SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Ukrayna Dışişleri Bakanlığı

QHA - Kırım Haber Ajansı - Ukrayna Dışişleri Bakanlığı haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Ukrayna Dışişleri Bakanlığı haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

İsviçre'de bir yolcu Ukraince konuşan bir aileye saldırdı: Dışişleri Bakanlığından soruşturma talebi Haber

İsviçre'de bir yolcu Ukraince konuşan bir aileye saldırdı: Dışişleri Bakanlığından soruşturma talebi

İsviçre'de bir trende seyahat eden Ukraynalı bir aile Ukraince konuştukları için bir yolcunun saldırısına uğradı. Rusça konuşan adamın tehditlerine maruz kalan aileden Olena Dudnik isimli kadın, Interlaken-Spitz treninde oğlu ve eşiyle seyahat edereken yaşadıklarını video kaydına aldı. Dudnik yaşananları şöyle dile getirdi: Tartışma, bu adamın kocamla benim Ukraince konuştuğumuzu duyması yüzünden çıktı! Kocam İsviçre doğumlu, İsviçre vatandaşı ve Ukrainceyi çok iyi anlıyor çünkü ailesi aslen Belaruslu. Videoda bize yönelik tüm tehditleri, manipülasyonları ve saldırganlıkları görebilirsiniz! Sonrasında fiziksel şiddet meydana geldi. Ardından ihbar üzerine polis ekipleri geldi. Video kaydında saldırganın aileye küfür ve hakarette bulunduğu, el hareketi çektiği ve ardından aileye saldırdığı görülüyor. İsviçre polisinin olay yerine geldikten sonra isteksiz davrandığını belirten Dudnik, polisin adamın herhangi bir cezaya çarptırılmadan önce trendeki kayıtları incelemeyi beklediğini söyledi. UKRAYNA DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI SORUŞTURMA TALEP ETTİ Videonun kısa sürede sosyal medyada yayılmasının üzerine Ukrayna Dışişleri Bakanlığı harekete geçti. Bakanlık Sözcüsü Heorhiy Tıkhıy, olayı "dehşet verici" olarak nitelendirerek, "Rusça konuşan bir adamın İsviçre treninde Ukraince konuşan bir aileye sözlü saldırıda bulunup tehdit ettiği video dehşet verici. Kabul edilemez nefret söylemi ve etnik nefret. Olayın araştırılması ve hesap sorulması için İsviçre kolluk kuvvetlerine başvurduk. Bu tür davranışlara müsamaha gösterilmemelidir." dedi.

Ukrayna Dışişleri Bakanlığı, Kırım Tatarı kadınların alıkonulmasına tepki gösterdi: Amaç onların kimliğini yok etmek! Haber

Ukrayna Dışişleri Bakanlığı, Kırım Tatarı kadınların alıkonulmasına tepki gösterdi: Amaç onların kimliğini yok etmek!

Ukrayna Dışişleri Bakanlığı tarafından işgalci Rus güçleri tarafından Kırım'da aralarında siyasî tutsak Remzi Nimetulayev'in eşi, beş çocuk annesi Esma Nimetulayeva'nın da bulunduğu dört Kırım Tatarı kadının 15 Ekim 2025 tarihinde haksız yere alıkonulmasına ilişkin yazılı bir açıklama yayımlandı. "AMAÇ, ONLARIN KİMLİĞİNİ VE KENDİ TOPRAKLARINA SAHİP OLMA HAKKINI YOK ETMEKTİR" Bakanlığın Rus işgalcilerin Kırım Tatar halkına yönelik baskı dalgasını şiddetle kınadığı belirtilen açıklamada şu ifadeler yer aldı: 15 Ekim sabahı, Rus işgal güçleri, işgal altındaki Kırım'ın çeşitli bölgelerindeki Kırım Tatar evlerinde toplu aramalar gerçekleştirdi. Gözaltına alınanlar arasında siyasi tutuklu Remzi Nimetulayeva'nın eşi ve beş çocuk annesi Esma Nimetulayeva, Pedagoji Koleji Öğrencisi ve Anaokulu Öğretmeni Nasibe Saidova ile Elvira Aliyeva, Elyanora Osmanova ve Fevziye Osmanova da vardı. Propaganda medya kuruluşları, baskıyı meşrulaştırmaya ve barışçıl kadınları (anneler, öğretmenler ve öğrenciler) 'terörist' olarak göstermeye çalışarak, 'küresel bir halifelik fikirlerini yayan bir kadın hücresi' hakkında uydurma suçlamalar yayıyor. Bu tür eylemler, Moskova'nın Kırım Tatar halkına yönelik sistematik saldırısının bir parçasıdır; amacı, onların millî kimliğini, maneviyatını ve kendi topraklarına sahip olma hakkını yok etmektir. Bu zulümler, Dördüncü Cenevre Sözleşmesi de dahil olmak üzere uluslararası insancıl hukukun ve temel insan haklarının ağır bir ihlâlidir. İşkenceye, uydurma suçlamalara ve sivillere karşı teröre başvuran Rus işgal rejiminin suçlu doğasını bir kez daha gözler önüne sermektedir. Ukrayna Dışişleri Bakanlığı, uluslararası toplumu, insan hakları örgütlerini ve medyayı bu olaylara özel ilgi göstermeye, Esma Nimetulayeva, Nesiba Saidova, Elvira Aliyeva ve Fevziye Osmanova ile yasa dışı yollarla gözaltına alınan tüm Ukrayna vatandaşlarının derhâl serbest bırakılmasını talep etmeye çağırıyor. İşgalcilerin hiçbir suçu cezasız kalmayacaktır. Kırım, Ukrayna'nın bir parçası ve öyle kalacaktır. Bugün Kırım Tatarlarına zulmedenler, uluslararası hukuk uyarınca kaçınılmaz olarak sorumluluk taşıyacaklardır.

Ukrayna: Rusya’nın işgal altındaki topraklarda düzenlediği “seçimler” yok hükmünde Haber

Ukrayna: Rusya’nın işgal altındaki topraklarda düzenlediği “seçimler” yok hükmünde

Ukrayna Dışişleri Bakanlığı, Rusya’nın işgal altındaki Ukrayna topraklarında düzenlediği sözde seçimlerin yasa dışı olduğunu ve sonuçlarının geçersiz sayıldığını açıkladı. Bakanlık tarafından bugün yayımlanan açıklamada, “Rusya’nın işgal altındaki Ukrayna topraklarında düzenlediği sözde seçimler yasa dışıdır, sonuçları ise yok hükmündedir. Bu sahte seçimler sonucunda ‘seçilmiş’ görünen kişilerin herhangi bir hukuki yetkisi olmayacaktır.” denildi. Açıklamada, geçici olarak işgal altındaki topraklarda kurulan, seçilen veya atanan tüm organların ve yetkililerin Ukrayna yasalarına göre yasa dışı sayıldığı ifade edildi. Bakanlık, bu yasa dışı seçimlerin organizasyonunda ve yürütülmesinde rol alan kişilerin Ukrayna yasaları ve uluslararası hukuk çerçevesinde sorumlu tutulacağını, ayrıca mevcut ve gelecekteki yaptırımlara tâbi olacaklarını belirterek, "Çalınan topraklarda sahte seçimlerin yapılması Rusya'nın işgali meşrulaştırmasına yardımcı olmayacak; çaldığı her şeyi iade etmesi gerekecek." şeklinde kaydedildi. Ayrıca Ukrayna Dışişleri Bakanlığı, müttefikleri ve ortaklarının bu sahte seçimlerin sonuçlarını tanımayacağına, işgalci yetkililerle temas kurmayacağına ve Rusya'nın Ukrayna topraklarını işgalini tanımama politikasına aykırı hiçbir eylemde bulunmayacağına olan inancını dile getirdi. AKYAR'DA SÖZDE SEÇİMLER Rus işgali altındaki Kırım’ın Akyar (Sivastopol) kentinin Kremlin kontrolündeki sözde yönetimi için, 12-14 Eylül 2024 tarihinde sözde vali seçimi düzenledi. Rusya Merkezi Seçim Komisyonu Başkanı Ella Pamfilova bu sabah yaptığı açıklamada, mevcut sözde vali Mihail Razvojayev’in, oyların yüzde 81,72'sini alarak “seçimleri kazandığını” duyurdu.

Ukrayna Dışişleri Bakanlığından Slovakya Başbakanı'nın açıklamalarına sert tepki! Haber

Ukrayna Dışişleri Bakanlığından Slovakya Başbakanı'nın açıklamalarına sert tepki!

Slovakya Başbakanı Robert Fico, ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in 15 Ağustos 2025 tarihinde Alaska'da yapacağı görüşmeye işaret ederek, toplantının Ukrayna'ya zarar vereceği yönünde söylemlerde bulundu. Başbakan Fico, "Sık sık tekrarladığım eski bir Afrika atasözünü hatırlıyor musunuz? Filler ister kavga etsin ister sevişsin, acı çeken her zaman otlardır. Fillerin 15 Ağustos'taki müzakerelerinin sonucu ne olursa olsun, acı çekecek olan bu durumda otlar -Ukrayna- olacak" diyerek hadsiz açıklamalarıyla tepki çekti. Fico, görüşmenin sonucuna bakılmaksızın zarar görecek ülkenin "Rus saldırıları altaındaki Ukrayna" olduğunu öne sürdü. "FİCO KENDİ HALKINA DA SAYGISIZLIK ETMEKTEDİR" Ukrayna Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Başbakan Fico'nun söylemleri sert bir dille eleştirildi. Fico'nun sözlerine atıfta bulunan Bakanlık, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Avrupa Birliği üyesi bir devletin hükûmet başkanının, her gün kahramanca Rus saldırganlığına karşı mücadele eden ve tüm Avrupa'nın güvenliği adına kendi topraklarında Rus saldırganlığını geri tutan Ukrayna ve Ukrayna halkına karşı açıkça saldırgan bir söylem kullanmasına izin vermesi üzücüdür. Dostça olmayan folklorik alegorilerin kullanılmasına ve bu tür açıklamalarla bir partinin siyasî reytingini yükseltmeye yönelik girişimlere karşı uyarıda bulunuyoruz. Bu, ölenlerin anısına, milyonlarca Ukraynalı ailenin çektiği acıya ve özgürlük için savaşanların fedakarlığına hakaret eden bir ciddiyetsizliktir. Bu bağlamda, Robert Fico'nun açıklamaları, Slovak halkının Ukrayna'ya karşı sürekli olarak gösterdiği iyi komşuluk, dayanışma ve karşılıklı saygı ruhuyla keskin bir tezat oluşturmaktadır. Dolayısıyla, Bay Fico kendi halkına da saygısızlık etmektedir."

Ukrayna: Rusya, yabancı diplomatları propaganda aracı olarak kullanıyor Haber

Ukrayna: Rusya, yabancı diplomatları propaganda aracı olarak kullanıyor

Ukrayna Dışişleri Bakanlığı; Burundi, Gine ve Çad’ın Moskova’daki büyükelçilerinin işgal altındaki Kırım’a yaptığı yasa dışı ziyareti kınadı. Bakanlık, bu eylemin Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü vurgulayan 68/262 sayılı karar başta olmak üzere BM Genel Kurulu kararlarına aykırı olduğunu ve Ukrayna yasalarını açıkça ihlal ettiğini vurguladı. Dışişleri Bakanlığı tarafından bugün yayımlanan açıklamada, Rusya’nın yabancı diplomatları propaganda aracı olarak kullanarak yasa dışı işgaline meşruiyet kazandırmaya çalıştığı ifade edildi. Ukrayna, bu tür eylemlerin uluslararası barış çabalarını zedelediğini ve diplomatik ilişkilere zarar verdiğini belirtti. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: Yabancı diplomatları, uluslararası hukuk normlarına uymaya, uluslararası alanda tanınan sınırlar içinde Ukrayna'nın toprak bütünlüğüne saygı göstermeye ve saldırgan devletin suçlarını doğrudan veya dolaylı olarak onayladığı şeklinde değerlendirilebilecek eylemlerden kaçınmaya çağırıyoruz. İlgili devletlere temsilcilerinin eylemlerine gerekli değerlendirmeyi yapma çağrısında bulunan Bakanlık, söz konusu diplomatların yaptırımlar listesine alınması için girişimde bulunulacağını duyurdu. BURUNDİ, ÇAD, GİNE BÜYÜKELÇİLERİ KIRIM'A YASA DIŞI ZİYARET DÜZENLEDİ Rus propaganda haber ajanslarının aktardığına göre, Burundi, Gine ve Çad olmak üzere 3 ülkenin Moskova büyükelçileri, 28 Temmuz 2025 tarihinde Rus işgali altındaki Kırım ve Akyar (Sivastopol) kentine yasa dışı bir ziyaret gerçekleştirdi. Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Başkanlık Divanı; söz konusu ziyareti kınayarak bu eylemin Birleşmiş Milletler Şartı da dahil olmak üzere uluslararası hukukun temel ilkelerinin açıkça ihlali olduğunu vurguladı.

Kırım Tatar bayrağı, direnişi ve halkın sarsılmaz iradesini simgeliyor Haber

Kırım Tatar bayrağı, direnişi ve halkın sarsılmaz iradesini simgeliyor

Kırım Tatar Milli Kurultayı’nın 2010 yılında aldığı karardan itibaren her 26 Haziran'da, Kırım Tatar Milli Bayrak Günü kutlanıyor. Kırım Tatar kimliğinin, adaletinin ve özgürlüğünün sembolü olan Tarak Tamgalı Gökbayrak günümüzde Rus işgaline karşı mücadelenin de sembolü olarak kabul ediliyor. Ukrayna Dışişleri Bakanlığı, Ukrayna Cumhurbaşkanının Kırım Özerk Cumhuriyeti Temsilciliğiyle birlikte bugün kaydedilen Kırım Tatar Milli Bayrak Günü münasebetiyle yayımladığı ortak mesajda, “Bugün Kırım Tatar bayrağı, ana vatanda yaşama hakkı, özgürlük ve onur için verilen mücadelenin ifadesi haline gelmiştir. Bu bayrak cephedeki askerlerin yanında; siperlerde ve savaş mevzilerinde dalgalanıyor. Bu bayrak, Kırım Tatar Milli Bayrak Günü’nün kutlandığı 26 Haziran’da resmi binaların önünde göndere çekilerek, işgalcilere karşı verilen kararlı direnişi ve Kırım Tatar halkının sarsılmaz iradesini herkese hatırlatıyor.” ifadeleri kullanıldı. "BUGÜN BU BAYRAK, ONUR MÜCADELESİNİN BİR SEMBOLÜDÜR" Kırım Tatar bayrağı ve Tarak Tamga’nın tarihçesiyle ile ilgili bilgilerin de paylaşıldığı mesajın tam metni şu şekilde: "Bayrak, bir halkın kültürel kodunun temel unsurlarından biridir; mücadele, kahramanlık, kayıplar ve kazanımların simgesidir. 26 Haziran, Ukrayna’nın yerli halkının sembolüne duyulan saygı günü olan Kırım Tatar Millî Bayrak Günü olarak kutlanıyor. Gök mavisi zemin üzerindeki altın sarısı Tarak Tamga, Kırım Tatarlarının millî arması ve Geray Hanedanı'nın aile armasıdır. Bir zamanlar bu tamga, Kırım Hanlığı’nın madeni paralarını ve mühürlerini süslüyordu. 20. yüzyıldan itibaren ise tüm Kırım Tatar halkının sembolü haline geldi. Tarak Tamga üzerine yapılan araştırmalar için Kırım Tatar araştırmacılarına teşekkür ederiz. Örneğin, 1926 yılında Bahçesaray Müzesinin düzenlediği; Üsein Bodaninskiy, Asan Refatov ve Osman Akçokraklı’nın yer aldığı bir keşif gezisi sırasında, Kezlev (Yevpatoriya) ve Canköy bölgelerindeki mezar taşlarında, madeni paralarda, otlaklar yakınındaki kayalıklarda ve binalarda yaklaşık 400 farklı tamga keşfedildi. Kırım Tatar araştırmacısı Osman Akçokraklı’ya göre tamganın ana vatanı, Nogayların yaşadığı Kırım Yarımadası'nın bozkır kesimidir. Ukrayna’nın yerli halkı arasında tamganın, farklı kabileleri birleştiren Cengiz Han'dan miras kaldığına dair bir efsane de yaygındır. Cengiz Han'ın her kabileye kendi damgasını verdiği rivayet edilir. Osman Akçokraklı’ya göre karşılaştırmalı analiz bize tamga biçimlerinin değişimini izlemeye ve birçok tamga görüntüsünün iş araçları ve gündelik eşya biçimlerinden ödünç alındığı ve bu nesnelerin adlarıyla adlandırıldığı sonucuna varma olanağı sağlıyor. Göçebe döneme ait nesneleri hatırlatan tamga görüntüleri mevcut, öte yandan yerleşik yaşama ve tarıma geçilmesiyle birlikte yeni tamga biçimleri de ortaya çıkmıştır; bu durum hem görünümlerinden hem de adlarından anlaşılabilir. Altın Orda hanlarının Cenevizlilerle birlikte Kırım’da bastırdığı paralarda, bir yüzünde Tatarca, diğer yüzünde Latince yazılar bulunuyordu. Genellikle Tatarca yazının olduğu tarafta, Geray tamgasına benzer şekillerde tamgalar yer alıyordu; bazen bu tamganın yanına veya ortasına noktalar da eklenirdi. Tarak Tamga Geray Hanedanı’nın simgesidir. Bu tamga, 15. yüzyılda ilk Kırım Hanı Hacı I. Geray tarafından Kırım’ın Altın Orda’dan bağımsızlığını ilan etmesinin ardından resmiyet kazanmıştır. Geray tamgası, yalnızca bayrak ve paralarla sınırlı kalmamış, hanlık fermanlarında mühür olarak da kullanılmıştır. Bahçesaray’daki Hansarayı’nın duvarlarında ve Hacı Geray’in türbesinde hâlâ bu tamgaya rastlanmaktadır. Bu da tamgaların sadece soy işareti olarak değil, mimari yapıların hangi hanedan veya kişiye ait olduğunu belirtmek için de kullanıldığını düşündürmektedir. Kırım Tatar bayrağı -gök mavisi zemindeki altın sarısı tamga- Kırım Tatar halkının siyasal uyanışının sembolü olarak kabul edilir. Kırım Müftüsü Numan Çelebicihan, 1917 yılında Bahçesaray’daki Hansaray’da toplanan Birinci Kırım Tatar Milli Kurultayı’nın açılışında bu dönemi böyle tanımlamıştı. İşte tam o zaman, Tarak Tamgalı Gökbayrak resmi olarak Kırım Tatar bayrağı olarak kabul edilmişti. Ancak sadece bir ay sonra, Bolşevik yönetimi Kurultayı zorla dağıttı, yüzlerce Kırım Tatarını baskı altına aldı. Tarak Tamgalı Gökbayrak “burjuva-milliyetçi” sembol ilan edilerek yasaklandı. Ancak 1991 yılında, Ukrayna bağımsızlığını kazandıktan ve Akmescit’te İkinci Kırım Tatar Milli Kurultayı düzenlendikten sonra Kırım Tatar bayrağı tekrar resmî statüyle ana vatanına döndü. Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Temsilcisi ve Dünya Kırım Tatar Kongresi (DQTK) Üyesi Ayla Bakkallı, bayrakla ilgili yaptığı değerlendirmede, “Gök mavisi zemindeki altın sarısı tamga yalnızca semboller değildir: Bunlar Kırım Tatarlarının yerli halk olarak özgünlüğünü yansıtır, onların köklerine ve kimliklerinin kaynağına işaret eder. Aynı zamanda bu, yüzyıllar boyunca defalarca baskıya uğramış bir halkın dayanıklılığının da simgesidir.” ifadelerini kullandı. Bugün bu bayrak, ana vatanlarında yaşama hakkı, özgürlük ve onur mücadelesinin bir sembolüdür. Bu bayrak, cephedeki askerlerin yanında, siperlerde ve savaş mevzilerinde dalgalanıyor. Bu bayrak, Kırım Tatar Milli Bayrak Günü’nün kutlandığı 26 Haziran’da resmi binaların önünde göndere çekilerek, işgalcilere karşı verilen kararlı direnişi ve Kırım Tatar halkının cesaretini, sarsılmaz iradesini herkese hatırlatıyor."

Ukrayna'dan Rusya’nın Ukraince yasağına tepki Haber

Ukrayna'dan Rusya’nın Ukraince yasağına tepki

Ukrayna Dışişleri Bakanlığı, Rusya’nın işgal altındaki bölgelerde Ukrayna dilinin okullarda öğretilmesini yasaklama kararını, “Moskova’nın soykırımcı ve asimilasyoncu politikasının bir başka adımı” olarak nitelendirdi. Bakanlık tarafından, 24 Haziran 2025 tarihinde yayımlanan açıklamada, Rusya'nın tarih boyunca Ukrainceyi 130'dan fazla kez yasaklamaya çalıştığı ancak bu çabaların her seferinde başarısızlıkla sonuçlandığı vurgulandı. Açıklamada, “İmparatorluk sevdalısı Rusya, saldırganlığını meşrulaştırmak için dil meselesini sistematik olarak manipüle ediyor; Ruslaştırma, asimilasyon, halkların soykırımı, diğer kültürlerin bastırılması ve millî kimliğin yok edilmesine yönelik kasıtlı bir politika yürütüyor.” denildi. Rusya’nın Ukrainceye yönelik yasaklarının geçici olduğu vurgulanan açıklamada ayrıca, “Bugün Ukraince dili yalnız değil; arkasında ordu ve halk var. Bu nedenle, tüm Rus ‘yasakları’ Rus işgali kadar sahte ve geçicidir. İşgalciler yok olacak, Herson, Zaporijjya ve tüm güney topraklarımız daima Ukrayna olarak kalacaktır.” ifadelerine yer verildi. RUSYA’DAN UKRAİNCE DİLİNE YASAK Rusya Eğitim Bakanlığı, Ukrainceyi federal eğitim programından çıkardı. Birkaç gün önce yayımlanan 200 sayfalık yeni düzenlemeyle, Ukraincenin "ana dil" statüsünde okutulduğu tüm eğitim seviyelerindeki programlardan çıkarılması planlanıyor. Öte yandan kararın, "küresel jeopolitik durumdaki değişiklik" gerekçesiyle alındığı ileri sürüldü. 2023-2024 eğitim yılında Ukraince, yalnızca işgal altındaki Herson ve Zaporijjya bölgelerinde zorunlu ders olarak okutuluyordu. Ayrıca velilerin talebiyle Kırım, Donetsk, Luhansk ve Rusya Federasyonu’na bağlı Başkurtistan’da da Ukraince dersleri veriliyordu. Yeni kararla bu uygulamaların tamamen sonlandırılması hedefleniyor.

60'tan fazla ülkenin temsilcisi, Kıyiv’deki Rus terörünün tanığı oldu Haber

60'tan fazla ülkenin temsilcisi, Kıyiv’deki Rus terörünün tanığı oldu

Yabancı diplomatlar, Rusya’nın 16 Haziran’ı 17 Haziran’a bağlayan gece başkent Kıyiv’deki Solomyanskıy semtinde çok katlı bir apartmana düzenlediği ölümcül füze saldırısının ardından, saldırı noktasını yerinde inceledi. Ukrayna Dışişleri Bakanlığının, Bakan Andriy Sıbiha'nın talimatıyla düzenlediği ziyaret, diplomatlara Rusya'nın sivillere yönelik şiddetinin boyutunu doğrudan görme imkânı sundu. Heyete, Dışişleri Bakan Yardımcısı Serhiy Kıslıtsya eşlik etti. Ukrayna Dışişleri Bakanlığının davetiyle yıkım alanına gelenler arasında 60'tan fazla ülkenin büyükelçisi ve diplomatik misyon temsilcileri yer aldı. Bakanlık, Rus saldırılarının yol açtığı trajedi karşısında sergilenen bu uluslararası dayanışma için teşekkür etti. Ziyarette ayrıca Ukrayna Başbakan Yardımcısı, Toplum ve Bölgesel Kalkınma Bakanı Oleksiy Kuleba, Cumhurbaşkanlığı Ofisi Başkan Yardımcısı Viktor Mıkıta, Kıyiv Kenti Askerî İdare Başkanı Timur Tkaçenko ve Acil Durumlar Servisi Başkanı Andriy Danık da hazır bulundu. Türkiye, ABD, Almanya, Fransa, Japonya, Çin, Güney Kore, Kanada, Polonya gibi ülkelerin yanı sıra NATO, Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler ve UNICEF dahil olmak üzere birçok uluslararası kuruluşun temsilcileri de yıkım alanına gelerek Ukrayna halkıyla dayanışma sergiledi. RUSYA'DAN UKRAYNA'YA YOĞUN HAVA SALDIRISI İşgalci Rusya 16 Haziran’ı 17 Haziran’a bağlayan gece Ukrayna’nın başkenti Kıyiv ve kentlere çok sayıda silahlı insansız hava aracı (SİHA) ve füzelerle saldırdı. En az 12 kişi hayatını kaybetti, 114 sivil yaralandı. Yaklaşık dokuz saat süren saldırı boyunca işgalci Rus güçleri, savunmasız Ukraynalı sivilleri hedef aldı. Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodımır Zelenskıy saldırıyla ilgili açıklamasında, “Kıyiv’e yönelik en korkunç saldırılardan biri” yorumunda bulundu. Cumhurbaşkanı ayrıca gece boyunca Odesa, Zaporijjya, Çernihiv, Jıtomır, Kirovograd, Mıkolayiv ve Kıyiv bölgelerinin de hedef alındığını belirtti. KIYİV'DE BİR GÜNLÜK YAS İLAN EDİLDİ Kıyiv Belediye Başkanlığı Rus saldırısının kurbanları için 18 Haziran’da bir günlük yas ilan edildiğini bildirdi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.