarihinde yaptığı açıklamada; özellikle Kırım Tatarlarının Kremlin rejiminin sistematik baskı, takibat ve yıldırma politikalarının odağında bulunduğunu vurguladı. İşgal süresince siyasi güdümlü davalarında yargılanan kişi sayısının 486’ya ulaştığı, bunların 272’sinin ise Kırım Tatarı olduğuna dikkat çekildi. Kırım Tatar Kaynak Merkezinin 2017–2025 dönemine ilişkin ihlal dökümü şu şekilde kaydedildi: 555 ev baskını (381’i Kırım Tatarlarına yönelik) Bin 745 gözaltı (1.281’i Kırım Tatarlarına yönelik) Bin 707 sorgu (1.184’ü Kırım Tatarlarına yönelik) Bin 818 tutuklama kararı (1.204’ü Kırım Tatarlarına yönelik) 3 bin 739 adil yargılanma hakkı ihlali (2.276’sı Kırım Tatarlarına yönelik) 709 sağlık hakkı ihlali (486’sı Kırım Tatarlarına yönelik) 454 Kırım’dan yasa dışı olarak Rusya’ya sevk etme (354’ü Kırım Tatarlarına yönelik) Hak savunucuları, Rusya’nın uluslararası hukuku ihlal ederek toplu baskı ve sindirme politikalarını sürdürdüğünü belirterek, Kırım Tatarlarına ve Ukrayna yanlısı aktivistlere yönelik baskının durmaksızın arttığını ifade etti. Merkezin açıklamasında; kamuoyuna Kırım'daki baskılar hakkında bilgi yayma çağrısına yer verilerek, “Birlikte, haksız yere acı çekenlere özgürlüğü geri getirebiliriz. Kırım Ukrayna’dır ve halkı barışı, adaleti, özgürlüğü hak ediyor.” denildi.

İşgalci mahkemeden bir Kırım Tatar kadınına 15 yıl hapis cezası Haber

İşgalci mahkemeden bir Kırım Tatar kadınına 15 yıl hapis cezası

Kırım’da Rus işgal güçleri tarafından 2025 yılı mayıs ayında alıkonulan 37 yaşındaki Kırım Tatarı Niyara Ersmambetova’nın Kremlin kontrolündeki sözde mahkeme tarafından 15 yıl hapis cezasına çarptırıldığı öğrenildi. Kırım Tatar Kaynak Merkezi tarafından 7 Aralık 2025 tarihinde yapılan açıklamada, işgalcilerin Ersmambetova’yı güya “Ateş” adlı direniş hareketiyle iş birliği yapmakla ve Rus ordusuna ait yakıt depoları ile hava savunma mevzilerine ilişkin bilgileri iletmekle suçladı. Merkezin açıklamasına göre Rus savcı, son duruşmada Kırım Tatar kadını için 18 yıl hapis talep etti; ancak iki günlük müzakereden sonra işgalci mahkeme 15 yıl hapis ve ek olarak 1,5 yıl denetimli serbestlik cezası açıkladı. Öte yandan Kırım’ın sözde Yüksek Mahkemesinin 19 Kasım 2025 tarihli paylaşımında, duruşmanın “devlet sırrı içeren bilgiler” gerekçe gösterilerek kapalı yapıldığı belirtildi. Açıklamada Ersmambetova’nın, Rusya Ceza Kanunu’nun 275. maddesi uyarınca “devlete ihanet” suçundan suçlu bulunduğu ve çocuklarının yakın akrabaların bakımına verileceği ifade edildi. ANNE TUTUKLU, ÇOCUKLAR DEDENİN YANINDA Kırım'ın Seyitler (Nijnegorsk) bölgesi sakini iki çocuk annesi, 37 yaşındaki Kırım Tatarı Niyara Ersmambetova eczacı olarak çalışıyordu. Annesinin cenazesinden sadece bir hafta sonra alıkonulan Ersmambetova’nın geride bıraktığı 9 yaşındaki kızı ve 16 yaşındaki oğlu, II. grup engelli olan 70 yaşındaki dedeleriyle birlikte yaşıyordu. Alıkonulmadan önce Niyara Ersmambetova tüm aileyi geçindiriyordu. KIRIM TATAR KAYNAK MERKEZİNDEN KINAMA İşgal altındaki Kırım'da Niyara Ersmambetova ve diğer Ukrayna vatandaşlarına yönelik yasa dışı zulmü şiddetle kınayan Kırım Tatar Kaynak Merkezi, “Bu tür cezalar siyasi amaçlı olup, Rus işgal yapıları tarafından halkı sindirmek için kullanılıyor.” denildi. Ayrıca uluslararası toplumuna, yasa dışı olarak gözaltına alınan tüm Ukrayna vatandaşlarının derhal serbest bırakılması için Rusya’ya yönelik baskıyı artırma çağrısında bulunuldu.

Kırımoğlu: Ukrayna'nın Yerli Halkları Yasası’nı pratiğe dökecek modern devlet politikalarının oluşturulması gerekiyor Haber

Kırımoğlu: Ukrayna'nın Yerli Halkları Yasası’nı pratiğe dökecek modern devlet politikalarının oluşturulması gerekiyor

Ukrayna’da bu sene ilk kez düzenlenen Yerli Halklar Kongresi bugün çalışmalarına başladı. Başkent Kıyiv’de düzenlenen etkinlik, Ukrayna Etnik Politika ve Vicdan Özgürlüğü Servisi, Kırım Tatar Millî Meclisi (KTMM) ve Kırım Tatar Kaynak Merkezi iş birliğinde organize ediliyor. Kongre açılışında konuşan Kırım Tatar halkının millî lideri ve Ukrayna Milletvekili Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, yerli halkların haklarını koruma çabasının uzun yıllardır sürdüğünü vurgulayarak 2021 yılında kabul edilen Ukrayna'nın Yerli Halkları Yasası'nın 30 yıllık mücadelenin sonucu olduğunu belirtti. Artık sadece zorluklara tepki vermek yerine, bu yasanın pratiğe dökecek modern devlet politikalarının oluşturulması gerektiğini kaydeden Kırımoğlu şu şekilde konuştu: "Bugün, yasal çerçeve belirlenmiş olsa da, önümüzde çok daha karmaşık yeni bir aşama var: Bu yasayı pratikte uygulamak için gerekli düzenleyici ve yasal çerçevenin oluşturulması. Özellikle işgal altındaki Kırım'ın Ukrayna'nın kontrolüne geri dönmesinden sonra, yerli halkların haklarının acil çözümlere yeniden tesis edilmesi ve güvence altına alınması hayati önem taşıyor." Kırımoğlu, söz konusu yasal düzenlemelerin sadece Kırım Tatarlarının değil, aynı zamanda akraba halklar olan Karaylar ve Kırımçaklar'ın da haklarını koruyacağını ekledi. AGİT ULUSAL AZINLIKLAR YÜKSEK KOMİSERİ KAMP: ÖZELLİKLE KIRIM TATARLARI SON 10 YILDA BÜYÜK ACILAR YAŞADI Kongreye çevrim içi katılan AGİT Ulusal Azınlıklar Yüksek Komiseri Christoph Kamp, yaptığı konuşmada Kırım Tatarlarının son on yılda yaşadığı baskılara dikkat çekti. Kamp, Nisan ayında Ukrayna’ya yaptığı ziyarette dinlediği tanıklıkların endişe verici olduğunu belirterek şunları söyledi: “Özellikle Kırım Tatar halkı için son on yıl yeni acılar getirdi. Nisan ayında Ukrayna'ya yaptığım ziyarette Kırım Tatarları, sivil toplum kuruluşları ve devlet kurumlarının temsilcilerinden Kırım'daki durum hakkında rahatsız edici açıklamalar duydum. Karay ve Kırımçak halkları da işgal koşullarından etkilendiğini farkındayım. Ofisim, birçok Kırım Tatarının on yıllarca süren zorunlu sürgünden dönüp hayatlarını yeniden inşa etmede ciddi engellerle karşılaştığı 1990'ların başından beri bu konu üzerinde çalışıyor. Ukrayna'nın yerli halklarının haklarının uluslararası alanda gündemde kalmasını ve hak ettikleri desteği almasını sağlamak için sessiz diplomasi çalışmalarını sürdürmeye kararlıyım." KORNİYENKO: KONGRE UKRAYNA’NIN YERLİ HALKLARI DESTEKLEME KONUSUNDAKİ İSTİKRARI GÖSTERİYOR Ukrayna Parlamentosu Birinci Başkan Yardımcısı Oleksandr Korniyenko, yerli halkların haklarının ve geleneklerin korunması, kültürler arası iş birliğinin geliştirilmesinin önemini vurgulayarak, “Kongre’nin bu dönemde yapılması, Ukrayna’nın yerli halkları destekleme konusundaki istikrarını gösteriyor. Bu platform, ortak projeler ve yeni girişimler için önemli bir fırsattır.” dedi.

Kırım’da insan hakları ihlallerinin yüzde 60’ından fazlası Kırım Tatarlarına yönelik Haber

Kırım’da insan hakları ihlallerinin yüzde 60’ından fazlası Kırım Tatarlarına yönelik

Kırım Tatar Kaynak Merkezi Başkanı ve Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Üyesi Eskender Bariyev, 2017-2025 yılları arasında işgal altındaki Kırım’da 10 binden fazla insan hakları ihlali kaydedildiğini, bunların 6 binden fazlasının Kırım Tatarlarına karşı işlendiğini açıkladı. Sosyal medya üzerinden açıklama yapan Bariyev, Berlin’de 27-28 Kasım tarihlerinde düzenlenen Yerli Halklar Diyalog Platformu’na katıldığını bildirdi. Etkinlikte Rusya’daki yerli halkların durumu ve sürgündeki Rus demokratik güçleriyle iş birliğinin ele alındığını belirten Bariyev, “Bu tür etkinlikler, Kırım'daki gerçek durum ve yerli Kırım Tatar halkının temsilcilerine yönelik sistemli baskılar hakkında konuşmak için bir fırsattır.” dedi. Etkinlikte konuşan Bariyev’in aktardığına göre Rusya’nın kontrolündeki cezaevleri ve tutukevlerinde şu anda 176’sı Kırım Tatarı olmak üzere 316 Kırımlı siyasi tutsak alıkonuluyor. Tutsaklar arasında en az 41 kadın, 64 genç, 28 yaşlı ve 10 engelli kişinin yer aldığını belirten Bariyev, “2017–2025 yılları arasında işgal altındaki Kırım’da 10 binden fazla insan hakları ihlali kaydedildi. Bunların 6 binden fazlası Kırım Tatarlarına karşı işlendi.” ifadelerini kullandı. Ayrıca Bariyev Kırım Tatar Kaynak Merkezinin, işgal süresince toplam 477 kişinin siyasi nedenlerle tutuklandığını veya ceza davalarıyla baskı altına alındığını tespit ettiğini bildirdi. Bu vakaların 269’u ise Kırım Tatarlarına yönelik. Bununla birlikte işgal döneminde 32 kişi zorla kaybedildi; bu kişilerin 18’i Kırım Tatarıydı. Kırım Tatar Kaynak Merkezi Başkanı, işgalci yönetimin 2025 yılında en çok “casusluk”, “vatana ihanet”, "Numan Çelebicihan Taburuna katılım", Rus ordusunu “itibarsızlaştırma” ve “Hizb-ut Tahrir üyeliği” gibi suçlamaları kullanarak Kırım sakinlerini hedef aldığını belirtti. Bariyev, Kırım’ın işgalinin Kırım Tatar halkı için ağır sonuçlar doğurduğunu vurgulayarak, “Kırım'ın işgali, bir yandan Kırım Tatar halkı için büyük bir tehdit, diğer yandan ise dünyada daha görünür ve özne olma fırsatı. Pek çok şey Kırım Tatar halkının nasıl davrandığına bağlı. Ancak en ağır sonuç insan kaybıdır.” dedi.

İşgal altındaki Kırım’da son iki yılda 41 kadına yönelik yeni hukuksuz ceza davası Haber

İşgal altındaki Kırım’da son iki yılda 41 kadına yönelik yeni hukuksuz ceza davası

Kırım’daki insan hakları savunucuları, işgal altındaki yarımadada kadınlara yönelik baskı ve hukuksuzlukların son iki yılda dramatik biçimde arttığını bildiriyor. Kırım Tatar Kaynak Merkezinin, 25 Kasım 2025 tarihinde yaptığı açıklamaya göre, 2024-2025 döneminde kadınlara karşı açılan 41 yeni yasa dışı ceza davası tespit edildi. Bu sayı, işgalin başladığı 2014’ten bu yana kaydedilen toplam vakaların yarısından fazlasını oluşturuyor. Merkezin verilerine göre, 2014’ten bu yana Kırım’da en az 63 kadın hukuksuz şekilde ceza takibine uğradı. Ancak baskıların özellikle son iki yılda yoğunlaştığı belirtiliyor. Söz konusu 41 yeni vakanın, Rus işgal yönetiminin kadınlar üzerindeki baskısını sistematik olarak artırdığını gösterdiği ifade edildi. Kırım Tatar Kaynak Merkezi, 2024-2025 döneminde en az 10 kadının mahkûm edilerek cezaevlerine gönderildiğini, ikisinin ise gıyabında yargılanmaya başlandığını belirtti. Hak savunucuları, kadınların hiçbir kanıt olmadan alıkonulduğunu, uzun hapis cezalarına çarptırıldığını, çoğu kez onur kırıcı koşullarda tutulduğunu vurguluyor. Birçok kadının küçük çocuklarının bulunduğu, annelerinden koparılan ailelerin ağır travmalar yaşadığı aktarıldı. Bazı kadınların ise yalnızca siyasi görüşleri veya etnik kimlikleri nedeniyle özgürlüklerinden edildiği kaydedildi. Açıklamada, bu baskı artışının tesadüfî değil, “kasıtlı bir devlet politikası” olduğu ifade edilerek, “Her bir isim mahvedilen bir hayat, parçalanmış bir aile demek. Ancak aynı zamanda, Rus baskısının yok edemediği bir direniş ve onurun göstergesi.” denildi. Hak savunucuları, uluslararası toplumu Rusya üzerindeki baskıyı artırmaya; Ukrayna toplumunu ise bu kadınların sesini duyurmaya davet ederek, “Sessizlik de bir baskı aracıdır; onların hikâyelerini duyurmalıyız.” şeklinde vurguladı.

Numan Çelebicihan Taburu Davası: İşgalcilerden bir kişiye daha hapis cezası Haber

Numan Çelebicihan Taburu Davası: İşgalcilerden bir kişiye daha hapis cezası

Rus mahkemesinin, Kırım başta olmak üzere işgal altındaki Ukrayna topraklarında; Kırım Tatar halkına zulmetmek için kurgulanan sözde "Numan Çelebicihan Taburu Davası" çerçevesinde bir kişiyi daha mahkûm ettiği öğrenildi. Kırım Tatar Kaynak Merkezi, Kremlin kontrolündeki sözde Heniçesk Bölge Mahkemesinin, Herson bölgesi sakini 33 yaşındaki bir kişiyi sözde Numan Çelebicihan Taburuna mensup olduğu iddiasıyla gıyaben 9 yıl hapis cezasına mahkûm ettiğini bildirdi. İşgalcilerin iddiasına göre, hapis cezasına mahkûm edilen erkek, Ukrayna-Rusya sınırında “nöbet tuttu” ve Herson bölgesinde “tabura ait tesisleri koruma görevini” yerine getirdi. Kırım Tatar Kaynak Merkezi, bu kararı kınayarak, işgal altındaki bölgelerde verilen tüm sözde mahkeme kararlarının hiçbir hukuki geçerliliğinin olmadığını vurguladı. Merkez açıklamasında “Bu tür eylemler uluslararası insancıl hukukun açık bir ihlali olup, Herson bölgesinin sivil halkına karşı yürütülen sistematik baskı politikasının kanıtıdır.” ifadelerine yer verdi. NUMAN ÇELEBİCİHAN TABURU NEDİR? Numan Çelebicihan Taburu fikri Ukrayna’da 2016 yılından beri tartışılıyordu. Bununla birlikte tabur resmî olarak, Rusya’nın, Ukrayna’ya karşı geniş çaplı işgal girişimi ve saldırısını başlattığı 24 Şubat 2022 tarihinden sonra kuruldu. Rusya Yüksek Mahkemesi, siyasi bir şekilde 1 Haziran 2022'de Numan Çelebicihan Taburu’nu güya “terör örgütü” olarak tanıdı. Rus özel servisleri bu bahaneyi öne sürerek, Kırım Tatar halkına ve Ukraynalı aktivistlere karşı baskı uygulamaya başladı. Rusya Yüksek Mahkemesi, 1 Haziran 2022’de Numan Çelebicihan Taburunu güya “terör örgütü” olarak tanıdı. Böylece Rus işgalciler, Kırım Tatarlarına baskıyı artırmak için bir araç daha elde etmiş oldu. İşgalciler, Rusya’nın 24 Şubat 2022 tarihinde Ukrayna’ya karşı geniş çaplı saldırı başlatmasından sonra, 30’dan fazla kişiyi Numan Çelebicihan Taburu üyesi olma iddiasıyla alıkoydu. RUSYA, NUMAN ÇELEBİCİHAN TABURU DAVASINI KIRIM TATARLARINDAN İNTİKAM ALMAK İÇİN KULLANIYOR! Kırım Tatar Kaynak Merkezi Başkanı Eskender Bariyev, 10 Kasım 2025'te paylaştığı açıklamada, işgal altındaki Kırım’da 21, Herson bölgesinde ise 49 Ukrayna vatandaşının sözde Numan Çelebicihan Taburuna mensup olduğu iddiasıyla alıkonulduğunıu duyurmuştu. KrımSOS insan hakları örgütü uzmanı Yevgeniy Yaroşenko, bu hususta, “İşgalci Rus yönetimi, Numan Çelebicihan Taburu davasını, Herson bölgesinde yaşayan Kırım Tatarlarından ‘Kırım’ın ablukası’ için intikam almak için kullanıyor” ifadelerini kullanmıştı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.