SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Peter Benjamin Golden

QHA - Kırım Haber Ajansı - Peter Benjamin Golden haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Peter Benjamin Golden haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

ABD'li Türkolog Prof. Dr. Golden: "Türk dünyasındaki birlik, gelişen özgüvenin sonucu" Haber

ABD'li Türkolog Prof. Dr. Golden: "Türk dünyasındaki birlik, gelişen özgüvenin sonucu"

Türk dünyası üzerine yaptığı çalışmalarla tanınan ünlü ABD'li tarihçi ve Türkolog Prof. Dr. Peter Benjamin Golden, Kırım Haber Ajansının (QHA) sorularını yanıtladı. Kırım’ın tarihsel rolünden Kırım Tatarlarının geleceğine, Hazarların Azerbaycan üzerindeki etkisinden çağdaş Türk dünyasındaki birlik arayışlarına kadar pek çok başlıkta değerlendirmelerde bulunan Prof. Dr. Peter Golden, Columbia Üniversitesinde yüksek lisansa başladığında Ortaçağ Rus ve Bizans tarihi üzerine yoğunlaşmayı planladığını ancak zamanla Osmanlı, Türkistan, Transkafkasya ve Türk dili-tarihi alanlarına yöneldiğini belirtti. "FARKLI ALANLARDA ALDIĞIM GENİŞ KAPSAMLI EĞİTİM, BU SÜREÇTE BENİM İÇİN ÇOK BÜYÜK BİR AVANTAJ SAĞLADI" Türkçe dersleri aldığını kaydeden Prof. Dr. Peter Golden, "Danışmanım Türkoloji alanında seçkin bir uzman olan Tibor Halasi-Kun oldu. O, beni Ankara’daki Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesine yönlendirdi. Orada 13 ay boyunca Hasan Eren, Saadet Çağatay ve Zeynep Korkmaz gibi çok değerli hocalarla çalıştım. Onlara büyük bir hayranlık duydum. Aslında bunu önceden planlamamıştım fakat alanım zamanla ortaçağ Doğu Slav (Rus) ve Bizans tarihinden Türk dünyasına, Türk tarihine ve filolojisine kaydı. Farklı alanlarda aldığım geniş kapsamlı eğitim, bu süreçte benim için çok büyük bir avantaj sağladı." dedi. "KIRIM HER ZAMAN BAĞLANTI NOKTASI OLMUŞTUR" Kırım'ın Türk ve İslâm tarihi bağlamında nasıl bir anlam ifade ettiğini, "Kırım her zaman bozkır dünyası ile Anadolu ve Yakın Doğu arasındaki bağlantı noktası olmuştur. Buradan çoğu Türk kökenli olan askerî köleler (gulamlar) Yakın Doğu’ya gönderilirdi. Hazarlar döneminde bölge zaman zaman Bizans’ın, zaman zaman da Hazarların kontrolündeydi." şeklinde değerlendiren Prof. Dr. Peter Golden, İslâm'ın ancak Cengiz Han soyundan gelen ve Cuci ulusunu yöneten hanların 14. yüzyılda İslâm’a geçişinden sonra önemli bir unsur hâline geldiğini kaydetti. Kırım Tatarlarının bölgenin başlıca Müslüman halkı hâline geldiklerini belirten Prof. Dr. Golden şöyle devam etti: Ancak Stalin döneminde büyük baskılara uğradılar ve sürgün edildiler. Günümüzde bir kısmı geri dönmüş olsa da Ukrayna-Rusya Savaşı nedeniyle Kırım Tatarlarının geleceği belirsizliğini korumaktadır. "GÜNÜMÜZ RUSLARINDA TÜRK KÖKENLİ SOYADLARINA RASTLANMAKTA" Kıpçakların, Kumanların ve Hazarların bügünkü miraslarına dair Golden, bugünkü Rusya'daki Türk halklarının büyük çoğunluğunun Kıpçak-Kuman kökenli diller konuşmakta olduğunu anımsatarak, şu ifadeleri kullandı. Kuzey Kafkasya’da da, dilleri muhtemelen Kuman kökenli olan Karaçay-Malkar ve Kumuk halklarını görmekteyiz. Bu dillerde Hazar kökenli olabilecek bazı sözcükler de vardır. Ancak bunların Hazar unsurlarının etnik yapılarına dâhil olmasından mı, yoksa başka bir yoldan ödünçlenmesinden mi kaynaklandığı henüz kesin olarak bilinmemektedir. Ayrıca Altın Orda Tatarlarının bir kısmı Moskova prenslerinin hizmetine girmiştir ve günümüz Ruslarında Türk kökenli soyadlarına rastlanmaktadır. Örneğin Baskakov, Kutuzov, Yusupov, Karamazov; Liste oldukça uzundur. Golden, Hazarların bugünkü Azerbaycan’ın tarihî kimliği üzerinde ne gibi siyasi ve kültürel etkileri olduğ konusunda ise, "Bunu kesin olarak belirlemek zordur. Hazarların Doğu Eski Türkçesinden (Ortak Türkçe) mi yoksa Batı Eski Türkçesinden (Bulgarca/Oğurca) mı türeyen bir dil konuştuklarını hâlâ bilmiyoruz. Bu konuda çok az kanıt vardır. Hazar Kağanlığı, eski Türk Kağanlığı’nın batı kesiminden (On Ok) doğmuştur; bu nedenle yönetici elitin ve çekirdek Hazar kabilelerinin Doğu Eski Türkçesi konuştuğu tahmin edilebilir. Ancak ülkede Batı Eski Türkçesi konuşan Bulgarik kabileler de bulunuyordu. Hazar ülkesinde her iki Türk dili koluna ait izler vardır. Ayrıca Ural, İranî, Slav ve çeşitli Kafkas dillerini konuşan topluluklar da bulunuyordu. Hazar kağanlarına bağlı en az 25 farklı halk vardı. Azerbaycan’da Hazar diline dair belirgin izlere rastlanmaz. Belki Derbent çevresinde, Hazarlarla Araplar arasındaki sınır bölgesinde bazı maddi kültür unsurları bulunabilir. Hazarlar, Kafkasya üzerindeki hâkimiyet mücadelesinde Araplarla savaşırken Azerbaycan’a defalarca akın düzenlediler. Abbâsî generali Türk Buğa (Hazar asıllıydı), ele geçirdiği bazı Hazarları Şemkur’a yerleştirdi. Bunun dışında, bugünkü Azerbaycan topraklarına Hazarların yerleştiğine dair bilgi yoktur. Günümüz Azerbaycan Türkleri, Hazar döneminden sonra bölgeye gelen Oğuz-Selçuk öncülüğündeki Türklerden gelmektedir." değerlendirmesinde bulundu. TÜRKLERİN İSLÂM'A GEÇİŞİ "Türklerin İslâm’la karşılaşması ve bu dini kabul etmeleri, yalnızca bir din değişikliği değil; edebiyatta, sanatta ve toplumsal yaşamda derin bir dönüşüm anlamına geliyordu. Siz bu dönüm noktasını nasıl değerlendirirsiniz?" sorusunu ise Prof. Dr. Golden, şu şekilde yanıtladı: Siz zaten bunu çok güzel özetlediniz. Gerçekten de, sözünü ettiğiniz tüm alanlarda köklü bir dönüşüm yaşandı. İslâm’a geçiş, Türkleri Yakın Doğu kültürüyle daha yakın ilişkiye sokarken aynı zamanda Türk unsurlarını da o kültürün içine taşıdı. "GÖÇEBELİK BİR EKONOMİK SİSTEM OLARAK ARTIK NEREDEYSE ORTADAN KALKIYOR" Türk tarihinin özünde yer alan göçebelik ile yerleşiklik arasındaki gerilim ve etkileşim hususunda, modern çağda göçebelik ve yerleşik yaşam arasındaki tarihsel gerilimin artık sona erdiğini belirten Prof. Dr. Golden, “Göçebelik bir ekonomik sistem olarak artık neredeyse ortadan kalkıyor. Günümüzde göçebe-yerleşik çatışmasına dair herhangi bir belirti görmüyoruz.” ifadelerini kullandı. TÜRK DÜNYASI DAHA ÖZGÜVENLİ Türk dünyasındaki güncel birlik ve dayanışma tartışmalarının tarihsel hafızayla desteklenen "doğal bir süreklilik" olup olmadığı sorusuna yanıt veren Prof. Dr. Peter Benjamin Golden, bu durumu Sovyet sonrası jeopolitik bağlamda ele alarak şu değerlendirmede bulundu: Sovyetler Birliği’nin dağılmasından ve Rus olmayan devletlerin bağımsızlığını kazanmasından sonra (unutmamak gerekir ki pek çok Türk halkı yeni Rusya devleti içinde -isteyerek ya da istemeyerek- kaldı) bir tür Pan-Türkizm fikri ortaya atıldı. Ancak bu yeni Türk (eski Sovyet) devletlerinin yerel liderleri, Türkiye’nin 'ağabey' konumuna gelerek kendi siyasi güçlerini azaltmasından endişe duydukları için başlangıçta buna mesafeli yaklaştılar. Bugün ise bu devletler daha özgüvenli. Birçoğu yazı sistemlerini Türkiye Türkçesi temelli Latin alfabesine dönüştürdü. Bu eğilimin giderek güçlendiğini ve Türk okullarının Türkistan'da faaliyet gösterdiğini söyleyen Prof. Dr. Golden, "Bunu 'doğal bir süreklilik' olarak tanımlamak güçtür; ancak Çarlık döneminde bile Volga Tatarları, Özbekler ve diğer bazı topluluklar İstanbul’dan kültürel etkiler almışlardır. Bilginler eğitim için İstanbul’a gidiyordu. Kırım Türkleri zaten uzun süre Osmanlı İmparatorluğu’nun parçasıydı; arada sürekli kültürel etkileşim vardı. Eğitim reformu alanında öncü olan İsmail Gaspıralı’nın faaliyetlerini hatırlayalım. Bazı Volga Tatar aydınları Osmanlı kültürünü tanıyorlardı, ancak genel olarak Rus kültürünün etkisi daha baskındı. Osmanlılar da Kazan ve Astrahan hanlıklarının yıkılışı gibi olayları yakından izliyor, kimi zaman yardım etmeye çalışıyorlardı. Dolayısıyla ortak bir Türk-İslam kültürü bilinci vardı ama bu bilinç, yalnızca dar bir aydın çevresiyle sınırlıydı." değerlendirmesinde bulundu. Prof. Dr. Peter Golden, son olarak, "Barthold’a da bir zamanlar sorulan şu soruyu size yöneltmek istiyorum: Türk tarihini incelemek, yazmak ve öğretmek -yani bir Türkolog olmak- sizin entelektüel ve kişisel yolculuğunuza nasıl katkı sağladı?" sorusunu şu şekilde yanıtladı: Bunlar, akademik hayatımın merkezinde yer aldı. Ailemin dışında, hayatımın büyük bir bölümü bilimsel ilgi alanlarım, yani Türk dünyası etrafında şekillendi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.