SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Türkiye

QHA - Kırım Haber Ajansı - Türkiye haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Türkiye haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Erdoğan: (Ukrayna-Rusya) Ateşkes ve barışa yönelik girişimlere destek vermeye hazırız Haber

Erdoğan: (Ukrayna-Rusya) Ateşkes ve barışa yönelik girişimlere destek vermeye hazırız

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 2025 yılının Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu kararıyla "Uluslararası Barış ve Güven Yılı" ilan edilmesi ve Türkmenistan'ın daimi tarafsızlık statüsünün 30. yıl dönümü vesilesiyle Aşkabat'ta düzenlenen Uluslararası Barış ve Güven Forumu'na katıldı. Türkmenistan Maslahatlar Merkezi'nde düzenlenen Forumun, "Barış ve Güven: Sürdürülebilir Bir Gelecek İçin Hedeflerin Birliği" konulu genel oturumunda konuşan Erdoğan, "Atayurdumuz olarak gördüğümüz bu topraklarda bir kez daha bulunmaktan büyük bahtiyarlık duyuyorum. Daimi tarafsızlık statüsüne mana ve şekil veren Türkmenistan'ın millî lideri, Kadirli Doğanım Gurbanguli Berdimuhamedov'u gönülden kutluyor, bizleri bu anlamlı gün vesilesiyle bir araya getiren Serdar kardeşime şükranlarımı bildiriyorum." ifadelerini kullandı. ERDOĞAN: TÜRKMENİSTAN'IN HER BAŞARISIYLA ÖVÜNÜYOR, SEVİNİYORUZ Tarafsızlık münasebetiyle Türkmen halkını tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'deki 86 milyon vatandaşın selamını iletti. Forumu Türkiye'nin de ortak sunucusu olduğu, Birleşmiş Milletler 2025 Uluslararası Barış ve Güven Yılı bağlamında çok anlamlı bulduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu: Bağımsızlığından bu yana büyük bir iktisadi ve beşeri kalkınmayı gerçekleştiren Türkmenistan'ın her başarısıyla övünüyor, seviniyoruz. Türkmenistan bugün dünyanın en hızlı büyüyen ekonomilerinden biri konumuna erişmiş şehirleriyle, fabrikalarıyla, okulları ve hastaneleriyle örnek, modern bir ülke haline gelmiştir. Türkiye ile Türkmenistan, gücünü ortak tarihten alan müstesna bağlarla birbirlerine sıkı sıkıya kenetlenmiş iki kardeş ülkedir. Türk ve Türkmen halkları aynı kökten gelen aynı ruhu ve inancı taşıyan iki kardeş millettir. Türkmenistan'ın bağımsızlığını tanıyan ilk ülke olarak, aynı zamanda daimi tarafsızlık statüsünü de destekleyenlerin başında geldik. Türkmenistan'ın 30 yıldır sürdürdüğü bu kimliğinin Mahtumkulu Firaki'den Yunus Emre ve İsmail Gaspıralı'ya uzanan ortak medeniyetimizin sulh ve dostluk anlayışıyla yoğrulduğunu görüyoruz. Türkmenistan'la atasözlerimiz gibi kalbimiz de menzilimiz de birdir. Türkmenistan'ın barışçı vizyonunu desteklerken ilişkilerimizi her alanda ilerletip dayanışmamızı daha da güçlendiriyoruz. Yatırımlar, ticaret, enerji, savunma ve daha nice alanlardaki girişimlerle sürdürdüğümüz çalışmalarımızı beşeri ilişkilerimizle taçlandırıyoruz. "BARIŞ VE DİYALOĞUN HAKİM KILINMASI İÇİN VAR GÜCÜMÜZLE ÇALIŞIYORUZ" Bundan sonra da Türkmenistan'ın refahı için her zaman sorumluluk üstlenmeye hazır olduklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Küresel ölçekte belirsizliklerin, çatışmaların ve kırılganlıkların arttığı bir dönemde uluslararası diyalog, iş birliği, güven ve barışın tesisi için elimizi taşın altına koymamız gerekiyor. Türkiye olarak tarihimizin, coğrafyamızın ve medeniyetimizin bize yüklediği mesuliyet bilinciyle barış ve diyaloğun hakim kılınması için var gücümüzle çalışıyoruz." ifadelerini kullandı. "RUSYA VE UKRAYNA ARASINDA SÜREN SAVAŞIN SONA ERMESİ EN SAMİMİ TEMENNİMİZDİR" Komşularla iyi ilişkiler tesis etmek suretiyle çevrede bir barış ve güvenlik kuşağı oluşturmanın gayreti içinde olduklarını vurgulayan Erdoğan, "Kadim bağlara ve karşılıklı saygıya dayalı ilişkilere sahip olduğumuz kuzey komşularımız Rusya ve Ukrayna arasında süren savaşın sona ermesi en samimi temennimizdir. İstanbul Süreci başta olmak üzere ateşkes ve barışa yönelik diplomatik girişimlere somut destek vermeye hazırız." dedi.

Bakan Fidan: Avrupa, Ukrayna'ya belli zor tercihlerin yapılmasında yardım etmeli Haber

Bakan Fidan: Avrupa, Ukrayna'ya belli zor tercihlerin yapılmasında yardım etmeli

Katar merkezli Al Jazeera Arapça televizyon kanalına, Rusya’nın Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne karşı başlattığı topyekûn işgal girişimine ilişkin değerlendirmede bulunan Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hakan Fidan; Avrupa’nın, Ukrayna’ya belirli zor tercihleri yapmasında yardım etmesi gerektiğini beyan etti. UKRAYNA, KARŞI TEKLİFTE BULUNACAK Fidan, Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodımır Zelenskıy’ın (Volodimir Zelenski), alternatif barış planı şartlarını yakında Amerika Birleşik Devletleri’ne (ABD) göndereceğini söyleyerek, ilk başta ortaya çıkan 28 maddelik sözde barış planının, daha sonra Avrupa tarafından 20 maddeye indirildiğini hatırlattı. Bakan Fidan, sonrasında sözde barış planı üzerinde Ruslarla görüşmeler yapıldığını, onların cevabının ABD'ye iletildiğini ve tekrar Ukrayna ile görüşüldüğünü anımsatarak, sonrasında Ukrayna'nın Avrupa ülkeleriyle yoğun görüşmeler yaptığını ve yakında bir karşı teklifte bulunacağını ifade etti. Bakan Fidan, bu teklifler görüşülürken, Ukrayna’nın toprak bütünlüğüne yönelik topyekûn işgal saldırılarının devam etmekte olduğuna da dikkat çekti. "DAHA BÜYÜK KAYIPLARI ÖNLEMEK İÇİN BİR TERCİH YAPMAK GEREKİYOR” Bakan Fidan; Rusya'nın hâlihazırda ilerliyor gözüktüğüne işaret ederek, "Burada, Avrupa'nın Ukrayna ile beraber, belli zor tercihlerin yapılmasında Ukrayna'ya yardımcı olması gerekiyor. Bazı kararlar, Ukrayna için gerçekten çok zor ama daha büyük kayıpları önlemek için, yani daha büyük bir maslahat için; bir mefsedeti, yani bir kötülüğü burada def etmek, bir tercih yapmak gerekiyor. Bunun, Ukraynalılar için zor olduğunu biliyorum” değerlendirmesini yaptı. İLERLEYEN BİRKAÇ GÜN, MÜZAKERELER ADINA BELİRLEYİCİ OLACAK Bu tercihlerin ve ileriye yönelik garanti taleplerinin de zor aşamalar olduğunu aktaran Bakan Fidan, Türkiye’nin ateşkes ve barış adına gösterdiği çabalara dikkat çekerek, Ukrayna’ya karşı başlatılan topyekûn işgal girişimi ve müzakereler konusunda Türkiye'nin, sürecin başından bu yana, son dört yıldır çok yoğun bir çaba içinde olduğunu belirtti. Bakan Fidan, öte yandan, müzakereler hususunda ilerleyen birkaç günün çok kritik olduğunu dile getirdi. 2025 yılında üç tur süren görüşmelere ev sahipliği yapan İstanbul’un, müzakereler için ev sahipliği yapmaya tekrar hazır olduğunu kaydeden Bakan Fidan, ayrıca söz konusu görüşmelerde esir değişimi ve diğer insani hususlar konusunda çok ciddi mesafeler kat edildiğini hatırlatarak,"Bugün devam eden görüşmelerin de zeminini hazırladı. Biz, bu olumlu rolü oynamaya hazırız. Şu anda Karadeniz, savaşın bir uzantı alanı hâline geldi; savaş, Karadeniz'de yaygınlaştı. Şu anda Karadeniz'de ticari gemiler ve tankerler vuruluyor; yani savaş devam ederse Avrupa'nın başka yerlerine de yayılacak” ifadelerini kullandı.

Kırım Tatarlarından Bükreş çıkarması: Rumen yetkililere Kırım'daki durum aktarıldı Haber

Kırım Tatarlarından Bükreş çıkarması: Rumen yetkililere Kırım'daki durum aktarıldı

Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Başkanı Refat Çubarov ile birlikte Dünya Kırım Tatar Kongresi (DQTK) Genel Sekreteri ve Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Başkan Yardımcısı Namık Kemal Bayar, Romanya Müslüman Türk Tatar Birliği Başkanı Celil Esercep, Romanya Tatar Azınlık Milletvekili Varol Ahmet, Romanya Müftüsü Murat Yusuf, Kırım Müftüsü Ayder Rüstemov, Kırım Müslümanları Dini İdaresi İmamı Edem Basnaev ve Romanya Müslüman Tatar Türkleri Demokrat Birliği (UDTTMR) Bükreş Şube Başkanı Metin Ömer'den oluşan Kırım Tatar heyeti Romanya'nın başkenti Bükreş'te önemli ziyaretlerde bulundu. RUMEN MAKAMLARLA ÖNEMLİ GÖRÜŞMELER Romanya Tatarları Millî Günü etkinlikleri için ülkede bulunan heyet, başkent Bükreş'te sırasıyla Romanya Din İşleri Devlet Sekreteri Ciprian-Vasile Olinici, Etnik İlişkilerden Sorumlu Devlet Bakan Yardımcısı Dinçer Cafer, Romanya Parlamentosu Dış İlişkiler Komisyonu üyesi milletvekilleri, Romanya Dışişleri Bakanı Toiu Oana ve Türkiye'nin Bükreş Büyükelçisi Özgür Kıvanç Altan'ı ziyaret etti. Ziyaretlerde Rusya’nın işgali altındaki Kırım'ın ve esaret altındaki Kırım Tatar halkının vaziyeti hakkında Rumen makamlarına bilgi verilerek Kırım'ın geleceğine dair tüm gelişmelerde Kırım Tatar halkının iradesine ve haklarına saygı ve güvence verilmesi gerektiğinin altı çizilerek vurgulandı. Atrıca görüşmelerde Romanya ve diasporada yaşayan Kırım Tatar halkının durumu ele alındı. GÜNDEM: BARIŞ SÜRECİ SONRASI KIRIM'IN DURUMU Heyetin Bükreş temaslarına ilişkin Kırım Haber Ajansına (QHA) açıklamalarda bulunan Namık Kemal Bayar, "Genel olarak görüşmelerin hemen hemen tamamında özellikle barış görüşmeleri çerçevesinde Kırım'ın geleceği konusunda alınacak kararlara dikkat çekildi." ifadelerini kullandı. "Kırım Tatarlarının Kırım'daki haklarının korunması, hayatlarının güvenliklerinin tesis edilmesi konusunda Rumen devlet makamlarından yardım istendi." diyen Bayar, Kırım'ın geleceğiyle ilgili bir görüşme yapılırken bir barış ya da ateşkes durumunda yarımadanın Rusya'da kaldığı bir denklemde Kırım Tatarlarının ve meselelerinin mutlaka gündemde olması gerektiğinin altını çizdiklerini kaydetti. Görüşmelerde ayrıca Kırım'da halihazırda Kırım Tatarlarına karşı uygulanan baskılar üzerinde de durulduğunu belirten Bayar, "Siyasi mahkumlarla ilgili bilgilendirmeler yapıldı ve onların kurtarılması için Rumen makamlardan destek talebinde bulunuldu" dedi. Öte yandan ziyaretlerinde Kırım Tatar diasporalarının da bir başlık olarak ele alındığını belirten Bayar, Romanya makamlarının dünyadaki Kırım Tatar diasporları hakkında bilgilendirildiğini, Kırım Tatar halkının günümüzde 21 ülkede yaşadığını vurguladıklarını aktardı. Özellikle Türkiye'de yaşayan Kırım Tatarlarının çoğunun Romanya'da da akrabaları olduğundan bahsettiklerini söyleyen Bayar, "Türkiye'de yaşayan Kırım Tatarlarının Romanya ile Türkiye arasında dostluk köprüsü olabileceğinin altını çizdik" diye konuştu.

Vefatının 14. yılında Dr. Ahmed İhsan Kırımlı Haber

Vefatının 14. yılında Dr. Ahmed İhsan Kırımlı

Bugün, Türkiye Cumhuriyetinin eski Turizm ve Tanıtma Bakanı, Balıkesir Milletvekili, Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği eski Genel Başkanı, Dr. Ahmed İhsan Kırımlı’nın vefatının 14. yıl dönümü. Türkiye’deki Kırım Tatar diasporasının bugünlere gelmesinde önemli bir etkiye sahibi olan Kırımlı, hem siyaset hem de cemiyet hayatında ortaya koyduğu çalışmalarla, Kırım Tatar halkının sembol isimlerinden biri olarak hafızalardaki yerini koruyor. DR. AHMED İHSAN KIRIMLI Dr. Ahmed İhsan Kırımlı, 23 Nisan 1920’de Balıkesir’de doğdu. Ailesi Kırım Tatar muhacirlerden olup, Kırım’ın Bahçesaray şehrinden ve Bahçesaray’ın Efendiköy’ünden 1861 yılında göçerek Balıkesir’e yerleşmiştir. Dr. Ahmed İhsan Kırımlı’nın büyük dedesi, Kırım’ın Bahçesaray kazâsına bağlı Efendiköy’deki Kaçı Şeyhi merhum Akseyt Mehmed Efendi’dir. Tekkesi Efendiköy’de olan Akseyit Mehmet Efendi, 1853-1856 Kırım Savaşı sonrasında Rusya hükûmetinin KırımTatarları üzerindeki baskıları artınca ailesini Türkiye’ye göndermek zorunda kalır. Kendisi ise halkın üzerindeki tesirinden dolayı Kırım’da kalır. Akseyt Mehmed Efendi ailesini Osmanlı ülkesine gönderirken onlara bir miktar para ve bir Kur’an-ı Kerim verir. Kur’an-ı Kerim’in başına da şöyle yazar: “Ben burada kalacağım, etim kemiğim toprak olacak, üzerimde otlar çıkacak, onun kokusuna torunlarım buraya gelecek.” Kırımlı’nın kökünün diğer kolu ise Bahçesaray’ın Asmakapı Mahallesi’ne dayanmaktadır. 1861’de maceralı bir yolculukla Türkiye’ye gelen aile, Balıkesir’de Sultan Abdülmecid’in Kırım Tatar muhacirler için yaptırdığı ve daha sonra “Kırımlılar Mahallesi” olarak anılacak olan mahalledeki evlere yerleştirildi. Kısa zamanda kendilerini bulundukları bölgede kabul ettiren Kırımlı sülâlesinin çocukları ve torunları, Balıkesir’in tanınmış tüccarları arasında yer aldılar. İşte bu torunlardan biri de 23 Nisan 1920 de Balıkesir’in Mecidiye Mahallesi’nde doğan Ahmed İhsan Kırımlı’dır. Liseyi bitirinceye kadar Balıkesir’de okuyan Ahmed İhsan Kırımlı, daha sonra İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. 1948’de İngiltere’ye bir yıl sonra da ABD’ne giderek çocuk sağlığı ve hastalıkları üzerine ihtisas yaptı. 1956’da Türkiye’ye döndükten sonra Demokrat Parti Balıkesir il Başkanlığı’nda bulundu. 1961’de Adalet Partisi’nden Balıkesir milletvekili seçildi ve 1977 Ekim’ine kadar kesintisiz dört dönem parlamento üyeliğinde bulundu. Dr. Ahmed İhsan Kırımlı parlamenterliği sırasında; TBMM Sağlık Komisyonu Sözcülüğü ve Başkanlığı, Milli Savunma ve Dış İşleri Komisyonu üyeliği ve sekreterliği yaptı. 1961’den 1976’ya kadar Adalet Partisi Genel İdare Kurulu üyeliğinde bulundu ve bu süre içinde yedi yıl Adalet Partisi Genel Başkan Yardımcısı görevini yaptı. 1973-1974 yıllarında ise Turizm ve Tanıtma Bakanı olarak kabinede görev aldı. Parlamentodan ayrıldıktan sonra da Türkiye Kızılayı Genel Başkan Vekilliği görevine getirildi. KIRIM DERNEĞİ GENEL BAŞKANI OLDU Dr. Kırımlı, 1987’de Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği (Kırım Derneği) Genel Başkanı olarak seçildi. Bu tarihten itibaren kesintisiz devam ettiği bu görevi sırasında derneğin Türkiye çapında 22 şubeye sahip büyük bir sivil toplum kuruluşu haline gelmesinde birinci derecede rol oynadı. Derneğe bağlı olarak kurulan Kırım Vakfının Mütevellî Heyet Başkanlığına da yine Dr. Kırımlı getirildi. Dr. Kırımlı özellikle Sovyetler Birliği’nin dağılması sonrasında Kırım Tatarlarının seslerinin dünyada duyulması, sürgünden vatanlarına dönen Kırım Tatarlarına milletlerarası yardım temini, Türkiye’nin diplomatik desteğinin sağlanması ve diasporanın teşkilatlanması yönünde çok büyük hizmetlerde bulundu. Bu doğrultuda büyük bir enerji ile giriştiği teşebbüsleri bilhassa siyasî ve diplomatik sahada çok önemli katkılar sağladı. Tıbbî Turizm, Termal Turizm, Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması konularında özel çalışmalarda bulunan Kırımlı’nın bu konularda yayınlanan çeşitli makaleleri ve bir kitabı mevcuttur. Kırımlı’nın şiirlerinden oluşan Gönül Sayfalarımdan adlı bir kitabı da bulunmaktadır. Siyasî hatıraları ile 139 devleti kapsayan Seyahat Hatıraları yayına hazırlanma safhasındadır. Dr. Ahmed İhsan Kırımlı 11 Aralık 2011 tarihinde Ankara’da hayata veda etti. Kırımlı’nın eşi çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı olan Dr. Zuhal Çiçek Kırımlı da 4 Mart 2015 tarihinde vefat etti. Zuhal Çiçek Kırımlı, Türkiye’deki Kırım Tatar diasporasının en sevilen simalarındandı. Kırımlı’nın, Bilkent Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümünde öğretim üyesi olan Hakan Kırımlı ve bir özel sektörde çalışan Cihan Kırımlı adlarında iki oğlu vardır.

Ukrayna-Rusya Savaşı sonrası önemi artan Orta Koridor'un geleceği Ankara'da ele alındı Haber

Ukrayna-Rusya Savaşı sonrası önemi artan Orta Koridor'un geleceği Ankara'da ele alındı

Türkiye ve Azerbaycan başta olmak üzere Türk dünyası için Orta Koridor'un ekonomik ve sosyal önemi, Gazi Üniversitesinde düzenlenen panelde değerlendirildi. Gazi Üniversitesi Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÜRKDAM), Azerbaycan Uluslararası İlişkiler Analiz Merkezi ile Türkiye Politik ve Stratejik Araştırmalar Vakfı (TÜRPAV) ortaklığında tertip edilen "Kafkasya ve Orta Koridor'un Geleceği: Ekonomi, Ulaşım ve Enerji" başlıklı panel, 9 Aralık 2025 tarihinde Mimar Kemaleddin Konferans Salonu'nda gerçekleştirildi. Panele, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu Başkanı ve Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Trabzon Milletvekili Adil Karaismailoğlu, Türkiye-Azerbaycan Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı ve AK Parti İstanbul Milletvekili Şamil Ayrım, Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Uğur Ünal, Azerbaycan'ın Ankara Büyükelçiliği Siyasi İşler Müsteşarı Eldar Aliyev, Azerbaycan Devlet Televizyonu Şubesi Müdürü ve Azebaycan Devlet Üniversitesi Öğretim Görevlisi Mahir Garibov, Bakü Network Araştırma Merkezi Başkan Yardımcısı Sahil Kerimli ve Azerbaycan Uluslararası İlişkiler Analiz Merkezi Uzmanı Fuat Abdullayev ile çok sayıda davetli katıldı. ORTA KORİDOR TÜRK DÜNYASININ JEOPOLİTİĞİNİ DAHA KIYMETLİ HÂLE GETİRECEK TÜRPAV Başkanı Dr. Sinan Demirtürk, açılışta yaptığı konuşmasında Orta Koridor'un ilerleyen yılların en çok konuşulan akslarından birini oluşturacağını söyledi. Bu koridorun, Türk devletleri arasında barış ve ekonomi koridoru da oluşturacağına işaret eden Demirtürk, Türk dünyasının ekonomik, sosyal ve kültürel birleşmesini hızlandırabileceğini dile getirdi. Dr. Sinan Demirtürk, üzerinde terörün ve istikrarsızlığın bulunmadığı bir coğrafya olarak Orta Koridor'un, Türk devletlerinin dünya jeopolitiğindeki yerini daha da kıymetli hale getireceğini kaydetti. UKRAYNA-RUSYA SAVAŞI, ORTA KORİDORUN ÖNEMİNİ ARTIRDI Gazi Üniversitesi TÜRKDAM Müdürü Prof. Dr. Bülent Aksoy da İpek Yolu'nun 21. yüzyılda revize edilerek, yeniden canlandırılmasının yakın dönemin en önemli konuları arasında yer aldığı ifade etti. Ukrayna-Rusya Savaşı dolayısıyla Kuzey Koridoru'nun güvensiz bir hâle geldiğini dile getiren Aksoy, aynı zamanda bu durumun Orta Koridor'un önemini artırdığına dikkat çekti. "SON GÜNLERDE GÜNDEMDE OLAN ZENGEZUR HATTIYLA DAHA ÇOK ÖNE ÇIKIYOR" Azerbaycan'ın Ankara Büyükelçiliği Siyasi İşler Müsteşarı Eldar Aliyev konuşmasında, Azerbaycan'ın Türkiye ile Türkistan arasındaki bağlantı konumunda bulunduğuna dikkat çekerek, "Bağımsızlıktan itibaren Türkiye ile beraber gerçekleştirdiğimiz tüm projelerin aslında temeli bir bağlantısallık üzerineydi, bir ulaştırma üzerineydi. Önce Bakü-Tiflis-Ceyhan boru hattı, Bakü-Tiflis-Erzurum, sonra TANAP'a dönüşen bu doğal gaz hattı, Bakü-Tiflis-Kars demiryolu hattı, enerjinin ve ürünlerin ulaştırıldığı Doğu-Batı arasında ticaretin merkezini bu bölgeye çekmek amaçlıydı. Bu projelerin ekonomik ve aynı zamanda bu bölgenin siyasi, jeopolitik önemini artıran bir yönü vardı. Bu konu özellikle son günlerde gündemde olan Zengezur hattıyla daha çok öne çıkıyor." dedi. Ermenistan'ın Zengezur bölgesinin Sovyetler Birliği kurulduktan sonra Azerbaycan'dan koparılıp Ermenistan'a bağlanan bir bölge olduğunu dile getiren Eldar Aliyev, "O bölge tamamen Azerbaycan Türklerinin nüfus olarak yoğunlukta olduğu bir bölgeydi. Daha sonra önce siyasi olarak Ermenistan'a bağlandı. Daha sonra Sovyet yönetimi tarafından 1948'de Ermenistan'tan Azerbaycan Türklerinin zorunlu göçe tabir tutulması, en sonunda 1988'de tamamen etnik temizlik gerçekleştirilmesiyle Türkiye ile Azerbaycan arasında ve Azerbaycan'ın 2 parçası Nahçıvan ve Doğu Zengezur arasında bağlandı koparıldı; Türkiye ile Azerbaycan arasında direkt hat koparıldı. Şu an üçüncü bir ülkeden geçmeden Türkiye ile Azerbaycan'ın birbirine ulaşması imkansız. O yüzden Zengezur Koridoru'nun güvenli ve üçüncü tarafların herhangi bir müdahalesi olmadan ulaşıma açılması bizim için Türk dünyasının bütünlüğü açısından bir önemli" ifadelerini kullandı. ÜNAL: GELECEK ÇİZİLİRKEN TARİH UNUTULMAMALI Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Uğur Ünal da üniversitenin, Türk dünyasıyla ilgili birçok programa ev sahipliği yaptığını belirtti. Kafkasya ve Türk dünyasının geleceği üzerine yapılan konuşmaların önemine vurgu yapan Prof. Ünal, gelecek vizyonu çizilirken tarihi sürecin de unutulmaması gerektiğini söyledi. Ünal, uzun bir süredir Türkiye ve Azerbaycan'ın devlet başkanları ve gelecek misyonuyla, meselelere ortak çözümler ürettiğini ve önemli yol haritaları çizdiğini dile getirdi. "POLİTİKALARIN GERÇEKLEŞTİRİLMESİNDE TÜRK DEVLETLERİ TEŞKİLATI VE TÜRKİYE ARASINDAKİ İLİŞKİLER ÇOK ÖNEMLİ" TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm Komisyonu Başkanı Adil Karaismailoğlu ise, açılışta yaptığı konuşmada, Türkiye'nin coğrafi konumuyla birçok avantaja sahip olduğunu söyledi. Lojistiğin ve taşımacılığın üzerinden geçtiği ülkelerin önemini artırdığını belirten Karaismailoğlu, dünyada 33 trilyon dolarlık ticaret hacmi olduğunu ve bunun yüzde 80'inden fazlasının Uzak Asya, Avrupa ve Kuzey Amerika arasında dolaştığını ifade etti. Karaismailoğlu, Uzak Asya'dan ticarette, Türkiye ve Türkistan coğrafyasının kritik bir noktada olduğuna işaret ederek, Türkiye'nin son yıllarda yaptığı ulaştırma yatırımlarının, Orta Koridor'un önünü tamamen açtığını vurguladı. Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu ve Marmaray ile Çin'den Londra'ya kadar kesintisiz bir demir yolu sağladığının altını çizen Karaismailoğlu, "Bu politikaların gerçekleştirilmesinde özellikle Türk Devletleri Teşkilatı ve Türkiye arasındaki ilişkiler çok önemli. Hem kapasitenin artırılması hem de güzergahtaki yoğunluğun ortadan kaldırılması için de önemli çalışmalar var." dedi. KARAİSMAİLOĞLU: ZENGEZUR KORİDORU TAMAMLANDIĞINDA ORTA KORİDOR'UN EN ÖNEMLİ DAMARI OLACAK Kuzey Koridoru'nun Rusya-Ukrayna Savaşı, Güney Koridoru'nun ise Kızıldeniz'de artan saldırılar, sigorta maliyetleri ve uzun transfer süreçleri nedeniyle önemini kaybettiğini söyleyen Karaismailoğlu, Çin-Avrupa ticaretinin yeni bir rota aradığını dile getirdi. Karaismailoğlu, Türkiye'nin, Asya-Avrupa-Orta Doğu'nun kesiştiği en stratejik transit merkezi olduğunu belirtti. Orta Koridor'un en önemli noktasının Zengezur Koridoru olduğuna işaret eden Karaismailoğlu, "Zengezur Koridoru tamamlandığında direkt Bakü ile bağlantımız kesintisiz bir şekilde sağlanmış olacak. Bu da Orta Koridor'un en önemli damarı olacak." ifadesini kullandı. Açılış konuşmalarının akabinde; Kazakistan Ramazan Bimasevik Süleymanov Doğu Araştırmaları Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kaster Sarkıthan, Azerbaycan Devlet Televizyonu Tarih Şubesi Müdürü ve Azebaycan Devlet Üniversitesi Öğretim Görevlisi Mahir Garibov, Bakü Network Araştırma Merkezi Başkan Yardımcısı Sahil Kerimli ve Azerbaycan Uluslararası İlişkiler Analiz Merkezi Uzmanı Fuat Abdullayev'in konuşmacı olarak yer aldığı "Kafkasya ve Orta Koridor'un Geleceği: Ekonomi, Ulaşım ve Enerji" paneli Gazi Üniversitesi TÜRKDAM Müdürü Prof. Dr. Bülent Aksoy moderatörlüğünde gerçekleştirildi. Panelde, Orta Koridor'un bölgeye ekonomik ve sosyal etkileri, ulaşım ve lojistiğin güvenliğindeki yeri ve Türkiye ile bölge arasındaki bütünlük açısından önemi gibi konular, uzmanlar tarafından tartışıldı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.