SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Türk Devletleri Teşkilatı

QHA - Kırım Haber Ajansı - Türk Devletleri Teşkilatı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Türk Devletleri Teşkilatı haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Erdoğan: İsmail Bey Gaspıralı'nın şiarıyla Türk dünyası ülkeleriyle ilişkilerimizi güçlendiriyoruz Haber

Erdoğan: İsmail Bey Gaspıralı'nın şiarıyla Türk dünyası ülkeleriyle ilişkilerimizi güçlendiriyoruz

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı ve Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "AK Parti Türk Dünyası Vizyonu Belgesi Tanıtım Programı"nda Türk dünyasının birlikteliğine dikkat çekti. ERDOĞAN, DÜNYA TÜRK DİLİ AİLESİ GÜNÜ'NÜ KUTLADI AK Parti Türk Devletleri İle İlişkiler Başkanlığı tarafından AK Parti Kongre Merkezinde tertip edilen programda Cumhurbaşkanı Erdoğan 15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü'ne işaret ederek, "Türk dünyasının ve yeryüzünün farklı köşelerinde aynı dili konuştuğumuz, aynı hayali kurduğumuz, kalplerimizin beraber çarptığı tüm kardeşlerimizin Türk Dili Ailesi Günü kutlu olsun." dedi. Erdoğan, Özbek Türkü şair ve yazar Süleyman Çolpan'ın kurşuna dizilerek hayatını kaybetmesine neden olan kaleme aldığı şiiri "Güzel Türkistan'ın" satırlarını dile getirdi. Son 200 yılın Türk dünyası için zorluk, işgal, çile ve sıkıntıyla geçtiğini ifade eden Erdoğan, "Kültür coğrafyamızın birçok bölgesine o toprağın kadim kimlikleri, dilleri, inanç değerleri yasaklandı, halklar parçalandı. Kelimenin tam anlamıyla bir hazan mevsimi yaşadık." şeklinde konuştu. "NİCE MÜNEVVER YA HAPSE ATILDI, YA SÜRGÜN EDİLDİ..." Erdoğan, Türklerin tek yürek, tek bilek olmaması için tüm yolların denendiğini vurgulayarak, "Kimliğini savunan, değerlerine sahip çıkan münevverler Turancılıkla suçlanarak ya hapse atıldı ya sürgün edildi ya da kurşuna dizildi." dedi. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin (SSCB) dağıldığını anımsatan Cumhurbaşkanı, Türk cumhuriyetilerinin bağımsızlığını tanıyan ilk ülkenin Türkiye Cumhuriyeti olduğunun altını çizdi. Erdoğan, akabinde bir sene sonra Türkiye'in girişimleriyle "Türk Dili Konuşan Ülkeler Devlet Başkanları" adında zirveler düzenlendiğini aktararak, 21. yüzyılın Türk ve Türkiye Asrı olacağını kaydetti. İSMAİL BEY GASPIRALI'NIN ŞİARI TÜRK DEVLETLERİ İLE İLİŞKİLERİ GÜÇLENDİRİYOR Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan; Kırım Tatar aydını, büyük fikir insanı, Tercüman gazetesinin kurucusu İsmaill Bey Gaspıralı'nın "Dilde, fikirde, işte birlik" şiarıyla Türkiye'nin Türk devletleri ile olan ilişkilerini her alanda güçlendiridiğini belirtti. "TÜRK DÜNYASI İLE ARAMIZDA YENİ KÖPRÜLER KURDUK" Türk Konseyi'nin kurucu belgesi Nahçıvan Antlaşması'nın Türk dünyası açısından bir dönüm noktasını teşkil ettiğini belirten Erdoğan, şunları söyledi: 2021 senesinde Türk devletlerinin bağımsızlığının 30. yıl dönümünün kutlandığı İstanbul Zirvesi'nde iş birliğimizi bir üst aşamaya çıkardık ve Türk Devletleri Teşkilatı olarak yola devam etme kararı aldık. Zirvede, ayrıca, Türk Dünyası 2040 Vizyon Belgesi'ni kabul ettik. Teşkilatımızın gözlemci üyelerinden Macaristan'da düzenlenen zirvede ise teklifimiz üzerine 2021 Mart'ın Türk Devletleri Teşkilatı Nevruz Anma ve Kutlama Günü olarak kutlanmasını kararlaştırdık. Geride bıraktığımız 34 yıllık süreçte, Türk devletleri olarak eğitimden ticarete, güvenlikten enerjiye, kültürden sanata kadar her alanda geçmişle kıyas dahi yapılamayacak sıkı bağlar geliştirdik. TİKA, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı, Türkiye Maarif Vakfı, Türkiye Diyanet Vakfı, Yunus Emre Enstitüsü gibi kurumlarımız aracılığıyla Türk dünyası ile aramızda yeni köprüler kurduk. Programa; Kırım Tatar Millî Meclisi (KTMM) Üyesi, Şefika Gaspıralı Uluslararası Kadın Birliği Başkanı Gayana Yüksel, Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Başkanı Mükremin Şahin, Kırım Vakfı Başkanı Tuncer Kalkay ve Kırım Derneği Genel Başkan Yardımcısı İsmet Yüksel de katıldı.

Ukrayna-Rusya Savaşı sonrası önemi artan Orta Koridor'un geleceği Ankara'da ele alındı Haber

Ukrayna-Rusya Savaşı sonrası önemi artan Orta Koridor'un geleceği Ankara'da ele alındı

Türkiye ve Azerbaycan başta olmak üzere Türk dünyası için Orta Koridor'un ekonomik ve sosyal önemi, Gazi Üniversitesinde düzenlenen panelde değerlendirildi. Gazi Üniversitesi Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÜRKDAM), Azerbaycan Uluslararası İlişkiler Analiz Merkezi ile Türkiye Politik ve Stratejik Araştırmalar Vakfı (TÜRPAV) ortaklığında tertip edilen "Kafkasya ve Orta Koridor'un Geleceği: Ekonomi, Ulaşım ve Enerji" başlıklı panel, 9 Aralık 2025 tarihinde Mimar Kemaleddin Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi. Panele, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu Başkanı ve Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Trabzon Milletvekili Adil Karaismailoğlu, Türkiye-Azerbaycan Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Şamil Ayrım, Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Uğur Ünal, Azerbaycan'ın Ankara Büyükelçiliği Siyasi İşler Müsteşarı Eldar Aliyev, Azerbaycan Devlet Televizyonu Şubesi Müdürü ve Azebaycan Devlet Üniversitesi Öğretim Görevlisi Mahir Garibov, Bakü Network Araştırma Merkezi Başkan Yardımcısı Sahil Kerimli ve Azerbaycan Uluslararası İlişkiler Analiz Merkezi Uzmanı Fuat Abdullayev ile çok sayıda davetli katıldı. ORTA KORİDOR TÜRK DÜNYASININ JEOPOLİTİĞİNİ DAHA KIYMETLİ HÂLE GETİRECEK TÜRPAV Başkanı Dr. Sinan Demirtürk, açılışta yaptığı konuşmasında Orta Koridor'un ilerleyen yılların en çok konuşulan akslarından birini oluşturacağını söyledi. Bu koridorun, Türk devletleri arasında barış ve ekonomi koridoru da oluşturacağına işaret eden Demirtürk, Türk dünyasının ekonomik, sosyal ve kültürel birleşmesini hızlandırabileceğini dile getirdi. Dr. Sinan Demirtürk, üzerinde terörün ve istikrarsızlığın bulunmadığı bir coğrafya olarak Orta Koridor'un, Türk devletlerinin dünya jeopolitiğindeki yerini daha da kıymetli hale getireceğini kaydetti. UKRAYNA-RUSYA SAVAŞI, ORTA KORİDORUN ÖNEMİNİ ARTIRDI Gazi Üniversitesi TÜRKDAM Müdürü Prof. Dr. Bülent Aksoy da İpek Yolu'nun 21. yüzyılda revize edilerek, yeniden canlandırılmasının yakın dönemin en önemli konuları arasında yer aldığı ifade etti. Ukrayna-Rusya Savaşı dolayısıyla Kuzey Koridoru'nun güvensiz bir hâle geldiğini dile getiren Aksoy, aynı zamanda bu durumun Orta Koridor'un önemini artırdığına dikkat çekti. "SON GÜNLERDE GÜNDEMDE OLAN ZENGEZUR HATTIYLA DAHA ÇOK ÖNE ÇIKIYOR" Azerbaycan'ın Ankara Büyükelçiliği Siyasi İşler Müsteşarı Eldar Aliyev konuşmasında, Azerbaycan'ın Türkiye ile Türkistan arasındaki bağlantı konumunda bulunduğuna dikkat çekerek, "Bağımsızlıktan itibaren Türkiye ile beraber gerçekleştirdiğimiz tüm projelerin aslında temeli bir bağlantısallık üzerineydi, bir ulaştırma üzerineydi. Önce Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattı, Bakü-Tiflis-Erzurum, sonra TANAP'a dönüşen bu doğal gaz hattı, Bakü-Tiflis-Kars demiryolu hattı, enerjinin ve ürünlerin ulaştırıldığı Doğu-Batı arasında ticaretin merkezini bu bölgeye çekmek amaçlıydı. Bu projelerin ekonomik ve aynı zamanda bu bölgenin siyasi, jeopolitik önemini artıran bir yönü vardı. Bu konu özellikle son günlerde gündemde olan Zengezur hattıyla daha çok öne çıkıyor." dedi. Ermenistan'ın Zengezur bölgesinin Sovyetler Birliği kurulduktan sonra Azerbaycan'dan koparılıp Ermenistan'a bağlanan bir bölge olduğunu dile getiren Eldar Aliyev, "O bölge tamamen Azerbaycan Türklerinin nüfus olarak yoğunlukta olduğu bir bölgeydi. Daha sonra önce siyasi olarak Ermenistan'a bağlandı. Daha sonra Sovyet yönetimi tarafından 1948'de Ermenistan'tan Azerbaycan Türklerinin zorunlu göçe tabir tutulması, en sonunda 1988'de tamamen etnik temizlik gerçekleştirilmesiyle Türkiye ile Azerbaycan arasında ve Azerbaycan'ın 2 parçası Nahçıvan ve Doğu Zengezur arasında bağlandı koparıldı; Türkiye ile Azerbaycan arasında direkt hat koparıldı. Şu an üçüncü bir ülkeden geçmeden Türkiye ile Azerbaycan'ın birbirine ulaşması imkansız. O yüzden Zengezur Koridoru'nun güvenli ve üçüncü tarafların herhangi bir müdahalesi olmadan ulaşıma açılması bizim için Türk dünyasının bütünlüğü açısından bir önemli" ifadelerini kullandı. ÜNAL: GELECEK ÇİZİLİRKEN TARİH UNUTULMAMALI Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Uğur Ünal da üniversitenin, Türk dünyasıyla ilgili birçok programa ev sahipliği yaptığını belirtti. Kafkasya ve Türk dünyasının geleceği üzerine yapılan konuşmaların önemine vurgu yapan Prof. Ünal, gelecek vizyonu çizilirken tarihi sürecin de unutulmaması gerektiğini söyledi. Ünal, uzun bir süredir Türkiye ve Azerbaycan'ın devlet başkanları ve gelecek misyonuyla, meselelere ortak çözümler ürettiğini ve önemli yol haritaları çizdiğini dile getirdi. "POLİTİKALARIN GERÇEKLEŞTİRİLMESİNDE TÜRK DEVLETLERİ TEŞKİLATI VE TÜRKİYE ARASINDAKİ İLİŞKİLER ÇOK ÖNEMLİ" TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu Başkanı Adil Karaismailoğlu ise, açılışta yaptığı konuşmada, Türkiye'nin coğrafi konumuyla birçok avantaja sahip olduğunu söyledi. Lojistiğin ve taşımacılığın üzerinden geçtiği ülkelerin önemini artırdığını belirten Karaismailoğlu, dünyada 33 trilyon dolarlık ticaret hacmi olduğunu ve bunun yüzde 80'inden fazlasının Uzak Asya, Avrupa ve Kuzey Amerika arasında dolaştığını ifade etti. Karaismailoğlu, Uzak Asya'dan ticarette, Türkiye ve Türkistan coğrafyasının kritik bir noktada olduğuna işaret ederek, Türkiye'nin son yıllarda yaptığı ulaştırma yatırımlarının, Orta Koridor'un önünü tamamen açtığını vurguladı. Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu ve Marmaray ile Çin'den Londra'ya kadar kesintisiz bir demir yolu sağladığının altını çizen Karaismailoğlu, "Bu politikaların gerçekleştirilmesinde özellikle Türk Devletleri Teşkilatı ve Türkiye arasındaki ilişkiler çok önemli. Hem kapasitenin artırılması hem de güzergahtaki yoğunluğun ortadan kaldırılması için de önemli çalışmalar var." dedi. KARAİSMAİLOĞLU: ZENGEZUR KORİDORU TAMAMLANDIĞINDA ORTA KORİDOR'UN EN ÖNEMLİ DAMARI OLACAK Kuzey Koridoru'nun Rusya-Ukrayna Savaşı, Güney Koridoru'nun ise Kızıldeniz'de artan saldırılar, sigorta maliyetleri ve uzun transfer süreçleri nedeniyle önemini kaybettiğini söyleyen Karaismailoğlu, Çin-Avrupa ticaretinin yeni bir rota aradığını dile getirdi. Karaismailoğlu, Türkiye'nin, Asya-Avrupa-Orta Doğu'nun kesiştiği en stratejik transit merkezi olduğunu belirtti. Orta Koridor'un en önemli noktasının Zengezur Koridoru olduğuna işaret eden Karaismailoğlu, "Zengezur Koridoru tamamlandığında direkt Bakü ile bağlantımız kesintisiz bir şekilde sağlanmış olacak. Bu da Orta Koridor'un en önemli damarı olacak." ifadesini kullandı. Açılış konuşmalarının akabinde; Kazakistan Ramazan Bimasevik Süleymanov Doğu Araştırmaları Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kaster Sarkıthan, Azerbaycan Devlet Televizyonu Tarih Şubesi Müdürü ve Azebaycan Devlet Üniversitesi Öğretim Görevlisi Mahir Garibov, Bakü Network Araştırma Merkezi Başkan Yardımcısı Sahil Kerimli ve Azerbaycan Uluslararası İlişkiler Analiz Merkezi Uzmanı Fuat Abdullayev'in konuşmacı olarak yer aldığı "Kafkasya ve Orta Koridor'un Geleceği: Ekonomi, Ulaşım ve Enerji" paneli Gazi Üniversitesi TÜRKDAM Müdürü Prof. Dr. Bülent Aksoy moderatörlüğünde gerçekleştirildi. Panelde, Orta Koridor'un bölgeye ekonomik ve sosyal etkileri, ulaşım ve lojistiğin güvenliğindeki yeri ve Türkiye ile bölge arasındaki bütünlük açısından önemi gibi konular, uzmanlar tarafından tartışıldı.

Kızıl Elma'nın peşinde bir eğitimci: Doç. Dr. Şamil Sadık QHA'ya konuştu Haber

Kızıl Elma'nın peşinde bir eğitimci: Doç. Dr. Şamil Sadık QHA'ya konuştu

Hedef Şirketler Grubu Kurucu Başkanı ve Azerbaycan Yayıncılar Birliği Başkanı Doç. Dr. Şamil Sadık, eğitime adanmış yaşam öyküsünü, Türk Dünyası vizyonunu ve “Kızıl Elma” anlayışını anlattı. Kazakistan’da gerçekleştirilen röportajda Sadık, eğitimin yalnızca bir meslek değil, bir medeniyet meselesi olduğunu vurguladı. “ELİMDEKİ ŞANSI EN DOĞRU ŞEKİLDE DEĞERLENDİRMELİYİM” "Doğrusu, öğretmen olmayı hiç planlamamıştım." diyen Doç. Dr. Şamil Sadık, üniversiteden mezun olduktan sonra devlet okulunda öğretmenliğe başladığını ve sınıfa ilk girdiğinde tek düşüncesinin, “Elimdeki şansı en doğru şekilde değerlendirmeliyim.” olduğunu belirtti. 2001 yılında öğretmenliğe başladıktan sonra 2008'de kardeşiyle birlikte "Hedef" adını taşıyan eğitim kurumunu kurduklarını anlatan Doç. Dr. Sadık, bugün Hedef Grubu bünyesinde okullar, kurslar, kolejler ve yayınevlerinin bulunduğunu, bin 500 çalışan ve yılda yaklaşık 10 bin öğrenciye ulaştığını belirtti. BİLGE İNSANI ORTAYA ÇIKARAN BEŞ DEĞER Hedef Okullarının amacını ise millî değerlerle çağın ruhunu birleştiren bireyler yetiştirmek olarak özetleyen Sadık, şöyle konuştu: Bizim hedefimiz Kızıl Elma’dır. Kızıl Elma’ya ulaşmak isteyenlerin hedefi hiçbir zaman bitmez; çünkü o, bir ufuktur. Biz, millî değerlere sahip çıkan, vatanını, milletini, devletini seven; insanlığa, tabiata ve kültüre değer veren bireyler yetiştirmek istiyoruz. Ancak sadece millî kimliğe sıkışıp kalamayız; dünyayı da anlamak gerekir. Millî kimliğimizi korurken çağın ruhuna da açık olmalıyız. Okullarında öğrencilerden "beş temel değeri” benimsemelerini istediklerini belirten Sadık, bu değerlerleri şu şekilde sıraladı: Kökünü bilmek Manevî ve bedensel sağlık Beceri sahibi olmak Yaratıcılık Bilgelik Bu beş unsurun birleştiğinde ortaya “bilge insan” çıktığını söyleyen Doç. Dr. Şamil Sadık, "Ayrıca bu beş temel değer, okulumuzun logosu olan Hayat Ağacı ile de sembolleştirilmiştir. Hayat Ağacı’nın beş kolu, bu beş değeri temsil eder. Kökleri geleneklerimizde, gövdesi milletimizin iradesinde, dalları ise geleceğe uzanan gençliğimizdedir. Çünkü insan özünü tanıdıkça geleceğe bir ağaç gibi kök salabilir. Bizim kültürümüzde doğa kutsaldır. 'Ağaç bizim bütün hayatımızdır.' deriz. Okullarımızda hem çağdaş teknoloji atölyeleri hem de otağ kültürünü yansıtan Türk çadırı bulunur. Böylece öğrenci hem geleceğe hem geçmişe dokunur." ifadelerini kullandı. SADIK: TÜRK DÜNYASINDA ORTAK DİL TÜRKİYE TÜRKÇESİ OLMALIDIR Türk dünyasında ortak bir müfredatın mümkün olup olmadığına ilişkin olarak da değerlendirmelerde bulunan Şamil Sadık, şu yorumda bulundu: Evet, mümkündür. Hatta bunun ilk adımları atılmış durumda. Artık Türk Devletleri Teşkilatı tarafından ortak alfabe onaylandı. 'Ortak Türk Tarihi', 'Ortak Türk Edebiyatı' ve 'Ortak Türk Coğrafyası' kitapları hazırlanıyor. Ancak bu yeterli değil. Gerçek bir birlik için yalnızca dil veya tarih değil, ekonomik, kültürel ve turistik entegrasyon da sağlanmalıdır. Biz sadece 'sanatkâr halk' değiliz; aynı zamanda bilim halkıyız. Öğrencilerimiz, yalnız Batı bilim insanlarını değil, kendi köklerinden gelen bilginleri de tanımalı. Mesela, sıfırı bulan Harezmî, kozmik çalışmaların öncüsü Kerim Kerimov gibi isimler bizim medeniyetimizin ürünleridir. Ayrıca destanlarımız da ortak bilincimizdir. Manas Destanı yalnızca bir şiir değil, bir yaşam felsefesidir. Biz böyle bir destanı ortaya çıkaran bir milletin evladıyız. Aynı zamanda Han Neşriyatın da kurucusu olan Sadık, Türk dünyasında ortak bir dil ihtiyacının olup olmadığı hususunda ise "Elbette var. Bu ortak dil Türkiye Türkçesi olmalıdır. Çünkü Türkiye hem eğitimde hem siyasette bu rolü üstlenebilecek güce sahiptir. Kardeş ülkeler 'neden bizim dilimiz değil' diye rekabet etmemeli. Aksine, hepimiz bu dili desteklemeliyiz. Bugün Azerbaycan’da okunan kitapların yüzde 30-40’ı Türkiye Türkçesiyle yazılıyor. Bu zaten doğal bir birliktir." dedi.

Aliyev'den Kazakistan ziyareti: Astana ile Bakü arasında stratejik ortaklık güçleniyor Haber

Aliyev'den Kazakistan ziyareti: Astana ile Bakü arasında stratejik ortaklık güçleniyor

Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev’in daveti üzerine 20-21 Ekim tarihlerinde Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Kazakistan’a resmî bir ziyaret gerçekleştirecek. İki Türk devleti arasındaki bu üst düzey ziyaret, son dönemde rekor kıran ticaret hacmi, Trans-Hazar güzergâhındaki hızlı büyüme ve bölgesel önem taşıyan enerji ve dijital altyapı projeleri ekseninde iş birliğinin daha da derinleştirilmesini hedefliyor. Kazakistan ile Azerbaycan, 33 yıllık diplomatik ilişkileri boyunca 170’ten fazla anlaşmayla güçlendirilmiş kapsamlı bir ortaklık kurdu. İki ülke, hem ikili düzeyde hem de BM, Türk Devletleri Teşkilatı (TDT), BDT ve AGİT gibi uluslararası platformlarda birlikte çalışıyor. İlişkilerin temelini 2005 tarihli Stratejik Ortaklık Anlaşması ve 2022’de imzalanan Derinleşmiş İş Birliği Deklarasyonu oluşturuyor. LİDERLER ARASINDA YOĞUN DİPLOMASİ TRAFİĞİ 2025 yılı boyunca Tokayev ve Aliyev arasında telefon görüşmeleri ve uluslararası zirvelerde yüz yüze temaslar gerçekleşti. Ocak ayında Abu Dabi’de Sürdürülebilirlik Haftası kapsamında çevre ve dijital dönüşüm konuları ele alındı. Mayıs ayında Budapeşte’deki TDT Gayriresmî Zirvesi’nde bölgesel entegrasyon ve ortak ekonomik girişimler görüşüldü. Ekim ayında Gebele’deki 12. TDT Zirvesi’nde lojistik koridorların modernizasyonu, enerji ve dijital iş birlikleri masaya yatırıldı. TİCARET VE YATIRIMDA REKOR ARTIŞ 2025’in ilk sekiz ayında iki ülke arasındaki ticaret hacmi 547,6 milyon dolara ulaştı. Bu rakam, geçen yılın aynı dönemine göre üç kat artış anlamına geliyor. Kazakistan’ın başlıca ihracat kalemleri arasında buğday (121,5 milyon dolar) ve petrol ürünleri (38,2 milyon dolar) yer alıyor. Kazakistan’da 1500 Azerbaycan sermayeli şirket, Azerbaycan’da ise 150 Kazak şirketi faaliyet gösteriyor. 2005’ten 2025’e kadar Azerbaycan’ın Kazakistan’a yatırımı 424,6 milyon dolar, Kazakistan’ın Azerbaycan’a yatırımı ise 156 milyon dolar oldu. ORTA KORİDOR VE ENERJİ İŞ BİRLİĞİ İki ülke, Hazar üzerinden geçen Trans-Hazar Uluslararası Taşımacılık Koridoru’nun geliştirilmesinde kilit rol oynuyor. 2025’in ilk yedi ayında koridordan taşınan yük miktarı 2,6 milyon tona ulaşarak geçen yıla göre yüzde 2 artış gösterdi. Konteyner taşımacılığı ise iki kat artarak 40 bin TEU’ya yükseldi. Kazak petrolünün Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattı üzerinden ihracatı da artıyor. 2023’te 1 milyon ton olan sevkiyat, 2024’te 1,4 milyon tona, 2025’in ilk sekiz ayında ise 900 bin tona çıktı. 2027 itibarıyla yıllık 7 milyon tona ulaşılması hedefleniyor. HAZAR ÜZERİNDEN DİJİTAL VE ENERJİ KORİDORLARI İki ülke, bölgesel öneme sahip iki büyük altyapı projesini hayata geçiriyor: - Aktau–Sumgait deniz altı fiber optik hattı: 380 km uzunluğundaki bu hat, Kazakistan’ı küresel internete bağlayacak ve Avrupa-Çin veri trafiğini hızlandıracak. Kapasitesi 400 terabit/saniyeyi aşacak. - Derin su enerji kablosu: Kazakistan, Azerbaycan ve Özbekistan’ın enerji sistemlerini birbirine bağlayacak. Bu hat, Avrupa’ya yeşil enerji ihracını mümkün kılacak. Her iki proje, 2026’da tamamlanmak üzere planlandı. TURİZM, SAVUNMA VE GÜVENLİK İŞ BİRLİĞİ 2024’te 102 bin Azerbaycanlı turist Kazakistan’ı, 71 bin Kazak turist ise Azerbaycan’ı ziyaret etti. 2025’te 20’den fazla ortak askerî etkinlik düzenlendi. Kazak askerî öğrenciler, bu yıl itibarıyla Haydar Aliyev Askerî Enstitüsünde eğitim almaya başladı. Haziran’da Caspian Breeze 2025 deniz tatbikatı, Temmuz’da ise Tarlan 2025 İHA tatbikatı gerçekleştirildi. KÜLTÜREL KARDEŞLİK: ASTANA’DAN KARABAĞ’A KİTAP, BAKÜ’DE KAZAK SİNEMASI Kültürel ilişkiler, ikili iş birliğinin bir diğer önemli boyutunu oluşturuyor. Kazakistan, Karabağ’daki kütüphanelere kitap bağışladı, Fuzuli’de Çocuk Yaratıcılık Merkezi inşa etti. Bakü ve Sumgait’te Kazak kültür ve bilim insanlarının adları sokaklara verildi. 2025’te Bakü’de düzenlenen Kazak Sineması Ayı, “Dos Mukasan”, “Kazakh Khanate” ve “Diamond Sword” gibi filmlerle büyük ilgi gördü. Mart ayında iki ülke üniversiteleri arasında 40 mutabakat zaptı imzalandı, 23 Kazak üniversitesi Bakü’deki eğitim fuarına katıldı.

Viyana'da Türk Haftası düzenlenecek Haber

Viyana'da Türk Haftası düzenlenecek

Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) 12. Devlet Başkanları Zirvesi 7 Ekim 2025 tarihinde “Bölgesel Barış ve Güvenlik” temasıyla liderleri Azerbaycan'ın Gebele şehrinde bir araya getirdi. Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in başkanlık ettiği toplantıya; Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kazakistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Kasım-Cömert Tokayev, Kırgız Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sadır Caparov, Özbekistan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev, Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Türkmenistan Halk Maslahatı Gurbangulu Berdimuhamedov, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türk Devletleri Teşkilatı Genel Sekreteri Kubanıçbek Ömüraliyev, Aksakallar Konseyi üyeleri ve Türk İşbirliği Teşkilatları ve Kurumlarının başkanları katıldı. VİYANA'DA TÜRK HAFTASI TERTİP EDİLECEK Zirvenin ardından katılımcılar Gebele Deklarasyonu'nu kabul etti. Deklarasyonda Ocak 2026'da Viyana'da Türk Haftası düzenlenmesi kararının alındığı bildirildi. Ayrıca dekalarasyonda TDT Dışişleri Bakanlarının daha sık toplanması konusunda mutabakata varıldığı kaydedildi. Öte yandan TDT bünyesinde özel bir "Konsolosluk İşbirliği Platformu" kurulması için karşılıklı çaba gösterilmesi çağrısında bulunuldu. DÜNYA TÜRK DİL AİLESİ GÜNÜ İLAN EDİLECEK Mİ? Yatırım ve ekonomi alanında da iş birliğini masaya yatıran TDT ülkelerinin, deklarasyona göre 15 Aralık’ın “Dünya Türk Dil Ailesi Günü” ilan edilmesine ilişkin karar taslağının Semerkant’ta düzenlenecek olan 43. UNESCO Genel Konferansı’nda 222. UNESCO Yürütme Kurul gündemine ortaklaşa sunulmasını takdirle karşıladıkları ifade edildi. TDT 13. ZİRVESİ TÜRKİYE'DE Diğer yandan 2026 yılında, TDT 13. Zirvesi’nin Türkiye Cumhuriyeti’nde, TDT Gayriresmî Zirvesi’nin ise Kazakistan'da düzenlenmesine karar verdikleri aktarıldı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.