Kurt-Ar, Türkçe Bir Akşam’la Ankaralıları büyüledi
Kurt-Ar Uluslararası İnsanî Yardım Derneği, ikinci kez düzenlediği "Türkçe Bir Akşam" etkinliği ile Ankara'da unutulmaz bir geceye imza attı. 18 Ekim 2025 tarihinde Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası (CSO) Ada'da kapalı gişe olarak gerçekleştirilen program Türk dünyası bayraklarının bir arada bulunduğu fuaye alanındaki bilgilendirme ve fotoğraf çekimi bölümleriyle ilgiyi üzerine çekti.
Fotoğraf: Elif Başak Boyacı/QHA
Yoğun bir katılıma sahne olan ve geceye damgasını vuran etkinlik 20.00'de başladı.
Kam Ana mahlasıyla sahne alan eğitimci, hikâye anlatıcısı, yazar Hilâl Koçyiğit'in şiir, bilmece, mani, destan ve türkülerle yaptığı açılış büyük bir beğeni topladı. Türkçenin önemine değinen Koçyiğit, açılışı şu ifadelerle yaptı:
"İnsanoğlu çoğu nimetlerini bazen fark etmez. Bizim en büyük nimetlerimizden biri, bir ömre Türkçe doğmak. Şol gökleri kaldıranın, donatarak dolduranın, 'Ol' deyince olduranın, doksan dokuz adıyla... Bu gece Türkçenin türlü hallerini göreceğiz. -e halini göreceğiz. -i halini göreceğiz, Türkçede nasıl güzellikler var onu göreceğiz. Türkçeden başka bir yaşam bize mümkün değil, onu beraber yaşayacağız. Türkçenin; söz, dans, saz, çocuk, büyük hali var. Bu gece bunları göreceğiz."
"Orhun'da Kaynayıp Dünyaya Akanların Hikâyesi" temalı etkinlikte, Koçyiğit'in tabiriyle Tükçenin dans hali sahnedeki yerini aldı. Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Müzik ve Dans Topluluğu Cıyın Ansambli, Tım Tım ve Kaytarma danslarını sergiledi. Dans topluluğunun Kırım Tatar halk dansları seyircilerin ilgisini topladı.
Kam Ana'nın "Adını Türkçe söylersin, aşını Türkçe yersin, Türkçe evdir, yuvadır, vatandır, türküdür, şiirdir, yiğitlik, mertliktir, anneliktir, çocukluktur, üzülmektir, titremektir, her ne ederseniz içinizden dışınıza Türkçedir." vurgusu yaparak sürdürdüğü anlatımıyla devam eden uzun soluklu programda katılımcılar, çocuklar ile birlikte "Türkçe, Atatürk'ün sözüdür" diyerek Andımız'ı okudu.
Kam Ana'nın okuduğu "Ala Geyik " şiirine de eşlik eden katılımcılar, Cem Gürdal'ın şefliğinde Türk Dünyası Müzik ve Dans Topluluğu'nun performansını ilgiyle takip etti. Program kapsamında üç sanatçı tarafından Saka Türklerine ait müzikler telli enstürmanlarla yeniden sahnede hayat buldu.
Türk Dünyası Müzik ve Dans Topluluğu'ndan Feryal Başel Tüzün de solo performansıyla seyircilerin beğenisini topladı. Tabiatın varlığıyla ilişkilendirilen etkinlikte Türk dünyasının kuzeyinde Kafkas Kartalı Şeyh Şamil es geçilmedi. Şeyh Şamil'in Sesi diyerek açılışı yapan Kurt-Ar gönüllüsünün ardından Kafkas Dansı icra edildi.
Halep Türkmeni Adil Şan ve Kerkük'ten icra edilen türküler, katılımcıların yüreğine dokundu. Ana vatanı olduğunu vurgulayarak Türkiye'ye ithafen türkü söyleyen Şan konuşmasında; Halep, Musul ve Kerkük'te de Türklerin olduğunu, zaman zaman zulme uğrayan Türkmenlerin selamını getirdiğini belirtti. Ayrıca Şan, tüm Türk dünyasının kardeş olduğunun altını çizdi.
Etkinlik kapsamında Gamze Paşa'nın seslendirdiği Azerbaycan türküleri ise alkış topladı. Türkistan coğrafyası, Türk dünyasının kuzeyi ve güneyinden sonra Rumeli'ye uğrayan seyirciler "Drama Köprüsü" türküsüne eşlik etti. Tulpar'ın "Atabarı", Ankara Seymenler Kulübü'nün dans performansları ise ayakta alkışlandı. Birbirinden renkli geleneksel kıyafetleriyle sahne alan sanatçılar, katılımcıları Anadolu topraklarına götürdü.
Kam Ana'nın Türk dünyası hikâyesinde Anadolu'nun Kurtuluş Savaşı ve akabinde Millî Mücadele dönemlerine gelindiğinde ise Çakal Çökerten Zeybeği programa renk kattı. Tüyleri diken diken yapan bu performans, izleyenleri duygulandırdı.
"İzmir Benim, Van Benim, Şeref Benim, Şan Benim" diyerek Türkiye Cumhuriyeti'nin 102. yılına ithafen coşkulu bir müzik performansı sergilendi. Yavuz Ali Oktay, Mehmet Örgün, Ozan Ethem isimli sanatçılar ise türkülerle sahnedeki yerini aldı.
Sık sık sinevizyon gösterileriyle Türk dünyasının kültür, sanat, sembol ve değerleri görsel olarak seyircilere yansıtıldı. Türk dünyasının en çok taraftarına sahip olan, Güney Azerbaycan futbol takımı Traktör Tebriz de programda dile getirildi. Seyirciler, sahnede dalgalanan bayrak ile Kızıl Kurtların tribün sloganlarını attı.
Turnanın kanat açışına benzeyen dans figürleri de "Türkçe Bir Akşam" etkinliği ile katılımcılara yansıtıldı. Sinevizyonda buna örnek olarak Uygur Türkleri, Hakas Türkleri, Türkmenistan ve Anadolu Türklerinin danslardaki benzer figürleri örnek olarak gösterildi.
AZERİN GECEYE DAMGASINI VURDU
Ardından Azerbaycan'ın ünlü ses sanatçısı Azerin geceye damgasını vurdu. Azerbaycan türküleri ile geceye renk katan Azerin, "Çırpınırdın Karadeniz" türküsü ile katılımcıların beğenisini topladı. Ayakta alkışlanan Azerin'e yoğun bir katılımla eşlik edildi. Sahnede konuşma yapan Azerin, "Kanda, canda, adette, dilde, fikirde, işte birlik olan canım Azerbaycan'ımın ve canım Türkiye'min yolu açık olsun. Bugün şükürler olsun şanlı Türk bayrağı Karabağ'da dalgalanıyor. Türk bayrağı Turan bayrağıdır, Kızıl elma mefkuresidir. Bu bayrak bugün mazlum coğrafyalardan biri olan Doğu Türkistan'da dalgalansın inşallah." ifadelerini kullandı. "Nerede Türk varsa orada doğruluk vardır" diyen Azerin, aynı zamanda Türk bayrağının dünyaya güvence verdiğini vurguladı.
Gecenin sonunda sanatçılara hediye takdim edildi. Törenin ardından Kurt-Ar Uluslararası İnsanî Yardım Derneği Başkanı Çağrı Koçyiğit, "Bu akşamın ismini bizi koyduk, ömrünü yüce Tanrım belirlesin." diyerek katılımcılara teşekkür etti.
Program, tüm Türk dünyasının bayraklarıyla donatılan sahnede katılımcıların seslendirdiği Anayurt Marşı ile son buldu.
