CEPA: Kırım Tatarları dillerini yaşatmak için mücadele ediyor
CEPA: Kırım Tatarları dillerini yaşatmak için mücadele ediyor
Avrupa Politika Analiz Merkezi (CEPA), “Cephe Hattının Ötesinde: Kırım Tatarları Dillerini Yaşatmak İçin Mücadele Ediyor” başlıklı bir makale yayımladı. Yazıda, Rusya’nın işgali altındaki Kırım’da Kırım Tatar diline yönelik baskılar ve bu dili yaşatmak için verilen mücadele ele alınıyor.
Haber Giriş Tarihi: 30.07.2025 10:40
Haber Güncellenme Tarihi: 30.07.2025 16:15
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
Avrupa Politika Analiz Merkezi (CEPA), Kırım Tatarlarının yok olma tehlikesi altındaki dillerini korumak için verdiği mücadeleyi konu alan kapsamlı bir makale yayımladı. “Cephe Hattının Ötesinde: Kırım Tatarları Dillerini Yaşatmak İçin Mücadele Ediyor” başlıklı yazıda, Rus işgali altındaki Kırım’da uygulanan baskıcı politikalarla Kırım Tatar dilinin nasıl sistemli bir şekilde silinmeye çalışıldığı anlatılıyor.
UNESCO’YA GÖRE KIRIM TATAR DİLİ YOK OLMA TEHLİKESİ ALTINDA
Makalede, kuşaklar boyu süren sürgünlerin ve Rusya’nın 2014’te Kırım’ı işgal etmesi ardından Kırım Tatar dilinin UNESCO tarafından tehlike altındaki diller arasında sınıflandırıldığı hatırlatılıyor. Dilin yaşatılması, Kırım Tatar kimliğinin, kültürünün ve tarihinin korunması açısından hayati önemde görülüyor.
KIRIM’DA KIRIM TATARCA ÖĞRENME HAKKI ENGELLENİYOR
İşgal öncesi Kırım'da 384 Kırım Tatarca eğitim programı varken, bugün ilgili programların sayısının 119’a indiğine dikkat çekilen makalede, ailelerin çocuklarını bu programlara kaydettirmek istediğinde, yer olmadığı gerekçesiyle Rusça sınıflara yönlendirildiği belirtildi. 2024/2025 eğitim yılında, Akyar’daki (Sivastopol) resmi verilere göre, hiçbir okul öncesi ya da ortaöğretim kurumunda Kırım Tatarca eğitim verilmedi.
Ukrayna Cumhurbaşkanın Kırım Özerk Cumhuriyeti Temsilciliğine göre, Kırım Tatar dilini öğrenmek isteyen öğrenciler ve aileleri “sadakatsizlikle" suçlanıyor, baskı görüyor.
SÜRGÜN GEÇMİŞİ OLAN BİR KUŞAĞIN SESİ: MAMURE ÇABANOVA
Sovyet döneminde Özbekistan’a sürgün edilen ve 50 yıl sonra Kırım’a dönen Kırım Tatarı ailesinin çocuğu, Bahçesaray doğumlu, Kırım Tatar dili öğretmeni ve çevirmen Mamure Çabanova’nın hikayesine yer verilen makale, “Çabanova dört yıl boyunca Rus yönetimi altında yaşadı ve Kırım Tatar kütüphanesinde çalıştı.” denildi.
Çabanova, "2014'ten önce dilimizi, kültürümüzü ve kimliğimizi savunan birçok gençlik grubumuz vardı. İşgalden sonra çoğu ortadan kayboldu. Doğrudan yasaklandıkları için değil, insanlar hayatta kalma moduna girdikleri için." dedi.
Yine de bazı girişimlerin sürdüğünü, mobil sözlük uygulamaları ile küçük çaplı gençlik projelerinin oluşturulduğunu belirten Çabanova, baskılar artınca 2018'de Ukrayna anakarasına göç ederek çeviri yapmaya ve yerel halka Kırım Tatarca öğretmeye başladı.
Rusya’nın 2022’te Ukrayna’ya geniş çaplı işgal saldırısı başlattıktan sonra Kırım Tatarcaya ilgilin arttığını belirten Çabanova, “Savaşa rağmen, insanların yarına kadar hayatta kalıp kalamayacaklarından emin olmamasına rağmen, hem Kırım Tatarları hem de Ukraynalılar Kırım Tatar dilini öğrenmek istediklerini yazıyorlar.” diye anlattı.
YÜKSELEN İLGİ, SOMUT ADIMLARI GETİRDİ
Kırım Tatar dili bugün Ukrayna'da bazı üniversitelerde akademik branş olarak okutuluyor. Milli Dil Komisyonu kuruldu, ülke genelinde özel eğitmenler ve bağımsız kurslar çoğaldı. 2023’te Çabanova, Lviv’deki Ukrayna Katolik Üniversitesi’nde başlatılan bir dil öğretim girişimine katıldı. O tarihten bu yana yüzlerce öğrenci Kırım Tatarca öğrendi. Katılımcılar arasında Ukraynalılar, Kanadalılar, Berlin ve Prag’dan gelen öğrenciler de var.
DİASPORADA AKADEMİK ÇALIŞMALAR YAYILIYOR
Bununla birlikte makalede, Kanada Alberta Üniversitesinde yerli halklar üzerine açılan bir programa Kırım Tatarlarının da dâhil edildiğini hatırlatıldı. Bu programda çalışmalar yürüten Nara Narimanova, Kırım’da yer adlarının nasıl sistemli şekilde değiştirildiğini, bunun sömürgeci mirasla ilişkisini araştırıyor.
"Kırım Tatar dili bir köprüdür," diyen Narimanova, "Kıpçak ve Oğuz dil ailelerini birbirine bağlar, bu yüzden örneğin Türkler ve Özbekler bizi çoğu zaman anlayabilir; ortak köklere sahibiz. Türkler bizi konuşurken duyduklarında, 'Ah, siz Eski Osmanlıca konuşuyorsunuz' derler." ifadesini kullandı.
ALFABE MÜCADELESİ DEVAM EDİYOR
Narimanova, dilin Arap alfabesinden Latin alfabesine ve ardından Sovyetler Birliği döneminde zorla Kiril alfabesine geçiş de dahil olmak üzere birçok değişikliğe uğradığına dikkat çekti. Ukrayna, 2021 yılında Kırım Tatar dili için Latin alfabesine dayalı bir alfabeyi resmen onaylayarak, onu diğer Türk dilleriyle uyumlu hale getirdi ve Türk dünyasındaki stratejik ortaklarıyla bağlarını güçlendirdi. Ancak Rus işgali altındaki Kırım'da Kiril alfabesine dayalı alfabe kullanılmaya devam ediliyor.
Narimanova dili araştırmaya ve öğretmeye devam etmek isterken, Çabanova ise herkesin, her yerde öğrenmek istediği Kırım Tatar dilini kendi kendine öğrenebileceği bir rehber yayınlamayı umuyor.
Narimanova, "Kırım Tatarlarının her nesli şu veya bu şekilde baskı veya sürgünle karşı karşıya kalıyor. Dünyanın dört bir yanına dağılmış durumdayız, ancak yeni neslin hayatta kalmamız, kültürümüz ve dilimiz için savaşmaya devam etmesini umuyorum." dedi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
CEPA: Kırım Tatarları dillerini yaşatmak için mücadele ediyor
Avrupa Politika Analiz Merkezi (CEPA), “Cephe Hattının Ötesinde: Kırım Tatarları Dillerini Yaşatmak İçin Mücadele Ediyor” başlıklı bir makale yayımladı. Yazıda, Rusya’nın işgali altındaki Kırım’da Kırım Tatar diline yönelik baskılar ve bu dili yaşatmak için verilen mücadele ele alınıyor.
Avrupa Politika Analiz Merkezi (CEPA), Kırım Tatarlarının yok olma tehlikesi altındaki dillerini korumak için verdiği mücadeleyi konu alan kapsamlı bir makale yayımladı. “Cephe Hattının Ötesinde: Kırım Tatarları Dillerini Yaşatmak İçin Mücadele Ediyor” başlıklı yazıda, Rus işgali altındaki Kırım’da uygulanan baskıcı politikalarla Kırım Tatar dilinin nasıl sistemli bir şekilde silinmeye çalışıldığı anlatılıyor.
UNESCO’YA GÖRE KIRIM TATAR DİLİ YOK OLMA TEHLİKESİ ALTINDA
Makalede, kuşaklar boyu süren sürgünlerin ve Rusya’nın 2014’te Kırım’ı işgal etmesi ardından Kırım Tatar dilinin UNESCO tarafından tehlike altındaki diller arasında sınıflandırıldığı hatırlatılıyor. Dilin yaşatılması, Kırım Tatar kimliğinin, kültürünün ve tarihinin korunması açısından hayati önemde görülüyor.
KIRIM’DA KIRIM TATARCA ÖĞRENME HAKKI ENGELLENİYOR
İşgal öncesi Kırım'da 384 Kırım Tatarca eğitim programı varken, bugün ilgili programların sayısının 119’a indiğine dikkat çekilen makalede, ailelerin çocuklarını bu programlara kaydettirmek istediğinde, yer olmadığı gerekçesiyle Rusça sınıflara yönlendirildiği belirtildi. 2024/2025 eğitim yılında, Akyar’daki (Sivastopol) resmi verilere göre, hiçbir okul öncesi ya da ortaöğretim kurumunda Kırım Tatarca eğitim verilmedi.
Ukrayna Cumhurbaşkanın Kırım Özerk Cumhuriyeti Temsilciliğine göre, Kırım Tatar dilini öğrenmek isteyen öğrenciler ve aileleri “sadakatsizlikle" suçlanıyor, baskı görüyor.
SÜRGÜN GEÇMİŞİ OLAN BİR KUŞAĞIN SESİ: MAMURE ÇABANOVA
Sovyet döneminde Özbekistan’a sürgün edilen ve 50 yıl sonra Kırım’a dönen Kırım Tatarı ailesinin çocuğu, Bahçesaray doğumlu, Kırım Tatar dili öğretmeni ve çevirmen Mamure Çabanova’nın hikayesine yer verilen makale, “Çabanova dört yıl boyunca Rus yönetimi altında yaşadı ve Kırım Tatar kütüphanesinde çalıştı.” denildi.
Çabanova, "2014'ten önce dilimizi, kültürümüzü ve kimliğimizi savunan birçok gençlik grubumuz vardı. İşgalden sonra çoğu ortadan kayboldu. Doğrudan yasaklandıkları için değil, insanlar hayatta kalma moduna girdikleri için." dedi.
Yine de bazı girişimlerin sürdüğünü, mobil sözlük uygulamaları ile küçük çaplı gençlik projelerinin oluşturulduğunu belirten Çabanova, baskılar artınca 2018'de Ukrayna anakarasına göç ederek çeviri yapmaya ve yerel halka Kırım Tatarca öğretmeye başladı.
Rusya’nın 2022’te Ukrayna’ya geniş çaplı işgal saldırısı başlattıktan sonra Kırım Tatarcaya ilgilin arttığını belirten Çabanova, “Savaşa rağmen, insanların yarına kadar hayatta kalıp kalamayacaklarından emin olmamasına rağmen, hem Kırım Tatarları hem de Ukraynalılar Kırım Tatar dilini öğrenmek istediklerini yazıyorlar.” diye anlattı.
YÜKSELEN İLGİ, SOMUT ADIMLARI GETİRDİ
Kırım Tatar dili bugün Ukrayna'da bazı üniversitelerde akademik branş olarak okutuluyor. Milli Dil Komisyonu kuruldu, ülke genelinde özel eğitmenler ve bağımsız kurslar çoğaldı. 2023’te Çabanova, Lviv’deki Ukrayna Katolik Üniversitesi’nde başlatılan bir dil öğretim girişimine katıldı. O tarihten bu yana yüzlerce öğrenci Kırım Tatarca öğrendi. Katılımcılar arasında Ukraynalılar, Kanadalılar, Berlin ve Prag’dan gelen öğrenciler de var.
DİASPORADA AKADEMİK ÇALIŞMALAR YAYILIYOR
Bununla birlikte makalede, Kanada Alberta Üniversitesinde yerli halklar üzerine açılan bir programa Kırım Tatarlarının da dâhil edildiğini hatırlatıldı. Bu programda çalışmalar yürüten Nara Narimanova, Kırım’da yer adlarının nasıl sistemli şekilde değiştirildiğini, bunun sömürgeci mirasla ilişkisini araştırıyor.
"Kırım Tatar dili bir köprüdür," diyen Narimanova, "Kıpçak ve Oğuz dil ailelerini birbirine bağlar, bu yüzden örneğin Türkler ve Özbekler bizi çoğu zaman anlayabilir; ortak köklere sahibiz. Türkler bizi konuşurken duyduklarında, 'Ah, siz Eski Osmanlıca konuşuyorsunuz' derler." ifadesini kullandı.
ALFABE MÜCADELESİ DEVAM EDİYOR
Narimanova, dilin Arap alfabesinden Latin alfabesine ve ardından Sovyetler Birliği döneminde zorla Kiril alfabesine geçiş de dahil olmak üzere birçok değişikliğe uğradığına dikkat çekti. Ukrayna, 2021 yılında Kırım Tatar dili için Latin alfabesine dayalı bir alfabeyi resmen onaylayarak, onu diğer Türk dilleriyle uyumlu hale getirdi ve Türk dünyasındaki stratejik ortaklarıyla bağlarını güçlendirdi. Ancak Rus işgali altındaki Kırım'da Kiril alfabesine dayalı alfabe kullanılmaya devam ediliyor.
Narimanova dili araştırmaya ve öğretmeye devam etmek isterken, Çabanova ise herkesin, her yerde öğrenmek istediği Kırım Tatar dilini kendi kendine öğrenebileceği bir rehber yayınlamayı umuyor.
Narimanova, "Kırım Tatarlarının her nesli şu veya bu şekilde baskı veya sürgünle karşı karşıya kalıyor. Dünyanın dört bir yanına dağılmış durumdayız, ancak yeni neslin hayatta kalmamız, kültürümüz ve dilimiz için savaşmaya devam etmesini umuyorum." dedi.
Son Haberler