Türkiye-Azerbaycan-Pakistan Üçlü Zirvesi Laçın'da gerçekleşti. Liderler, stratejik iş birliği, enerji ve güvenlik konularında iş birliğini artırma kararlılıklarını vurguladı.
Haber Giriş Tarihi: 28.05.2025 16:47
Haber Güncellenme Tarihi: 28.05.2025 17:45
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Pakistan İslam Cumhuriyeti Başbakanı Muhammed Şahbaz Şerif'in katılımıyla "Türkiye-Azerbaycan-Pakistan Üçlü Zirvesi" 28 Mayıs 2025 tarihinde Laçın'da gerçekleşti.
ÜÇ ÜLKE; ORTAK TARİH, KÜLTÜR VE DEĞERLERLE BİRBİRİNE BAĞLI
Gerçekleşen zirvede konuşan Aliyev, bugünkü zirvenin Azerbaycan'ın Bağımsızlık Günü'nde, Ermeni işgalinden kurtarılan Laçin'de yapıldığına ve bu durumun büyük bir sembolik anlamı olduğuna dikkat çekti. Bugünkü zirvenin ikinci kez yapıldığını kaydeden Aliyev, "İlk Azerbaycan-Türkiye-Pakistan Zirvesi geçen yıl temmuz ayında yapıldı. Bu geleneği sürdüreceğimizden eminim." ifadelerini kullandı.
"Ülkelerimiz ortak tarih, kültür ve değerlerle birbirine bağlıdır. Birbirimizin başarılarına sevindik ve zor zamanlarda birbirimizin yanında olduk." diyen Aliyev, bu üç ülkenin her zaman birbirinin egemenliğini, toprak bütünlüğünü ve adaletini savunduğunu kaydetti. 2020'de yaşanan 44 günlük Vatanseverlik Savaşı'nın ilk günlerinden itibaren Türkiye ve Pakistan'ın siyasi ve manevi desteği için teşekkür etti.
İŞ BİRLİĞİ ALANLARI ÇOK GENİŞ
Konuşmasında ülkelerin stratejik konumlarından ve dinamik ekonomik potansiyelinden yararlanarak karşılıklı geniş kapsamlı yararlar elde etme imkânı bulunduğunun altını çizden Aliyev, şu ifadeleri kullandı:
Ülkelerimiz arasındaki iş birliğinin, ortak proje ve programlar aracılığıyla, siyasi ve ekonomik alanlarda, enerjide, karşılıklı yatırımlarda, ulaştırmada, savunmada, tarımda, bilgi teknolojilerinde ve diğer alanlarda daha da hızla gelişeceğine inanıyoruz. Azerbaycan, Türkiye ekonomisine 20 milyar ABD dolarından fazla yatırım yaptı ve Pakistan ekonomisine ilk etapta 2 milyar ABD doları yatırım yapmaya hazır. Şu anda belirli yatırım projeleri üzerinde çalışmalar devam ediyor. Azerbaycan ve Türkiye arasındaki iş birliğinin bir sonucu olarak, sadece bölgemizin değil, aynı zamanda daha geniş coğrafyanın enerji haritası da değişti. Ülkelerimiz enerji güvenliğinde önemli bir rol oynadı ve bugün alternatif enerji üretimi ve ihracatı yönünde kapsamlı projeler başlatıldı. Ayrıca, Asya ve Avrupa'yı birbirine bağlayan Azerbaycan ve Türkiye üzerinden geçen ulaşım rotaları stratejik öneme sahiptir. Pakistan'ın multimodal kargo rotasıyla örneklenen bu girişime artan katılımının iş birliğimizi daha da artıracağından eminiz. Savunma iş birliği, ortaklığımızın ana yönlerinden biridir. Askeri-teknik alanda ortak askeri tatbikatlar ve projeler, silahlı kuvvetlerimizin yeteneklerini güçlendirmiştir. Askeri iş birliğimiz, daha geniş coğrafyada barışı ve istikrarı güçlendirmektedir. Dijital inovasyonlar, yapay zekâ, uzay teknolojileri gibi yeni iş birliği alanlarını da keşfetmeliyiz. Ortak kültürel etkinlikler, akademik işbirlikleri ve turizm ilişkilerinin yoğunlaştırılması halklarımız arasındaki bağları daha da güçlendirecektir.
ÜLKELER ARASINDAKİ DAYANIŞMA ULUSLARARASI PLATFORMLARDA DA SÜRÜYOR
Ülkeler arasındaki dayanışmanın uluslararası platformlarda ve örgütlerde arttığını belirten Aliyev; Birleşmiş Milletler (BM), İslam İşbirliği Teşkilatı, Ekonomik İşbirliği Örgütü, Asya'da Etkileşim ve Güven Oluşturma Önlemleri Konferansı (CICA) ve D-8 gibi uluslararası platformlarda kolektif çabaları güçlendirmeye kararlı olduklarını kaydetti. Konuşmasını "Değerli dostlar, 30 yıllık Ermeni işgalinden sonra yeniden canlanma süreci yaşayan Laçın'a bir kez daha hoş geldiniz. Azerbaycan-Türkiye dostluğunun ve kardeşliğinin sonsuza kadar süreceğinden eminim." ifadesiyle sonlandırdı.
"ORTAK İDEALLERİ PAYLAŞAN ÜÇ KARDEŞ ÜLKEYİZ"
İlki geçen yıl Astana'da düzenlenen Türkiye-Azerbaycan-Pakistan üçlü zirvesinin ikinci toplantısında bir arada olduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, samimi ev sahipliği için Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev'e teşekkür ederek, Azerbaycan'ın Müstakillik Günü'nü tebrik etti. Erdoğan, konuşmasında üç kareş ülke olduklarını vurgulayarak "Karşılıklı sevgi, saygı ve güvene dayanan, aynı medeniyet ikliminden beslenen, ortak idealleri paylaşan üç kardeş ülkeyiz. Yaklaşık 350 milyon nüfusa ve 1,5 trilyon dolar ekonomik büyüklüğe sahip ülkelerimizin aralarındaki bağı daha da güçlendiriyoruz." ifadelerini kullandı.
Birlikteliklerini, stratejik bir ortaklığa dönüştürme yönündeki her adımın arkasında olduklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bölgemizde yaşanan gelişmeler, ülkelerimiz arasındaki dayanışmanın ne denli önemli olduğunu her geçen gün ortaya koyuyor. 30 yıl işgal altında kalan Azerbaycan topraklarının özgürlüğüne kavuşmasıyla birlikte, artık bölgenin istikrar, refah ve kalkınmanın odağı hâline gelmesini arzu ediyoruz. Sabah açılışını yaptığımız Laçın Havalimanı'nın, bölgenin uzun yıllardan bu yana hasret kaldığı kalkınmaya ve dünyayla entegrasyonuna önemli katkısı olacağına inanıyorum."
"ORTAK HAREKET KABİLİYETİMİZİN GELİŞTİRİLMESİ BİR SEÇİM DEĞİL, ZARURET"
Türkiye, Azerbaycan ve Pakistan'ın, Avrasya'nın kesişim noktasında, son derece stratejik bir bölgede konumlandığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Coğrafyalarımızda ve ötesinde, güvenlik tehditlerinden ekonomik dar boğaza, enerji ve gıda krizlerine pek çok sınamayı aynı anda yaşıyoruz. Bu zorluklar karşısında dayanışma ve ortak hareket kabiliyetimizin geliştirilmesini bir seçim değil, zaruret olarak görüyoruz." ifadelerini kullandı.
3 ülke arasındaki iş birliğinin daha da ilerletilmesi için bugünkü zirvede önemli konularda fikir teatisinde bulunulduğunun altını çizen Erdoğan, belirlenen iş birliği alanlarında ilerleyen dönemde dışişleri bakanlarının gerekli çalışmaları yürüteceğini kaydetti. "Bilhassa ortak gündemimizi şekillendiren ticaret, yatırımlar, ulaştırma, enerji, savunma sanayi ve terörle mücadele gibi başlıklarda ülkelerimizin ortak vizyonunu yansıtan güçlü bir çerçeveyi hazırlayacaklar." şeklinde konuştu.
Aynı zamanda Erdoğan; Türkiye, Azerbaycan ve Pakistan'ın katılımıyla düzenli üçlü zirveler ve bakanlar düzeyinde toplantılar tertip edileceğini ve bu yolla, yürütülecek iş birliklerinin kurumsallaştırılacağını aktardı. Bu kapsamda, savunma alanında iş birliğinin derinleştirileceğini, terörle mücadele ve sınır aşan tehditlere karşı ortak kararlılığın sürdürüleceğini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Ticaretin kolaylaştırılması, yatırımların teşviki ve dijital dönüşüm alanlarında müşterek adımlar atmayı hedefleyeceğiz. İş birliğimizin son derece stratejik bir boyutunu teşkil eden ulaştırma konusunda; Kalkınma Yolu, Orta Koridor ve Kuzey-Güney Ulaştırma Koridoru gibi projelere birlikte katkı sağlayacağız. Kültür ve eğitim alanlarında bilhassa gençlerimiz ve akademisyenlerimizin karşılıklı etkileşimini artıracak projeler üzerinde çalışacağız. Enerji güvenliği, gıda arz güvenliği, yenilenebilir enerji alanlarındaki fırsatları birlikte değerlendireceğiz. İnşallah tüm bu alanlarda prestijli projeleri hayata geçirmek suretiyle, inşallah üçlü iş birliğimizi çok daha ileri noktalara taşıyacak, halklarımıza yeni eserler kazandıracağız."
Konuşmasının sonunda Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ve Azerbaycan halkına samimi misafirperverlikleri için teşekkürlerini iletti.
"KARABAĞ, KEŞMİR YA DA KKTC KONUSUNDA BİRBİRİMİZİN YANINDA YER ALARAK BU TARİHİ İLİŞKİYİ GÜÇLENDİRDİK"
Başbakan Şerif ise ülkesinin bağımsızlık günü vesilesiyle Aliyev'i ve tüm Azerbaycan halkını kurtuluşları için verdikleri mücadele dolayısıyla kutladı. Şerif, Aliyev ve Erdoğan ile yaptığı üçlü görüşmeye katılmaktan onur duyduğunu belirterek "Burada, bölgenin dingin güzelliği içinde Azerbaycan, Türkiye ve Pakistan bayraklarının dalgalanışını izlerken yüreğimiz büyük bir sevinç ve gururla doldu." diye konuştu.
Pakistan, Azerbaycan ve Türkiye'nin, yüzyıllar boyunca paylaşılan değerler ve karşılıklı destekle şekillenen derin tarihi, kültürel ve manevi bağlarla birbirine bağlı olduğunu söyleyen Şerif, "Sevgili kardeşlerim, son zamanlarda Karabağ, Keşmir ya da KKTC konusunda birbirimizin yanında yer alarak bu tarihi ilişkiyi daha da güçlendirdik. Gücümüz dayanışmamızda ve karşılıklı saygımızda yatmaktadır." değerlendirmesinde bulundu.
"BU ÜÇLÜ FORMAT HEPİMİZ İÇİN BÜYÜK ÖNEM VE ANLAM TAŞIYOR"
Türkiye ve Azerbaycan'ın sarsılmaz bir kaya gibi, ülkesinin yanında durduğunu ve böyle kardeş ülkelere sahip olduğu için şanslı olduğunu ifade eden Şerif, ilişkilerin sadece ülkeler arası değil, bölgenin ötesinde de barışa ve kalkınmaya katkı sağlayacağını kaydetti. Şerif, "Bu üçlü format hepimiz için büyük önem ve anlam taşıyor." diyerek formatın, uyum içerisinde ilerlemek için gerekli bir ortam sağladığına işaret etti.
Pakistan'da yaşanan son gelişmelere değinen Şerif, "Pakistan'a verdiğiniz destek için kalpten teşekkür etmek istiyorum. Bu çatışma çok ciddiydi. Bu, Hindistan’ın Pakistan’a karşı hiçbir mantıklı sebep olmaksızın gerçekleştirdiği bir saldırıydı." dedi. Şerif, çatışmalar sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kararlı duruşunun, Pakistan halkıyla dayanışmasının ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in bu süreçteki kararlı duruşunun Pakistan halkının kalbini kazandığını belirtti.
"DÜN DE BARIŞ İSTEDİK, BUGÜN DE BARIŞ İSTİYORUZ VE YARIN DA BARIŞ İSTEYECEĞİZ"
Her zaman, her iki ülke ve halklarına minnettar kalacaklarını belirten Şerif, şu ifadeleri kullandı:
"Biz bölgede barış istiyoruz. Dün de barış istedik, bugün de barış istiyoruz ve yarın da barış isteyeceğiz. Bu da acil dikkat ve dostane çözüm gerektiren meselelerin masada konuşulmasını gerektiriyor. Bunlardan biri, Birleşmiş Milletler ve Güvenlik Konseyi kararları doğrultusunda ve Keşmir halkının arzuları doğrultusunda Keşmir meselesidir."
Şerif, bir diğer meselenin de su olduğunu söyleyerek Hindistan'ın, Pakistan halkı için can damarı olarak tanımladığı İndus Suları Anlaşması'nı silah olarak kullanmaya çalıştığını kaydetti.
"Hindistan’ın Pakistan’a akan suyu kesmekle tehdit etmesi çok üzücü. Bu, mümkün değil, hiçbir zaman mümkün olmadı ve inşallah mümkün olmayacak. Biz, Hindistan’ın bunu asla yapmaması için gerekli önlemleri alıyoruz." ifadelerini kullanan Şerif, bir başka bir meselenin de terör olduğunun altını çizdi. Şerif, Hindistan terörle mücadele konusunda görüşmek isterse, Pakistan'ın buna hazır olduğuna dikkati çekti. Şerif, sözlerini "Yaşasın Pakistan-Türkiye-Azerbaycan kardeşliği ve dostluğu." şeklinde tamamladı.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Laçın'da Türkiye-Azerbaycan-Pakistan Üçlü Zirvesi gerçekleşti
Türkiye-Azerbaycan-Pakistan Üçlü Zirvesi Laçın'da gerçekleşti. Liderler, stratejik iş birliği, enerji ve güvenlik konularında iş birliğini artırma kararlılıklarını vurguladı.
Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Pakistan İslam Cumhuriyeti Başbakanı Muhammed Şahbaz Şerif'in katılımıyla "Türkiye-Azerbaycan-Pakistan Üçlü Zirvesi" 28 Mayıs 2025 tarihinde Laçın'da gerçekleşti.
ÜÇ ÜLKE; ORTAK TARİH, KÜLTÜR VE DEĞERLERLE BİRBİRİNE BAĞLI
Gerçekleşen zirvede konuşan Aliyev, bugünkü zirvenin Azerbaycan'ın Bağımsızlık Günü'nde, Ermeni işgalinden kurtarılan Laçin'de yapıldığına ve bu durumun büyük bir sembolik anlamı olduğuna dikkat çekti. Bugünkü zirvenin ikinci kez yapıldığını kaydeden Aliyev, "İlk Azerbaycan-Türkiye-Pakistan Zirvesi geçen yıl temmuz ayında yapıldı. Bu geleneği sürdüreceğimizden eminim." ifadelerini kullandı.
"Ülkelerimiz ortak tarih, kültür ve değerlerle birbirine bağlıdır. Birbirimizin başarılarına sevindik ve zor zamanlarda birbirimizin yanında olduk." diyen Aliyev, bu üç ülkenin her zaman birbirinin egemenliğini, toprak bütünlüğünü ve adaletini savunduğunu kaydetti. 2020'de yaşanan 44 günlük Vatanseverlik Savaşı'nın ilk günlerinden itibaren Türkiye ve Pakistan'ın siyasi ve manevi desteği için teşekkür etti.
İŞ BİRLİĞİ ALANLARI ÇOK GENİŞ
Konuşmasında ülkelerin stratejik konumlarından ve dinamik ekonomik potansiyelinden yararlanarak karşılıklı geniş kapsamlı yararlar elde etme imkânı bulunduğunun altını çizden Aliyev, şu ifadeleri kullandı:
Ülkelerimiz arasındaki iş birliğinin, ortak proje ve programlar aracılığıyla, siyasi ve ekonomik alanlarda, enerjide, karşılıklı yatırımlarda, ulaştırmada, savunmada, tarımda, bilgi teknolojilerinde ve diğer alanlarda daha da hızla gelişeceğine inanıyoruz. Azerbaycan, Türkiye ekonomisine 20 milyar ABD dolarından fazla yatırım yaptı ve Pakistan ekonomisine ilk etapta 2 milyar ABD doları yatırım yapmaya hazır. Şu anda belirli yatırım projeleri üzerinde çalışmalar devam ediyor. Azerbaycan ve Türkiye arasındaki iş birliğinin bir sonucu olarak, sadece bölgemizin değil, aynı zamanda daha geniş coğrafyanın enerji haritası da değişti. Ülkelerimiz enerji güvenliğinde önemli bir rol oynadı ve bugün alternatif enerji üretimi ve ihracatı yönünde kapsamlı projeler başlatıldı. Ayrıca, Asya ve Avrupa'yı birbirine bağlayan Azerbaycan ve Türkiye üzerinden geçen ulaşım rotaları stratejik öneme sahiptir. Pakistan'ın multimodal kargo rotasıyla örneklenen bu girişime artan katılımının iş birliğimizi daha da artıracağından eminiz. Savunma iş birliği, ortaklığımızın ana yönlerinden biridir. Askeri-teknik alanda ortak askeri tatbikatlar ve projeler, silahlı kuvvetlerimizin yeteneklerini güçlendirmiştir. Askeri iş birliğimiz, daha geniş coğrafyada barışı ve istikrarı güçlendirmektedir. Dijital inovasyonlar, yapay zekâ, uzay teknolojileri gibi yeni iş birliği alanlarını da keşfetmeliyiz. Ortak kültürel etkinlikler, akademik işbirlikleri ve turizm ilişkilerinin yoğunlaştırılması halklarımız arasındaki bağları daha da güçlendirecektir.
ÜLKELER ARASINDAKİ DAYANIŞMA ULUSLARARASI PLATFORMLARDA DA SÜRÜYOR
Ülkeler arasındaki dayanışmanın uluslararası platformlarda ve örgütlerde arttığını belirten Aliyev; Birleşmiş Milletler (BM), İslam İşbirliği Teşkilatı, Ekonomik İşbirliği Örgütü, Asya'da Etkileşim ve Güven Oluşturma Önlemleri Konferansı (CICA) ve D-8 gibi uluslararası platformlarda kolektif çabaları güçlendirmeye kararlı olduklarını kaydetti. Konuşmasını "Değerli dostlar, 30 yıllık Ermeni işgalinden sonra yeniden canlanma süreci yaşayan Laçın'a bir kez daha hoş geldiniz. Azerbaycan-Türkiye dostluğunun ve kardeşliğinin sonsuza kadar süreceğinden eminim." ifadesiyle sonlandırdı.
"ORTAK İDEALLERİ PAYLAŞAN ÜÇ KARDEŞ ÜLKEYİZ"
İlki geçen yıl Astana'da düzenlenen Türkiye-Azerbaycan-Pakistan üçlü zirvesinin ikinci toplantısında bir arada olduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, samimi ev sahipliği için Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev'e teşekkür ederek, Azerbaycan'ın Müstakillik Günü'nü tebrik etti. Erdoğan, konuşmasında üç kareş ülke olduklarını vurgulayarak "Karşılıklı sevgi, saygı ve güvene dayanan, aynı medeniyet ikliminden beslenen, ortak idealleri paylaşan üç kardeş ülkeyiz. Yaklaşık 350 milyon nüfusa ve 1,5 trilyon dolar ekonomik büyüklüğe sahip ülkelerimizin aralarındaki bağı daha da güçlendiriyoruz." ifadelerini kullandı.
"ARTIK BÖLGENİN İSTİKRAR, REFAH VE KALKINMANIN ODAĞI HÂLİNE GELMESİNİ ARZU EDİYORUZ"
Birlikteliklerini, stratejik bir ortaklığa dönüştürme yönündeki her adımın arkasında olduklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bölgemizde yaşanan gelişmeler, ülkelerimiz arasındaki dayanışmanın ne denli önemli olduğunu her geçen gün ortaya koyuyor. 30 yıl işgal altında kalan Azerbaycan topraklarının özgürlüğüne kavuşmasıyla birlikte, artık bölgenin istikrar, refah ve kalkınmanın odağı hâline gelmesini arzu ediyoruz. Sabah açılışını yaptığımız Laçın Havalimanı'nın, bölgenin uzun yıllardan bu yana hasret kaldığı kalkınmaya ve dünyayla entegrasyonuna önemli katkısı olacağına inanıyorum."
"ORTAK HAREKET KABİLİYETİMİZİN GELİŞTİRİLMESİ BİR SEÇİM DEĞİL, ZARURET"
Türkiye, Azerbaycan ve Pakistan'ın, Avrasya'nın kesişim noktasında, son derece stratejik bir bölgede konumlandığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Coğrafyalarımızda ve ötesinde, güvenlik tehditlerinden ekonomik dar boğaza, enerji ve gıda krizlerine pek çok sınamayı aynı anda yaşıyoruz. Bu zorluklar karşısında dayanışma ve ortak hareket kabiliyetimizin geliştirilmesini bir seçim değil, zaruret olarak görüyoruz." ifadelerini kullandı.
3 ülke arasındaki iş birliğinin daha da ilerletilmesi için bugünkü zirvede önemli konularda fikir teatisinde bulunulduğunun altını çizen Erdoğan, belirlenen iş birliği alanlarında ilerleyen dönemde dışişleri bakanlarının gerekli çalışmaları yürüteceğini kaydetti. "Bilhassa ortak gündemimizi şekillendiren ticaret, yatırımlar, ulaştırma, enerji, savunma sanayi ve terörle mücadele gibi başlıklarda ülkelerimizin ortak vizyonunu yansıtan güçlü bir çerçeveyi hazırlayacaklar." şeklinde konuştu.
"KALKINMA YOLU, KUZEY-GÜNEY ULAŞTIRMA KORİDORU GİBİ PROJELERE BİRLİKTE KATKI SAĞLAYACAĞIZ"
Aynı zamanda Erdoğan; Türkiye, Azerbaycan ve Pakistan'ın katılımıyla düzenli üçlü zirveler ve bakanlar düzeyinde toplantılar tertip edileceğini ve bu yolla, yürütülecek iş birliklerinin kurumsallaştırılacağını aktardı. Bu kapsamda, savunma alanında iş birliğinin derinleştirileceğini, terörle mücadele ve sınır aşan tehditlere karşı ortak kararlılığın sürdürüleceğini bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Ticaretin kolaylaştırılması, yatırımların teşviki ve dijital dönüşüm alanlarında müşterek adımlar atmayı hedefleyeceğiz. İş birliğimizin son derece stratejik bir boyutunu teşkil eden ulaştırma konusunda; Kalkınma Yolu, Orta Koridor ve Kuzey-Güney Ulaştırma Koridoru gibi projelere birlikte katkı sağlayacağız. Kültür ve eğitim alanlarında bilhassa gençlerimiz ve akademisyenlerimizin karşılıklı etkileşimini artıracak projeler üzerinde çalışacağız. Enerji güvenliği, gıda arz güvenliği, yenilenebilir enerji alanlarındaki fırsatları birlikte değerlendireceğiz. İnşallah tüm bu alanlarda prestijli projeleri hayata geçirmek suretiyle, inşallah üçlü iş birliğimizi çok daha ileri noktalara taşıyacak, halklarımıza yeni eserler kazandıracağız."
Konuşmasının sonunda Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ve Azerbaycan halkına samimi misafirperverlikleri için teşekkürlerini iletti.
"KARABAĞ, KEŞMİR YA DA KKTC KONUSUNDA BİRBİRİMİZİN YANINDA YER ALARAK BU TARİHİ İLİŞKİYİ GÜÇLENDİRDİK"
Başbakan Şerif ise ülkesinin bağımsızlık günü vesilesiyle Aliyev'i ve tüm Azerbaycan halkını kurtuluşları için verdikleri mücadele dolayısıyla kutladı. Şerif, Aliyev ve Erdoğan ile yaptığı üçlü görüşmeye katılmaktan onur duyduğunu belirterek "Burada, bölgenin dingin güzelliği içinde Azerbaycan, Türkiye ve Pakistan bayraklarının dalgalanışını izlerken yüreğimiz büyük bir sevinç ve gururla doldu." diye konuştu.
Pakistan, Azerbaycan ve Türkiye'nin, yüzyıllar boyunca paylaşılan değerler ve karşılıklı destekle şekillenen derin tarihi, kültürel ve manevi bağlarla birbirine bağlı olduğunu söyleyen Şerif, "Sevgili kardeşlerim, son zamanlarda Karabağ, Keşmir ya da KKTC konusunda birbirimizin yanında yer alarak bu tarihi ilişkiyi daha da güçlendirdik. Gücümüz dayanışmamızda ve karşılıklı saygımızda yatmaktadır." değerlendirmesinde bulundu.
"BU ÜÇLÜ FORMAT HEPİMİZ İÇİN BÜYÜK ÖNEM VE ANLAM TAŞIYOR"
Türkiye ve Azerbaycan'ın sarsılmaz bir kaya gibi, ülkesinin yanında durduğunu ve böyle kardeş ülkelere sahip olduğu için şanslı olduğunu ifade eden Şerif, ilişkilerin sadece ülkeler arası değil, bölgenin ötesinde de barışa ve kalkınmaya katkı sağlayacağını kaydetti. Şerif, "Bu üçlü format hepimiz için büyük önem ve anlam taşıyor." diyerek formatın, uyum içerisinde ilerlemek için gerekli bir ortam sağladığına işaret etti.
Pakistan'da yaşanan son gelişmelere değinen Şerif, "Pakistan'a verdiğiniz destek için kalpten teşekkür etmek istiyorum. Bu çatışma çok ciddiydi. Bu, Hindistan’ın Pakistan’a karşı hiçbir mantıklı sebep olmaksızın gerçekleştirdiği bir saldırıydı." dedi. Şerif, çatışmalar sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kararlı duruşunun, Pakistan halkıyla dayanışmasının ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in bu süreçteki kararlı duruşunun Pakistan halkının kalbini kazandığını belirtti.
"DÜN DE BARIŞ İSTEDİK, BUGÜN DE BARIŞ İSTİYORUZ VE YARIN DA BARIŞ İSTEYECEĞİZ"
Her zaman, her iki ülke ve halklarına minnettar kalacaklarını belirten Şerif, şu ifadeleri kullandı:
"Biz bölgede barış istiyoruz. Dün de barış istedik, bugün de barış istiyoruz ve yarın da barış isteyeceğiz. Bu da acil dikkat ve dostane çözüm gerektiren meselelerin masada konuşulmasını gerektiriyor. Bunlardan biri, Birleşmiş Milletler ve Güvenlik Konseyi kararları doğrultusunda ve Keşmir halkının arzuları doğrultusunda Keşmir meselesidir."
Şerif, bir diğer meselenin de su olduğunu söyleyerek Hindistan'ın, Pakistan halkı için can damarı olarak tanımladığı İndus Suları Anlaşması'nı silah olarak kullanmaya çalıştığını kaydetti.
"Hindistan’ın Pakistan’a akan suyu kesmekle tehdit etmesi çok üzücü. Bu, mümkün değil, hiçbir zaman mümkün olmadı ve inşallah mümkün olmayacak. Biz, Hindistan’ın bunu asla yapmaması için gerekli önlemleri alıyoruz." ifadelerini kullanan Şerif, bir başka bir meselenin de terör olduğunun altını çizdi. Şerif, Hindistan terörle mücadele konusunda görüşmek isterse, Pakistan'ın buna hazır olduğuna dikkati çekti. Şerif, sözlerini "Yaşasın Pakistan-Türkiye-Azerbaycan kardeşliği ve dostluğu." şeklinde tamamladı.
Son Haberler