Mustafa Degermenci, Sudak bölgesi Suvuk Sala (Gruşevka) köyünde 7 Mayıs tarihinde 6-8 kişilik silahlı grup tarafından 26 Şubat davası kapsamında gözaltına alındı. Kırım Haber Ajansı, Degermenci ailesiyle sohbet etme şansı elde etti.
Haber Giriş Tarihi: 24.02.2016 12:09
Haber Güncellenme Tarihi: 24.02.2016 16:16
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
Rusya tarafından işgal edilen Kırım’da “26 Şubat davası” kapsamında yargılanan Kırım Tatar aktivistlerin davaları devam ediyor.
26 Şubat 2014 tarihinde Kırım Parlamentosu önünde Kırım Tatar Milli Meclisi ve Rus Birliği (Russkoye Yedinstvo) Partisi’nin karşı karşıya geldiği büyük bir miting yapılmştı. Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü savunan yaklaşık 10 bin Kırım Tatarı, parlamentonun Kırım’ın Ukrayna’dan ayrılması ile ilgili kararları kabul etmesini önlemek ve Ukrayna'nın bütünlüğünü desteklemek için mitinge katılmış, Rusya yanlısı teşkilatların yaklaşık 3-4 bin kişilik temsilcileri ise Kırım’ın Rusya’ya bağlamasını istemişti.
15 Şubat 2016 tarihinde yapılan duruşmada Kırım Rus yönetimi Yüksek Mahkemesi “26 Şubat davası”nın eksiklerinin tamamlanması için iddianameyi savcıya gönderme kararını kabul etti ve Kırım Tatar aktivistlerin tutuklu süresini 8 Mart 2016 tarihine kadar uzattı.
“26 Şubat davası” kapsamında yargılanan Mustafa Degermenci bir seneye yakın Akmescit hapishanesinde tutuklu bulunuyor. Mustafa Kırım Özerk Cumhuriyeti Parlamentosu önünde “toplu eyleme katılmakla” suçlanıyor.
Kırım’ın işgalinin ikinci yıldönümü dolayısıyla Kırım Haber Ajansı, Mustafa Degermenci ailesiyle röportaj yaptı.
Degermenci ailesi cesur, barışsever, gururlu ve zorluklara rağmen gülümsemeye devam eden insanlar. Bu aile, yüzlerce Kırım Tatar ailesi gibi Rusya'nın baskı makinesinin kurbanı oldu.
Suvuk Sala köyü Akmescit’ten 80 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Bizi aile babası Bekir Değermenci karşılıyor. Arabasının ön camında Kırım Tatar bayrağını görüyoruz. Eve geçiyoruz, Mustafa’nın kardeşi Mavile bize kahve ve tatlı ikram ediyor. Konuşma kendinden başlıyor.
Bekir-ağa, Mustafa nasıl biri?
O iyi biri! Mustafa sakin, dengeli, konuşkan değil. Ondan bir şey öğrenmek istiyorsanız, baya uğraşmanız gerekiyor. Genelde sessiz, kendi hayatını yaşıyor. Daha oğlum hakkında ne diyebilirim ki?
Ne zaman ve nasıl tutuklandı anlatır mısınız?
7 Mayıs 2014 tarihinde, sabah saat sekizde köyün merkezinde tutuklanmıştı. Tutuklanma çok kaba geçti, suçlu bir teröristi tutukluyor gibilerdi. Filmlerde nasıl gösteriliyorsa öyle oldu. Ona bu şekilde davranmak için ne görmüşlerse artık... İyi ki annesi yanındaydı. Bütün köyümüz tutuklamayı gördü. Sabah herkes işe, okula giderken oldu bu olay.
Şu an Mustafa nerede bulunuyor?
Şu an Akmescit Hapishanesinde bulunuyor.
Kendini nasıl hissediyor? Hapishanesinde koşulları nasıl?
Açıkçası bilmiyorum. Onunla normal bir şekilde konuşamıyoruz bile. Duruşma sırasında birbirimize birkaç kelime söyleyebilirsek, iyi oluyor. Tutukluluk şartları kötüyse bile, biz bunu bilemeyeceğiz. Bize söylemez. Herşeyin iyi olduğunu söylüyor. Bizi endişelendirmek istemiyor. Sağlığı yerinde sanki, ama çok soluk görünüyor. Güneş görmediği içindir.
Sık sık görüşebiliyor musunuz?
Duruşmalarda görüşüyoruz. Duruşmalar sık sık yapılıyor, özellikle de şimdi davaya bakılmaya başlandığı zaman. Şu an annesi kamu savunmacısı olduğu için istediği zaman Mustafa ile görüşebilir.
Sizce neden oğlunuz tutuklandı?
Biz bunu hala anlayamıyoruz. Videoda gördüler ve tamam. Çok sosyal, aktif olduğunu söyleyemem. Ben – evet, beni tutuklasaydılar şaşırmazdım. Ben hep öndeyim. Demek ki Allah böyle bir sınavı ona gönderdi.
Tutuklamadan önce Mustafa ne iş yapıyordu?
Kırım Doğa Koruma ve Sayfiye İnşaatı Milli Akademisini bitirdi. Sonra da satış temsilcisi olarak çalışıyordu.
Sizce “26 Şubat davası” nasıl sonuçlanacak?
Şu an Rusya işgali altında tahmin etmek çok zor. Sovyet zamanında bizi kimse sevmiyordu, Ukrayna zamanında da milletimize çok saygı göstermiyorlardı. Şimdi ise da kötü oldu. Biz açık olarak Rusya’ya karşı çıktık. Bunu göz önünde bulundurursak, tahmin etmek çok zor. Korkutma politikası yürütülüyor. Ama kimi korkutmaya çalışıyorlar anlamıyorum. Bizi korkutmak zor artık. Nesilden nesile korkutuyorlar. Ama Allaha şükür kimseyi korkutamadılar. Ve bunu devam ettirmek – bence saçmalıktır.
Mustafa’nın moralini bozmadığını söylediniz. Bu nasıl anlaşılıyor?
Çoğu kişi yapmadığı şeyleri itiraf etti. Ama Mustafa, ”Ben bir şey yapmadım, itiraf edecek bir şeyim yok.” dedi. Ona, eğer belli insanlara karşı ifade verirse bırakılacağı açıkça teklif edildi. Ancak Mustafa, hiç tanımadığı bir insana karşı ifade veremeyeceğini söyledi. Nasıl anlatıyım bilmiyorum ama moralini bozmuyor. Belki baba gibi bunu hissediyorum. Oğlumun yerinde herhangi biri olabilirdi. Biz bu sınavdan gerektiği gibi geçeceğiz.
Şu an oğlunuzu mahkemede kim temsil ediyor?
Aleksandr Solodkov bizim avukatımız. Ama sorun şu ki bizim çıkarlarımız kimseyi ilgilendirmiyor. Daha hiçbir duruşmada savunmanın isteklerini kabul etmediler. Sürekli savcılık ve soruşturma görevlilerinin talepleri karşılanıyor. Avukat işini çok iyi yapıyor. Bu konuda şanslıyız. Ancak onu kimse dinlemiyor.
Mustafa’ya hangi ceza gelebilir?
Üç seneden sekiz seneye kadar hapis cezası verilebilir. Nasıl olacak göreceğiz.
Bu olanlardan sonra köydeşleriniz hem fikirleriniz size destek veriyorlar mı?
Bunu sözlerle anlatamam. Herkes bize çok büyük destek veriyor. Hiç bizi yalnız bırakmıyorlar. Herkes ilgileniyor, maddi ve manevi destek veriyorlar. Duruşmalar sırasında da desteği hissediyoruz. Milletimiz hep böyle. Biri kötü durumdaysa toplanıyoruz, birlik oluyoruz. Sovyetler zamanında da böyleydi. Belki zor zamanda birleştiğimiz için bizi hala yok edemediler. Ukrayna zamanlarında biraz gevşedik, bizim hatamız... Ama şu çok büyük destek hissediyoruz.
Diğer tutukluların aileleriyle bağlantı kuruyor musunuz?
Tabi ki. Herhangi bir zorluk insanları birleştiriyor. Yakın zamanda Ali Asanov’un ailesini ziyaret ettik. Onlar da bize geliyor. Ahtem Çiygöz'ün doğum gününde onun babasını ziyaret ettik. Orada bizi çok iyi “korudular” (işgalci güçler, takip anlamında). Böyle durumlarda birbirimizi desteklemeliyiz.
Son duruşmalar nasıl geçiyor anlatır mısınız? Bilindiği gibi olağan üstü güvenlik şartları alındı...
Güvenlik şartları bizim için değil, savcı için. Kırım’ım ünlü başsavcısı Poklonskya davamızda savcılık yapıyor. Büyük ihtimal onun yüzünden. Kontrol çok sıkı. Davada çok kurban var. Avukat Polozov'un dediği gibi, “Herhalde onların kemikleri, Kırım Tatarlarından daha zayıf”. Mahkeme hakkında ne söylenebilir ki? Şu an okullarda, çocuk yuvalarında aynı önlemler alınıyor. Yirmi beş sene Ukrayna’da yaşadık terörizm nedir bilmiyorduk. Şu ana ise her yerde terörist görüyorlar.
Sizce bunlar Kırım Tatar halkını korkutmak için yapılıyor?
Kesinlikle sadece bunun için. Ancak halkımızı korkutmak o kadar kolay değil, ben korkutamayacaklarından eminim. Neden korkalım? Kendi evimizdeyiz. Sadece Allahtan korkuyoruz. Bizden ne alabilirler?
Bundan sonra ne yapacaksınız anlatır mısınız? Mücadele edecek misiniz ya da bekleyecek misiniz?
Bekleyecek hiç bir şeyimiz yok. Durmadan sonuna kadar gideceğiz.Burda ki mahkemeler yardım etmezlerse, biz de uluslararası mahkemelerine başvuracağız. Zafere kadar gidecez. İnşallah onu da göreceğiz.
“Anne olarak çok zorlanıyorum”
Aile babasıyla sohbet ettiğimiz zaman, işten Mustafa’nın annesi geldi. Aliye Hanım röportaj vermekten sıkıldığını anlattı. Yine de bize birkaç cümle söyledi.
"Moralini hiç bozmuyor. Onun duruşu "suçlu değilsem itiraf edecek de bir şeyim yoktur." duruşu. Komşusuna birisinin saldırdığını gördü ve yardım etti, bu kadar. Kırım Parlamento binasına girmek, birine zarar vermek veya birisine vurmak gibi planları yoktu. Herkes sıradan mitinge gidiyordu. Bu durumda biz adaletin yok olduğunu, yasaların işe yaramadığını gördük. Sonuç ne olacak belirsiz. Mustafa açıklanacak karara hazır olduğunu söylüyor. Yasalar onların tarafında, bizim lehimize karar çıkmayacak. Anne olarak çok zorlanıyorum. Kırım, eşim, akrabalarım, komşularımız sayesinde kendimi bırakmıyorum. İyi ki işim var biraz da olsun kafam dağılıyor. Allah hepimize sağlık versin. Daha ne kadar dayanabiliriz bilmiyorum. Buradan bir sonuç çıkarabiliriz, halkımız çile çekiyordu ve çekmeye devam ediyor. Ama biz daha güçlü oluyoruz. Gençlerin değiştiğini fark ettim. Onlar daha çok Kırım Tatarca konuşmaya başladılar. Bütün bu olaylar halkımızı silkeledi. Biz kim olduğumuzu hatırladık. Tüm bunlar nasıl bitecek sadece Allah bilir. Ya dayanmaya devam edeceğiz, ya da bir anda içimizde bir şey patlayacak... Bu olaylar halkımızın birlik olduğunu gösterdi. Bizi asla yıkamazsınız."
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Degermenci ailesi: “Halkımızı korkutamazlar”
Mustafa Degermenci, Sudak bölgesi Suvuk Sala (Gruşevka) köyünde 7 Mayıs tarihinde 6-8 kişilik silahlı grup tarafından 26 Şubat davası kapsamında gözaltına alındı. Kırım Haber Ajansı, Degermenci ailesiyle sohbet etme şansı elde etti.
Rusya tarafından işgal edilen Kırım’da “26 Şubat davası” kapsamında yargılanan Kırım Tatar aktivistlerin davaları devam ediyor.
26 Şubat 2014 tarihinde Kırım Parlamentosu önünde Kırım Tatar Milli Meclisi ve Rus Birliği (Russkoye Yedinstvo) Partisi’nin karşı karşıya geldiği büyük bir miting yapılmştı. Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü savunan yaklaşık 10 bin Kırım Tatarı, parlamentonun Kırım’ın Ukrayna’dan ayrılması ile ilgili kararları kabul etmesini önlemek ve Ukrayna'nın bütünlüğünü desteklemek için mitinge katılmış, Rusya yanlısı teşkilatların yaklaşık 3-4 bin kişilik temsilcileri ise Kırım’ın Rusya’ya bağlamasını istemişti.
15 Şubat 2016 tarihinde yapılan duruşmada Kırım Rus yönetimi Yüksek Mahkemesi “26 Şubat davası”nın eksiklerinin tamamlanması için iddianameyi savcıya gönderme kararını kabul etti ve Kırım Tatar aktivistlerin tutuklu süresini 8 Mart 2016 tarihine kadar uzattı.
“26 Şubat davası” kapsamında yargılanan Mustafa Degermenci bir seneye yakın Akmescit hapishanesinde tutuklu bulunuyor. Mustafa Kırım Özerk Cumhuriyeti Parlamentosu önünde “toplu eyleme katılmakla” suçlanıyor.
Kırım’ın işgalinin ikinci yıldönümü dolayısıyla Kırım Haber Ajansı, Mustafa Degermenci ailesiyle röportaj yaptı.
Degermenci ailesi cesur, barışsever, gururlu ve zorluklara rağmen gülümsemeye devam eden insanlar. Bu aile, yüzlerce Kırım Tatar ailesi gibi Rusya'nın baskı makinesinin kurbanı oldu.
Suvuk Sala köyü Akmescit’ten 80 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Bizi aile babası Bekir Değermenci karşılıyor. Arabasının ön camında Kırım Tatar bayrağını görüyoruz. Eve geçiyoruz, Mustafa’nın kardeşi Mavile bize kahve ve tatlı ikram ediyor. Konuşma kendinden başlıyor.
Bekir-ağa, Mustafa nasıl biri?
O iyi biri! Mustafa sakin, dengeli, konuşkan değil. Ondan bir şey öğrenmek istiyorsanız, baya uğraşmanız gerekiyor. Genelde sessiz, kendi hayatını yaşıyor. Daha oğlum hakkında ne diyebilirim ki?
Ne zaman ve nasıl tutuklandı anlatır mısınız?
7 Mayıs 2014 tarihinde, sabah saat sekizde köyün merkezinde tutuklanmıştı. Tutuklanma çok kaba geçti, suçlu bir teröristi tutukluyor gibilerdi. Filmlerde nasıl gösteriliyorsa öyle oldu. Ona bu şekilde davranmak için ne görmüşlerse artık... İyi ki annesi yanındaydı. Bütün köyümüz tutuklamayı gördü. Sabah herkes işe, okula giderken oldu bu olay.
Şu an Mustafa nerede bulunuyor?
Şu an Akmescit Hapishanesinde bulunuyor.
Kendini nasıl hissediyor? Hapishanesinde koşulları nasıl?
Açıkçası bilmiyorum. Onunla normal bir şekilde konuşamıyoruz bile. Duruşma sırasında birbirimize birkaç kelime söyleyebilirsek, iyi oluyor. Tutukluluk şartları kötüyse bile, biz bunu bilemeyeceğiz. Bize söylemez. Herşeyin iyi olduğunu söylüyor. Bizi endişelendirmek istemiyor. Sağlığı yerinde sanki, ama çok soluk görünüyor. Güneş görmediği içindir.
Sık sık görüşebiliyor musunuz?
Duruşmalarda görüşüyoruz. Duruşmalar sık sık yapılıyor, özellikle de şimdi davaya bakılmaya başlandığı zaman. Şu an annesi kamu savunmacısı olduğu için istediği zaman Mustafa ile görüşebilir.
Sizce neden oğlunuz tutuklandı?
Biz bunu hala anlayamıyoruz. Videoda gördüler ve tamam. Çok sosyal, aktif olduğunu söyleyemem. Ben – evet, beni tutuklasaydılar şaşırmazdım. Ben hep öndeyim. Demek ki Allah böyle bir sınavı ona gönderdi.
Tutuklamadan önce Mustafa ne iş yapıyordu?
Kırım Doğa Koruma ve Sayfiye İnşaatı Milli Akademisini bitirdi. Sonra da satış temsilcisi olarak çalışıyordu.
Sizce “26 Şubat davası” nasıl sonuçlanacak?
Şu an Rusya işgali altında tahmin etmek çok zor. Sovyet zamanında bizi kimse sevmiyordu, Ukrayna zamanında da milletimize çok saygı göstermiyorlardı. Şimdi ise da kötü oldu. Biz açık olarak Rusya’ya karşı çıktık. Bunu göz önünde bulundurursak, tahmin etmek çok zor. Korkutma politikası yürütülüyor. Ama kimi korkutmaya çalışıyorlar anlamıyorum. Bizi korkutmak zor artık. Nesilden nesile korkutuyorlar. Ama Allaha şükür kimseyi korkutamadılar. Ve bunu devam ettirmek – bence saçmalıktır.
Mustafa’nın moralini bozmadığını söylediniz. Bu nasıl anlaşılıyor?
Çoğu kişi yapmadığı şeyleri itiraf etti. Ama Mustafa, ”Ben bir şey yapmadım, itiraf edecek bir şeyim yok.” dedi. Ona, eğer belli insanlara karşı ifade verirse bırakılacağı açıkça teklif edildi. Ancak Mustafa, hiç tanımadığı bir insana karşı ifade veremeyeceğini söyledi. Nasıl anlatıyım bilmiyorum ama moralini bozmuyor. Belki baba gibi bunu hissediyorum. Oğlumun yerinde herhangi biri olabilirdi. Biz bu sınavdan gerektiği gibi geçeceğiz.
Şu an oğlunuzu mahkemede kim temsil ediyor?
Aleksandr Solodkov bizim avukatımız. Ama sorun şu ki bizim çıkarlarımız kimseyi ilgilendirmiyor. Daha hiçbir duruşmada savunmanın isteklerini kabul etmediler. Sürekli savcılık ve soruşturma görevlilerinin talepleri karşılanıyor. Avukat işini çok iyi yapıyor. Bu konuda şanslıyız. Ancak onu kimse dinlemiyor.
Mustafa’ya hangi ceza gelebilir?
Üç seneden sekiz seneye kadar hapis cezası verilebilir. Nasıl olacak göreceğiz.
Bu olanlardan sonra köydeşleriniz hem fikirleriniz size destek veriyorlar mı?
Bunu sözlerle anlatamam. Herkes bize çok büyük destek veriyor. Hiç bizi yalnız bırakmıyorlar. Herkes ilgileniyor, maddi ve manevi destek veriyorlar. Duruşmalar sırasında da desteği hissediyoruz. Milletimiz hep böyle. Biri kötü durumdaysa toplanıyoruz, birlik oluyoruz. Sovyetler zamanında da böyleydi. Belki zor zamanda birleştiğimiz için bizi hala yok edemediler. Ukrayna zamanlarında biraz gevşedik, bizim hatamız... Ama şu çok büyük destek hissediyoruz.
Diğer tutukluların aileleriyle bağlantı kuruyor musunuz?
Tabi ki. Herhangi bir zorluk insanları birleştiriyor. Yakın zamanda Ali Asanov’un ailesini ziyaret ettik. Onlar da bize geliyor. Ahtem Çiygöz'ün doğum gününde onun babasını ziyaret ettik. Orada bizi çok iyi “korudular” (işgalci güçler, takip anlamında). Böyle durumlarda birbirimizi desteklemeliyiz.
Son duruşmalar nasıl geçiyor anlatır mısınız? Bilindiği gibi olağan üstü güvenlik şartları alındı...
Güvenlik şartları bizim için değil, savcı için. Kırım’ım ünlü başsavcısı Poklonskya davamızda savcılık yapıyor. Büyük ihtimal onun yüzünden. Kontrol çok sıkı. Davada çok kurban var. Avukat Polozov'un dediği gibi, “Herhalde onların kemikleri, Kırım Tatarlarından daha zayıf”. Mahkeme hakkında ne söylenebilir ki? Şu an okullarda, çocuk yuvalarında aynı önlemler alınıyor. Yirmi beş sene Ukrayna’da yaşadık terörizm nedir bilmiyorduk. Şu ana ise her yerde terörist görüyorlar.
Sizce bunlar Kırım Tatar halkını korkutmak için yapılıyor?
Kesinlikle sadece bunun için. Ancak halkımızı korkutmak o kadar kolay değil, ben korkutamayacaklarından eminim. Neden korkalım? Kendi evimizdeyiz. Sadece Allahtan korkuyoruz. Bizden ne alabilirler?
Bundan sonra ne yapacaksınız anlatır mısınız? Mücadele edecek misiniz ya da bekleyecek misiniz?
Bekleyecek hiç bir şeyimiz yok. Durmadan sonuna kadar gideceğiz.Burda ki mahkemeler yardım etmezlerse, biz de uluslararası mahkemelerine başvuracağız. Zafere kadar gidecez. İnşallah onu da göreceğiz.
“Anne olarak çok zorlanıyorum”
Aile babasıyla sohbet ettiğimiz zaman, işten Mustafa’nın annesi geldi. Aliye Hanım röportaj vermekten sıkıldığını anlattı. Yine de bize birkaç cümle söyledi.
"Moralini hiç bozmuyor. Onun duruşu "suçlu değilsem itiraf edecek de bir şeyim yoktur." duruşu. Komşusuna birisinin saldırdığını gördü ve yardım etti, bu kadar. Kırım Parlamento binasına girmek, birine zarar vermek veya birisine vurmak gibi planları yoktu. Herkes sıradan mitinge gidiyordu. Bu durumda biz adaletin yok olduğunu, yasaların işe yaramadığını gördük. Sonuç ne olacak belirsiz. Mustafa açıklanacak karara hazır olduğunu söylüyor. Yasalar onların tarafında, bizim lehimize karar çıkmayacak. Anne olarak çok zorlanıyorum. Kırım, eşim, akrabalarım, komşularımız sayesinde kendimi bırakmıyorum. İyi ki işim var biraz da olsun kafam dağılıyor. Allah hepimize sağlık versin. Daha ne kadar dayanabiliriz bilmiyorum. Buradan bir sonuç çıkarabiliriz, halkımız çile çekiyordu ve çekmeye devam ediyor. Ama biz daha güçlü oluyoruz. Gençlerin değiştiğini fark ettim. Onlar daha çok Kırım Tatarca konuşmaya başladılar. Bütün bu olaylar halkımızı silkeledi. Biz kim olduğumuzu hatırladık. Tüm bunlar nasıl bitecek sadece Allah bilir. Ya dayanmaya devam edeceğiz, ya da bir anda içimizde bir şey patlayacak... Bu olaylar halkımızın birlik olduğunu gösterdi. Bizi asla yıkamazsınız."
EN ÇOK OKUNANLAR