SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

#Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti

QHA - Kırım Haber Ajansı - Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

Türk Devletleri Tanıtım Günleri'nde Kırım damgası Haber

Türk Devletleri Tanıtım Günleri'nde Kırım damgası

Türk Devletleri Teşkilatı (TDT) ve Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Konya Türk Devletleri İle İlişkiler Başkanlığı iş birliğiyle tertip edilen Türk Devletleri Tanıtım Günleri'nın açılış programı 20 Aralık 2025 tarihinde Konya'da gerçekleşti. Ecdat Parkı'nda düzenlenen ve iki boyunca sürecek olan etkinlikte Türk dünyasının ortak kültürü tanıtıldı. Halk oyunları gösterileri, yazma eserin tanıtımı ve yöresel ikramların yapıldığı program Türk dünyası şöleni havasında geçti. Ecdat Parkı'nda düzenlenen program kortej yürüyüşü ile başladı. "SOYDAŞLARIMIZLA AYNI DİLİ KONUŞUYOR, AYNI TÜRKÜYÜ MIRILDANIYOR, AYNI HAYALLERİ KURUYORUZ" Yürüyüşün akabinde konuşan AK Parti Konya İl Başkanı Fatih Özgökçen, programın sadece bir etkinlik değil, aynı zamanda muazzam bir aile toplantısı olduğunu kaydederek, "Bu kapsamlı programda yer alan standlarımızda birbirinden güzel el emeği ürünlerimizi, türkülerimizi, lezzetlerimizi, tarihi motiflerimizi göreceğiz; hep beraber dokunacağız, tadacağız, dinleyeceğiz. Türk dünyasının o renk renk, desen desen güzelliğini burada, Konya’da yeniden yaşayacağız." dedi. Buluşmanın 15 Aralık Dünya Türk Dili Ailesi Günü’nün hemen ardından gerçekleşmesinin son derece anlamlı olduğuna değinen Özgökçen, "Zira bugün Türk dünyasının dört bir yanından gelen soydaşlarımızla aynı dili konuşuyor, aynı türküyü mırıldanıyor, aynı hayalleri kuruyoruz. Ben bir kez daha hepinizin bu özel gününü yürekten kutluyorum. Hiç şüphesiz Türkçemiz, asırlardır bizi birbirimize kenetleyen en güçlü bağdır. Bizler geçmişte çok zor günler yaşadık. Nice ayrılıklara, nice baskılara, nice yasaklara şahitlik ettik. Ama hamdolsun o günler artık geride kaldı. Artık birbirimize daha yakınız ve daha güçlüyüz." ifadelerini kullandı. "BİZLER AYNI İDEALLER ETRAFINDAKİ BÜYÜK BİR MİLLETİN EVLATLARIYIZ" Konya Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mustafa Uzbaş, Türk dünyasının Adriyatik'ten Çin Seddi'ne uzanan ortak tarih, kültür ve medeniyet birikimiyle şekillenmiş büyük bir gönül coğrafyası olduğuna işaret etti. Türk dünyasının üstün değerler ve derin kardeşlik bağlarıyla birbirine bağlandığını belirten Mustafa Uzbaş, "Bizler aynı destanları dinlemiş, aynı türküleri söylemiş, aynı sevinçle birleşmiş ve aynı idealler etrafındaki büyük bir milletin evlatlarıyız. Türk dünyasıyla ilişkilerin kültürel bağlarımızın canlı tutulmasını ve gönül köprülerimizin daha da sağlamlaşmasının son derece kıymetli görüyoruz." diye konuştu. Uzbaş ayrıca şu ifadeleri kullandı: Nitekim Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, Türk dünyasına ilişkin olarak 'Dilde, fikirde, işte birlik ülküsünü sadece bir temenni değil stratejik bir hedef olarak görüyoruz' sözleriyle bu kardeşliğin aynı zamanda ortak ve gelecek vizyonu olduğuna işaret etmektedir. Sayın Cumhurbaşkanımızın çizdiği bu vizyon doğrultusunda yürümeyi, Türk dünyası ile aramızdaki kardeşlik bağlarına daha da pekiştirmeyi bizler de kendimizi şiar ediniyoruz. "TÜRKİYE, TÜRK DÜNYASI İLE OLAN BAĞLARINI DAHA KALICI HALE GETİRMEK İÇİN KARARLILIKLA ÇALIŞMAKTADIR" AK Parti Türk Devletleri İle İlişkiler Başkan Yardımcısı ve Karaman Milletvekili Selman Oğuzhan Eser ise konuşmasının başında, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın vizyonu doğrultusunda "Türkiye Yüzyılı" hedeflerine yürürken Türkiye'nin yanı sıra Türk dünyasının da geleceğine yön verecek sorumlulukları taşıdıklarını belirtti. Türk dünyasının tarih boyunca geniş bir coğrafyaya kök salmış, diliyle, kültürüyle, inancıyla ve kader birliğiyle birbirine bağlanmış devletlerin mirası olduğuna değinen Selman Oğuzhan Eser, "Bugün büyük medeniyetin farklı coğrafyadaki temsilcileri ortak bir geleceğe doğru kararlılıkla yürümektedir. Türkiye bu birlikteliğin hem tarihi hem de vicdani sorumluluğunu taşımaktadır. Bu anlayışla Azerbaycan'dan Kazakistan'a Özbekistan'dan Türkmenistan'a Macaristan'dan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne uzanan geniş bir coğrafyada dostluk, kardeşlik ve stratejik ortaklık temelinde sürekli güçlenen ilişki kurulmaktadır. Türk Devletleri Teşkilatı ile ekonomi ulaştırma savunma sanayi, dijital dönüşüm, gençlik ve eğitim gibi pek çok alanda ortak hedefler etrafında ilerleyen güçlü bir zemin oluşturulmuştur." şeklinde konuştu. Türk dünyasının güçlendiği ölçüde bölgesel istikrar ve küresel dengenin de o ölçüde güçleğini belirten Eser, "Bu bakış açısı yürüttüğümüz çalışmaların temel dayanağını oluşturmaktadır. Bugün yürütülen çalışmalarla Asya ile Avrupa'yı birbirine bağlayan Orta Koridor daha güçlü bir hatta kavuşurken, ortak alfabe çalışmalarıyla birlikte kültürel ve medya alanındaki projeler, kimlik bağlalarımızı derinleştirmiş, savunma ve güvenlik başlıklarında ortak hareket kabiliyeti gelişmiş ve istikrarlı bir şekilde de gelişmeye devam etmektedir. Savunma ve güvenlik başlıklarındaki gelişmeler de hepimizin yakinen takip ettiği çok önemli gelişmelerdendir. Bu tarihi sorumluluğun bilinciyle Türkiye, Türk dünyası ile olan bağlarını daha güçlü, daha kurumsal ve daha kalıcı hale getirmek için kararlılıkla çalışmaktadır. Bizim için Türk dünyası yalnızca geçmişe ait bir hatıra değildir. Insanlığı küresel barışa götüren geleceğin ortak yürüyüştür" ifadelerini kullandı. KONYA'DA KIRIM RÜZGÂRI ESTİ Program kapsamında Türk dünyası topluluklarından temsilcilerin yazma eserlerden geleneksel sanatlara, yöresel kıyafetlerden kültürel miras örneklerine kadar pek çok değeri tanıttığı standlar kurulurken Kırım Derneği Konya Şubesi tarafından oluşturulan alan katılımcıların odak noktası oldu. Etkinlikte adeta Kırım rüzgârı esti. Ayrıca program kapsamında yazma eserin tanıtımı ve yöresel ikramların yanı sıra mehteran takımı gösterisi, halk oyunları, tiyatro performansları ve mini konserlerler düzenlendi. Evelina Kemileva yönetimindeki Kırım Derneği Genel Merkezinin halkoyunları ve müzik topluluğu Cıyın Ansambli tarafından icra edilen gösteri programa damga vurdu.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti bağımsızlığının 42. yılını kutluyor Haber

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti bağımsızlığının 42. yılını kutluyor

Kıbrıs Türklüğünün unutulmaz lideri Rauf Denktaş’ın 15 Kasım 1983’te Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) kuruluşunu ilan etmesinin üzerinden 42 yıl geçti. Kıbrıs Türk halkı, bugün varoluş mücadelesini zaferle taçlandırarak kurduğu KKTC devletinin kuruluşunu kutluyor. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin (KKTC) kuruluşu, 15 Kasım 1983’te Kıbrıs Türk halkının adadaki siyasi yaşamını devlet olarak dünyaya ilan ettiği tarihi bir dönüm noktası oldu. Mehmetçik ile Kıbrıs Türklerinin omuz omuza 15 Kasım 1983’te savaşarak elde ettiği zafer, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurulmasıyla sonuçlandı. KIBRIS TÜRK DEVLETİNE GİDEN SÜREÇ 15 Temmuz 1974’te, Enosis'i gerçekleştirmek için Rum-Yunan iş birliğinde faşist bir darbe gerçekleştirildi. Garantör ülke Türkiye, bu oldubittiye karşı 1960 garanti ve ittifak anlaşmalarının kendisine verdiği hukuki müdahale hakkını kullanarak; üstün fedakârlıkları sayesinde 20 Temmuz 1974’te Kıbrıs’ta Barış Harekâtı’nı gerçekleştirdi. Enosis hayalini tarihe gömdüğü gibi Kıbrıs Türk halkını da ikinci bir soykırım planı olan İphestios Katliamı'ndan kurtardı. 5 Ağustos 1975’de Nüfus Mübadele Antlaşması yapılarak Kıbrıs Türk halkı Ada’nın kuzeyinde, Rumlar güneyinde toplanmış ve tamamen iki ayrı halktan oluşan iki ayrı kesim oluşmuştur. 1977 ve 1979 Denktaş-Makarios, Denktaş-Kyprianou Doruk Antlaşmaları ile iki taraflı yapı teyit edildi ve Kıbrıs’ta iki ayrı otonom idarenin varlığı kabul edildi. KIBRIS TÜRK HALKININ VAROLUŞ MÜCADELESİ Sözde tüm Kıbrıs’ı temsil ettiğini iddia eden ve 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti’ni silah zoru ve terörle işgal ettikleri halde, Kıbrıs Cumhuriyeti olarak gayrımeşru bir şekilde tanınmayı sürdüren Rumlar, geçen süreçte adil bir çözüme yanaşmadı.Rumlar, Kıbrıs’ın bütününe sahip çıkarak, Kıbrıs Türk halkını üniter bir yapı içine sözde Kıbrıs Cumhuriyeti’ne azınlık olarak alma uğraşlarını sürdürdü. Nüfus mübadelesi antlaşmasını yoksayan bu antlaşmayı zorlayan koşulları göz ardı eden, kuzeye göçen Türklerin 11 yıl maruz kaldıkları maddi ve manevi kayıpları ve güneyde bıraktıkları malvarlığını görmezden gelen bu yanlı kararlar karşısında Kıbrıs Türk halkı ve Kıbrıs Türk liderliği, bu hukuksuzluğa daha fazla kayıtsız kalamadı. KKTC İLAN EDİLDİ Sonuçta egemen Türk varlığı korunarak yaşatılması için, 15 Kasım 1983’te Kıbrıs Türk Federe Devleti Meclisinin oybirliği ile aldığı bir kararla ve Kıbrıs Türk halkının ezici çoğunluğunun onayı ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ilan edildi. Mücahit Kıbrıs Türk halkının şanlı direnişinin ve egemen varlığının simgesi olan KKTC, bugün 42. kuruluş yılını kutluyor. Türk Mukavemet Teşkilatı, Kıbrıs Türklüğünün lideri Dr. Fazıl Küçük ve KKTC'nin kurucu Cumhurbaşkanı, Kıbrıs Türklüğünün unutulmaz ismi Rauf Raif Denktaş ve arkadaşları bu mücadelenin bayraktarları oldu. Nitekim, KKTC’nin kurucu Cumhurbaşkanı ve dönemin Kıbrıs Türk Federe Devleti Başkanı Rauf Denktaş, cumhuriyetin ilan edildiği 15 Kasım 1983 tarihinde Meclis birleşiminin tamamlanmasından sonra Federe Meclis önünde toplanan halka ve öğrencilere hitaben yaptığı konuşmasında, mücadelenin bitmediğine değinerek, "Ne Mutlu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Türk çocuklarına" diyerek, Kıbrıs Türklüğünün mücadelesini özetlemişti.

Erhürman ilk demecini verdi: KKTC ve Kıbrıs Türk halkı için ne dedi? Haber

Erhürman ilk demecini verdi: KKTC ve Kıbrıs Türk halkı için ne dedi?

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) 19 Ekim 2025 tarihinde yapılan seçim sonucunda Cumhurbaşkanlığı görevine gelen Tufan Erhürman'ın tartışılan politikası, anavatan ve garantör ülke olan Türkiye'ye yönelik tutumu merak uyandırmaya devam ederken, Erhürman yeni açıklamalarda bulundu. "TÜRKİYE'NİN GARANTÖRLÜĞÜ KIBRISLI TÜRKLER TARAFINDAN HAYATÎ ÖNEME SAHİPTİR" İlk demecini Türkiye gazetesine veren Cumhurbaşkanı Erhürman, Türkiye'nin KKTC'nin garantör gücü olduğunu vurgulayarak, "Bizim Türkiye ile bağımız hayati önemdedir ve Türkiye bu adanın tartışmasız garantör gücüdür. Türkiye ile olan bağımız herhangi iki devletin birbirleriyle ilişkileriyle kıyaslanamayacak düzeyde özel ve hayati öneme sahiptir. Kardeş ülkeyiz. Kıbrıs Türk halkı ve Türk halkı kardeş halklardır. Türkiye’nin garantörlüğü Kıbrıslı Türkler tarafından hayati öneme sahiptir." ifadelerine yer verdi. Erhürman, müzakere süreçlerini, Kıbrıs ve dış politika ile ilgili sorunların Ankara ile istişare edilmeye devam edeceğinin altını çizdi. Erhürman, "Aynı gelenek bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da devam edecektir. Benim görevim, devletlerimiz ve halklarımız arasındaki ilişkileri çok daha üst seviyeye taşımaktır." dedi. İLK ZİYARET TÜRKİYE OLACAK Öte yandan KKTC'nin devlet geleneğine göre Cumhurbaşkanların ilk ziyaretinin Türkiye olduğunu anımsatan Erhürman, yarın yapılacak olan yemin törenin ardından ziyaret hazırlıklarının başlayacağını bildirdi. Ayrıca seçimlerden sonra Türk medyasının Kıbrıs ve Kıbrıs Türk halkı hakkında çok sayıda yayın yapmasına dikkat eçeken Erhürman, Türkiye'nin Kıbrıs Türk halkının tanıyıp benimsemesini önemsediğini belirtti. Erhürman, "Türkiye’de bazı ön yargılar oluşturulduğunun farkındayım ama yemin töreninden sonra kuracağımız doğru ve sağlıklı iletişimle bu ön yargıların da çok kısa sürede dağılacağından eminim." cümlelerini sarf etti. "ARTIK HERHANGİ BİR PARTİNİN DEĞİL, KKTC'NİN BAŞKANIYIM" Mücahit çocuğu olduğunu vurgulayan Erhürman, "Ben artık herhangi bir partinin değil KKTC’nin başkanıyım. Herkese eşit mesafede kalarak kanunî çerçevede halkımıza hizmet vereceğim." ifadelerine yer verdi.

Cumhurbaşkanı Tatar, BM Kıbrıs Kişisel Temsilcisi ile görüştü: Üçlü toplantı tarihi belli oldu Haber

Cumhurbaşkanı Tatar, BM Kıbrıs Kişisel Temsilcisi ile görüştü: Üçlü toplantı tarihi belli oldu

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 15 Eylül 2025 tarihinde Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Maria Angela Holguin Cuellar'ı Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesi'nde kabul etti. Bir saati aşan görüşmede, Kıbrıs meselesi, BM nezdinde taraflar arasında yapılacak görüşmeler ve iki taraf arasında açılması planlanan yeni sınır kapılarının gündeme geldiği öğrenildi. ÜÇLÜ TOPLANTI TARİHİ BELLİ OLDU Tatar gerçekleşen görüşmenin ardından bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Cuellar ile yapıcı bir görüşme gerçekleştirdiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, 26 Eylül’de BM Genel Sekreteri ve heyetiyle 27 Eylül’de ise Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) lideri Nikos Hristodulidis ile üçlü toplantıda bir araya geleceklerini açıkladı. KKTC ile GKRY arasında sınır kapısı açılması için yapılan görüşmeler konusunda Rum tarafının negatif tutumunu Cuellar'a ilettiğini aktaran Tatar, 26-27 Eylül tarihlerinde New York’ta bu konuyu BM Genel Sekreteri nezdinde tekrar gündeme getireceğini bildirdi. “KIBRIS MESELESİ BİR STATÜ MESELESİDİR” Kıbrıs meselesinin özünde statü meselesi olduğunu yineleyen Cumhurbaşkanı Tatar, “Bir taraf tanınmış cumhuriyet, Avrupa Birliği (AB) devleti diğer taraftan bizler ki, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kurucu ortağı olarak kendi egemenlik haklarımızla bu adadaki varlığımızı sürdürürken, bu kadar haksızlık altında, hala izolasyon, engellemeler, kısıtlamalar ve hatta ambargolarla yaşamamızın zorlaştırılması için baskıcı unsurlarla zorluklar çıkaran bir idare ile karşı karşıyayız.” ifadelerini kullandı. Öte yandan Tatar, BM Genel Sekreteri'nin Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Cuellar ile yapıcı bir görüşme gerçekleştirdiğini kaydederek, "Kıbrıs meselesinde adil, kalıcı ve sürdürülebilir bir anlaşma olacaksa, statü eşitsizliğinin ortadan kaldırılması, egemen eşitliğin ve eşit uluslararası statünün kabul edilmesi gerekir." diye konuştu. TATAR’DAN HAPİSHANE ŞARTLARINA VURGU Güney Kıbrıs’taki hapishanedeki durumların iç açıcı olmadığını da ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, “Bizlerin vatandaşları orada büyük bir sıkıntı yaşıyorlar. Gerek hapishanedeki koşullar, gerek oradaki davranışlar gerçekten oradaki vatandaşlarımızın büyük bir zulümle karşı karşıya olduğu yönünde haberler geliyor.” dedi. Cumhurbaşkanı Tatar, bu konuda Holguin’den karşı tarafla görüşmesini ve vatandaşların insani koşullarda muamele görmesini rica ettiğini belirtti. TEMSİLCİ’DEN AÇIKLAMA Guterres’in Kıbrıs Kişisel Temsilcisi Cuellar da görüşmenin ardından gazetecilere konuştu. Tatar ile görüşmesinde birkaç hafta içinde New York’ta Genel Sekreter ile yapılacak toplantıyla ilgili süreci ele aldıklarını dile getiren Cuellar, Genel Sekreter'e adadaki durum hakkında bir rapor hazırlamak için Kıbrıs'ta bulunduğunu ifade etti. Cuellar, Tatar ile görüşmesinin olumlu geçtiğinin de altını çizerek, "Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis arasındaki görüşmelerin yeniden başlamasını umuyorum ve bu yönde çalışmaya devam edeceğiz." şeklinde konuştu.

KKTC, Azerbaycan'daki uluslararası zirveye gözlemci olarak katılacak Haber

KKTC, Azerbaycan'daki uluslararası zirveye gözlemci olarak katılacak

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Azerbaycan'da gerçekleşecek olan 17. Ekonomik İşbirliği Örgütü (EİT) Zirvesi'ne gözlemci üye statüsünde katılmak üzere Hankendi'ye gitti. EİT ZİRVESİ'NİN KKTC AÇISINDAN ÖNEMİ AZERBAYCAN'DA DÜZENLENECEK OLMASI KKTC ve Azerbaycan arasında gelişen ikili iş birliğini ele alan Cumurbaşkanı Tatar, Azerbaycan haber servisi Report'a açıklamalarda bulundu. KKTC'nin Hankendi'de tertip edilecek olan EİT Zirvesi'ne katılmanın büyük bir onur ve mutluluk verdiğini belirten Tatar, "Çünkü bizim için bu tür uluslararası etkinliklere katılmak kolay değil. Birçok engelle karşılaşıyoruz; bunun sonucunda uluslararası etkinliklere davet edilmiyoruz. Ülkemizin Hankendi'de yapılacak zirveye gözlemci olarak katılacak olması şüphesiz Türkiye'nin başarısıdır." diyerek Türkiye'nin KKTC'ye yönelik desteğine işaret etti. Cumhurbaşkanı Aliyev'in, "Ben her zaman KKTC'nin yanında oldum." yönündeki açıklamalarını anımsatan Tatar, aynı şekilde Azerbaycan'ın da KKTC'ye destek verdiğini vurguladı. Zirvenin öneminin Azerbaycan'da yapılması olduğuna dikkat çeken Tatar, KKTC'nin Akdeniz'de stratejik öneme sahip bir ülke olmasından kaynaklı olarak zirvede gözlemci üye olmasının önemine işaret etti. Tatar bu bağlamda yaptığı değerlendirmede, "Bağımsız bir Türk devleti olarak varlığımızı sürdürmeli ve bu tür örgütlerde üye olarak temsil edilmeliyiz. Yani ülkemizin EİT Zirvesi'nde temsil edilmesi ve aktif katılımı tamamen doğaldır. Bahsettiğim noktalar burada iş birliği olanaklarımızı artıran faktörlerdir." ifadelerini kullandı. "İKİ ÜLKE ARASINDA EKONOMİ VE YATIRIM ALANLARINDA İŞ BİRLİĞİ GÜÇLENDİRİLEBİLİR" Azerbaycan ile KKTC arasında gelişen ikili diyalog üzerine sorulan soruya Tatar, iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi konusunda çaba yürüttüklerini ifadelerine ekledi. Cumhurbaşkanı, iki ülke arasında ortak kültür, tarihî bağ ve ortak bir zihniyet olduğunu belirtti. Tatar, "Özellikle ekonomi ve yatırım alanlarında iş birliğinin güçlendirilebileceğini düşünüyorum. Şu anda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde çok sayıda Azerbaycanlı yaşıyor ve ülkemizdeki Azerbaycanlıları gerçekten seviyorlar. Yani bu sevgi bağları iki halk arasında var ve hissediliyor." değerlendirmesinde bulundu.

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, ABD'deki Kıbrıs konulu gayriresmî görüşmelere katılacak Haber

KKTC Cumhurbaşkanı Tatar, ABD'deki Kıbrıs konulu gayriresmî görüşmelere katılacak

KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhurbaşkanlığı Yerleşkesi'nde Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres'in Kıbrıs Özel Temsilcisi ve Kıbrıs'taki BM Barış Gücü (UNFICYP) Misyon Şefi Colin Stewart ile yaptığı görüşmede Kıbrıs ile ilgili güncel mevzuları masaya yatırdı. “KIBRIS’TA İKİ TARAF ARASINDA ORTAK ZEMİN YOK” Görüşmenin ardından basın toplantısı düzenleyen Cumhurbaşkanı Tatar, KKTC'nin diyalog, temas ve yapıcı tutumundan hiçbir zaman vazgeçmediğini vurguladı. Tatar, BM raporlarına giren "Kıbrıs'ta Türk ve Rum tarafları arasında ortak zemin bulunmadığı" yönündeki ifadelerin kendileri için diplomatik bir zafer olduğunu dile getirdi. TATAR, ABD'DE KIBRIS KONULU GAYRİRESMİ GÖRÜŞMELERE KATILACAK Öte yandan Tatar, Amerika Birleşik Devletleri'nin (ABD) New York kentinde 16-17 Temmuz'da yapılması planlanan Kıbrıs konusundaki gayriresmi genişletilmiş 5+1 görüşmelerine katılacağını açıkladı. Cumhurbaşkanı Tatar, "Taraflar arası resmî müzakerelere geçme şartlarımız belli." dedi. Tatar, "Dik duruşlu, onurlu ve güçlü bir gelecek için Kıbrıs Türk tarafının ayrı bir devlet, otorite ve halk olarak diplomatik temaslarını sürdürmesi önemlidir. 16-17 Temmuz tarihinde New York’ta genişletilmiş 5+1 görüşme için orada hazır olacağımızı teyit ettik. Tabii bu süreçleri Türkiye ile de istişare ettik." ifadelerini kullandı. Daha önce 6-17 Mart tarihlerinde İsviçre'nin Cenevre kentinde yapılan 5+1 toplantısının devamında Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) Cumhurbaşkanı Nikos Hristodulidis ile bazı sorunlar yaşandığını hatırlatan KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Rum kesiminin, KKTC'de mülk alanlara yönelik haksız tutuklama sürecine son verilmesi gerektiğini vurguladı. "EGEMEN VE EŞİT ULUSLARARASI STATÜ SİYASETİ ÖNEMLİ" Tatar, Rum tarafı ile çeşitli komiteler aracılığıyla diyalog ve çalışmaların sürdüğüne dikkat çekerek şunları aktardı: "Taraflar arası resmî müzakerelere geçme şartlarımız belli. Bizim vizyonunu oluşturduğumuz 'egemen ve eşit uluslararası statü' siyaseti önemlidir. Bizim 3D olarak formüle ettiğimiz direkt uçuş, direkt ticaret ve direkt temas çerçevesinde bir ilerleme olursa resmî müzakerelere de geçilebilir."

Cumhurbaşkanı Tatar, İİT'deki KKTC vurgusundan dolayı Bakan Fidan'a teşekkür etti Haber

Cumhurbaşkanı Tatar, İİT'deki KKTC vurgusundan dolayı Bakan Fidan'a teşekkür etti

İstanbul'un ev sahipliğinde "Dönüşen Dünyada İslam İşbirliği Teşkilatı" temasıyla düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı Dışişleri Bakanları Konseyi 51. Oturumu'nun 21 Haziran 2025 tarihli açılışını Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Hakan Fidan yaptı. TÜRK DÜNYASININ SORUNLARINA DA DİKKAT ÇEKTİ Bakan Fidan konuşmasında, İslam coğrafyasının yanı sıra Türk dünyasının sorunlarının da altını çizdi. Fidan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhriyeti'nin (KKTC) İslam İşbirliği Teşkilatına gözlemci üye olduğunu anımsatarak katılımcı ülkelere şu çağrıda bulundu: Kıbrıslı Türkler onlarca yıldır kendilerine dayatılan haksız ve insanlık dışı bir izolasyon altında yaşamaya devam etmekteler. Tüm üye ülkelerin Kıbrıs Türklerinin doğal haklarını desteklemeye ve onlarla doğrudan temas kurmaya çağırıyoruz. CUMHURBAŞKANI TATAR, BAKAN FİDAN'A TEŞEKKÜR ETTİ KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın açılış konuşmasında Kıbrıs Türk halkına yönelik açıklamalarına teşekkür etti. Cumhurbaşkanı Tatar, yazılı açıklamasında şunları dile getirdi: Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Türk milletinin kaderiyle örülmüş, büyük bir mücadelenin içinden doğmuş bir Türk devletidir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin varlığını hedef alan izolasyon politikasına karşı hissiyatımıza tercüman olan çağrısı ve kıymetli destekleri için Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Sayın Hakan Fidan’a teşekkürlerimi sunuyorum. Bu milli davada, anavatan Türkiye ile omuz omuza, tek ses ve tek yürek olarak yürümeye kararlılıkla devam edeceğiz.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz'dan, Rum kesiminin adımlarına sert eleştiri! Haber

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz'dan, Rum kesiminin adımlarına sert eleştiri!

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nde (GKRY), Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ndeki (KKTC) iş dünyasına yönelik adımların iyi niyetle bağdaşmadığını ve iş birliği ruhuna uymadığını belirterek, bu girişimlerin karşılıksız kalmayacağını ifade etti. KKTC İLE GÜÇLÜ BAĞLAR DERİNLEŞTİRİLİYOR Yılmaz, KKTC'nin başkenti Lefkoşa ziyareti kapsamında Ercan Havalimanı'nda basına açıklamalarda bulundu. Yılmaz, her ziyarette Türkiye ile Kıbrıs Türk halkı arasındaki güçlü bağları, samimi kardeşliği ve karşılıklı dayanışmayı daha da derinleştirdiklerini söyledi. Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve KKTC Başbakanı Ünal Üstel başta olmak üzere birçok görüşme ve temaslarda bulunacağını aktardı. Yılmaz, KKTC'nin daha müreffeh yarınlara kavuşması, Kıbrıs Türklerinin hak ve hukukunu korumak için atılan ve atılması gereken adımları hep birlikte istişare edeceklerini bildirdi. “TÜRKİYE HER ZAMAN KKTC’NİN YANINDA” Yılmaz, Türkiye'nin güçlü ve garantör bir devlet olarak her zaman Kıbrıs Türkü'nün yanında olmaya devam edeceğini vurguladı. Cenevre'de iki devletin ortak çalışabileceği, iş birliği yapabileceği alanlar çerçevesinde güzel bir atmosfer oluştuğunu dile getiren Yılmaz son dönemde Rum kesiminde KKTC’deki iş dünyasına yönelik yapılan çalışmaların iyi niyetle bağdaşmadığını ifade etti. Cumhurbaşkanı Yardımcısı, Rum kesimi tarafından yapılan çalışmaların iş birliği yapma ruhuna aykırı olduğunu ve bunun karşılıksız kalmayacağını belirtti. Yılmaz, siyasi birtakım gerekçelerle hukuku kullanarak Rum kesiminin KKTC ekonomisine zarar verme çabalarına hiçbir şekilde kayıtsız kalınmayacağını vurguladı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.