Yesıpenko: Kırım’da Kırım Tatarlarına yönelik soykırım gerçekleştiriliyor

Rusya tarafından 4 yıl boyunca haksız yere alıkonulan eski siyasî tutsak, muhabir Vladıslav Yesıpenko, Rus işgali altındaki Kırım’da Kırım Tatarlarına yönelik sistematik baskı ve zulmün politikasının bir soykırıma dönüştüğü belirtildi.

Başkent Kıyiv’de (Kiev) dün düzenlenen Uluslararası Kırım Platformu Uzmanlar Ağı Forumu’nda konuşan Yesıpenko, işgal altındaki Kırım’da vatanseverlerin ya da Putin’in politikalarını desteklemeyen sıradan insanların, “terörizm, aşırılıkçılık, sabotaj ve casusluk” gibi suçlamalarla hedef alındığını ifade etti.

"KIRIM TATARLARINA KARŞI SOYKIRIM İŞLENİYOR"

Ancak esas olarak Kırım Tatarlarının karşı karşıya olduğu durumun daha ağır olduğuna dikkat çeken Yesıpenko şunları kaydetti:

Kırım’da Kırım Tatarlarına karşı bir soykırım gerçekleştiriliyor. İnsanlar, birbirini tanımayan kişiler dahi, yasa dışı şekilde Hizb-ut Tahrir gibi örgütlere üye olmakla suçlanıyor ve ağır hapis cezalarına çarptırılıyor.

Yesıpenko, FSB (Rusya Federal Güvenlik Servisi) sorgularında Kırım Tatarlarına yönelik baskıların kişisel şantaj boyutuna vardığını da vurguladı. Eski siyasi tutsak bir sorguda tanık olduğu olayı şöyle aktardı:

Konuştuğum genç bir Kırım Tatarı, kendisine ‘terör örgütüne üye olduğunu kabul etmezse’ eşine dava açılacağı tehdidinin yapıldığını anlattı. Başka bir Kırım Tatarına ise ‘çocuklarının okula hangi yoldan gittiğini biliyoruz, başlarına her şey gelebilir’ denilerek gözdağı verilmiş.

Yesıpenko, kendi davasını yürüten FSB görevlisi Vlasov’un, “Kırım Tatarları hakkında açtığımız davalarda tek bir beraat kararı bile yok” sözleriyle övündüğünü aktardı.

"KIRIM YÖNETİMİ İÇİN ŞANTAJ NORM HALİNE GELDİ"

Konuşmasında, 2014’ten bu yana 30 binden fazla Kırım Tatarının işgal altındaki Kırım’ı, yaşam koşullarının dayanılmaz hale gelmesi ve sürekli baskılar nedeniyle terk etmek zorunda kaldığını anımsatan Yesıpenko, “İşgal altındaki Kırım yönetimi için şantaj, tehdit ve baskı politikası norm haline geldi.” dedi.

Uluslararası toplumu, baskıları durdurmak ve haksız yere alıkonulan siyasi tutsakları kurtarmak için Rusya’ya uygulanan baskıları artırma çağrısını yapan Yesıpenko, “Çoğu siyasi tutsak mücadelesini sürdürüyor ve bizim desteğimizle bir gün evlerine döneceklerine inanıyorlar… Siyasi tutukluları ve sivil esirleri mümkün olan en kısa sürede evlerine geri döndürmek için elimizden gelen her şeyi yapmalıyız. Onlar için, Rus esaretinin korkunç koşullarındaki her gün son günleri olabilir.” şeklinde konuştu.