SON DAKİKA
Hava Durumu

#Turizm

QHA - Kırım Haber Ajansı - Turizm haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Turizm haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

KKTC Başbakan Yardımcısı Ataoğlu'ndan Türk yatırımcılara çağrı Haber

KKTC Başbakan Yardımcısı Ataoğlu'ndan Türk yatırımcılara çağrı

Antalya Uluslararası Fuar ve Kongre Merkezi'nde 23-25 Ekim 2024 tarihlerinde 6. Antalya Turizm Fuarı (ATF 2024) gerçekleştirildi. Fuara Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu da katılım sağladı.  KKTC'DE TURİZM GELİŞİYOR KKTC'nin uluslararası tanıtımında bu tarz organizasyonların önemli yer kapladığını ve çoğu zaman katılım sağlamaya çalıştıklarını belirten Ataoğlu, aynı zamanda ülkedeki turizmin de geliştiğini belirtti. Ataoğlu, Anadolu Ajansına (AA) konuyla ilgili açıklamalarda bulundu. "ALTERNATİF TURİZM MODELLERİ İÇERİSİNDE BİR MODEL OLUŞTU" Ataoğlu, Maraş'ın artık "kapalı" olmadığını vurgulayarak başladığı cümlelerine, ülkeye dünyanın farklı yerlerinden ziyaretçilerin geldiğini belirterek devam etti. Açıklamasında Maraş'ın farklı bir turizm modeli oluştuğunu vurgulayan Ataoğlu, "Maraş, açıldığı günden bu yana 2 milyondan fazla ziyaretçiyi konuk ediyor. Maraş'ın açılması, herkesin sahilinde faydalanabilmesi, mevcut binaları görebilmesi oldukça önemliydi. Maraş'ın açılmasının turizme çok ciddi şekilde bir katkısı oldu çünkü Kapalı Maraş olarak adlandırdığımızda Maraş'ı merak edenler, kıyısından, köşesinden görmeye çalışanlar, bugün gönül rahatlığıyla girip görüntü alabiliyorlar, gezebiliyorlar, ziyaret edebiliyorlar. Alternatif turizm modelleri içerisinde bir model oluştu." ifadelerini kullandı.  ATAOĞLU TÜRK YATIRIMCILARA SESLENDİ Ülkede gelişen turizmin içerisinde Türk yatırımcıları da görmek istediklerini belirten Ataoğlu, konuşmasında Türk yatırımcılara da seslendi. Aynı dil, din ve para biriminin kullanıldığına vurgu yapan Ataoğlu, "Türklerin burada olması, bizi daha da sevindiriyor. Bizler, birbirimize sahip çıktığımız sürece hiç kimse bileğimizi bükemez. Yeter ki birlik ve beraberlik içerisinde olalım." ifadeleriyle çağrısını duyurdu. Ataoğlu açıklamasını şu ifadelerle sonlandırdı: Türkiye Cumhuriyeti'ndeki kardeşlerimize çağrımız: Orada bir ada var, o ada hepimizin adası. Nasıl ki 1974'te Barış Harekatı'nda o adaya sahip çıktıysak bugün de gelip o adaya, o topraklara hep beraber sahip çıkalım. KAPALI MARAŞ TAM 4 YIL ÖNCE AÇILDI Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) sınırları içerisinde yer alan ve 46 yıldır kapalı olan Maraş bölgesinin bir bölümü 8 Ekim 2020 tarihinde saat 12 sularında halkın kullanımına açılmıştı. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) Maraş'ta yapılan açılım dahil tüm süreçlere karşı çıkarken, KKTC, Maraş'taki egemenliğinden dolayı bölgedeki tasarrufunu kimse ile paylaşmayacağını ısrarla vurgulamaya devam ediyor.

Türkiye ve Özbekistan arasındaki iş birliğinde yeni dönem Haber

Türkiye ve Özbekistan arasındaki iş birliğinde yeni dönem

Türkiye Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, 28 Ağustos 2024 tarihinde resmî ziyaret için gittiği Özbekistan'da önemli temaslarda bulundu. Ersoy, Özbekistan’ın kültür ve turizm alanındaki stratejik partneri olan mevkidaşı Azadbek Nazarbekov ile görüşmesinin ardından, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev ile bir araya geldi. Ziyaretin ardından yapılan açıklamalarda, iki ülke arasındaki ilişkilerin daha da güçlendirilmesi ve iş birliklerinin artırılması gerektiğini vurgulandı. İKİ ÜLKE ARASINDAKİ KÜLTÜREL VE TURİZM İŞ BİRLİKLERİ Ziyaret sırasında, Bakan Ersoy, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın selamlarını Özbekistan Cumhurbaşkanı Mirziyoyev’e iletti. Görüşmede, iki ülke arasındaki kültürel ve turizm iş birliklerinin genişletilmesi konuları ön plana çıktı. Mirziyoyev ve Ersoy, özellikle kültürel alışverişlerin devam ettirilmesinin önemini vurgulayarak, ortak projelerin teşvik edilmesi gerektiğini ifade ettiler. TÜRKİYE'NİN TURİZM TECRÜBESİ ÖZBEKİSTAN’A İLHAM VERECEK Bakan Ersoy, Özbekistan’ın Türkiye'nin turizmdeki deneyimlerinden yararlanma isteğini dile getirerek, Türkiye'nin yıllık 60 milyon turist hedefiyle gerçekleştirdiği hızlı büyümeyi örnek gösterdi. Özbekistan’ın da turizm potansiyelini artırma amacıyla Türkiye’nin bilgi ve deneyimlerinden faydalanmak istediğini belirtti. Ersoy, iki ülkenin ortak iş birlikleri ve stratejik planlamalar konusunda kapsamlı görüşmeler yaptıklarını kaydetti. 2025'TE KÜLTÜR VE SANAT ALANINDA İŞ BİRLİKLERİ ARTACAK Bakan Ersoy, Özbekistan’ın kültür faaliyetlerine verdiği önemi vurgulayarak, 2025 yılı itibarıyla karşılıklı kültürel etkinliklerin artırılacağını açıkladı. Özbek sanat kurumları ve sanatçılarının Türk sanatçılarıyla ortak projeler gerçekleştireceği müjdesini verdi. Bu doğrultuda, kültürel ve sanatsal değişimlerin artırılacağı belirtilirken, yol haritasının da belirlenmeye başlandığı ifade edildi. Ersoy ayrıca, Özbekistan’ın farklı bölgelerinin turizm potansiyelinin ortaya çıkarılması için çalışmalara devam edeceklerini belirtti. Özbek yetkililerle birlikte Buhara şehrindeki tarihi yerleri gezme ve yeni yatırım projelerinin tanıtım toplantısına katılma planları yapıldığını açıkladı. Ayrıca, Buhara Girişimci Kadınlar Derneğinin de ziyaret edileceği belirtildi. Öte yandan Kültür ve turizm alanında iki ülke arasındaki iş birliklerinin derinleşmesi ve stratejik ortaklıkların güçlenmesi adına yapılan bu ziyaret, Türkiye ve Özbekistan ilişkilerinde yeni bir dönemin başlangıcını işaret ediyor.

Türkiye ve Özbekistan'dan kültürel zirve: 2025 festivali yolda Haber

Türkiye ve Özbekistan'dan kültürel zirve: 2025 festivali yolda

Türkiye ve Özbekistan, kültürel iş birliklerini bir adım daha ileriye taşıdı. Türkiye Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy 28 Ağustos 2024 tarihinde, Özbekistan’ın başkenti Taşkent’te, Özbekistan Kültür Bakanı Ozodbek Nazarbekov ile bir araya gelerek iki ülke arasındaki kültürel ortaklıkların güçlendirilmesi için önemli bir adım attı. 2025 KÜLTÜR FESTİVALİ İÇİN İLK ADIMLAR ATILDI Ersoy ve Nazarbekov, 2024 yılı haziran ayında Türkiye’de düzenlenen Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi Toplantısı’nda imzalanan kültürel ortaklık beyanının ardından, 2025 sonunda Türkiye’de gerçekleştirilecek büyük bir kültür festivalinin planlarını tartıştı. Ersoy, bu festivalin iki ülkenin kültürel bağlarını daha da kuvvetlendireceğine inandığını ifade etti. KÜLTÜREL İŞ BİRLİKLERİ DERİNLEŞİYOR Ersoy ayrıca, Özbekistan’ın Türkiye’deki Kültür Yolu Festivalleri’ne de dahil edilebileceğini belirtti. Karşılıklı fikir alışverişi ve teknik düzeyde iş birliklerinin detaylandırılması için bakan yardımcılarının başkanlığında kültür karma komisyon toplantıları düzenleneceğini vurguladı. ORTAK PROJELER VE ULUSLARARASI DESTEK: İKİ ÜLKENİN İŞ BİRLİĞİ ZİRVEDE Nazarbekov, iki ülkenin kültürel ve sanatsal eğitim alanındaki iş birliklerinin verimli olduğunu, uluslararası teşkilâtlar çerçevesindeki çok taraflı iş birliklerinin de yeni bir düzeye çıktığını belirtti. Türkiye’nin Özbekistan’ın uluslararası inisiyatiflerini desteklemesinin, iki ülke halkları arasındaki ilişkilerin en üst düzeyde olduğunu gösterdiğini söyledi. TARİHİ KARDEŞLİK: TÜRKİYE VE ÖZBEKİSTAN’IN KÖKLERİ DERİN Bu önemli ziyaretin ardından Bakan Ersoy, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev tarafından kabul edilecek ve diğer yetkililerle görüşmeler yapacak. Bu tür iş birlikleri, Türkiye ve Özbekistan arasındaki tarihi kardeşlik bağlarını bir kez daha gözler önüne seriyor ve iki ülkenin kültürel mirasını ortak bir geleceğe taşıyor.

Çin’in soykırımı örtbas etme stratejisi: Propaganda silahı olarak turizm Haber

Çin’in soykırımı örtbas etme stratejisi: Propaganda silahı olarak turizm

Asya-Pasifik bölgesinin önde gelen uluslararası haber sayfalarından "The Diplomat" yazarlarından Magnus Fiskesjö, Çin'in Doğu Türkistan'da uyguladığı turizm politikasıyla, soykırım uygulamalarını gizlemeye çalıştığını gündeme taşıdı. Otoriter rejimler tarih boyunca turizmi propaganda aracı olarak kullanma konusunda pek çok örnek sunmuştu. Polonya'da görev yapan bir gazeteci, 1943 yılına ait bir Nazi turist rehberine rastladı. Bu rehber, Nazi Almanyası'nın Polonya'nın işgal altındaki bölgelerinde oluşturduğu soykırım bölgesinde turistler için gezilecek yerleri tanıttı. Bu bölgelerdeki birçok gezilecek yer, Alman mirası olarak yeniden sunulmuş ve gururlu Alman turistler bu rehber aracılığıyla bu yerlere ziyaretler gerçekleştirmişti. OTORİTER REJİMLERİN ORTAK SİLAHI: PROPAGANDA SİLAHI OLARAK TURİZM Bugün benzer bir stratejiyi Çin'in işgal ettiği Doğu Türkistan'da da gözlemliyoruz. Çin hükûmeti bölgede kapsamlı bir gözetim sistemi, etnik ve kültürel direniş potansiyeline sahip kişilerin kitlesel olarak gözaltına alınması ve toplama kamplarında hayatta kalanlarının zorunlu çalıştırılması gibi yöntemlerle tüm direnişleri bastırdı. Şimdi ise Çin yönetimi, hem yerli hem de yabancı turistleri Doğu Türkistan'a çekme stratejisini devreye soktu. SOYKIRIMI GİZLEMEK VE DESTEKÇİLERİ KAZANMAK Çin, 2017 yılında başlatılan soykırımı gizlemek ve eleştirilerden kaçınmak amacıyla geniş bir propaganda kampanyası yürütüyor. Bu kampanya, hem yerli hem de yabancı turistleri işgal altındaki Doğu Türkistan'a çekmeyi ve onlara "kendi gözleriyle görme" fırsatı sunarak, bölgenin güvenli ve iyi olduğunu göstermeyi amaçlıyor. 265 MİLYON TURİST BÖLGEYİ ZİYARET ETTİ Yeni altyapılar, yenilenmiş şehirler ve çeşitli cazibe merkezleri ile turistler Doğu Türkistan'a çekiliyor. Sahte dinozor parkları ve yeni oluşturulan "gizemli" tarihi yerler, Uygur kültürünü yeniden şekillendirerek egzotik ve ilkel bir şekilde sunuyor. Çin devlet kontrolündeki Xinhua Haber Ajansı, 2023 yılı itibarıyla 265 milyon turistin bölgeyi ziyaret ettiğini duyurdu. GÖZLERDEN SAKLANAN GERÇEKLER Çin’in turizm tanıtım propagandası, “Görmek inanmaktır” sloganını temel alıyor. Turistlere gösterilenler, canlı alışveriş caddeleri, yiyecek tezgahları ve sahte dans performansları gibi “normal” görünen alanlar. Ancak turistler, hapisteki milyonlarca Uygur Tükünü, zorunlu çalıştırma endüstrilerini, kapalı yatılı okul sistemini veya yok edilmiş Uygur mimarsini göremezler, çünkü bunlar görüş alanlarının dışında tutuldu. Camiler, restoran veya otellere dönüştürülürken, gerçek Uygur sahipleri tutuklandı ve yerlerine Çinli işletmeciler getirildi. Bu durum, Çinli turistlerin modern olduklarını ve hayatta kalan Uygur Türjlerini hizmetkâr olarak gördüklerini pekiştiriyor. Bu, Avrupa kolonyalizminin doruk dönemindeki benzer duyguları anımsatıyor. SOVYETLER BİRLİĞİ VE NAZİ ALMANYASI İLE BENZERLİKLER Sovyetler Birliği'nin turistleri sıkı bir şekilde denetlemesi ve Çin’in benzer şekilde turistlerin deneyimlerini şekillendirme çabaları, bu eski stratejinin modern bir yansıması olarak tanımlanıyor. Sovyetler, turistlerin sadece onaylı yerleri görmesini sağlamak için benzer yöntemler kullanmıştı. Nazi Almanyası da, turistlerin ülkeyi bir propaganda aracı olarak deneyimlemelerini sağlamak için geniş çabalar yürütmüştü. Nazi rejimi, turizmi büyük ölçüde teşvik etmiş ve turistlerin ülkenin “normal” olduğunu görmesini sağlamıştı. PROPAGANDA VE TURİZM Nazi rejimi, turistleri Almanya'nın “normal” ve “dostça” yüzünü görmeleri için cesaretlendirdi, bu da ülkenin geniş çapta destek bulmasına yol açtı. Bugün Çin’in Doğu Türkista'ndaki soykırımı örtbas etmek için uyguladığı turizm stratejileri, tarihsel benzerlikler taşıyarak, halkı ve uluslararası toplumu yanıltmaya yönelik bir propaganda aracı olarak kullanılıyor.

Doğu Türkistan'a tur düzenleyen seyahat şirketleri soykırımdan çıkar sağlıyor mu? Haber

Doğu Türkistan'a tur düzenleyen seyahat şirketleri soykırımdan çıkar sağlıyor mu?

Çin'in işgalindeki Doğu Türkistan'da hala soykırım, baskı ve ayrımcılık politikası devam ediyor. Çin bölgede yaşananları bir taraftan inkar ederken, diğer taraftan daha önce planladığı düzmece sahne, mahalle ve köy kasabalara kendine yakın ülkelerden politikacı, gazeteci ve iş adamlarını davet ederek Doğu Türkistanlıların sözde mutlu yaşadığına inandırmaya çalışıyor. ARALARINDA TÜRKİYE'NİN DE BULUNDUĞU 18 SEYAHAT ŞİRKETİ Uygur İnsan Hakları Vakfı, son aylarda aralarında Türkiye, Fransa, Almanya, İtalya, İspanya, İsviçre ve Hollanda'nın da bulunduğu ülkelerden en az 18 seyahat şirketinin Doğu Türkistan'da turlar düzenlediğini bildirdi. Vakıf bu seyahat şirketlerin turistleri Kaşgar, Turpan, Hoten ve Urumçi'ye götürmekte olduğu belirtildi. ÇİN'İN YENİ PLANI NE OLACAK? Uygur İnsan Hakları Vakfı Araştırma Ofisi Direktörü Henry Shajiwski, turistlerin Doğu Türkistan gibi yoğun kuşatma ve yapay zeka destekli kameralarla donatılan bir bölgeyi ziyaret etmesine izin verilmesinin Çin'in işlediği suçları örtbas etmek için kullandığı bir yöntem olduğunu, bunun için özel seyahat şirketlerini kullandığını belirtti. Shajiwski ayrıca şirketlerin farklı devletlerden Doğu Türkistan'a götürdüğü ​​turistlerin, Çin tarafından çizilen çizgi dışına çıkamayacağını vurguladı. "ÇİN HÜKUMETİNİN SİZİN İÇİN HAZIRLADIĞI SENARYOLARI VE YERLERİ GÖRECEKSİNİZ” Shajiwski konuya ilişkin yaptığı açıklamasında, “Bölgede iki türlü tur düzenleniyor. Bunlardan biri Çin hükumetinin düzenlediği turlar. Gördüğünüz gibi dost saydıkları birçok ülkeden diplomat ve gazetecilerle röportajlar düzenlediler. Diğeri de bunun gibi özel tur şirketlerinin düzenlediği turlar. Şimdi Çin hükumetinin özel tur şirketlerinin düzenlediği turlara nasıl izin verdiği sorusuna gelince, Avrupalı ​​tur şirketleriyle seyahat eden turistler Çin hükumetinin hazırladığı turistik yerleri ziyaret ediyor. Mesela bir firmanın reklamında gezilecek yerlerden biri de Uygur Özerk Bölgesi Müzesi. Bu müzeyi ziyaret edenler Çin’in ilerleme tarihini görecekler. Turistlerin Çin hükümetinin çizdiği çizgi dışına çıkarak gezmesş mümkün değil. Kısacası Doğu Türkistan’a özel seyahat şirketleriyle gitseniz bile Çin hükumetinin sizin için hazırladığı senaryoları ve yerleri göreceksiniz” ifadelerini kullandı. "UYGURLARIN EGZOTİKLEŞTİRİLMESİ BENİ RAHATSIZ EDİYOR" Soykırım ve insanlığa karşı suçların hala devam ettiği bir bölge olan Doğu Türkistan'a doğrudan turist götürmek ve seyahat düzenlemek sadece ilgili insan hakları standartlarını ihlal etmekle kalmıyor, aynı zamanda ahlaki açıdan da yanlış olduğunu ifade eden Shajiwski, “Seyahat şirketleri, soykırımın ve insanlığa karşı suçların devam ettiği Doğu Türkistan’a turlar düzenleyerek soykırımdan çıkar sağlıyor. Bu firmalara sorarsanız ‘turlarımız sık değil, covid’den beri olmadı’ bahanesini sunacaklar. Ancak internetteki paylaşımları, Çin ile ilgili işbirlikleri bu çıkar zincirinin varlığını gösteriyor. İkinci sorun ise bu turlarda Uygurların egzotikleştirilmesi beni rahatsız ediyor" dedi. "UYGURLARIN GERÇEK BİR PORTRESİ DEĞİL" Öte yandan Shajiwski, Çin'in bu şirketler aracılığı ile Uygurların hayatını egzotikleştirmeyi amaçladığına dikkat çekerek, "Mesela Doğu Türkistan turları reklamlarında ‘Zamanda yolculuk yapmak istiyorsanız buraya gidin’ gibi sloganlar göreceksiniz. Ayrıca Uygurların hayatının da romantikleştirildiğini göreceksiniz. Elbette bu Uygurların gerçek bir portresi değil. Çin hükumeti bu gibi şeyleri gösterip turistlere ‘burada geçmişte kalan insanları uygarlaştırıyoruz’ fikrini aşılıyor” ifadelerini kullandı.

Suudi Arabistan, Çinli turistleri çekmek için düğmeye bastı Haber

Suudi Arabistan, Çinli turistleri çekmek için düğmeye bastı

Suudi Arabistan, Çin'den gelecek Çinli turistlere kolaylık sağlamak ve ülkesine 2030'a kadar 4 milyondan fazla Çinli turist çekmek için bir takım kolaylık başlattı. Suudi Arabistan Turizm Bakanlığı geçen hafta yaptığı açıklamada, Suudi Arabistan'a gelecek Çinli turistlerin vize ve diğer işlemlerini kolaylaştırmak için bir dizi önlem başlattığını, her yıl ülkeye 1 milyondan fazla Çinli turisti çekme hedefine ulaşmak için çaba gösterdiklerini bildirdi. ÇİNLİ TURİSTLER İÇİN DİREKT UÇUŞLAR BAŞLADI Açıklamada, Suudi Arabistan Havayolları ile bu ayın başından itibaren Cidde'den Çin'in başkenti Pekin'e ve Riyad'dan Pekin'e doğrudan uçuşların başlatıldığı kaydedildi. Bakanlık ayrıca bu kararın, Suudi Arabistan'ın Çin turizm pazarına yatırım yapma kararlılığının göstergisi olduğunu belirtti. Öte yandan bakanlık bu iki güzergah dışında, Suudi Arabistan-Şanghay arasında da doğrudan uçuşlar açmayı planlıyor. ÇİNLİ TURİSTLERE ÖNCÜLÜK TANINACAK Bakanlığın Çinli turistler için uyguladığı diğer kolaylıklardan biri de vize başvuru işlemleri olarak öne çıkıyor. Bunun için Suudi Arabistan'ın hızlı elektronik vize düzenlemesi için Çinli turistlere öncülük tanınacağı da bildiriliyor. Ayrıca Suudi Arabistan Turizm Bakanlığı Turizm Bürosunun resmi internet sitesinde yer alan bilgiye göre Çin hizmet hattı kuruldu, Suudi Arabistan'ın başkentindeki Riyad Havalimanı'na Çin tabelaları eklenerek hizmete açıldı. "HOŞ GELDİN ÇİN" Diğer yandan bu yaz Suudi Arabistan'daki önemli turistik destinasyonların, Çinli turistlerin ihtiyaçlarına ve ilgi alanlarına göre özel deneyim paketleri başlattığı belirtilen bakanlık açıklamasında, bazı otel grupları ayrıca "Hoş Geldin Çin" ve "Çocuklarla Aile Seyahati" promosyon faaliyetleri başlatarak mevcut en iyi fiyatların üzerine yüzde 30'a varan indirimler sunulduğu kaydedildi. Çinli turistlerin ilgili hizmetleri, bakanlığın Turizm Bürosu resmi web sitesi aracılığıyla sorgulayabileceği ve rezervasyon yaptırabileceği aktarıldı.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.