SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Diaspora

QHA - Kırım Haber Ajansı - Diaspora haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Diaspora haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

İsveç Türk Diaspora Atlası yayımlandı: 60 yıllık göç hafızası kayıt altında Haber

İsveç Türk Diaspora Atlası yayımlandı: 60 yıllık göç hafızası kayıt altında

1965’li yıllardan itibaren Türkiye’den İsveç’e uzanan göç süreci, ilk misafir işçilerin bireysel yolculuklarıyla başlamış, bu yolculukların sayısının artması ve devamlı olmasının nihayetinde zamanla kalıcı bir diasporanın inşa edilmesi mümkün olmuştu. Bugün dördüncü kuşağa ulaşan İsveç Türk diasporası hem ana vatanlarıyla gönül bağını sürdüren hem de İsveç toplumunun sosyal, kültürel ve ekonomik dokusuna güçlü katkılar sunan bir konuma geldi. Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığının (YTB) dikkat çeken yayın serilerinden diaspora atlasları dizisinin İsveç’e özel hacimli bir çalışması olarak hazırlanan İsveç Türk Diaspora Atlası da bu minvalde 60 yıllık göç hafızasını akademik bir derinlikle ve bütüncül bir bakışla toplumsal çeşitlilik temelinde ele alıyor. Atlas; ilk iş gücü göçlerinden bugüne uzanan süreçte İsveç Türk toplumunun misafir işçiden diasporaya evrilen dönüşümünü inceliyor ve bu dönüşümün sosyal, ekonomik, kültürel ve politik boyutlarını çok yönlü olarak analiz ediyor. Eserde; Türkiye ile İsveç ilişkilerinin 16. yüzyıldan bugüne uzanan tarihsel arka planı aktarılırken, özellikle 1967’de resmiyet kazanan iş gücü anlaşması sonrası iki ülke arasındaki ilişkilerin İsveç Türk diasporasının varlığıyla nasıl yeni bir nitelik kazandığı da irdeleniyor. Eser bu açıdan, bir zamanlar Stokholm’e gelen ilk işçilerin torunlarının bugün sanattan siyasete, akademiden girişimciliğe ve sivil topluma uzanan pek çok alanda ülkede etkili birer aktör hâline gelmesinin de izleğini takip edebilmemizi sağlıyor. İsveç Türk Diaspora Atlası, alanında uzman akademisyenler tarafından kaleme alınmış 10 makale, İsveç’te yaşayan vatandaşlarımızla yapılmış 33 söyleşi ve kapsamlı bir Türkiye-İsveç ilişkileri tarihçesi ile toplam 13 bölümden oluşuyor. “Misafir İşçilikten Diasporaya”, “Türkiye-İsveç İlişkilerinin Tarihi”, “İşçi Mescitlerinden Diaspora Camilerine”, “Örgütlenme ve Sivil Toplum”, “Diasporada Dayanışma”, “Eğitim, Ana Dil ve Çok Dillilik”, “Siyasal Katılım”, “İslam Düşmanlığı”, “Kültür, Sanat ve Spor”, “Medya, Girişimcilik ve Mutfak”, “Bakım Hizmetleri ve Sağlık”, “Defin” ve “Gelecek” bölümlerinden oluşan söz konusu çalışma ile İsveç Türk diasporasının serüveni 60. yılında kayıt altına alınıyor. Türk Diaspora Atlası'nın çevrim içi versiyonuna buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Kırım Derneğinin arşivini bir araya getiren Tuncer Kalkay kitabını ilk olarak QHA’ya anlattı Haber

Kırım Derneğinin arşivini bir araya getiren Tuncer Kalkay kitabını ilk olarak QHA’ya anlattı

Yağmur Filiz Kaşgarlı/QHA Ankara Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Vakfı Başkanı Tuncer Kalkay’ın, arşivini toplayarak Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneğinin 70. yılına özel olarak hazırladığı kitabın basımı 27 Ekim 2025 tarihinde tamamlandı. Kalkay, dün itibarıyla teslim alınan ve ilgilileri meraklandıran “Kırım Derneği 70. Yıl Dönümü” isimli kitap hakkında Kırım Haber Ajansına (QHA) bilgi verdi. Fotoğraf: Elif Başak Boyacı/QHA "BU KİTAP BİZİM GİBİ KIRIM'A GÖNÜL VERENLERİ ANLATIYOR" “Bu kitap bizi anlatıyor. Bizim gibi Kırım’a gönül verenleri anlatıyor. Bunların temelinde yer alan Kırım Derneğini anlatıyor.” diyerek sözlerine başlayan Kalkay, kitabın dört yıllık bir emeğin ürünü olduğunu söyledi. 400 sayfadan oluşan kitabın içinde bine yakın fotoğraf oluğunu sözlerine ekleyen Kalkay, kitabı teslim aldıktan sonra derin duygular yaşadığını ifade etti. Kitaptan bin 500 adet basıldığını kaydeden Kalkay, “Bu kitabı Kırım Vakfı adına bastık. Çünkü Kırım Vakfının temel önceliği Kırım Derneğinin kurumsal yapısını güçlendirmek, sürdürülebilirliğini kuvvetlendirmek.” açıklamasında bulundu. Fotoğraf: Elif Başak Boyacı/QHA QHA’nın “Sizi bu kitabı hazırlamaya iten şey neydi? Arşiv toplama süreci nasıl başladı?” sorusu üzerine 42 yıldır Kırım Derneğinde aktif olarak görev aldığını belirten Kalkay, bu görevi de kendine bir misyon olarak seçtiğini, kendisi için bunun bir yaşam biçimi olduğunu vurguladı. Kalkay, “Öğrencilik yıllarımdan bu yana vatana ve milletime hizmet için sürekli olarak aksiyon aldım.” dedi. Kalkay, COVID-19 salgınının cemiyet hayatına farklı yaklaşımlar getirdiğini, böylelikle yüz yüze toplantıların icra edilemediği için pandeminin kendisini yeni bir projeye ittiğini ifade etti. Ankara’daki Kırım Tatar köyü Ballıkpınar’da, köyün kültürel tarihini anlatan bir Kültür Evi/Müze inşa ettiklerini aktaran Kalkay, bu vesileyle 22 Eylül 2021 tarihi itibarıyla derneğin arşiv çalışmalarına başladığını belirtti. Fotoğraf, belge, resmî evrak ve anektot gibi muhtelif arşivleri bir araya getirerek kitabın yazım aşamasına geçtiğini kaydeden Kalkay, kitabın QHA'nın hazırlamış olduğu “70 Yaşında Bir Çınar: Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği” belgesel filmine kaynak olduğunu dile getirdi. Kırım Vakfı ile QHA ortaklığında ortaya çıkan yaklaşık bir saatlik belgeselin, kitabı taçlandırdığını söyledi. KIRIM VAKFINDAN KIRIM DERNEĞİNE 70. YIL ARMAĞANI Kalkay, “Bu kitabı Kırım Vakfı olarak Kırım Derneğine 70. yıl armağanı olarak takdim edeceğiz.” dedi. Öte yandan Kalkay, Kırım Derneğinin kurulduğu yıllarda çok daha önce göç eden diasporanın Kırım’a olan yakınlığının canlı kalmasının ve onlarla mülteci kamplarından Türkiye’ye gelen insanların cemiyet olarak toplanmasının son derece önemli olduğuna dikkat çekti. Fotoğraf: Elif Başak Boyacı/QHA Kalkay, fikrî altyapıya yönelik çalışmalara işaret ederek, Cafer Ortalan’ın Kırım dergisini çıkardığını aktardı. “Yönetim Kurulundan ayrılarak Ortalan’ın çıkardığı dergi hem Kırım’dan haberler veriyor hem de edebî ve sanat alanlarını okuyucuya taşıyor. Türkiye’deki ilk periyodik yayını çıkarmış oluyorlar.” cümlelerini sarf etti. Ayrıca Romanya’da çıkan Emel Kırım dergisinin de kurucu Başkanı Niyazi Kırımman, Mahmut Oktay ve Ahmet Karakaya’nın derginin Türkiye’de yayın hayatına devam etmesini sağladığını aktardı. Kalkay, “İşte biz de bu çalışmalarımızı bunları ortaya koymuş olduk.” dedi. Kırım Vakfı Başkanı, arşiv çalışmalarına başladığında ilgisini çeken unsurlardan birinin de aile ilişkileri olduğunun altını çizdi. Kalkay, “Kırım Derneğinin ilk halk oyunlarını çalıştıran kişi Nuriye Karakaya, Kırım Derneğinin kurucusu Server Trupçu’nun kardeşi. Trupçu’nun bir diğer kız kardeşi de Kırım dergisini çıkaran Cafer Ortalan’ın eşi.” diyerek Kırım’a gönül verenlerin birbirinden ayrı olmadığına, gelenek ve göreneklerine sıkı sıkıya bağlı kaldıklarına dikkat çekti. Kalkay, bu ilişkilerin arşiv toplama aşamasında en çok ilgisini uyandıran meselelerden biri olduğunun altını çizdi. Fotoğraf: Elif Başak Boyacı/QHA Kırım Tatarlarının Moskova’daki büyük gösterisi, SSCB’nin dağılmasıyla Kırım’a başlayan dönüşler ve Türkiye’deki Kırım Tatar diasporasının Kırım’a ziyareti, derneğin Genel Merkez olmasıyla birlikte büyük gelişmeler yaşandığını söyleyen Kalkay, “Dernek 1990-1991 yılı itibarıyla yapısal bir dönüşüme girdi. Maddi ve manevi olarak Kırım’a yönelik çok büyük hizmetler verdi. Bu süreç 2014 yılındaki işgale kadar devam etti. Kırım Derneği Kırım’a yönelik çalışmalarını Kırım Tatar Millî Meclisi ile koordineli bir şekilde yürüttü.” bilgisini verdi. "HER BİR DİASPORA KIRIM OLDU" Ayrıca Kalkay, dernegin işgal nedeniyle Kırım Tatar diasporasına destek vermek amacıyla Dünya Kırım Tatar Kongresi'ne de ev sahipliği yaptığını bildirdi. Kalkay sözlerini şu şekilde sürdürdü: Dolayısıyla Kırım Derneği çalışmalarını bugüne kadar vatan merkezli olarak sürdürdü. Ama artık diaspora genişledi ve her bir diaspora Kırım oldu. Böylelikle dernek çok değerli çalışmalar yürüttü. Fotoğraf: Elif Başak Boyacı/QHA TUNCER KALKAY, 70. YILINDA KIRIM DERNEĞİ KİTABINI TANITACAK Kalkay sözlerine Kırım Vakfının her ay düzenli olarak tertip ettiği Tarih ve Kültür Konferansları'nın bir sonraki programının bu kitap üzerine olacağını aktararak son verdi. Kalkay, kitabın tanıtımını 1 Kasım 2025 tarihinde Dr. Ahmed İhsan Kırımlı Sosyal Tesisi'ndeki Bekir Sıtkı Çobanzade Kütüphanesi’nde yapacağını duyurdu. Fotoğraf: Elif Başak Boyacı/QHA

Litvanya’dan Kırım’a uzanan kültürel köprü: Efsane Topluluğu Haber

Litvanya’dan Kırım’a uzanan kültürel köprü: Efsane Topluluğu

Litvanya Tatarları ve Kırım Tatarlarından oluşan Efsane Topluluğu, geleneksel müzik ve dans gösterileriyle Litvanya Tatarları ve Kırım Tatar kültürünü yaşatıyor. Topluluğun sanat yönetmeni ve Trakai Tatarları Derneği Başkanı Elnara Çurlu, genç nesillere kültürel mirası aktarma çalışmalarına öncülük ediyor. Litvanya’daki Kırım Tatar diasporasının aktif isimlerinden Elnara Çurlu, uzun yıllardır Kırım Tatar kültürünün tanıtılması ve korunması yönünde çalışmalar yürütüyor. Çurlu, bu çabalarıyla 2024 yılında Litvanya Ulusal Azınlık İşleri Dairesi tarafından Üçüncü Derece Liyakat Gümüş Onur Madalyası ile ödüllendirildi. Elnara Çurlu, ödül töreninde yaptığı açıklamada, “Kültürümüzü yaşatmak ve gençlerimize aktarmak için çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı. EFSANE TOPLULUĞU: GELENEKTEN GELECEĞE Efsane Topluluğu, Kırım Tatar halk danslarını, geleneksel kıyafetleri ve türküleri sahneye taşıyor. Seyit Yahya Kazakov’un öncülüğünde hazırlanan koreografiler, Litvanya genelinde ve yurt dışında düzenlenen birçok folklor etkinliğinde büyük ilgi görüyor. Topluluğun repertuarında “Haytarma”, “Horan” gibi klasik Kırım Tatar halk oyunları yer alıyor. Geçen sene topluluk, Litvanya’daki ulusal azınlıklar festivalinde “Geleneklerin Mirasçıları” yarışmasında ödül kazandı. “KÜLTÜREL KİMLİĞİMİZİ KORUMA MİSYONU TAŞIYORUZ” Efsane Topluluğu, hem Kırım Tatarlarının hem de Litvanya Tatarlarının kültürel kimliğini yaşatmak için yıllardır önemli bir misyon üstleniyor. Topluluğun kurucusu ve sanat yönetmeni Elnara Çurlu, diaspora hayatının zorluklarını, genç kuşakların kültürel kimlikle bağını ve topluluğun gelecek planlarını Kırım Haber Ajansına (QHA) anlattı. Amaçları hakkında Elnara Çurlu şu açıklamada bulundu: Efsane Topluluğu, faaliyetleriyle hem Kırım hem Litvanya Tatarlarının kültürel kimliğini koruma misyonu taşıyor. Biz köklerimizle bağımızı sürdürmeye, onları unutmamaya ve bu kültürün ne kadar özgün ve kendine has olduğunu göstermeye çalışıyoruz. “DİL KAYBI, DİASPORANIN EN BÜYÜK SINAVI” Diasporanın önündeki en büyük zorluğun ana dilinin korunması olduğunu belirten Çurlu, “Ne yazık ki Litvanya Tatarları dillerini koruyamadılar. Bu süreç 400 yıl önce başladı. Biz de kültür aracılığıyla dili yeniden canlandırmaya çalışıyoruz. Özellikle şarkılar üzerinden. Çocuklarla yeni bir parça üzerinde çalışırken her zaman çevirisini yapıyoruz. Böylece yeni kelimeler, imgeler öğreniyorlar.” dedi. Topluluk ayrıca geleneksel yemek atölyeleri düzenliyor. Bu etkinliklerde çocuklar, yemek adlarını, sofra kültürünü ve günlük ifadeleri öğreniyor. Çurlu, “Bu tür buluşmalar, kültürümüzle olan bağımızı hissetmemize ve dilin hafızamızın yaşayan bir parçası olduğunu anlamamıza yardım ediyor.” ifadelerini kaydetti. “KIRIM’A GİTMEK EN BÜYÜK HAYALİMİZ” “Elbette, kültür ve dille bağı güçlendirmenin en iyi yolu ortama dalmaktır.” diyen Çurlu, Efsane Topluluğu'nun en büyük dileğinin, bir gün yeniden Kırım’da sahne almak olduğunu belirtti. Çurlu, Kırım işgal edilmeden önce çocuklarla birlikte yarımadaya düzenledikleri geziyi unutamadığını belirterek şu ifadeleri kullandı: O zaman çocuklarımız gerçek bir Kırım Tatar düğününe katılmış, yerel etkinliklerde sahne almıştı. Bu, onlar için büyük bir ilham kaynağı oldu, dili öğrenme isteği uyandı, topluluğun ve çalışmalarımızın önemini daha iyi anladılar. Kırım’a gitmek, kültürle birebir temas kurmak, en güçlü bağ kurma yoludur. Efsane Topluluğu 2019’da Kıyiv’de Kırım Tatar televizyon kanalı ATR tarafından düzenlenen Tatlı Ses çocuk yarışmasına katıldı. Bu etkinlik de çocuklar üzerinde büyük etki bıraktı. Bugün savaş nedeniyle Kırım veya Ukrayna’ya gitme imkanın olmadığını ama benzer bir ortamı Litvanya’da yaratmak için çalıştıklarını belirten Çurlu, 2021’den bu yana Uluslararası Tatar Kültür Festivali’ni düzenlediklerini aktararak, “Bu yıl beşinci kez gerçekleştirilen festival çok büyük çaplı olmamasına rağmen, imkânlar dâhilinde Kırım Tatar sanatçıları ve toplulukları her zaman davet etmeye çalışıyoruz. Bu etkileşim gençlerde büyük bir farkındalık yaratıyor.” dedi. 2021 yılında Anife Kurtseitova liderliğindeki Kırım Ailesi Topluluğunun da düzenledikleri festivale katıldığını anlatan Çurlu, “Bu ziyaret gerçek bir dönüm noktası oldu: Dört gün boyunca çocuklar bir araya geldi, birlikte sahne aldı, gezilere katıldı ve Litvanya’daki camileri ziyaret etti. Çocukların kendi aralarında Kırım Tatarca konuşmaya çabalaması bizi çok mutlu etti. Bu ziyaretten sonra, çoğunun dili öğrenme konusunda daha da istekli olduğunu fark ettim. Bu etkinlikler, genç nesillerin kültürel bağlarını ve ana dillerine olan ilgiyi güçlendirmede büyük rol oynuyor.” şeklinde konuştu. “EFSANE, LİTVANYA SAHNELERİNDE KİMLİĞİMİZİ TEMSİL EDİYOR” Topluluk, yalnızca kendi etkinlikleriyle değil, aynı zamanda Litvanya’nın farklı kültürel platformlarında da yer alarak hem Kırım Tatarlarının hem de Litvanya Tatarlarını temsil ediyor. “Geçtiğimiz yıl Litvanya’nın en prestijli halk festivali olan Şarkı Festivali (Dainų Šventė) yüzüncü yılına katıldık. Orada millî azınlıkları temsil etmek bizim için çok büyük bir onurdu.” diyen Elnara Çurlu, 2024 yılının Efsane Topluluğu için yoğun geçtiğini; Uluslararası Tatar Kültür Festivali yanı sıra topluluğun Kaunas ve Vilnius’ta MAKAM projesi kapsamında Litvanya Tatarları, Kırım Tatarları ve Ukrayna sanatçılarla ortak konserler verdiğini, ayrıca eylül ayında Romanya’daki uluslararası festivale katıldığını belirtti. Romanya’daki festival hakkında Çurlu, “İlk kez Romanya’da düzenlenen festivale katılmış olduk. Romanya, en büyük Kırım Tatar diasporalarından birine ev sahipliği yapıyor; onlarla tanışmak büyük bir keyifti. Ancak en unutulmaz an, festivalin Köstence’de, Karadeniz kıyısında gerçekleşmesiydi; çocuklar denize girdiklerinde ‘Kırım’ı hatırladık’ dediler. Bu söz her şeyi anlatıyor.” dedi. “KOSTÜMLERİMİZ, KÜLTÜREL MİRASIN YENİDEN DOĞUŞU” Ukrayna'nın Onursal Sanatçısı ve Kırım Tatar dekoratif el sanatları ustası Mamut Çurlu ile birlikte tasarlanan topluluğun sahne kostümleri de kültürel hafızanın bir parçası. Elnara Çurlu, “Mamut Çurlu, hem eşimin babası hem de bizim büyük rehberimizdi. Sık sık Litvanya’yı ziyaret eder tavsiyeleriyle yardımcı olurdu ve kostümlerin özgünlüğünü nasıl koruyacağımız konusunda yol gösterirdi. Tüm süslemeleri kendisi tasarlıyordu, işlemeleri Kırım'da yapıyorduk. Kuşakları da eski örneklere göre Refat Kurtveliyev adlı usta tarafından hazırlanıyordu. Ne yazık ki bu yıl Mamut Çurlu’yu kaybettik. Gelecek yılı onun hatırasına adamak istiyoruz. Bu kültürümüzde ve her birimizin hayatında büyük izler bırakmış bir insanı bir kez daha hatırlama fırsatı olacaktır." şeklinde konuştu. “KÜLTÜRÜ YAŞATMA GÖNÜLLÜLÜKLE SÜRÜYOR” Elnara Çurlu, Efsane’nin çalışmalarının büyük kısmının gönüllülük esasına dayandığını belirterek, “Tüm finansmanı kendi imkânlarımızla sağlıyoruz. Eşim, çocuklarım, topluluk üyeleri; herkes katkı sunuyor. 2016’dan bu yana bize en büyük desteği veren kişi, Kırım Tatar Kültürel Miras Vakfı Başkanı Seyit Yahya Kazakov’dur. Her yıl gelir, dans ve müzik çalışmalarımızı yönlendirir.” dedi. Litvanya devleti, belirli projeler kapsamında destek sunsa da, bu desteğin yetersiz olduğunu kaydeden Çurlu, “Kültür üretimi kaynak ister. Biz yine de elimizden geleni yapıyoruz çünkü ana hedefimiz, Litvanya Tatarlarının ve Kırım Tatar mirasını korumak ve geliştirmektir. Tarihimizi, kökenlerimizi anlatıyor ve günümüzün hızla değişen toplumunda bunu sürdürmeye çalışıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Yalova’da Kırım Tatar gençliği sıfırdan teşkilâtlanıyor Haber

Yalova’da Kırım Tatar gençliği sıfırdan teşkilâtlanıyor

Mustafa KOÇYEGİT QHA Ankara Yalova Kırım Derneği Gençlik Kolları Başkanlığına seçilen Adil Gökşin, Kırım Haber Ajansına (QHA) verdiği röportajda hem kişisel hikâyesini hem de yeni dönemdeki hedeflerini anlattı. Gökşin, Kırım Tatar kimliğine olan ilgisinin aile köklerini araştırmakla başladığını, Yalova’da katıldığı etkinliklerle bu ilginin bir davaya dönüştüğünü ifade etti. "BENİM BÜTÜN AİLEM YİTİK TOPRAKLARDAN GELİYOR" Ailesi Kırım Tatar kökenli olan Gökşin, Kırım ilgisinin lise yıllarında başladığını ifade ederek şöyle konuştu: 2016-2018 yılları arasında Yalova’da eğitim gördüm. Bu süreçte ilimizde düzenlenen Kırım etkinliklerine katıldım. İçimdeki Kırım ateşini ilk harlayan yer Yalova oldu diyebilirim. O dönem benim için daha çok öğrenme ve araştırma yıllarıydı. Kırım’a ilgi duymamın en büyük sebebi ise; Benim bütün ailem yitik topraklardan geliyor, her biri birçok acı yaşayarak Anadolu’yu yurt edindi. Günümüzde çoğunda öyle ya da böyle oturmuş bir yapı var fakat aradan geçen onca zamana rağmen vatan Kırım’da Kırım Tatarlarının yaşadığı acıların hâlâ devam ediyor olması bir şeyler yapmam gerektirdiğini hissettirdi, bu da beni Kırım Tatar Millî Hareketi'ne daha çok bağlanmaya itti. "YALOVA’DA YAPILACAK ÇOK İŞİMİZ VAR" Yayımlanmış 3 şiir kitabı bulunan Adil Gökşin, "Pandemiden sonra birçok dernek gibi bizim derneğimiz de aktifliğini kaybetmişti, bu durum beni üzüyordu. Kırım camiasında tanıdığım ilk kişilerden biri olan, bana tanıştığımızdan beri destek veren Nail Aytar Başkanımız ve yeni yönetim seçildikten sonra iletişim kurduk ve dernek binamızda tadilata başladık. Bu süreç devam ederken 10. Kırım Tatar Gençlik Kurultayı’nda Türkiye delegesi olarak yer aldım; hem Emel’i hem de Yalova’yı temsil ettim kurultayda. Sonrasında derneğimizin yeni yönetimi beni Gençlik Kolları Başkanı olarak görevlendirme kararı aldı. Yalova’da yapılacak çok işimiz var ama zamanla toparlanacağımıza inanıyorum. Şu an hem gençlik kollarını hem de derneğimizin yapısını adım adım sıfırdan yeniliyoruz." dedi. "ÇOK BÜYÜK BİR POTANSİYELE SAHİBİZ" Görevi üstlenme kararında kendisini en motive eden şeyin şehirdeki gençler arasında Kırım'a duyulan ilginin az olması olduğunu kaydeden Gökşin, "Beni en çok motive eden etken, aynı zamanda bir ihtiyaç olarak gördüğüm durum ilimizde gençler arasında Kırım’a ilgi duyanların çok az olmasıydı. 2022’den bu yana geçen üç yılda, etkinliklerde çoğunlukla yalnızdım. Kırım Tatar gençlerden ziyade Kazak, Kırgız, Kazan Tatar, Ahıskalı, Azerbaycanlı gibi Türk dünyasının çeşitli bölgelerinden arkadaşlarımla hareket ediyordum. Bu da bana sık sık 'Neden ilimizde diğer gençlerimizi bu davanın içine daha çok çekemiyoruz?' sorusunu düşündürdü. Aslında çok büyük bir potansiyele sahibiz, teşkilatlanmamız gerekiyor yalnızca.Allah’ın izniyle, şimdi sıfırdan güçlü bir başlangıç yapacağımıza inanıyorum." ifadelerini kullandı. "KIRIM TATAR MİLLÎ HAREKETİ’NİN RUHUNU YALOVALI KIRIM TATAR GENÇLERE AŞILAMAK ÖNCELİĞİMİZ OLACAK" Yeni dönemde teşkilat yapılarını sıfırdan kuracaklarını belirten Başkan şöyle devam etti: İlk hedefimiz, derneğimizi Yalova’da yeniden hatırlatmak ve Kırım Tatar gençlerini aramıza davet etmek. Çünkü bilinçli bir gençlik olmadan davamızın gelecek nesillere aktarılması mümkün değil. Gençlik kolları olarak hedefimiz, Kırım Tatar tarihini ve kültürünü hem yeni katılan arkadaşlarımıza hem de Yalova’daki komşularımıza anlatmak. Özellikle Kırım Tatar Millî Hareketi’nin ruhunu Yalovalı Kırım Tatar gençlere aşılamak önceliğimiz olacak. Kırım’ın dününü, bugününü ve yarınını ilimizde yaşayan ve Kırım’ı hiç bilmeyen bir kişiye bile olsa duyurabilirsek, bunun büyük bir kazanım olacağına inanıyorum. "Gerekirse kapı kapı dolaşıp gençlerimizi derneğimize davet edeceğim." diyen Gökşin, dernek üyelerinin çocukları ve torunlarının da aktif şekilde katılmasını arzu ettiğini vurguladı. Yalova’daki diğer gençlik örgütleri veya sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliğine açık olduklarını kaydeden Başkan, "Ben Yalova Türk Ocakları üyesiyim, ayrıca hem Yalova’da hem de Türkiye genelinde Kırım ve Türk dünyası ile ilgili birçok dernekle iletişim halindeyim. Yalova’da yaşayan Türk dünyasından pek çok arkadaşım var ve çok güzel etkinlikler yapıyorlar. Biz, 10. Kırım Tatar Gençlik Kurultayı'nda 9 Aralık’ı “Millî Kurultay Bayramı” olarak ilan etmiştik. Allah nasip ederse, önümüzdeki dönemde diğer gençlik örgütleri ve sivil toplum kuruluşlarıyla iletişime geçerek Yalova’da güzel bir program düzenlemeyi planlıyoruz." diye konuştu. "KÜÇÜK BİR ŞEHİRDE BÜYÜK İŞLER YAPABİLECEĞİMİZİ GÖSTERMEK İSTİYORUZ" Gökşin, QHA'nın "Dil, kültür ve tarih aktarımı konusunda gençlere yönelik özel çalışmalar olacak mı? Kırım Tatar kimliğinin gençler arasında yaşatılması konusunda Gençlik Kollarının nasıl bir rol üstlenmesini planlıyorsunuz?" sorusu ise şu şekilde yanıtladı: Gençlik yapılanmamız oturduktan sonra, her hafta derneğimizde belirli bir konu üzerinde gençlerle sohbetler gerçekleştirmeyi ve zaman zaman alanında uzman kişileri davet etmeyi düşünüyoruz. Bu sayede Kırım Tatar kimliğinin güçlenmesini ve gençlerimiz arasında yaşatılmasını sağlayacağız. Geçtiğimiz ay Ankara ve Eskişehir’deki Kırım derneklerini ziyaretim esnasında, gençlik yapılanmalarının nasıl işlediğini gözlemleme fırsatım oldu ve çok değerli fikirler edindim. Ancak şu anda önceliğimiz, dediğim gibi gençlerimizi derneğimize çekmek ve onları bu sürecin içine aktif olarak katmak olacak. Çiçeği burnunda başkan son olarak, "Gençlik yapılanmamız, en önemlisi Yalova Kırım Derneğinin görünürlüğünü artıracak ve tanınmasına ciddi bir katkı sağlayacak. Yalova gibi ülkemizin en küçük ilinde yaşıyor olmamız, aslında büyük bir avantaj bence. Küçük bir şehirde büyük işler yapabileceğimizi göstermek istiyoruz. Bu yapılanma sayesinde gençlerimiz daha aktif rol alacak, derneğimizdeki etkinlikler çeşitlenecek ve gerek komşularımızla gerekse Kırım Tatar halkıyla daha güçlü bağlar kurabileceğiz. Gençlerin enerjisi ve fikirleri, derneğe güçlü bir dinamizm katacak; hem Kırım Tatar kültürünü yaşatmamıza hem de Yalova’daki farkındalığı artırmamıza olanak sağlayacak." şeklinde konuştu.

YTB Başkanı Turus, Eskişehir'de Kırım Tatarlarıyla bir araya geldi Haber

YTB Başkanı Turus, Eskişehir'de Kırım Tatarlarıyla bir araya geldi

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) Başkanı Abdulhadi Turus, 23 Eylül 2025 tarihinde Eskişehir'de temaslarda bulundu. Ziyaret kapsamında beraberindekilerle birlikte Eskişehir Kırım Derneğini ziyaret eden YTB Başkanı Abdulhadi Turus, Eskişehir Kırım Derneği Başkanı Recep Şen, Kırım Gelişim Vakfı Başkanı Ümit Şilit, Romanya Dobruca Kırım Göçmenleri Derneği Başkanı Metin Gündoğdu tarafından karşılandı. Ziyarette YTB'nin faaliyetleri ve YTB'nin sivil toplum örgütleri ile ilişkileri ele alındı. Eskişehir Kırım Teşkilatları Başkanları ise derneklerin faaliyetleri ve sonraki dönem etkinlikleri hakkında Turus'a bilgi verdi. Turus ziyaretle ilgili yaptığı açıklamada, "Eskişehir’de yaşayan Kırım Tatarı kardeşlerimiz için kültürel mirasın yaşatılması, geleneklerin yeni nesillere aktarılması ve toplumsal dayanışmanın güçlendirilmesi amacıyla faaliyetler gerçekleştiren derneklerle bir araya geldik. Ortak çalışmalarımızı değerlendirdik ve gelecek dönemde hayata geçirilebilecek projeler hakkında görüş alışverişinde bulunduk. Kırım Tatarlarının kimliğini, kültürünü ve değerlerini yaşatmaya yönelik atılan her adımı destekliyoruz." dedi. KIRIM AİLESİNİ ZİYARET ETTİ YTB Başkanı Turus ayrıca Kırım Ailesini de ziyaret etti. Kırım Ailesi kurucusu Kurtseitova ziyarete ilişkin olarak, "Dün YTB Başkanı Abdulhadi Turus Kırım Ailesini ziyaret etti. Senelerce yanımızda olan YTB ile birlikte nice güzel, kıymetli projelerimizi gerçekleştirdik. Nazik ziyaretleriyle bizleri onurlandıran Sayın Abdulhadi Turus'a gönülden teşekkür ediyor; kendilerine sağlık, mutluluk ve başarı dolu bir yaşam diliyoruz." ifadelerini kullandı.

Diaspora kimliğine kavuşan Kırım Tatarları QHA’ya konuştu Haber

Diaspora kimliğine kavuşan Kırım Tatarları QHA’ya konuştu

Ukrayna'nın Ankara Büyükelçiliği 8 Ağustos 2025 tarihinde Türkiye yaşayan Kırım Tatarları için Kırım Tatarlarına Yurt Dışı Ukraynalı Kimliği takdim töreni gerçekleştirdi. Törende 60 Kırım Tatarına, Yurt Dışı Ukraynalı Kimliği verildi. Kırım Derneği Yönetim Kurulu Üyesi ve İş İnsanı Cem Arslan, tören sonrası duygu ve düşüncelerini Kırım Haber Ajansına (QHA) anlattı. Arslan, diaspora kimliğini Ukrayna’nın Ankara Büyükelçisi Nariman Celâl’in elinden almış olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade etti. Arslan ayrıca, Kırım Tatar halkı olarak yaşadıkları zorlukları belirtti ve “Biz Kırım Tatar halkı olarak çok zorluklar yaşadık. Sürgün edildik ve neticede Türkiye'de yaşamaya başladık." diye konuştu. "KİMLİK MİLLÎ BAĞLARI PEKİŞTİRECEK" Öte yandan Kırım ile bağlarının çok güçlü olduğunu vurgulayan Arslan “Burada da çok değerli dostlarımız var. Birlikte çalışmalar yürütüyoruz. 2014’ten sonra birçok insanımız Ukrayna’ya gitti, bugün Kıyiv ve Lviv gibi şehirlerde yaşıyorlar. Biz onlarla birlikte kurban kesiyor, iftar sofraları açıyor, kışın da sadaka dağıtıyoruz. Tüm bu bağların devamı ve millî birlikteliğimizin pekişmesi için verilen bu belge bizi çok mutlu etti.” ifadelerini kullandı. “BUGÜNLERİ KIRIM’DA KUTLAYACAĞIZ” Avukat Eren Kotil ise, annesinin Kırım Tatarı olduğunu belirtti ve “Oraya hiç ayak basmamış olsam da ve çocukluğumdan beri Kırım Tatar kültürüyle, değerleriyle yetiştim. Bugün bu manevi değerlerin ve soyut kavramların bir resmiyete dönüşmesi beni ziyadesiyle mutlu etti. Dileğim odur ki, en kısa zamanda en güzel günlerde Kırım'da bugünleri kutlayacağız.” şeklinde konuştu.

Bu sene kurbanlarınızı Kırım'da kesmek ister misiniz? Haber

Bu sene kurbanlarınızı Kırım'da kesmek ister misiniz?

İslam aleminin ibadetini yerine getirmek üzere her sene kestiği kurban, Türk coğrafyalarındaki ihtiyaç sahiplerine gönderiliyor. Bu bağlamda Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Genel Merkezi, kesilen kurbanları Rus işgali altındaki Kırım'da millî hareket emektarlarına, babaları cezaevinde olan ailelere, hastalara, yaşlılara ve ihtiyaç sahibi ailelere ulaştıracağını duyurdu. Kırım Derneği tarafından yapılan duyuruda, Kırım'da kesilen kurbanların ihtiyaç sahiplerine dağıtılacağı ifade edildi. Duyuruda, "Kurbanlarınız İslamî usullere göre Kırım'da kesildikten sonra ihtiyaç sahiplerine dağıtılacaktır" ifadesi yer aldı. Kurbanların bedeli ise 250 ABD doları olarak duyuruldu. Dernek, Kurban hayırlarının bir bölümünün hem Kırım'daki işgal hem de Ukrayna genelindeki savaş sebebiyle Türkiye'ye gelmiş olan, çoğunluğu kadın, çocuk ve yaşlılardan oluşan kişiler için Türkiye’de kesileceğini vurguladı. Türkiye için belirlenen kurban bedeli ise 20 bin Türk lirası olarak belirlendi. Kırım Derneği, kurbanların Kırım Tatarlarının birliğine ve Kırım'da berekete vesile olması dileğiyle bağışları bekliyor! İletişim: 0 533 472 5020 Banka Hesap Numaraları: TC Ziraat Bankası Ankara/Yenişehir Şubesi Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği Türk Lirası (TL) Hesabı Hesap No: 471-39775088-5002 IBAN: TR020001000471397750885002 ABD Dolar (USD$) Hesabı Hesap No: 471-39775088-5004 IBAN: TR450001000471397750885004 SWIFT kodu (BIC): TCZBTR2A Avro (EUR) Hesabı Hesap No: 471-39775088-5006 IBAN: TR880001000471397750885006 SWIFT kodu (BIC): TCZBTR2A Bağış yapılırken kurbanın kimin adına ve nerede kesilmesini istendiğini “Türkiye’de” ya da “Kırım’da” şeklinde belirterek havale/eft yapması gerekiyor. Bağışlarının Kırım’da kesilmesini arzu eden ancak bağışlarını TL hesabına yatırmak isteyenler, yatırdıkları gündeki Ziraat Bankası satış kuru üzerinden hesaplanan 250 ABD Dolarına tekabül eden miktarı ilân edilen banka hesap numaralarına gönderebilirler.

Türk'ün makus talihinin değiştiği topraklarda Tepreş Şenliği yapıldı Haber

Türk'ün makus talihinin değiştiği topraklarda Tepreş Şenliği yapıldı

Kırım Tatarlarının her sene baharı karşılamak için haziran ayının ikinci pazarında kutladığı Tepreş Şenliği, 25 Mayıs 2025 tarihinde Ankara’nın Polatlı ilçesine bağlı Sakarya (Tırnaksız) Köyü'nde kutlandı. Köyde yaşayan Kırım Tatarları tarafından organize edilen şenlik, köy halkını bir araya getirmeye ve kültürel değerleri yaşatmaya vesile oldu. Etkinliğe, Kırım Derneği Genel Merkezi adına Genel Başkan Vekili Av. Namık Kemal Bayar katılım gösterdi. KALAKAY TIGIRTMASI TÖRENİ YAPILDI Sakarya Köyü Geliştirme Grubu tarafından düzenlenen Tepreş Şenliği; saygı duruşu, İstiklal Marşı ve Kırım Tatar millî marşı Ant Etkenmen'in okunmasıyla başladı. Program kapsamında Kur'an-ı Kerim tilaveti yapıldı ve Kırım Tatarca Tepreş duası okundu. Ardından Kırım Tatarlarının geleneksel “Kalakay Tıgırtması” (kalakay yuvarlama) töreni gerçekleştirildi. Sakarya Köyü Geliştirme Grubu'ndan Ömer Özcan'ın köyle ilgili proje ve fikirleri anlattığı konuşmasının ardından şenlik kapsamında; Kırım Derneği Genel Merkezine bağlı Cıyın Ansambli Dans ve Müzik Topluluğu tarafından Ağır Ava ve Kaytarma, Tım Tım, Göğercin, Çibörek dansı ve Bahçesaray Kaytarması halk oyunları icra edildi. Aynı zamanda, 250'den fazla kişinin katıldığı Tepreş'te, Kırım Tatar yayı ile ok atma ve geleneksel aşık oyunu gibi etkinlikler gerçekleştirildi.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.