SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Nükleer

QHA - Kırım Haber Ajansı - Nükleer haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Nükleer haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Moskova’nın vurdumduymazlığı Karaçay Türklerinin geleceğini çaldı Haber

Moskova’nın vurdumduymazlığı Karaçay Türklerinin geleceğini çaldı

Rusya’nın Çelyabinsk bölgesinde, Ural Dağları yakınında bulunan Karaçay Gölü, dünyanın en kirli su kütlesi olarak kayıtlara geçti. Soğuk Savaş döneminde Sovyetler Birliği’nin Mayak kimya tesisinden çıkan yüksek seviyeli radyoaktif atıklar 1951’den itibaren doğrudan göle boşaltıldı. Toplamda 200 milyon kürî civarında radyoaktif maddenin göle aktarıldığı belirtiliyor. Bu miktar, Çernobil felaketinde açığa çıkan radyasyonun yaklaşık dört katına denk geliyor. KARAÇAY TÜRKLERİNİN TOPRAKLARI NÜKLEER ATIKLARLA ZEHİRLENDİ 1967’de yaşanan kuraklık, gölün sığ bölgelerinin kurumasına yol açtı. Rüzgarlarla taşınan radyoaktif tozlar 75 bin kişinin yaşadığı geniş bir alana yayıldı. Olay, bölgedeki halkın sağlığını derinden etkilerken geri dönüşü olmayan çevresel felaketlere de neden oldu. Özellikle Karaçay Türkleri başta olmak üzere yörede yaşayan topluluklar, radyasyonun yıkıcı sonuçlarıyla karşı karşıya kaldı; pek çok kişi göç etmek zorunda kaldı. KARAÇAY GÖLÜ 2026 YILINA KADAR KAPATILACAK Rusya’nın bu süreçteki tutumu, çevre ve insan sağlığına verilen önemi tartışmaya açtı. Kontrolsüz bırakılan nükleer atıklar, bölgenin doğal yapısını yok etti. 2015 yılında gölün tamamen kapatılması kararlaştırıldı. Küçük havuzlardan biri 2023’te kapatılırken, daha büyük bölümün ise 2026’ya kadar beton ve toprakla doldurularak tamamen bertaraf edilmesi planlanıyor. Karaçay Gölü artık bir su kütlesi olarak varlığını yitirmiş durumda; bölge, nükleer atıklarla dolu bir alan olarak sürekli gözetim altında tutulmak zorunda. Moskova yönetiminin bu ihmalkâr politikaları, yalnızca doğayı değil, bir halkın yaşam alanını, kültürel belleğini ve gelecek kuşaklarını da yok etti. Karaçay Gölü, Rusya’nın nükleer hırslarının kurbanı olarak tarihe geçti.

Kazakistan’ın nükleer hamlesi: Enerji arayışında Moskova ve Pekin gölgesi Haber

Kazakistan’ın nükleer hamlesi: Enerji arayışında Moskova ve Pekin gölgesi

Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, ulusa sesleniş konuşmasında ülkenin enerji stratejisinde köklü bir dönüşüm sürecine girildiğini duyurdu. Ancak bu dönüşümün mimarları arasında Rusya’nın devlet nükleer şirketi Rosatom ve Çin’in enerji devleri yer alıyor. Tokayev, Rosatom iş birliğiyle inşası süren ilk nükleer santralin ülkenin artan enerji ihtiyacını karşılamada yetersiz kalacağını belirterek, ikinci ve üçüncü santrallerin planlamasına başlanmasının “zorunlu” olduğunu ifade etti. ENERJİ STRATEJİSİNDE RUSYA VE ÇİN TEHLİKESİ Tokayev'in açıklaması, Kazakistan’ın enerji güvenliği söylemi altında Moskova ve Pekin’le daha derin teknik ve ekonomik bağımlılıklara sürüklendiği yönündeki endişeleri yeniden gündeme taşıdı. Rosatom’un 2025 yazında resmî yüklenici ilan edilmesi, Rusya’nın bölgedeki stratejik nüfuzunu pekiştirirken, Çin ile kurulan nükleer iş birliği de Kazakistan'ın Çin’in ekonomik cazibesine kapılma riskiyle karşı karşıya kalabileceği riskini beraberinde getiriyor. Öte yandan Kazakistan’ı Türkistan'ın enerji ve teknoloji merkezi haline getirme hedefi doğrultusunda, beş yıl içinde 6,3 GW’lık yenilenebilir enerji kapasitesinin sisteme dahil edilmesi planlanıyor. Ancak Tokayev, kömürün hâlen ülke için “stratejik kaynak” olduğunu vurguladı. 2024’te yapılan referandumda nükleer projelere halkın yüzde 71 oranında destek vermesi, bu stratejinin meşruiyet zemini olarak sunuluyor. Ancak uzmanlar, bu oranın kamuoyunun yeterince bilgilendirilip bilgilendirilmediği sorusunu da beraberinde getirdi. Rosatom’un geçmişteki güvenlik skandalları ve Çin’in altyapı projelerinde sıkça görülen şeffaflık eksikliği, Kazakistan’ın enerji geleceğini yalnızca teknik değil, siyasi risklerle de örülü hale getiriyor. Astana’nın enerji diplomasisi, yalnızca elektrik üretimi değil, aynı zamanda jeopolitik yönelimlerin de yeniden tanımlandığı bir alan haline geliyor.

Rusya, nükleer kapasiteli füze sistemlerini konuşlandırdı! Haber

Rusya, nükleer kapasiteli füze sistemlerini konuşlandırdı!

Rusya Savunma Bakanlığı tarafından 7 Ekim 2024 tarihinde yapılan bir açıklamaya göre, nükleer başlık taşıma kapasitesine sahip Yars füze sistemleri muharebe görevi için konuşlandırıldı.  Açıklamada görevlendirmenin amacının, birliklerin 100 kilometreye kadar yürüyüşler gerçekleştirerek, saha mevzilerini mühendislik, kamuflaj ve muharebe güvenliğini organize ederek "yoğun manevra eylemleri" uygulamak olduğu belirtildi. BAŞARISIZ DENEMELER GERÇEKLEŞMİŞTİ 2023 yılının kasım ayında, kara konuşlu stratejik nükleer kuvvetlerinin önemli bir bileşeni olan RS-24 Yars kıtalararası balistik füzesinin testleri başarısız geçmişti. Ukrayna Savunma Bakanlığı Ana İstihbarat Müdürlüğü tarafından geçtiğimiz sene ekim ayında yapılan açıklamada, Borei sınıfı bir denizaltından gerçekleştirilen Bulava balistik füzesinin  test fırlatmasının da başarısızlıkla sonuçlandığı belirtildi. Rusya'nın başarısızlıkları hakkında, Ukrayna askeri istihbaratı "Rusya, stratejik nükleer kuvvetlerinin hava bileşenini modernize etme girişimlerinde aşılması zor zorluklarla karşılaşmaya devam ediyor" yorumunda bulundu. PUTİN'İN YENİ NÜKLEER DOKTRİNİ  Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 25 Eylül 2024 tarihinde Rusya Güvenlik Konseyi'nin nükleer caydırıcılık konusundaki ilk açık toplantısında yaptığı açıklamada Rusya'nın nükleer doktrinini güncellediğini duyurmuştu. Putin, nükleer olmayan herhangi bir devletin “nükleer bir devletin katılımı ya da desteğiyle” Rusya'ya yönelik saldırısının Rusya'ya yönelik ortak bir saldırı olarak değerlendirilmesini önermişti.  Ukrayna Devlet Başkanlığı Ofisi Başkanı Andriy Yermak ise gerçekleştirilen doktrin güncellenmesinin işe yaramayacak bir nükleer şantaj olduğunu belirtmişti.

Kazakistan uranyum üretimine başlıyor Haber

Kazakistan uranyum üretimine başlıyor

Kazakistan’ın ulusal nükleer şirketi Kazatomprom, resmî internet sayfası üzerinden yaptığı açıklamada, ülkenin güneyinde bulunan İnkay maden yatağının 3 numaralı bölümünde uranyum üretimine başlayacağını bildirdi. HEDEF 4 YILDA 701 TON ÜRETİM İnkay yatağının Kazakistan’ın Türkistan bölgesinde bulunduğu bilgisine yer verilen açıklamada, şirketin uranyum üretimine başlaması için Kazakistan Enerji Bakanlığı ile yapılan görüşmeler sonrasında ilgili sözleşmenin imzalandığı belirtildi. Öte yandan sözleşme kapsamında, 4 yıl içerisinde 701 ton uranyumun üretilmesi hedefleniyor. Türkistan bölgesine bağlı Sozak ilçesinde bulunan İnkay yatağı, Kazakistan’n en zengin uranyum kaynaklarından biri olma özelliği taşıyor. Söz konusu 3 numaralı yatağın ise 83,1 ton uranyum varlığına sahip olduğu değerlendiriliyor. "TEMİZ ENERJİYE YÖNELİK ARTAN TALEBİN KARŞILANMASINA YARDIMCI OLACAKTIR" Kazatomprom Yönetim Kurulu Başkanı Meirzhan Yussupov, uranyum üretiminin Kazakistan'ın sürdürülebilir kalkınma stratejisi açısından büyük önem taşıdığını belirterek, "Inkai 3'te pilot üretimin başlatılması Türkistan bölgesinin sosyal ve ekonomik kalkınmasına katkıda bulunacaktır." dedi. Yussupov ayrıca, "Mineral kaynak tabanımızın yenilenmesi uranyum endüstrisindeki liderliğimizi güçlendirecek ve temiz enerjiye yönelik artan talebin karşılanmasına yardımcı olacaktır." ifadelerini kullandı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.