21 Mart 2014: Kremlin'de Kırım'ın işgalini meşru gösterme girişimini içeren karar imzalandı

Rusya, 9 sene önce Kırım Tatarlarının ana vatanı Kırım'ı işgal etti. Kırım'ı askeri üs haline getirmeyi hedefleyen işgalci Ruslar, sözde bir referandum ile ortaya koydukları bu işgale kılıf hazırladı. 21 Mart 2014'e gelindiğinde ise Kremlin'de adeta bir tiyatro sahnelendi. Putin, bu tarihte Kırım'ın işgalini meşru gösterme girişimi olan kararı imzaladı.

Kırım'ın işgalinin ardından Putin Rusyası'nı hiçbir durumda kabul etmeyen Kırım Tatar halkına karşı baskılar ve insan hakları ihlalleri işlenmeye başladı. 16 Mart 2014'te Kremlin tarafından kurgulanan sözde bir referandum ile Kırım sakinlerinin hakları Kremlin tarafından adeta gasp edildi. Sözde referandum ile Rusya, Kırım'da gerçekleştirdiği işgale kılıf uydurmuş oldu.

Kırım Tatarlarının ve Kırım halkının boykot ettiği sözde referandumun ardından Kremlin'de, 21 Mart 2014'te yapılan bir tören ile Kırım'ın hukuksuz bir şekilde Rusya'ya bağlanmasını öngören karar imzalandı.

BM VE TÜRKİYE İŞGALİ TANIMADI

Kırım'ın yasa dışı olarak Rusya'ya bağlanmasının üzerinden bugün tam 9 sene geçti. Avrupa Birliği ülkeleri, ABD ve dünyanın birçok ülkesi, Kırım’da yapılan sözde “kendi kaderini belirleme referandumunun” sonuçlarını kabul etmeyi reddetti. Ukrayna, Kırım’ı geçici olarak işgal edilen bölgesi olarak kabul etti. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu, 27 Mart 2014’te Ukrayna’nın toprak bütünlüğünü destekledi. Kırım ve Akyar'ı Ukrayna’nın ayrılmaz toprak parçası olarak tanıdı. BM, Rusya’nın Kırım’ı ilhakını yasa dışı ilan etti. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da "Kırım'ın yasa dışı ilhakını tanımıyoruz." diyerek, Türkiye'nin bu konudaki duruşunu gösterdi. Türkiye Cumhuriyeti, Kırım'ın işgalini kabul etmediğini başından bu yana ifade etmektedir.

RUSYA İŞGAL POLİTİKALARIYLA KIRIM'I RUSLAŞTIRMAYA DEVAM EDİYOR

Rusya, işgalden bu yana Kırım Tatarlarına uyguladığı baskının yanı sıra hem sosyal hem askeri olarak Yarımada'da nüfuzunu artırma girişimlerine aralıksız devam ediyor. Kırım'ın, yasa dışı olarak Rusya yönetimine geçmesinden sonra başta yöneticiler olmak üzere Ukrayna yanlısı Kırım Tatarları baskı görmeye, hakları ihlal edilmeye ve tutuklanmaya başladı. Çok sayıda Kırım Tatarı bugün hala Rus hapishanelerinde tutsak halde bulunuyor.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, işgal altındaki Kırım’da yabancı uyrukluların toprak sahibi olmasını yasaklayan kararı 20 Mart 2021 itibarıyla yürürlüğe girdi. Böylece Nisan 2020 itibarıyla, 11 binden fazla Kırım’daki Ukraynalılara ait bu tür arsaya, Rus işgalcilerinin mahkeme kararıyla zorla el konulacak. Rusya Cumhurbaşkanının kararnamesine göre, 25 belediyeden 19’unda, özellikle Evpatoria, Kerç, Yalta, Sudak’ta kısıtlamalar getirildi.

KIRIM TATARLARINA ANA VATANLARINA GİRİŞ YASAĞI

Kırım Tatarlarının milli lideri, Ukrayna Milletvekili Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu ve bazı Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) yöneticilerine anavatanları Kırım'a giriş yasağı getirildi.

YARIMADADA 9 YILDIR BASKI VE ZULÜM DEVAM EDİYOR

Rus işgaliyle adeta “açık hava cezaevi”ne dönüşen Kırım yarımadası, bir yandan silahlandırma hamleleriyle dünyayı tehdit eden askeri bir üs haline getirildi. Diğer yandan da işgale direnen Kırımlılar baskı mekanizmasının sürekli hedefi haline geldi. Yarımadada 2014’ten beri Rus işgalini onaylamadıklarını ifade eden ve tutumlarıyla belirten Kırım Tatarları başta olmak üzere Ukrayna’ya bağlı kalmak isteyenler, kaçırılmalarla, düzmece davalarla, keyfi baskın ve sorgularla korkutulmaya çalışılıyor.

24 Şubat 2022'de Rusya'nın Ukrayna'nın tamamına karşı başlattığı işgal girişimi ve saldırıların ardından Kırım Tatar halkı, savaşın ve seferberliğin ortasında kaldı. Vatan Kırım'daki Kırım Tatar halkına yönelik baskılar devam ediyor. Ayrıca, Kırım Tatarları,  Kırım'ın ve Ukrayna'nın işgal altındaki tüm topraklarının kurtarılması için Ukrayna saflarında mücadele etmeye devam ediyor.