Polonya’nın Ankara Büyükelçisi Maciej Lang: Bu elim hatırat kalplerimizde daima canlı kalacaktır!
Polonya’nın Ankara Büyükelçisi Maciej Lang: Bu elim hatırat kalplerimizde daima canlı kalacaktır!
Polonya’nın Ankara Büyükelçisi Maciej Lang, 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı’nın 81. yıl dönümünde Kırım Haber Ajansı aracılıyla bir açıklama yaptı.
Haber Giriş Tarihi: 18.05.2025 09:44
Haber Güncellenme Tarihi: 18.05.2025 11:03
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.qha.com.tr/
Bugün, Kırım Tatar halkının katil Josef Stalin rejimi tarafından, vatan Kırım’dan sürgün edilerek soykırıma uğramasının 81. yıl dönümü. 18 Mayıs 1944 günü bir şafak vaktinde, milletler hapishanesi Sovyetler Birliği’nin diktatörü Josef Stalin’in emriyle Kırım Tatar halkı öz vatanlarından koparıldı.
Polonya’nın Ankara Büyükelçisi Maciej Lang bu elim güne özel olarak Kırım Haber Ajansı (QHA) aracılığıyla bir anma mesajı yayımladı.
Büyükelçi Lang cümlelerine, “Kıymetli dostlar, 1944 yılı mayıs ayında vuku bulan elim hadislerinin 81. yıl dönümünde Stalin rejimi tarafından gerçekleştirilen acımasız sürgünün kurbanı olan Kırım Tatarlarının anısını saygıyla yad ediyoruz.” diyerek başladı.
18, 19 ve 20 Mayıs 1944 tarihlerinde yaklaşık 200 bin erkek kadın ve çocuğun hayvan vagonlarına doldurularak insan insanlık dışı koşullarda Orta Asya'ya ve Sibirya Sibirya'ya sürgün edildiğini kaydeden Lang, “Bu meşakkatli yolculukta 8 bin kişi hayatını kaybetti. Takriben 45 bin kişi ise sürgün mahalline vardıktan sonra can verdi. Sürgünün akabinde Sovyetler Kırım'daki Tatar mirasını yok etmek kastıyla sistemli bir tahribat faaliyetine girişti.” ifadelerini kullandı.
1980'li yılların sonlarında sürgün edilmiş Kırım Tatar halkının Ruslar tarafından gasp edilen hayatlarına dönme imkânının yeniden elde edebildiğini belirten Büyükelçi, “Aradan 70 yıl geçmişken 2014 yılında Rusya Federasyonu Ukrayna'nın ayrılmaz bir parçası olan Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Akyar (Sivastopol) şehrini hukuk dışı yollarla ilhak etmiş ve bu işgalin hemen ardından Kırım'da Kırım Tatar halkına yönelik sistemli baskı siyasetini hayata geçirmiştir. 2006 yılında Rusya tarafından uydurma gerekçelerle Kırım Tatarlarının millî meclisi olan meclisin faaliyetleri yasaklanmış. Uzun yıllar bu meclisin başkanlığı idare eden Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu dâhil pek çok Kırım Tatar münevveri bir kez daha yurtlarından sürülmüş. Bazıları ise senelerce Rus zindanlarında esaret altına alınmıştır.” dedi.
POLONYA'DAN UKRAYNA'NIN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜNE VURGU
Lang cümlelerinin devamında Polonya’nın Kırım Tatar toplumunun tarihlerine, kültürlerine ve ortak medeniyet miraslarına yapmış olduğu katkıları yüksek bir takdirle andığını vurguladı şu ifadeleri kullandı:
"Lehistan-Litvanya Birliği'nden bugüne uzanan barış içinde bir arada yaşama geleneğimizi büyük bir kıymet olarak muhafaza etmektedir. Tatar toplumuyla olan dayanışmamızın mühim bir tezahürü olarak Polonya Seymi tarafından 12 Temmuz 2024 tarihinde kabul edilen karar ile 1944 yılında Kırım Tatarlarına uygulanan insanlık suçu kurbanlarının resmî biçimde anılması kararı alınmıştır. Polonya bu elim hadiseyi unutmamaktadır. Bu hazin tarihi atlatmakla kaymayıp, aynı zamanda kimliğini, dilini, kültürünü ve direniş ruhunu muhafaza eden Kırım Tatar halkıyla dayanışma içinde olduğumuzu da beyan ediyoruz. Polonya Cumhuriyeti Ukrayna'nın milletler arası hukuk çerçevesinde tanınan hudutları dahilindeki toprak bütünlüğünü Kırım dâhil kararlılıkla müdafaa etmektedir. Bununla beraber Kırım Yarımadası'nın yerli halkı olan Kırım Tatarlarının ana yurtlarına dönme, barış içinde yaşama, özgürlük, insan, onur ve temel haklar çerçevesinde var olma hakların daima takipçisi olacağız. Bugün 1944 yılında Kırım Tatarlarına reva görülen büyük sürgün esnasında feci akıbetlere uğrayan tüm kurbanların huzurunda derin bir hürmet ve mahzuniyet ediyorum. Bu elim hatırat kalplerimizde daima canlı kalacaktır. Temennimiz odur ki, bu hatıra istibdat rejimlerin ve hukuk tanımazlığının bir daha zuhur etmemesi için bir ibret vesikası olsun."
18 MAYIS 1944 KIRIM TATAR SÜRGÜNÜ VE SOYKIRIMI
81 yıldır dinmeyen, azalmayan ve adalet bekleyen acı: 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı pic.twitter.com/3M7ndq29Vy
— QHA - Kırım Haber Ajansı (@qha_kirimhaber) May 17, 2025
18 Mayıs 1944 günü bir şafak vaktinde, milletler hapishanesi Sovyetler Birliği’nin diktatörü Josef Stalin’in emriyle Kırım Tatar halkı öz vatanlarından koparıldı.
Sovyet yönetimi, sürgünden sonra Kırım’da, Kırım Tatarlarının varlığına işaret eden her şeyi ortadan kaldırmaya başladı. Adeta bir kültürel soykırım dalgası başladı. Köy, kasaba, ilçe ve şehirler başta olmak üzere yarımadadaki binden fazla yerleşim yerinin Kırım Tatarca olan adları değiştirildi.
Sovyet yönetimi, Vatan Kırım’ın demografik yapısını değiştirmeyi amaçladı. Ancak Kırım Tatarları, bağrından koparıldıkları o aziz vatanı, Kırım’ı hiçbir zaman unutmadı. Sürgünlük yollarında, sürgün edildikleri yerlerde vatana dönmek için çaba gösterdi. Nihayet, yıl 1989’u gösterdiğinde Kırım Tatarları, yavaş yavaş ata topraklarına dönmeye başladı. O tarihten itibaren Kırım Tatarları yaşadıkları yokluklara rağmen vatanda kalma mücadelesini sürdürdü.
Kırım Tatarları, 1989’un sonuna kadar sürgün yerlerinde zorla tutuldu. O döneme değin gerçekleşen vatan Kırım’a geri dönme teşebbüsleri, hapisle ve yeni sürgünle cezalandırılıyordu. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla birlikte Kırım Tatarları vatana dönmeye başladı. Ancak yaklaşık 150 bin Kırım Tatarı maddi yetersizlik ve yasal engeller nedeniyle Türkistan bölgesinde kaldı.
2015 yılında Ukrayna Parlamentosu, Kırım Tatar Sürgünü’nü soykırım olarak kabul etti ve 18 Mayıs tarihini “Kırım Tatar Soykırım Kurbanlarını Anma Günü” olarak ilan etti.
2019 yılında Letonya ve Litvanya meclisleri, 2022’de Kanada parlamentosunun alt kanadı olan Avam Kamarası, 2024'ün temmuz ayında Polonya Parlamentosunun alt kanadı olan Sejm, 2024'ün ekim ayında Estonya Parlamentosu (Riigikogu) ve 2024'ün aralık ayında Çekya Parlamentosunun üst kanadı olan Senato, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü'nü soykırım olarak tanıdı.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Polonya’nın Ankara Büyükelçisi Maciej Lang: Bu elim hatırat kalplerimizde daima canlı kalacaktır!
Polonya’nın Ankara Büyükelçisi Maciej Lang, 1944 Kırım Tatar Sürgünü ve Soykırımı’nın 81. yıl dönümünde Kırım Haber Ajansı aracılıyla bir açıklama yaptı.
Bugün, Kırım Tatar halkının katil Josef Stalin rejimi tarafından, vatan Kırım’dan sürgün edilerek soykırıma uğramasının 81. yıl dönümü. 18 Mayıs 1944 günü bir şafak vaktinde, milletler hapishanesi Sovyetler Birliği’nin diktatörü Josef Stalin’in emriyle Kırım Tatar halkı öz vatanlarından koparıldı.
Polonya’nın Ankara Büyükelçisi Maciej Lang bu elim güne özel olarak Kırım Haber Ajansı (QHA) aracılığıyla bir anma mesajı yayımladı.
Büyükelçi Lang cümlelerine, “Kıymetli dostlar, 1944 yılı mayıs ayında vuku bulan elim hadislerinin 81. yıl dönümünde Stalin rejimi tarafından gerçekleştirilen acımasız sürgünün kurbanı olan Kırım Tatarlarının anısını saygıyla yad ediyoruz.” diyerek başladı.
18, 19 ve 20 Mayıs 1944 tarihlerinde yaklaşık 200 bin erkek kadın ve çocuğun hayvan vagonlarına doldurularak insan insanlık dışı koşullarda Orta Asya'ya ve Sibirya Sibirya'ya sürgün edildiğini kaydeden Lang, “Bu meşakkatli yolculukta 8 bin kişi hayatını kaybetti. Takriben 45 bin kişi ise sürgün mahalline vardıktan sonra can verdi. Sürgünün akabinde Sovyetler Kırım'daki Tatar mirasını yok etmek kastıyla sistemli bir tahribat faaliyetine girişti.” ifadelerini kullandı.
1980'li yılların sonlarında sürgün edilmiş Kırım Tatar halkının Ruslar tarafından gasp edilen hayatlarına dönme imkânının yeniden elde edebildiğini belirten Büyükelçi, “Aradan 70 yıl geçmişken 2014 yılında Rusya Federasyonu Ukrayna'nın ayrılmaz bir parçası olan Kırım Özerk Cumhuriyeti ve Akyar (Sivastopol) şehrini hukuk dışı yollarla ilhak etmiş ve bu işgalin hemen ardından Kırım'da Kırım Tatar halkına yönelik sistemli baskı siyasetini hayata geçirmiştir. 2006 yılında Rusya tarafından uydurma gerekçelerle Kırım Tatarlarının millî meclisi olan meclisin faaliyetleri yasaklanmış. Uzun yıllar bu meclisin başkanlığı idare eden Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu dâhil pek çok Kırım Tatar münevveri bir kez daha yurtlarından sürülmüş. Bazıları ise senelerce Rus zindanlarında esaret altına alınmıştır.” dedi.
POLONYA'DAN UKRAYNA'NIN TOPRAK BÜTÜNLÜĞÜNE VURGU
Lang cümlelerinin devamında Polonya’nın Kırım Tatar toplumunun tarihlerine, kültürlerine ve ortak medeniyet miraslarına yapmış olduğu katkıları yüksek bir takdirle andığını vurguladı şu ifadeleri kullandı:
"Lehistan-Litvanya Birliği'nden bugüne uzanan barış içinde bir arada yaşama geleneğimizi büyük bir kıymet olarak muhafaza etmektedir. Tatar toplumuyla olan dayanışmamızın mühim bir tezahürü olarak Polonya Seymi tarafından 12 Temmuz 2024 tarihinde kabul edilen karar ile 1944 yılında Kırım Tatarlarına uygulanan insanlık suçu kurbanlarının resmî biçimde anılması kararı alınmıştır. Polonya bu elim hadiseyi unutmamaktadır. Bu hazin tarihi atlatmakla kaymayıp, aynı zamanda kimliğini, dilini, kültürünü ve direniş ruhunu muhafaza eden Kırım Tatar halkıyla dayanışma içinde olduğumuzu da beyan ediyoruz. Polonya Cumhuriyeti Ukrayna'nın milletler arası hukuk çerçevesinde tanınan hudutları dahilindeki toprak bütünlüğünü Kırım dâhil kararlılıkla müdafaa etmektedir. Bununla beraber Kırım Yarımadası'nın yerli halkı olan Kırım Tatarlarının ana yurtlarına dönme, barış içinde yaşama, özgürlük, insan, onur ve temel haklar çerçevesinde var olma hakların daima takipçisi olacağız. Bugün 1944 yılında Kırım Tatarlarına reva görülen büyük sürgün esnasında feci akıbetlere uğrayan tüm kurbanların huzurunda derin bir hürmet ve mahzuniyet ediyorum. Bu elim hatırat kalplerimizde daima canlı kalacaktır. Temennimiz odur ki, bu hatıra istibdat rejimlerin ve hukuk tanımazlığının bir daha zuhur etmemesi için bir ibret vesikası olsun."
18 MAYIS 1944 KIRIM TATAR SÜRGÜNÜ VE SOYKIRIMI
18 Mayıs 1944 günü bir şafak vaktinde, milletler hapishanesi Sovyetler Birliği’nin diktatörü Josef Stalin’in emriyle Kırım Tatar halkı öz vatanlarından koparıldı.
Sovyet yönetimi, sürgünden sonra Kırım’da, Kırım Tatarlarının varlığına işaret eden her şeyi ortadan kaldırmaya başladı. Adeta bir kültürel soykırım dalgası başladı. Köy, kasaba, ilçe ve şehirler başta olmak üzere yarımadadaki binden fazla yerleşim yerinin Kırım Tatarca olan adları değiştirildi.
Sovyet yönetimi, Vatan Kırım’ın demografik yapısını değiştirmeyi amaçladı. Ancak Kırım Tatarları, bağrından koparıldıkları o aziz vatanı, Kırım’ı hiçbir zaman unutmadı. Sürgünlük yollarında, sürgün edildikleri yerlerde vatana dönmek için çaba gösterdi. Nihayet, yıl 1989’u gösterdiğinde Kırım Tatarları, yavaş yavaş ata topraklarına dönmeye başladı. O tarihten itibaren Kırım Tatarları yaşadıkları yokluklara rağmen vatanda kalma mücadelesini sürdürdü.
Kırım Tatarları, 1989’un sonuna kadar sürgün yerlerinde zorla tutuldu. O döneme değin gerçekleşen vatan Kırım’a geri dönme teşebbüsleri, hapisle ve yeni sürgünle cezalandırılıyordu. Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla birlikte Kırım Tatarları vatana dönmeye başladı. Ancak yaklaşık 150 bin Kırım Tatarı maddi yetersizlik ve yasal engeller nedeniyle Türkistan bölgesinde kaldı.
2015 yılında Ukrayna Parlamentosu, Kırım Tatar Sürgünü’nü soykırım olarak kabul etti ve 18 Mayıs tarihini “Kırım Tatar Soykırım Kurbanlarını Anma Günü” olarak ilan etti.
2019 yılında Letonya ve Litvanya meclisleri, 2022’de Kanada parlamentosunun alt kanadı olan Avam Kamarası, 2024'ün temmuz ayında Polonya Parlamentosunun alt kanadı olan Sejm, 2024'ün ekim ayında Estonya Parlamentosu (Riigikogu) ve 2024'ün aralık ayında Çekya Parlamentosunun üst kanadı olan Senato, 18 Mayıs 1944 Kırım Tatar Sürgünü'nü soykırım olarak tanıdı.
Son Haberler