SON DAKİKA
Hava Durumu

#Türk Kültürü

QHA - Kırım Haber Ajansı - Türk Kültürü haberleri, son dakika gelişmeleri, detaylı bilgiler ve tüm gelişmeler, Türk Kültürü haber sayfasında canlı gelişmelerle ulaşabilirsiniz.

10. Milletlerarası Türk Halk Kültürü Kongresi devam ediyor Haber

10. Milletlerarası Türk Halk Kültürü Kongresi devam ediyor

Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenlenen 10. Milletlerarası Türk Halk Kültürü Kongresi'nin ikinci günü, yoğun katılıma ev sahipliği yaptı. Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen kongre törenine bugün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, 230 bilim insanı ve dünyanın birçok yerinden davetli katıldı. Etkinlikte, Türk halk kültürüne ait el sanatları ve kültürel değerler sergilendi. 14 Aralık 2023 tarihinde sona erecek olan Türk Halk Kültürü Kongresi, Meyra Palace Otel'de icra edilecek. "TÜRK KÜLTÜRÜNE HİZMET EDEN ÇALIŞMALARA DEVAM EDECEĞİZ" Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, kongreye ilişkin olarak yaptığı değerlendirmede, "Bakanlık olarak halk kültürümüzün araştırılması, korunması ve yaşatılmasına emek veren her bir araştırmacıya derin saygımızı ifade etmek istiyorum. Bu alana hizmet eden, katkı sunan çalışmalara destek olmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.  "KÖKLÜ MEDENİYETİMİZİN BİRİKİMİ; MÜZELERE, KÜTÜPHANELERE VE ARŞİVLERE SIĞMAYACAK DERİNLİKTE" First Lady Emine Erdoğan kongredeki konuşmasında, Türk halk kültürünün geniş bir yelpazeye sahip olduğuna dikkat çeti. Erdoğan, "Yurdumuz Anadolu'da, Selçuklu'dan Osmanlı'ya, 100 yaşındaki Cumhuriyetimize kadar, neredeyse bin yıllık köklü bir geçmişimiz var" ifadeleriyle başladığı konuşmasında, Türkiye'nin kültür havzasının Kuzey Afrika'dan Orta Asya'ya, Anadolu'dan Avrupa'ya geniş bir coğrafyayı kapsadığını vurguladı.  Erdoğan konuşmasında, "Öyle bir zenginliğe sahibiz ki, bugün Türkiye, 'UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Listesi'nde en çok kayıtlı kültürel değeri olan ikinci ülke. Köklü medeniyetimizin birikimi; müzelere, kütüphanelere ve arşivlere sığmayacak derinlikte" ifadelerini kullandı.  Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, First Lady Erdoğan'a hayat ağacı figürlü tablo hediye ettikten sonra katılıımcılara plaket takdimi yapıldı. Ardından Erdoğan, Ersoy ve katılımcılar hatıra fotoğrafı çekildi. HALK KÜLTÜRÜNDE SÜRDÜRÜLEBİLİR YAŞAM ANLAYIŞI PANELİ YAPILDI Konuşmaların ardından Kongre, "Halk Kültüründe Sürdürülebilir Yaşam Anlayışı" başlıklı panel düzenlendi. Sümeyra Merve Kılınç'ın moderatörlüğünü yaptığı panelde; Prof. Dr. Aysen Soysaldı, Prof. Dr. Arif Bilgin, Prof. Dr. Bilge Işık, Doç. Dr. Hasan Münüsoğlu, Doç. Dr. Sema Demir ve Havva Hümeyra Şahin Oktay konuşmacı olarak yer aldı.

Türkolog Iraz Gülbay: Herkes mutlaka Dîvân-u Lügati’t Türk okumalı Haber

Türkolog Iraz Gülbay: Herkes mutlaka Dîvân-u Lügati’t Türk okumalı

Yağmur Filiz Şahin/QHA Ankara Kırım Haber Ajansı (QHA), Instagram’da paylaştığı Türkçe kelimelerin etimolojileri hakkındaki videoları ile geniş bir takipçi kitlesi yakalayan Türkolog Iraz Gülbay ile Türk kültürü ve Türk dili hakkında söyleşi yaptı. İstanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı mezunu olan Gülbay, bir yıl önce Türk diline ilgisi olanlar için Instagram sayfası açtığını ve bu yönde içerik üretmeye başladığını belirtti. "Bir Dil Hiç İnsan" başlığıyla yeni bir içerik oluşturan Gülbay, savaş, kültürel etkileşim, göç veya asimilasyondan dolayı kaybolan veya kaybolmaya yüz tutmuş Türk dillerinin olduğunu söyledi. Gülbay, "Bunlardan biri, Hazarca. Hazar Denizi ile Kırım Yarımadasına kadar olan bölgede (Hazar İmparatorluğu devrinde) yaşayan insanlar günümüzde hiç konuşulmayan Hazarca diline hakimdi. Güney Mooğolistan'da konuşulan Dukaca ve Fu-yü Kırgızcası da kaybolmak üzere olan Türk dilleri arasında" dedi.  “BİR TÜRK HALKININ KENDİ ANA YURDUNDAN SÜRÜLMESİ ÇOK ÜZÜCÜ” QHA'nın, "SSCB'nin zorunlu göçüne maruz kalan Kırım Tatarları da dilini ve kültürünü başka ülkelerde korumaya çalışıyor. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna, "Bir Türk halkının anayurtlarından zorla göç ettirilmesi veya gitmek zorunda bırakılması elbette çok üzücü. Maalesef kültür asimilasyonu yaşıyorlar ancak kültürlerini koruma çabaları çok değerli" yorumunda bulundu.  Öte yandan Türk kültürüne değinen Gülbay, Albastı efsanesini ve ondan korunma yöntemlerini anlattı. Son olarak Gülbay, Kırım Haber Ajansı takipçileri için eski Uygur Türkçesinden bir kelimenin analizini yaptı. Gülbay, "etöz" kelimesinin vücut anlamına geldiğini ve sevdiği kelimeler arasında olduğunu söyledi. Ayrıca Kırım Tatarca'da eşlere söylenen "apakay" kelimesini çok sevdiğini dile getirdi. "BENCE HERKES DÎVÂN-U LÜGATİ'T TÜRK'Ü OKUMALI, ÇOK KIYMELİ BİR DEĞER" Gülbay, çalışırken kullandığı kaynakları şu şekilde sıraladı: "Prof. Dr. Tuncer Gülensoy, Türk Dilinin Etimoloji Sözlüğü, Hasan Eren, Türk Dilinin Etimolojik Sözlüğü, Prof. Dr. Hatice Şirin, Eski Tğükçe ve Yeni Türkçeye dair tüm kitaplarını kullanıyorum. Kaşgarllı Mahmud, Dîvân-u Lügati't Türk. Bence herkes Dîvân-u Lügati't Türk'ü okumalı, çok kıymeli bir değer." Türk birliğine dikkat çeken Gülbay, "Kendi dilimizi ve kültürümüzü tanıtmaktan çok mutluyum. Bu şekilde de aslında kaybolmaya yüz tutmuş kelimeleri ve kültürleri tanıtmak beni çok mutlu ediyor. Bu yolda insanlardan olumlu geri dönüş almak çok değerli. Bu yüzden yaptığım işi seviyorum" ifadelerini kullandı.

Ukrayna’daki Kıpçak Balbalları Rus saldırılarında tahrip oldu Haber

Ukrayna’daki Kıpçak Balbalları Rus saldırılarında tahrip oldu

Ukrayna’ya karşı geniş çaplı işgal girişimi ve saldırı başlatan Rusya, sivil katliamların yanı sıra kültürel mirası da yok ediyor. Ukrayna’da Rus saldırılarında yüzlerce tarihi anıt zarar gördü. Rus işgal güçlerinin saldırılarından zarar gören tarihi anıtlar arasında bugünkü Ukrayna'nın bir kısmının tarihi Türk yurdu olduğunu ispat eden Kıpçak Balbalları da yer alıyor. Harkiv bölgesindeki İzüm kenti yakınlarında bulunan Kremenets Dağı'nda yaklaşık bin yıl boyunca duran Kıpçak balballarından biri, eylül 2022’de Rus işgalciler tarafından yok edildi. Rus saldırılarında zarar gören Kıpçak Balballarına ait görüntüler, sosyal medyada paylaşıldı. İŞGALCİ RUSYA, UKRAYNA’NIN KÜLTÜREL MİRASINI YOK EDİYOR Ukrayna'ya karşı geniş çaplı savaş başlatan işgalci Rusya, savaş geleneklerini ve kurallarını ihlal ediyor. Yerleşim yerlerini bombalayan işgalciler sivilleri ve sivil altyapıyı da hedef alıyor. Sivil katliamının yanı sıra işgalci Rusya, Ukrayna’nın kültürel mirasını da yok ediyor. Ukraynalı yetkililer, birçok defa Rusya’nın askeri eylemlerinin, 1954 tarihli Silahlı Çatışma Halinde Kültürel Varlıkların Korunmasına İlişkin Lahey Sözleşmesi'ni ihlal ettiğine dikkat çekmişti. RUS SALDIRILARINDA 1000'DEN FAZLA KÜLTÜREL ALTYAPI TESİSİ ZARAR GÖRDÜ Ukrayna Kültür ve Enformasyon Politikası Bakanlığı, Ocak ayın başında yaptığı açıklamada ülkede Rus saldırılarında bin 189 kültürel altyapı tesisinin zarar gördüğünü bildirdi. KIPÇAK BALBALLARI Balbal, eski Türklerde Kağan ya da savaşta ölen Alplerin kurgan ve mezarlarının etrafına dikilen taş heykellerdir. Karadenizin kuzeyinden, Moğolistan'a kadar geniş bir coğrafyayı kapsar. Boyları 1 ile 4 metre arasında değişir. Balballar, Türklerdeki "Atalar Kültü" inanışının en bariz örneğidir. Ölen atanın ruhu bu taş içindedir ve kendi boylarının koruyucusu olarak sonsuza dek yaşar. Balballar, ikonografik olarak tamamen Türk özellikleri taşır. Bir kısmı Türk Kağanlarına özgü bir oturma şekli olan bağdaş kurup oturmuştur. Günümüze ulaşan taş Balballar arasında elinde içki kabı, müzik enstrümanı, kesilmiş insan kafaları ve kuş tutan figürler bulunmaktadır. Tüm bu nesnelerin kendine özgü sembolik anlamları, Göktürklerdeki ölü gömme ve anma törenleri ile bağlantılıdır.

En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.