SON DAKİKA
Hava Durumu
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文
Türkçe
English
Русский
Français
العربية
Deutsch
Español
日本語
中文

81 yıl önce imzalanan gizli belge: SSCB sürgün sonrasında Kırım'ı nasıl dönüştürdü?

Kırım Tatar halkı, 18 Mayıs 1944’te Sovyetler Birliği diktatörü Josef Stalin’in emriyle öz yurtlarından sürgün edildi. Üç ay sonra alınan gizli bir kararla Sovyet yönetimi, yarımadayı sistemli biçimde demografik dönüşüm sürecini başlattı.

Haber Giriş Tarihi: 12.08.2025 11:55
Haber Güncellenme Tarihi: 12.08.2025 12:37
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
81 yıl önce imzalanan gizli belge: SSCB sürgün sonrasında Kırım'ı nasıl dönüştürdü?

Kırım Tatarlarının eli kanlı Sovyet lideri Josef Stalin'in emriyle 18 Mayıs 1944'te vatan topraklarından sürgün edilmesinin hemen ardından Sovyet yönetimi, boş kalan yarımadada hızla Ruslaştırma planını uygulamaya başladı. Çoğunluğu Rusya Sovyet Federatif Sosyalist Cumhuriyeti’nden (RSFSC) olmak üzere 51 binden fazla kişi Kırım’a yerleştirildi. Yeni gelenlere, sürgün edilenlerin boşalttığı evler ve tarım arazileri tahsis edilirken, nakdi yardım ve vergi muafiyeti gibi benzeri görülmemiş ayrıcalıklar sağlandı. Sovyet yönetiminin söz konusu uygulaması, Rus İmparatorluğu tarafından 1783’te başlatılan Kırım’ın yerli nüfusunu değiştirme politikasının bir devamı oldu.

GİZLİ KARARNAME İMZALANDI

Sovyetler Birliği Devlet Savunma Komitesi, 12 Ağustos 1944’te, “Kırım’ın farklı bölgelerine kolhozcuların (çiftçilerin) yerleştirilmesi hakkında” başlıklı gizli bir karar kabul etti. Resmi gerekçe, “yarımadanın verimli topraklarının, bahçelerinin ve bağlarının değerlendirilmesi” olarak açıklandı. Ancak asıl amaç sürgün sonrası boşalan toprakları doldurmaktı.

YARIMADAYA YERLEŞTİRİLEN İNSANLARIN PROFİLİ

Kırım’a yerleştirilenlerin yüzde 82’si RSFSC’den, yüzde 17,65’i ise Ukrayna Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti’nden getirildi. Özellikle Krasnodar, Stavropol, Rostov, Voronej, Tambov, Kursk, Orel ve Bryansk bölgelerinden nüfus transferi yapıldı.

EŞİ BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ AYRICALIKLAR

Kararnameye göre Kırım’a gelen her aileye 2 bin 500 ruble nakdi yardım yapıldı, tüm vergi ve borçları silindi. 1944 ve 1945 yılları boyunca devletin tarımsal ürün teslim yükümlülüklerinden muaf tutuldu. Her ailenin 2 tona kadar ev eşyası, tarım aleti ve hayvan getirmesine izin verildi, taşınma masrafları devlet tarafından karşılandı. Yerleşimciler, Kırım Tatarlarından zorla alınan evlere, tarım arazilerine ve üretim araçlarına yerleştirildi.

YARIMADANIN DEMOGRAFİK YAPISI TAMAMEN DEĞİŞTİ

Söz konusu yerleşim politikası, tesadüfi bir tarımsal inisiyatif değil, yüzyıllardır süren sistematik bir demografik dönüşüm stratejisinin parçasıydı. 1944’teki nüfus değişimi, Kırım Tatarlarının vatanlarına geri dönüşünü zorlaştırdı; Sovyet yetkililer “Kırım zaten nüfusla dolu” söylemini resmi gerekçe olarak kullandı. Uzun vadede ise bu politika, yarımadada Sovyet yönetimine sadık tamamen yeni bir toplumsal yapı yarattı.

18 MAYIS 1944 KIRIM TATAR SÜRGÜNÜ VE SOYKIRIMI

Sovyet hükûmeti, Stalin’in emriyle 18 Mayıs 1944’te Kırım’daki tüm Kırım Tatarlarını sürgün etti. Sürgün sırasında Kırım Tatar erkeklerin büyük bir çoğunluğu Kızılordu’da Alman Nazi ordusuna karşı savaşıyordu. Çoğunlukla kadınlar, çocuklar, yaşlılar olmak üzere hayvan vagonlarına doldurulan Kırım Tatarları; Türkistan, Urallar ve Sibirya’ya sürgün edildi. Kırım’dan sürgün edilen 420 bini aşkın Kırım Tatarının yüzde 46’sı sürgün yolunda veya gittikleri yerlerde açlık, susuzluk ve hastalık gibi çeşitli sebeplerden dolayı hayatını kaybetti.

Sovyet yönetimi, Vatan Kırım’ın demografik yapısını değiştirmeyi amaçladı ancak Kırım Tatarları, bağrından koparıldıkları o aziz vatanı, Kırım’ı hiçbir zaman unutmadı. Sürgün yıllarında, sürgün edildikleri yerlerde vatana dönmek için çaba gösterdiler. Nihayet, yıl 1989’u gösterdiğinde Kırım Tatarları, yavaş yavaş ata topraklarına dönmeye başladı. O tarihten itibaren Kırım Tatarları yaşadıkları yokluklara rağmen vatanda kalma mücadelesini sürdürdü.

Kırım Tatarları, 1989’un sonuna kadar sürgün yerlerinde zorla tutuluyordu. Anavatan Kırım’a geri dönme teşebbüsleri, hapisle ve yeni sürgünle cezalandırılıyordu. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla birlikte Kırım Tatarları vatana dönmeye başladı. Ancak yaklaşık 150 bin Kırım Tatarı maddi yetersizlik ve yasal engeller nedeniyle sürgün yerlerinde kalmaya devam etti.

2015 yılında Ukrayna Parlamentosu, Kırım Tatar Sürgünü’nü soykırım olarak kabul etti ve 18 Mayıs tarihini “Kırım Tatar Soykırım Kurbanlarını Anma Günü” olarak ilan etti.

Kırım Tatar Sürgünü’nün 2015 yılında Ukrayna Parlamentosu tarafından soykırım olarak kabul edilmesi sonrasında; 2019 yılında Letonya ve Litvanya parlamentoları, 2022’de Kanada Parlamentosunun alt kanadı olan Avam Kamarası, 2024'ün temmuz ayında Polonya Parlamentosunun alt kanadı olan Sejm, 2024'ün ekim ayında Estonya Parlamentosu (Riigikogu), 2024'ün aralık ayında Çekya Parlamentosunun üst kanadı olan Senato ve 2025'te ise Hollanda Krallığı Genel Meclisi 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü'nü soykırım olarak tanımıştı.

logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.