Finlandiya Cumhurbaşkanı Stubb'tan Avrupa'ya çağrı: ABD ile iletişimi kesmeyin!

Finlandiya Cumhurbaşkanı Alexander Stubb, Londra’da düzenlenen “Gönüllüler Koalisyonu” toplantısında Avrupa ülkelerini uyardı. Stubb, Rusya'nın Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Donald Trump ve çevresiyle yakın temas kurarak, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in barış planını kabul ettirmeye çalıştığını söyledi.

The Telegraph gazetesinin diplomatik kaynaklara dayandırdığı haberine göre, Stubb Avrupa Birliği (AB) liderlerine, Vaşington (Washington) ile iletişimi kesmemeleri çağrısında bulundu.

PUTİN’İN PLANI

Cumhurbaşkanı Stubb, Kremlin rejiminin amacının Trump’ı, “ateşkes karşılığında Ukrayna’nın bazı bölgelerinden vazgeçmesi” yönündeki planı desteklemeye ikna etmek olduğunu belirtti.

Stubb, “Trump, şu anda yaptırımların etkisinden ve Avrupa’nın rolünden memnun. Ancak dikkatli olun; Rus temsilciler Vaşington’da aktif şekilde görüşmeler yürütüyor.” dedi.

Ayrıca Stubb, “Onlarla konuşmayı sürdürün, çünkü düşmanla yalnız kalmamaları önemli.” ifadelerini kullandı.

RUS TEMSİLCİ VAŞİNGTONDA

Rusya Doğrudan Yatırım Fonu (RDIF) Direktörü Kirill Dmitriev, ABD Başkanı Trump’ın Rusya’ya yönelik yeni yaptırımları açıklamasından sadece birkaç gün sonra “resmî görüşmeler” için ABD’ye gelmişti. Ziyaretin amacının, Beyaz Saray’ın Rus enerji şirketlerine yönelik yeni yaptırımlarına karşı lobi yapmak olduğu gündeme geldi.

PUTİNİN AVRUPANIN PLANINA KARŞI ÇIKMASI

Habere göre, Trump’ın çevresi hâlen Avrupa’nın önerdiği plana sıcak bakıyor. Bu plan, mevcut cephe hattında çatışmaların durdurulmasını, ardından toprak konusundaki müzakerelerin başlamasını öngörüyor.

BEŞ MADDELİK DESTEK STRATEJİSİ

Londra’daki Gönüllüler Koalisyonu toplantısında, Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer başkanlığında Ukrayna’ya destek için beş maddelik strateji kabul edildi. Maddeler; Rus petrol ve gazının küresel pazardan çıkarılması, Dondurulmuş Rus varlıklarının Ukrayna savunması için kullanılması, Ukrayna’nın hava savunmasının güçlendirilmesi, Moskova üzerindeki askeri baskının artırılması, Avrupa ve ABD arasındaki koordinasyonun sürdürülmesi olarak sıralanıyor.