SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Kırım Tatar Milli Meclisi

QHA - Kırım Haber Ajansı - Kırım Tatar Milli Meclisi haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kırım Tatar Milli Meclisi haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

KTMM Başkanı: Ukrayna’nın zaferi insan haklarının zaferi olacaktır Haber

KTMM Başkanı: Ukrayna’nın zaferi insan haklarının zaferi olacaktır

Kırım Tatar Millî Meclisi (KTMM) Başkanı Refat Çubarov, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin kabulünün 77. yılında dünya genelinde insan onuru, özgürlük ve eşitliğin temel değerlerinin yeniden tehdit altında olduğunu vurguladı. Tarihsel hatırlatmaların yer aldığı açıklamada, 1948 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından kabul edilen beyannameye Sovyetler Birliği'ni -Belarus Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti ve Ukrayna Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti- ile birlikte “çekimser” oy kullandığını belirten Çubarov, “Bu tutum, Sovyet yetkililerinin savaştan sonra da işlediği kitlesel suçların uluslararası incelemeye alınması ve totaliter rejimin gerçek doğasının açığa çıkması korkusundan kaynaklanıyordu.” dedi. SOVYET DÖNEMİNDE TOPLU İHLALLER VE SÜRGÜN KTMM Başkanı, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin kabul edildiği günlerde milyonlarca insanın Sovyet baskı mekanizmasının hedefi olduğunu anımsatarak şu ifadeleri kullandı: Birleşmiş Milletler kürsüsünden evrensel değerler ve insan hakları ilan edilirken, Kırım Tatar halkı 18 Mayıs 1944'te zorla sürgün edildikleri özel yerleşim yerlerinde dört yılı aşkın bir süredir yok oluyordu. Öyle ki, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin kabulünden sadece iki hafta önce, 26 Kasım 1948'de, SSCB Yüksek Konsey Başkanlığı, 'keyfi ayrılma', yani özel yerleşim yerlerinden kaçma girişimleri için 20 yıl ağır çalışma cezası öngören bir kararname yayınladı. Kırım Tatarları gibi anavatanlarından sürgün edilen Koreliler, Almanlar, İngriya Finleri, Karaçaylar, Kalmıklar, Çeçenler, İnguşlar, Balkarlar ve Ahıska Türkleri gibi diğer halklar da aynı koşullar altındaydı. Birçoğu için sürgün, sadece vatanlarından kovulma değil, aynı zamanda milli özerkliklerinin de yok edilmesi anlamına geliyordu. Bu durum, özellikle Kırım Tatar halkının özerkliği olan Kırım Özerkliği için de geçerliydi. MİLLİ MÜCADELESİNDE BEYANNAMENİN ROLÜ KTMM Başkanı, Kırım Tatar millî hareketinin gücünü büyük ölçüde İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nde yer alan insan hakları ilkelerinden aldığını, bu ilkelerin halkın anavatanına dönüş hakkının ve milli-bölgesel özerkliğinin temel dayanağı olduğunu kaydetti. Ayrıca Çubarov, 1991’de toplanan II. Kırım Tatar Millî Kurultayı tarafından kabul edilen belgelerin, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin ilkeleri üzerine inşa edildiği hatırlattı. RUS İŞGALİ ALTINDAKİ GÜNCEL HAK İHLALLERİ Çubarov, Rusya’nın 2014’te Kırım’ı işgaliyle başlayan ve 2022’de geniş çaplı saldırıyla derinleşen savaşın, işgal altındaki topraklarda kitlesel katliamlar, sistematik ve zulümlerle birlikte sürdüğü vurgulayarak şunları kaydetti: Rusya Federasyonu, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'ni ve insan hakları ile milletlerin hakları alanındaki diğer tüm uluslararası belgeleri kabaca hiçe sayan bir terör devletine dönüşmüştür. Yalnızca işgal altındaki Kırım'da, büyük çoğunluğu Kırım Tatarları olmak üzere yüzlerce insan yasa dışı bir şekilde özgürlüğünden mahrum bırakılıyor. “UKRAYNA’NIN ZAFERİ, EVRENSEL İNSAN HAKLARININ YENİDEN TESİSİ OLACAK” Açıklamasının sonunda KTMM Başkanı Ukrayna’nın özgürlüğü için verilen mücadelenin aynı zamanda insanlığın evrensel değerlerini savunma mücadelesi olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı: İnsan onurunu ve millelerin eşitliğini tesis etmeye yönelik insan hakları aktivistlerinin, siyasetçilerin ve diplomatların devasa çabalarının yeniden tehdit altına atıldığını ve 20. yüzyılın ortalarındaki gerçeklere geri döndürüldüğünü görmek acı vericidir. Ancak tam da bugün, Ukrayna'nın özgürlük mücadelesinin ön saflarında yer aldığı bu zamanda, demokratik ve özgürlüğü seven ulusların onun etrafında birleşmesi umudu geri getiriyor. Ukrayna'nın zaferi, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nde belirlenen uluslararası ilkelerin yeniden tesis edilmesine giden yolu açacak ve insan haklarının en yüksek değere sahip olduğu bir dünyaya olan inancı güçlendirecektir.

KTMM: Kırım Tatar Millî Kurultayı, halkımızın siyasî kimliğinin ve özgürlük mücadelesinin sembolü Haber

KTMM: Kırım Tatar Millî Kurultayı, halkımızın siyasî kimliğinin ve özgürlük mücadelesinin sembolü

Bugün, Kırım Tatar Millî Kurultayı'nın açılışının 108. yıl dönümü. Kırım Tatarlarının milli mücadelesinin mihenk taşı olan Kurultay, 9 Aralık 1917'de Bahçesaray'da açılmıştı. Kırım Tatar Millî Meclisi (KTMM), Birinci Kırım Tatar Millî Kurultayı'nın açılışının 108. yıl dönümü münasebetiyle yayımladığı açıklamada, Kurultay’ın Kırım Tatar halkı için taşıdığı tarihî ve siyasal önemine dikkat çekti. "KURULTAY ANAVATANA DÖNÜŞÜN VE ANAVATANDA YENİDEN VAROLUŞUN SEMBOLÜ" KTMM, Kurultay’ın sadece temsilcilerin toplandığı bir kongre değil, Kırım Tatar halkının siyasî kimliğinin temeli olduğunu vurgulayarak, “Kurultay, kendi kaderini tayin etme iradesinin sembolü ve sürgün, baskı, işgal ile devlet yoksunluğu dönemlerini aşarak günümüze ulaşan bir tarihsel gelenek. Kurultay, anavatana dönüşün ve anavatanda yeniden var oluşun sembolü. Kırım Tatarları Kurultay aracılığıyla kalkınma stratejilerini oluşturdular, halklarının haklarını korudular ve özgürlük mücadelesinin yollarını şekillendirdiler.” ifadelerine yer verdi. Kırım Tatar Millî Kurultayı'nın açılışının 108. yıl dönümü. Kırım'da Kırım Tatarlarının milli mücadelesinin mihenk taşı olan Kurultay, 9 Aralık 1917'de Bahçesaray'da açılmıştı. pic.twitter.com/l2o0pPxhLb — QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) December 9, 2025

Kıyiv’de Yerli Halklar Kongresi: Rusya’nın politikaları Kırım’ın yerli halklarını yok olma tehlikesiyle yüz yüze bırakıyor Haber

Kıyiv’de Yerli Halklar Kongresi: Rusya’nın politikaları Kırım’ın yerli halklarını yok olma tehlikesiyle yüz yüze bırakıyor

Ukrayna’da bu sene ilk kez düzenlenen Yerli Halklar Kongresi bugün Kıyiv’de gerçekleştirildi. Etkinlik kapsamında “Rus Silahlı Saldırganlığı Bağlamında Ukrayna’nın Yerli Halklarına Yönelik Tehditler” başlıklı panel düzenlendi. Panelde konuşmacı olarak Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Başkanı Refat Çubarov, Kırımçak halkı temsilcisi Tetyana Kosetska, Ukrayna Dışişleri Bakanlığı Kamu Diplomasisi ve İletişim Dairesi İnsani Girişimler Bürosu Başkanı Bohdan Movçan, Ukrayna Eğitim ve Bilim Bakanlığı Temsilcisi Dmıtro Çuprına ve Rusya’nın Yerli Halkları Uluslararası Komitesi Üyesi Yana Tannagaşeva yer aldı. Panelin moderatörlüğünü ise Ukrayna Enstitüsü Başkan Yardımcısı Alim Aliyev üstlendi. “RUSYA’NIN POLİTİKASI YERLİ HALKLARI YOK ETMEYE ODAKLI” KTMM Başkanı Refat Çubarov, 2014’ten bu yana Rus işgalinin, yerli halklar için ölümcül sonuçlar doğurduğunu vurguladı. Rusya'nın politikasının, işgal yönetimine itaat etmeyen herkesi yerinden etmeyi amaçladığını belirten Çubarov, “Rusya bugün yerli halkları çok yönlü yöntemlerle yok ediyor; siyasi baskılar, dil yasakları, Kırım'a Rus vatandaşlarının yerleştirilmesi, keyfi tutuklamalar ve işkenceler bunun bir parçası.” dedi. KREMLİN’DEN BASKI GÖREN YERLİ HALKLARDAN DAYANIŞMA MESAJI Panele çevrim içi olarak katılan Rusya’nın Yerli Halkları Uluslararası Komitesi Üyesi Yana Tannagaşeva, Ukrayna’nın yerli halklarına destek vererek dayanışma mesajı iletti. Tannagaşeva, “Biz de Rusya’da ağır baskılar altında yaşayan topluluklarız ve Kırım Tatarlarının acısını iyi anlıyoruz. Bir gün Ukrayna ve Rusya yerli halkları olarak özgürlük ve onur içinde buluşacağımıza inanıyorum.” ifadelerini kullandı. Ayrıca Tannagaşeava panelde, Rusya’daki baskı altındaki halkların Ukrayna’ya yönelik ortak destek mektubunu okudu. Mektupta, Rus imparatorluğun baskı ve zulmünden kurtulma yönündeki ortak arzuya kararlılıkla desteklendiği vurgulandı. Tannagaşeava, "Yerli halkların haklarını, Ukrayna'nın bağımsızlığını destekliyor ve Rus imparatorluğuna karşı zafere inanıyoruz." dedi. KIRIMÇAKLAR YOK OLMA SINIRINDA: KIRIM’DA 200 KİŞİ KALDI Kırımçak halkı temsilcisi Tetyana Kosetska, Kırımçakların nüfusunun kritik seviyeye düştüğüne dikkat çekerek, “Bugün Kırım’da yalnızca 200 civarında Kırımçak kaldı; bu, bir 13 katlı apartmanda yaşayan kişi sayısıyla kıyaslanabilir. Gençler işgalden kaçıyor, yaşlılar ise geride kalıyor. Bu durum kuşaklar arası bağların kopmasına neden oluyor.” şeklinde konuştu. “UKRAYNA YERLİ HALKLARIN MARUZ KALDIĞI HAK İHLALLERİNİ ULUSLARARASI GÜNDEMDE TUTUYOR” Ukrayna Dışişleri Bakanlığı Temsilcisi Bohdan Movçan, Ukrayna’nın Avrupa Konseyi, AGİT ve BM gibi kuruluşlarla iş birliğini artırarak yerli halkların Rus işgali altındaki Kırım’da 2014’den bu yana maruz kaldığı hak ihlallerinin uluslararası gündemde tutulduğunu belirterek, “Kırım Platformu ortakların çabalarını koordine etmeye, işgal bölgelerinde yaşanan hak ihlallerini belgelemeye ve Rusya tarafından yasa dışı olarak alıkonulan Ukrayna vatandaşı siyasi tutsakların serbest bırakılması için çalışmaya devam ediyor.” açıklamasında bulundu. EĞİTİM ALANINDA YENİ ADIMLAR: KIRIM TATAR DİLİ İÇİN MÜFREDAT GENİŞLETİLİYOR Eğitim ve Bilim Bakanlığı Temsilcisi Dmytro Çuprına ise Kırım Tatar dili ve kültürünün korunması için eğitim müfredatında kapsamlı değişiklikler yapıldığına dikkat çekerek, “Okullarda Kırım Tatar dili için daha fazla ders, yeni edebiyat eserleri ve modern eğitim materyalleri ekleniyor.” dedi.

Kırımoğlu: Ukrayna'nın Yerli Halkları Yasası’nı pratiğe dökecek modern devlet politikalarının oluşturulması gerekiyor Haber

Kırımoğlu: Ukrayna'nın Yerli Halkları Yasası’nı pratiğe dökecek modern devlet politikalarının oluşturulması gerekiyor

Ukrayna’da bu sene ilk kez düzenlenen Yerli Halklar Kongresi bugün çalışmalarına başladı. Başkent Kıyiv’de düzenlenen etkinlik, Ukrayna Etnik Politika ve Vicdan Özgürlüğü Servisi, Kırım Tatar Millî Meclisi (KTMM) ve Kırım Tatar Kaynak Merkezi iş birliğinde organize ediliyor. Kongre açılışında konuşan Kırım Tatar halkının millî lideri ve Ukrayna Milletvekili Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, yerli halkların haklarını koruma çabasının uzun yıllardır sürdüğünü vurgulayarak 2021 yılında kabul edilen Ukrayna'nın Yerli Halkları Yasası'nın 30 yıllık mücadelenin sonucu olduğunu belirtti. Artık sadece zorluklara tepki vermek yerine, bu yasanın pratiğe dökecek modern devlet politikalarının oluşturulması gerektiğini kaydeden Kırımoğlu şu şekilde konuştu: "Bugün, yasal çerçeve belirlenmiş olsa da, önümüzde çok daha karmaşık yeni bir aşama var: Bu yasayı pratikte uygulamak için gerekli düzenleyici ve yasal çerçevenin oluşturulması. Özellikle işgal altındaki Kırım'ın Ukrayna'nın kontrolüne geri dönmesinden sonra, yerli halkların haklarının acil çözümlere yeniden tesis edilmesi ve güvence altına alınması hayati önem taşıyor." Kırımoğlu, söz konusu yasal düzenlemelerin sadece Kırım Tatarlarının değil, aynı zamanda akraba halklar olan Karaylar ve Kırımçaklar'ın da haklarını koruyacağını ekledi. AGİT ULUSAL AZINLIKLAR YÜKSEK KOMİSERİ KAMP: ÖZELLİKLE KIRIM TATARLARI SON 10 YILDA BÜYÜK ACILAR YAŞADI Kongreye çevrim içi katılan AGİT Ulusal Azınlıklar Yüksek Komiseri Christoph Kamp, yaptığı konuşmada Kırım Tatarlarının son on yılda yaşadığı baskılara dikkat çekti. Kamp, Nisan ayında Ukrayna’ya yaptığı ziyarette dinlediği tanıklıkların endişe verici olduğunu belirterek şunları söyledi: “Özellikle Kırım Tatar halkı için son on yıl yeni acılar getirdi. Nisan ayında Ukrayna'ya yaptığım ziyarette Kırım Tatarları, sivil toplum kuruluşları ve devlet kurumlarının temsilcilerinden Kırım'daki durum hakkında rahatsız edici açıklamalar duydum. Karay ve Kırımçak halkları da işgal koşullarından etkilendiğini farkındayım. Ofisim, birçok Kırım Tatarının on yıllarca süren zorunlu sürgünden dönüp hayatlarını yeniden inşa etmede ciddi engellerle karşılaştığı 1990'ların başından beri bu konu üzerinde çalışıyor. Ukrayna'nın yerli halklarının haklarının uluslararası alanda gündemde kalmasını ve hak ettikleri desteği almasını sağlamak için sessiz diplomasi çalışmalarını sürdürmeye kararlıyım." KORNİYENKO: KONGRE UKRAYNA’NIN YERLİ HALKLARI DESTEKLEME KONUSUNDAKİ İSTİKRARI GÖSTERİYOR Ukrayna Parlamentosu Birinci Başkan Yardımcısı Oleksandr Korniyenko, yerli halkların haklarının ve geleneklerin korunması, kültürler arası iş birliğinin geliştirilmesinin önemini vurgulayarak, “Kongre’nin bu dönemde yapılması, Ukrayna’nın yerli halkları destekleme konusundaki istikrarını gösteriyor. Bu platform, ortak projeler ve yeni girişimler için önemli bir fırsattır.” dedi.

Prof. Dr. Sezai Özçelik: Tüm dünya bir kez daha Kırım’ın Ukrayna toprağı olduğunu haykırdı Haber

Prof. Dr. Sezai Özçelik: Tüm dünya bir kez daha Kırım’ın Ukrayna toprağı olduğunu haykırdı

Kırım Platformu Dördüncü Parlamenter Zirvesi dün İsveç'in başkenti Stockholm'de 70'ten fazla parlamento üyesi ve uluslararası kuruluşun temsilcilerinden oluşan heyetleri bir araya getirdi. Türkiye'deki Kırım Tatar diasporasından isimler de Ukrayna'nın toprak bütünlüğünün ve egemenliğinin desteklendiği zirveye katıldı. Çankırı Karatekin Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sezai Özçelik, İsveç Parlamentosu Riksdag'taki zirveyi ve sözde barış planı taslağını Kırım Haber Ajansına (QHA) değerlendirdi. Özçelik, Ukrayna Parlamentosu (Verhovna Rada) Başkanı Ruslan Stefançuk ve Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Başkanı Refat Çubarov'un davetiyle Dünya Kırım Tatar Kongresi (DQTK) adına zirveye katıldığını belirterek sözlerine başladı. Özçelik Kırım diasporasının ilk kez bu platforma katıldığını vurgulayarak, "Bu bizim için çok önemli. Çünkü ilk kez Kırım Platformu'nda neler konuşulduğunu ve neler yapıldığını görme fırsatı bulduk." dedi. Özçelik, aynı zamanda birçok ülkenin parlamenteriyle görüş alışverişinde bulunduklarını da kaydetti. "DÜNYA BURADAYDI" "Dünya buradaydı" vurgusu yapan Özçelik, "Çok sayıda ülke Kırım'ın Ukrayna toprağı ve Kırım Tatarlarının öz vatanı olduğunu bir kez daha haykırdı." dedi. Özçelik, bununla birlikte Türkiye'yi temsilen zirveye katılan Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Dışişleri Komisyonu Başkanı Fuat Oktay'ın "Kırım Tatarlarına yönelik desteğin devam edeceği" yönündeki sözlerine atıfta bulundu. Öte yandan ABD'nin sunduğu tartışmalı 28 maddelik sözde barış planı taslağına tüm dünyanın karşı olduğunu belirten Özçelik, "Dünya ülkeleri Kırım olmadan, Ukrayna’nın toprak bütünlüğü sağlanmadan, aynı zamanda saldırgan devlet Rusya'nın tüm dünya ülkeleri tarafından cezalandırılmadan savaşın bitmeyeceğini tekrar belirtmiş oldular." ifadelerini kullandı. Özçelik sözlerini, "Biz de burada Kırım'ın Kırım Tatarlarının anavatanı olduğunu, eninde sonunda Ukrayna'nın toprak bütünlüğü içinde olacağını; Kırım Tatarlarının, Avrupa başta olmak üzere insan haklarının ve demokrasinin savunulduğunu görmüş olduk." ifadeleriyle sonlandırdı.

Yaşar Güler'in Kırım Platformu Zirvesi'ndeki konuşması yeniden gündemde! Haber

Yaşar Güler'in Kırım Platformu Zirvesi'ndeki konuşması yeniden gündemde!

Birleşmiş Milletler (BM) 80. Genel Kurulu marjında 24 Eylül 2025 tarihinde New York’ta düzenlenen Beşinci Kırım Platformu Zirvesi'nde Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü desteklediği, Kırım'ın yasa dışı ilhakını tanımadıklarını bildiren Türkiye Cumhuriyeti Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler'in konuşması yeniden gündeme geldi. Kırım Platformu bugün sosyal medya hesabından Bakan Güler'in konuşması bir kez daha paylaştı. Kırım Tatar Millî Meclisi (KTMM) ise söz konusu paylaşımı alıntılayarak, Türkiye'ye teşekkür etti. ????????At the Fifth Summit of the Crimea Platform, Yaşar Güler, The Minister of National Defense of Türkiye, emphasized that the Crimean Tatars are an integral part of the Ukrainian people. He stressed that Türkiye has never recognized — and will never recognize — the illegal… pic.twitter.com/Gyf8jK242R — Crimea Platform (@crimeaplatform) November 4, 2025 60 ülke ve uluslararası örgütün katılımıyla tertip edilen zirvenin ana odak noktası "özgürlük, egemenlik ve uluslararası hukukun ortak değerlerinin pekiştirilmesi" olan zirveye Türkiye'yi temsilen katılan Güler, Rusya'nın Kırım'ı işgaline işaret etmişti. "KIRIM TATARLARI UKRAYNA'NIN AYRILMAZ BİR PARÇASIDIR" "Bizim için, Kırım meselesinin barışçıl bir şekilde çözülmesi, Ukrayna’da adil ve kalıcı bir barış arayışından ayrı tutulamaz. Kırım Tatarları, uzun süredir Ukrayna’nın çok kültürlü dokusunun ayrılmaz bir parçası olmuş ve barış ile istikrara katkıda bulunmuşlardır." cümlelerini sarf eden Bakan Güler, Türkiye'nin Kırım'ın yasa dışı ilhakını hiçbir zaman tanımadığını, 2014 yılından bu yana Kırım dahil olmak üzere Ukrayna'nın bağımsızlığını ve toprak bütünlüğünü güçlü bir şekilde desteklediğini vurgulamıştı. "KIRIM TATARLARININ HAKLARI TÜRKİYE İÇİN YALNIZCA DIŞ POLİTİKA MESELESİ DEĞİL AYNI ZAMANDA TARİHSEL VE AHLAKÎ BİR SORUMLULUKTUR" Kırım Tatarlarının haklarının korunmasının önemine dikkat çeken Güler, "Kırım Tatarlarının hakları, bizim için yalnızca bir dış politika meselesi değil, aynı zamanda tarihsel ve ahlakî bir sorumluluktur. Onların sesini duyurmak, haklarını korumak ve özgürlükleri ile onurlarını sağlamak adına kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz." demişti. Ayrıca Güler, Ukrayna’nın Kırım Tatar halkına yönelik desteğini ve haklarını koruduğunu görmenin umut verici olduğunu belirtmişti. Güler konuşmasında, "Türkiye, bu yöndeki çabalarını sürdürecektir. Son olarak, Türkiye’nin Kırım Platformu’na olan bağlılığını bir kez daha teyit ediyor ve sadece Kırım davasını değil, aynı zamanda bağımsız, refah içinde ve egemen bir Ukrayna’nın sürekli çıkarlarını da ilerletmeyi umuyoruz." diyerek Türkiye'nin Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne yönelik desteğini yinelemişti.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.