Türk tarihinde yeni keşif: 3 bin 500 yıllık peynir Doğu Türkistan’da bulundu!
Türk tarihinde yeni keşif: 3 bin 500 yıllık peynir Doğu Türkistan’da bulundu!
Doğu Türkistan'daki bir mezarlıkta bulunan mumyanın boynunda tarihe damgasını vuracak bir değer keşfedildi. Kolyedeki 3 bin 500 yıllık peynir topları görenlerin dikkatini çekti.
Haber Giriş Tarihi: 28.09.2024 16:15
Haber Güncellenme Tarihi: 28.09.2024 16:34
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
Doğu Türkistan’da bir mezarlıkta bulunan 3 bin 500 yıllık peynir kalıntıları, dünyanın en eski süt ürünü olarak tarihe geçti. Mumyaların boynuna sarılan bu peynir kolyeleri, o dönemin süt ürünleri zenginliğini ve Türk toplumlarının mandıracılık alanındaki ustalığını gözler önüne seriyor.
Bilim insanları, beyaz peynir toplarının inek ve keçi sütünden yapılan bir tür kefir peyniri olduğunu belirledi. Keşfedilen bu tarihî kalıntılar, hem Türk kültürü hem de mandıracılık tarihinin izlerini taşıyor.
BİR MUCİZE: PEYNİR KOLYELERİNİN İNANILMAZ KORUNMUŞLUĞU
Basel Üniversitesinden Biyomoleküler Arkeolog Shevan Wilkins, "Bu kadar eski bir peynire başka hiçbir yerde rastlanmadı" diyerek, bu keşfin son derece eşsiz olduğuna vurgu yaptı. Wilkins, "Çevresel koşullar, bu peynirin mumyalarla birlikte binlerce yıl bozulmadan kalmasına yardımcı oldu. Nehir kenarındaki verimli topraklarda yaşayan topluluk, zamanla kurak çöl şartlarına maruz kaldı ve bu sayede naaşlar, giysileriyle ve peynir kolyeleriyle birlikte doğal olarak mumyalaştı" değerlendirmesinde bulundu.
TÜRK DÜNYASININ GİZEMİ: NEDEN PEYNİRLE GÖMÜLDÜLER?
Peynirin sadece bir gıda ürünü değil, aynı zamanda o dönemin kültürel ve dinî hayatta önemli bir sembol olduğunu düşündüren bu buluş, bilim insanlarını hayran bırakıyor. Eski Türk toplumlarının mandıracılık ve süt ürünleri üretimindeki ustalıklarını gösteren bu kalıntılar, aynı zamanda Türkistan'da süt üretiminin kökenlerini anlamak için ışık tutuyor.
TÜRK KÜLTÜRÜNE IŞIK TUTAN 3 BİN 500 YILLIK SÜT ÜRÜNÜ
Harvard Üniversitesinden Biyomoleküler Arkeolog Christina Warriner ise bu tür doğal mumyaların ve süt ürünlerinin bu kadar iyi korunmasının son derece nadir olduğunu vurguladı. Keşif, Türk tarihine ve mandıracılık geleneklerine dair yeni bir perspektif sunarken, tarihin derinliklerinde yatan kültürel mirasın bugüne taşınmasını sağlıyor.
Bu keşif, sadece arkeologlar için değil, Türk tarihine ve kültürüne derin ilgi duyan herkes için büyük bir öneme sahip. Süt ve mandıracılık ürünlerinin bu kadar erken dönemde kullanılmış olması, Türk halklarının tarım ve hayvancılık konusundaki becerilerini gözler önüne seriyor.
TÜRK TARİHİNİN DERİNLİKLERİNDEN YÜKSELEN BİR EFSANE!
Doğu Türkistan'da bulunan bu süt ürünü sadece dünyanın en eski peyniri değil, aynı zamanda Türk tarihinin de bir yansıması. 3 bin 500 yıllık bu sır, gelecekteki keşiflere ilham kaynağı olacak bir nitelikte.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Türk tarihinde yeni keşif: 3 bin 500 yıllık peynir Doğu Türkistan’da bulundu!
Doğu Türkistan'daki bir mezarlıkta bulunan mumyanın boynunda tarihe damgasını vuracak bir değer keşfedildi. Kolyedeki 3 bin 500 yıllık peynir topları görenlerin dikkatini çekti.
Doğu Türkistan’da bir mezarlıkta bulunan 3 bin 500 yıllık peynir kalıntıları, dünyanın en eski süt ürünü olarak tarihe geçti. Mumyaların boynuna sarılan bu peynir kolyeleri, o dönemin süt ürünleri zenginliğini ve Türk toplumlarının mandıracılık alanındaki ustalığını gözler önüne seriyor.
Bilim insanları, beyaz peynir toplarının inek ve keçi sütünden yapılan bir tür kefir peyniri olduğunu belirledi. Keşfedilen bu tarihî kalıntılar, hem Türk kültürü hem de mandıracılık tarihinin izlerini taşıyor.
BİR MUCİZE: PEYNİR KOLYELERİNİN İNANILMAZ KORUNMUŞLUĞU
Basel Üniversitesinden Biyomoleküler Arkeolog Shevan Wilkins, "Bu kadar eski bir peynire başka hiçbir yerde rastlanmadı" diyerek, bu keşfin son derece eşsiz olduğuna vurgu yaptı. Wilkins, "Çevresel koşullar, bu peynirin mumyalarla birlikte binlerce yıl bozulmadan kalmasına yardımcı oldu. Nehir kenarındaki verimli topraklarda yaşayan topluluk, zamanla kurak çöl şartlarına maruz kaldı ve bu sayede naaşlar, giysileriyle ve peynir kolyeleriyle birlikte doğal olarak mumyalaştı" değerlendirmesinde bulundu.
TÜRK DÜNYASININ GİZEMİ: NEDEN PEYNİRLE GÖMÜLDÜLER?
Peynirin sadece bir gıda ürünü değil, aynı zamanda o dönemin kültürel ve dinî hayatta önemli bir sembol olduğunu düşündüren bu buluş, bilim insanlarını hayran bırakıyor. Eski Türk toplumlarının mandıracılık ve süt ürünleri üretimindeki ustalıklarını gösteren bu kalıntılar, aynı zamanda Türkistan'da süt üretiminin kökenlerini anlamak için ışık tutuyor.
TÜRK KÜLTÜRÜNE IŞIK TUTAN 3 BİN 500 YILLIK SÜT ÜRÜNÜ
Harvard Üniversitesinden Biyomoleküler Arkeolog Christina Warriner ise bu tür doğal mumyaların ve süt ürünlerinin bu kadar iyi korunmasının son derece nadir olduğunu vurguladı. Keşif, Türk tarihine ve mandıracılık geleneklerine dair yeni bir perspektif sunarken, tarihin derinliklerinde yatan kültürel mirasın bugüne taşınmasını sağlıyor.
Bu keşif, sadece arkeologlar için değil, Türk tarihine ve kültürüne derin ilgi duyan herkes için büyük bir öneme sahip. Süt ve mandıracılık ürünlerinin bu kadar erken dönemde kullanılmış olması, Türk halklarının tarım ve hayvancılık konusundaki becerilerini gözler önüne seriyor.
TÜRK TARİHİNİN DERİNLİKLERİNDEN YÜKSELEN BİR EFSANE!
Doğu Türkistan'da bulunan bu süt ürünü sadece dünyanın en eski peyniri değil, aynı zamanda Türk tarihinin de bir yansıması. 3 bin 500 yıllık bu sır, gelecekteki keşiflere ilham kaynağı olacak bir nitelikte.
EN ÇOK OKUNANLAR