Son 8 ayda Kırım'daki insan hakları durumu önemli ölçüde kötüleşti

Rusya, Ukrayna’ya karşı geniş çaplı işgal saldırısı başlattıktan sonra, 2014’ten beri işgal altında bulunan Kırım Yarımadası’ndaki insan hakları durumu önemli ölçüde kötüleşti. İnsan hakları savunucuları, işgalcilerin insan kaçırma yöntemlerini tekrar uygulamaya başladığını belirtti. Aktivist Tetyana Peçonçık, “Ancak Kırım’ın işgalden kurtarılması hukukun ve insan haklarının yarımadaya geri getirilmesine izin verecek” dedi.

Ukrayna, bu sene ilk kez 1. Kırım Platformu Parlamenterler Zirvesi düzenliyor. Zirve, 24-25 Ekim tarihlerinde Hırvatistan’da gerçekleşiyor. 1. Kırım Platformu Parlamenterler Zirvesi çerçevesinde düzenlenen tartışma panelinde 8 yıldır Rus işgali altında bulunan Kırım Yarımadası’ndaki insan hakları durumu ele alındı.

Panelde konuşan ZMINA İnsan Hakları Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı, Kırım Platformu Uzman Ağı üyesi Tetyana Peçonçik, Rusya’nın Ukrayna’ya karşı geniş çaplı işgal saldırısı başlattıktan sonra Kırım’daki insan hakları durumunun önemli ölçüde kötüleştiğini vurgulayarak, “Rus ordusunun toplu katliamlar işlediği Ukrayna’nın yeni işgal altına alınan bölgelerde daha çok korkunç şeyler yaşandığı için son 8 ayda Kırım biraz gölgede kalıyor. Ancak Kırım’daki durumun en azından istikrarlı olduğunu söyleyemeyiz, son 8 ayda yarımadadaki insan hakları durumu önemli ölçüde kötüleşti. Biz insan hakları savunucuları olarak, son birkaç yılda ilk kez zorla kaybetme uygulamanın yine uygulanmaya başladığını kaydediyoruz” dedi.

SON 8 AYDA İŞGALCİLER TARAFINDAN KAÇIRILAN KİŞİLERİN TAM SAYISINI KİMSE BİLMİYOR!

İşgalcilerin insanları yasa dışı alıkoyarak yakınlarına haber vermediği ve avukatlara erişim sağlamadığını belirten Peçonçık, “İnsan hakları savunucuları olarak çok sayıda vatandaşın bu zorla kaybetme uygulamasına maruz kaldığını bilgisine sahibiz. Bunların arasında; Yaroslav Juk, Irına Gorobtsova, Sergiy Tsıgila, İvan Kozlov, Mıkola Petrovskıy, Maryano Garsiya Kalatayud, Ruslan Abdurahmanov, Appaz Kurtamet. Ancak şu an tam olarak kaç kişinin kaçırıldığını ve yasa dışı olarak hapishanelerde alıkonulduğunu kimse söyleyemiyor” dedi.

AVUKATLARA VE GAZETECİLERE YÖNELİK BASKI ARTTI

Bununla birlikte işgalcilerin avukatlara ve gazetecilere yönelik baskıları artırdığını belirten Peçonçik, mayıs ayında 4 Kırım Tatar avukatın işgal güçleri tarafından alıkonulduğunu ve daha sonra haklarında idari tutuklama cezası kararının alındığını hatırlattı. Ayrıca insan hakları savunucusu işgalci yönetiminin 3 Kırım Tatar avukatının lisansının iptal edildiğini belirterek, “Bu avukatlar; Lilya Gemeci, Rüstem Kamilev ve Nazim Şeyhmambetov yıllardır Kırım’da siyasi tutsaklarının haklarını savunuyor. Bu, Kırım'da vatandaşlarımızı savunabilecek yeni avukatları bulma sürecini daha da zorlaşmasına neden oldu" dedi.

Kırım’da gazetecilere uygulanan baskıya dikkat çeken Peçonçık, “Şu an en az 14 profesyonel ve yurttaş gazeteci siyasi nedenlerden ötürü alıkonuluyor” ifadelerini kullanarak; bunlardan ikisinin İrına Danılovıç ve Vilen Temeryanov’un 24 Şubat’tan sonra alıkonulduğunu aktardı.

SON 8 AYDA 30 KİŞİ ALIKONULDU

Şu an 150’den fazla siyasi tutsağın Rus işgal güçleri tarafından alıkonulduğunu belirten insan hakları savunucusu, “Bu kişilerden 30’u Rusya Ukrayna’ya geniş çaplı işgal saldırısı başlattıktan sonra alıkonuldu” diye vurguladı.

SADECE KIRIM'IN İŞGALDEN KURTARILMASI YARIMADAYA HUKUKU VE İNSAN HAKLARINI GERİ GETİREBİLİR

İnsan hakları savunucularının, işgal altındaki Kırım’daki insanların insan hakları korumak için yıllardır farkı platformlarda farklı mekanizmaları kullandığını belirten Peçonçık, “Ancak uzun zamandır açıkça görülüyor ki; sadece Kırım Yarımadası'nın işgalden kurtarılması yarımadaya hukukun ve insan haklarının geri dönüşüne izin verecektir. Bu yüzden, şu an yaklaşık 50 ülkeyi bir araya getiren Kırım Platformu siyasi tutsakların serbest bırakılması ve insan haklarının Kırım Yarımadası’nda yeniden tesis edilmesi için en etkili araçtır" dedi.