Türk donanması Preveze Deniz Zaferi'nin 486. yılında İstanbul Boğazı’ndan geçti
Türk donanması Preveze Deniz Zaferi'nin 486. yılında İstanbul Boğazı’ndan geçti
Preveze Deniz Zaferi'nin 486. yıl dönümü münasebetiyle Türk donanmasına ait gemiler İstanbul Boğazı'nda resmî geçit yaptı.
Haber Giriş Tarihi: 27.09.2024 11:34
Haber Güncellenme Tarihi: 27.09.2024 11:54
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
Barbaros Hayrettin Paşa komutasındaki Osmanlı donanmasının, Akdeniz’i bir Türk gölü haline getirdiği Preveze Deniz Zaferi'nin 486. yılı ve Deniz Kuvvetleri Günü münasebetiyle Türk donanmasına ait 16 gemi İstanbul Boğazı'nda resmi geçit yaptı.
Törende, Türk Deniz Kuvvetlerine ait savaş gemileri boğazdan geçiş yaptı. Kutlamalar çerçevesinde Karadeniz’den boğaza giriş yapan savaş gemilerine, Türkiye’nin ilk amfibi hücum gemisi TCG Anadolu da eşlik etti.
13 GEMİ LİMANLARI ZİYARET EDECEK
Preveze Deniz Zaferi ve Deniz Kuvvetleri Günü etkinlikleri çerçevesinde bugün Deniz Kuvvetleri’ne ait 13 gemi, Türkiye’nin çeşitli limanlarını ziyaret edecek. Etkinlik kapsamında gemiler bugün saat 16.00’ya kadar halka açık olacak.
PREVEZE DENİZ ZAFERİ’NİN 485. YIL DÖNÜMÜ KUTLU OLSUN
Milli Savunma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, "Denizler parlar, ufuklar aydınlanır. Türk’ün şanlı donanmasıyla tarih yazılır! 486 yıl önce Preveze’de kazanılan zafer ile gücünü tüm dünyaya gösteren Türk donanması, bugün de asil milletimizden aldığı güçle şanlı ecdadımızın mirasını geleceğe taşıyor. Her daim milletinin emrinde, görevinin başında olan Türk Deniz Kuvvetlerimizin Deniz Kuvvetleri Günü’nü kutluyor; Kaptanıderya Barbaros Hayrettin Paşa’yı, şanlı ecdadımızı, Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, tüm şehit ve gazilerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyoruz" ifadelerine yer verildi.
PREVEZE DENİZ ZAFERİ
Osmanlı donanması ile müttefik Haçlı donanması arasında 4 Cemâziyelevvel 945’te (28 Eylül 1538) meydana gelen Preveze Deniz Muharebesi, Akdeniz’de Osmanlı hâkimiyetini kesin olarak belirlemesi bakımından büyük öneme sahiptir. Kanûnî Sultan Süleyman’ın 944’te (1537) Pulya ve Korfu üzerine düzenlediği seferin sonuçsuz kalmasına rağmen Barbaros Hayreddin Paşa’nın dönüşte Kiklad adalarını ve Nakşa Dukalığı ile birlikte bazı Sporad adalarına ele geçirmesi Osmanlıların yeni hedefleri açısından belirleyici olmuştur. Osmanlıların Ege ve Adriyatik’teki Venedik adalarına ve topraklarına yönelik faaliyetleri karşısında Papa III. Paolo’nun öncülüğünde Şubat 1538’de hıristiyan devletleri arasında denizlerdeki hâkimiyet mücadelesini kazanmak ve Osmanlılar’ı Akdeniz’den uzaklaştırmak amacıyla bir ittifak yapıldı.
Preveze Deniz Muharebesi’nin kazanılmasında Barbaros’un taktiği yanında donanmadaki gemi cinslerinin de etkisi olmuştur. Müttefik donanmasındaki büyük kalyonlara karşılık Osmanlı donanmasında sadece kadırgaların bulunması ve savaşın kadırgaların zaferiyle sonuçlanması, Osmanlı donanmasında uzun süre kadırga türü gemilerin tercih edilmesine yol açacaktır. Akdeniz kıyılarının fizikî durumu ve iklimi kadırgalar lehine önemli bir avantaj sağlıyordu. Orta Akdeniz’de durgun havalar günlerce sürüyor ve yelkenli gemiler koylarda ve küçük limanlarda kullanışsız hâle geliyordu. Yelkenlilerin seri hareket edememesi ve manevra kabiliyetinin azlığına karşılık top menzili daha uzun olan kadırgalar süratle hareket edebiliyor, sığ yerlerde dolaşabiliyordu.
Hıristiyan dünyası Preveze Deniz Muharebesi’yle Akdeniz’deki hâkimiyetini kesin biçimde kaybetti (Braudel, II, 152, 176). Preveze hıristiyan devletleri için olduğu kadar Osmanlı Devleti denizciliği için de bir dönüm noktası oldu. O zamana kadar esas olarak bir kara devleti olan Osmanlılar tam anlamıyla deniz siyasetinin içine girdiler. Preveze’den sonra müttefik Avrupa devletleri bir daha ancak İnebahtı’da (1571) Osmanlı Devleti’ne karşı çıkabildi. Preveze’deki müttefik hıristiyan devletlerinin mağlûbiyetini sonuçları bakımından İnebahtı’daki Osmanlı mağlûbiyetiyle karşılaştırmak anlamsızdır. Preveze’nin sonuçları bir asrın üçte birini Osmanlılar lehine etkilediği halde İnebahtı’nın ertesi yılı Akdeniz’e açılan yeni Osmanlı donanması karşısına savaşacak bir donanma dahi çıkmamıştı.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Türk donanması Preveze Deniz Zaferi'nin 486. yılında İstanbul Boğazı’ndan geçti
Preveze Deniz Zaferi'nin 486. yıl dönümü münasebetiyle Türk donanmasına ait gemiler İstanbul Boğazı'nda resmî geçit yaptı.
Barbaros Hayrettin Paşa komutasındaki Osmanlı donanmasının, Akdeniz’i bir Türk gölü haline getirdiği Preveze Deniz Zaferi'nin 486. yılı ve Deniz Kuvvetleri Günü münasebetiyle Türk donanmasına ait 16 gemi İstanbul Boğazı'nda resmi geçit yaptı.
Törende, Türk Deniz Kuvvetlerine ait savaş gemileri boğazdan geçiş yaptı. Kutlamalar çerçevesinde Karadeniz’den boğaza giriş yapan savaş gemilerine, Türkiye’nin ilk amfibi hücum gemisi TCG Anadolu da eşlik etti.
13 GEMİ LİMANLARI ZİYARET EDECEK
Preveze Deniz Zaferi ve Deniz Kuvvetleri Günü etkinlikleri çerçevesinde bugün Deniz Kuvvetleri’ne ait 13 gemi, Türkiye’nin çeşitli limanlarını ziyaret edecek. Etkinlik kapsamında gemiler bugün saat 16.00’ya kadar halka açık olacak.
PREVEZE DENİZ ZAFERİ’NİN 485. YIL DÖNÜMÜ KUTLU OLSUN
Milli Savunma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, "Denizler parlar, ufuklar aydınlanır. Türk’ün şanlı donanmasıyla tarih yazılır! 486 yıl önce Preveze’de kazanılan zafer ile gücünü tüm dünyaya gösteren Türk donanması, bugün de asil milletimizden aldığı güçle şanlı ecdadımızın mirasını geleceğe taşıyor. Her daim milletinin emrinde, görevinin başında olan Türk Deniz Kuvvetlerimizin Deniz Kuvvetleri Günü’nü kutluyor; Kaptanıderya Barbaros Hayrettin Paşa’yı, şanlı ecdadımızı, Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, tüm şehit ve gazilerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyoruz" ifadelerine yer verildi.
PREVEZE DENİZ ZAFERİ
Osmanlı donanması ile müttefik Haçlı donanması arasında 4 Cemâziyelevvel 945’te (28 Eylül 1538) meydana gelen Preveze Deniz Muharebesi, Akdeniz’de Osmanlı hâkimiyetini kesin olarak belirlemesi bakımından büyük öneme sahiptir. Kanûnî Sultan Süleyman’ın 944’te (1537) Pulya ve Korfu üzerine düzenlediği seferin sonuçsuz kalmasına rağmen Barbaros Hayreddin Paşa’nın dönüşte Kiklad adalarını ve Nakşa Dukalığı ile birlikte bazı Sporad adalarına ele geçirmesi Osmanlıların yeni hedefleri açısından belirleyici olmuştur. Osmanlıların Ege ve Adriyatik’teki Venedik adalarına ve topraklarına yönelik faaliyetleri karşısında Papa III. Paolo’nun öncülüğünde Şubat 1538’de hıristiyan devletleri arasında denizlerdeki hâkimiyet mücadelesini kazanmak ve Osmanlılar’ı Akdeniz’den uzaklaştırmak amacıyla bir ittifak yapıldı.
Preveze Deniz Muharebesi’nin kazanılmasında Barbaros’un taktiği yanında donanmadaki gemi cinslerinin de etkisi olmuştur. Müttefik donanmasındaki büyük kalyonlara karşılık Osmanlı donanmasında sadece kadırgaların bulunması ve savaşın kadırgaların zaferiyle sonuçlanması, Osmanlı donanmasında uzun süre kadırga türü gemilerin tercih edilmesine yol açacaktır. Akdeniz kıyılarının fizikî durumu ve iklimi kadırgalar lehine önemli bir avantaj sağlıyordu. Orta Akdeniz’de durgun havalar günlerce sürüyor ve yelkenli gemiler koylarda ve küçük limanlarda kullanışsız hâle geliyordu. Yelkenlilerin seri hareket edememesi ve manevra kabiliyetinin azlığına karşılık top menzili daha uzun olan kadırgalar süratle hareket edebiliyor, sığ yerlerde dolaşabiliyordu.
Hıristiyan dünyası Preveze Deniz Muharebesi’yle Akdeniz’deki hâkimiyetini kesin biçimde kaybetti (Braudel, II, 152, 176). Preveze hıristiyan devletleri için olduğu kadar Osmanlı Devleti denizciliği için de bir dönüm noktası oldu. O zamana kadar esas olarak bir kara devleti olan Osmanlılar tam anlamıyla deniz siyasetinin içine girdiler. Preveze’den sonra müttefik Avrupa devletleri bir daha ancak İnebahtı’da (1571) Osmanlı Devleti’ne karşı çıkabildi. Preveze’deki müttefik hıristiyan devletlerinin mağlûbiyetini sonuçları bakımından İnebahtı’daki Osmanlı mağlûbiyetiyle karşılaştırmak anlamsızdır. Preveze’nin sonuçları bir asrın üçte birini Osmanlılar lehine etkilediği halde İnebahtı’nın ertesi yılı Akdeniz’e açılan yeni Osmanlı donanması karşısına savaşacak bir donanma dahi çıkmamıştı.
EN ÇOK OKUNANLAR